resim
Nicklas Bendtner
Takım:Kariyer Sonu
Mevki:Santrfor
Yaş:36
Boy:1.94
Uyruk:Danimarka
  • 92
    şimdiye dek bir iki muhtemel transfer ile ilgili yazdım, baya eğlendim yazarken. bu adamın gelip gelmeyeceği pek belli değil ama tam yazmalık kerata o yüzden başlıyorum.

    - hikaye haliyle arsenal'ın her deliği tarayan scoutlarının gidip bu arkadaşı danimarka'da kobenhavn altyapısından londra'ya getirmesiyle başlıyor. iki senelik rezerv takım macerasının ilk senesinde takımda ikinci planda biraz, az buz oynuyor. bu arada arturo lupoli diye bi arkadaş 17 yaşında rezerv ligin anasını ağlatmakla meşgul, herkes vay anam büyük topçu olacak falan filan listelere adı yazılıyor. neyse ertesi sene bendtner bu lupoli'yle birlikte oynuyor forvette, bol bol gol atıyor filan. iyi performansı sonrası "erkeksen git bu golleri championship'te at" diye gaz veriyolar nicklas'a, o da "eyvallah" diyor. bunu birmingham'a, lupoli'yi derby'e yolluyorlar.

    - bendtner birmingham'da ve championship'in zor futbolunda hayvani fiziğiyle 18 yaşında iyi iş yapıyor, 40'ın üzerinde maça çıkıyor, milli takıma çağrılıyor filan. başarılı bir sezon geçiriyor, zira sezon bittiğinde birmingham premier lig'e çıkıyor. yan hikayemiz de ilginç, lupoli cılız fiziği dolayısıyla daha çok yedekten giren oyuncu oluyor derby'de, ama ilginçtir derby de birinci lige çıkıyor sezon sonu. ama kader ağlarını örüyor, ters çizen lupoli'yi forentina'ya yollayan arsenal bendtner'e 5 yıllık sözleşme imzalatıyor. lupoli bugünlerde yiten yetenek misali serie b'de takılmakta.

    - neyse.. bendtner milli takım, kirasında iyi oynama gibi adımları güzel güzel atınca a takıma alıyor wenger, "yedekten sokarım bunu işte bi boka yarar belki" diyerekten. sezona çok iyi başlıyor, her şans bulduğunda bir asistti goldü bişi yapıyor sarışın avrupalı. şansına o sene arsenal'e shakhtar'dan gelen eduardo'nun bacağını eline veriyorlar, van persie de sürekli sakatlanıp duruyor form tutamıyor bir türlü. sezon sonu geldiğinde baya bi süre almış oluyor nikilas.

    - nası garip bi kişilik olacağının sinyalleri bu sezon bas bas geliyor. ilk 11 çıktığı ilk maçta atılmak mı dersin, emirates'te tottenham derbisinde uzatmalarda oyuna girdiktan sadece 2 saniye sonra gol atarak maçı kazandıran isim olması mı dersin, şampiyonlar ligi çeyrek finalinde fabregas'ın kaleye giden şutundan kaçamayıp arsenal golünü önlemesi mi dersin, derbinin white hart lane'deki lig kupası maçında adebayor'la kavga etmesi mi dersin, her yol var bendtner'de... bu iki lavuk itişip kakışınca gallas mahallenin abisi modunda "nabıyon lan sen hıyar" diye kızıyor buna, nicklas da "valla abi ben bişi demedim ama çok üstüme geliyo ya valla ben bişi yapmadım ya" diyor, adebayor özür diliyor maçtan sonra falan filan. sezon sonunda arsenal şampiyonluğu iyi kovalıyor fakat kaçırıyor, diğer yandan cimbomum kovalıyor ve şampiyon oluyor, aylardan mayıs yıllardan 2008...

    - yeni sezon, 08-09. bendtner daha fazla şans bularak başlıyor sezona çünkü eduardo ve van persie hala toparlanabilmiş değil. ama felaket bir performans gösteriyor. hani bu geçen sene torres'in, yıllar önce hakan şükür'ün hali vardı ya, onun gibi. sürekli bi kararsızlık hali, arkadaşlarıyla anlaşamama filan. taraftar deliriyor tabi bu arada, tepki göstermeye başlayolar booo'lar filan ancak wenger arkasında duruyor, durdukça bendtner'in el ayak iyice birbirine karışıyor. bu güiza dönemi van persie'nin dönmesi ve henüz 20 yaşındaki bendtner'in üzreindeki yükün azalmasıyla sona eriyor, daha güvenli rahat oynamaya, arada bir gol de atmaya başlıyor sarışın avrupalı. arsenal çoktan yarıştan kopmuş tabi o ara, beli büküldü heriflerin bendtner yüzünden. sezonu d müthiş bir imzayla kapatıyor, bir man utd mağlubiyeti sonrası bar çıkışı sarhoş ve pantolonunu açık donu gözüken şekilde kameralara yakalanması kendisinden zaten hazzetmeyen taraftarı iyice dellendiriyor.

    - 09-10'da adebayor ve toure city'ye kaçıyor, ve arsene yerine kimseyi almıyor, zira bendtner'in vakti gelmiş artık. nikilas çok garip bir sezon geçiriyor. sezona önceki sezon kaldığı yerden seyirciyi deli etmeye devam ederek başlıyor, ve performansını olympiakos'la şampiyonlar ligi maçı öncesi güzelim aston martin'i haşat edip maç kadrosundan çıkarılarak taçlandırıyor. bu olay sonrası pek şans bulamıyor, sonra da kasığından sakatlık ve ameliyat. arsenal taraftarı oh kurtulduk falan filan derken sakatlık sonrası 2-3 maç form tuttuktan sonra müthiş bir performans gösteriyor bendtner. tabi arada yine garipleştiği maçlar oluyor, bir tanesi de porto'yla şampiyonlar ligi grup sonrası turunda yapılan maçta dünyaları kaçırıp sonlara doğru bala g.te pozisyonlarla hattrick yaparak maçın yıldızı olduğu maçtır. arsenal ittire kaktıra şampiyonluk savaşı verirken bendtner önemli katkı yapıyor sezonun ikinci yarısı hatta martta arsenal'de ayın oyuncusu seçiliyor, sezonu iyi kapayınca yine kafaları karıştırıyor.

    - bu arada durum kesite geçicem, arsenal'de bır kısmın sevdiği bir kısmın sevmediği adam oluyor bendtner, wenger sürekli şans veriyor zira sisteme uyumlu aslında, koşu yapmasını bilen, derine inip top alan, deplase olan, 1.95 boyuna rağmen 4-3-3 kanadında dahi oynayabilen bir adam. böyle soldan girip sağına çekip kaleyi görmüşlüğü çok vardır yani. zaten kafa toplarında filan iyi olduğunu söylemeye gerek yok. ama tabi arsenal taraftarı yıllardır su gibi gibi akan türden futbol izlediğinden bendtner onlara kağnı gibi görünüyor, helbuki ben onlara bizden bir mustafa sarp yollasam neler olur haberleri yok tabi...

    - bu gazla herkes "oo bendtner dünya kupasında patlama mı yapacak ulen yoksa" muhabbetine giriyor. ilk maçta hollanda "portakal orda kal" diyor danimarkaya ama ikinci maçta kamerun'u 1-0'dan gelip yeniyorlar, bendtner çakıyor golünü. ama son maç caponlar tokadı basıyolar ve dünya kupası çabuk bitiyor bendtner için. bu da böyle vasat bi paragraf oldu ama sebebi danimarka için de vasat bir turnuva olmasıydı deyip sonraki paragrafa akıyorum. ha tabi bir de sakatlandı çocuk dünya kupasında ve sezon açılışıydı kamptı filan yalan oluyor tamamen.

    - tabi kamp yemeyince arsenal gibi takımda şansını kaybedersin. 10-11 sezonu gelip çattığında arsen baktı bu iş böyle olmayacak, kesti bendtner'i takımdan. helal çok iyi hareket de, peki kim için? maroune chamakh! arsen arsenal stad borçlarını ödeyecek diye para harcamadan kontratı biten chamakh'ı almıştı o yaz. herkes "vaay çok iyi transfer baba ya bendtner'in iyisi işte hem de bedavaya büyük patlama yapar" filan triplerinde iken chamakh öyle büyük s.çtı ki afedersin bendtner yanında maradona kalır. çünkü niklas evet arsenal'in akışkanlığına pek uyum sağlayamıyordu ama maçta yokolup da gitmiyordu yani, arada bir iyi bişiler yapıyordu. ama chamakh 90 dakika şans buluyor adamı sahada gören yok, saklansa bu kadar olur yani. neyse, arsen bu chamakh'da ısrar ededursun bendtner sezon içinde bi daha baya baya yedek takılmaya başlıyor, zaten kamp yememiş bi daha sakatlanıyor sezon ortası, sonra da sızlanıyor "oynatmıyolar beni ya gidicem bağane" diye, e haklı çocuk. wenger "bu sezon başarılı olmak için bendtner ve şamak'a çok ihtiyacım var" diyerek sezon sonu ikisine de gazı veriyor ancak pek işe yaramıyor, arsenal yine şampiyonlar ligi biletini filan alıyor ama takım eski dadunda değil.

    - 11-12... arsenal sezona öyle felaket başlamış kim öyle gitse küme düşerler yani, önüne gelene yeniliyor. "wenger'in era'sı doldu hacı artık" dedikoduları yükselmeye başlıyor filan. büyük saygısızlık ama biraz da haklılar, wenger para harcamıycam diye tamamen gençlere bırakınca takımı işler sarpasarıyor. bi tarafı tutuşunca son gün piyasaya saldırıyorlar, mertesacker, santos, arteta filan geliyor, bendtner de kiraya gidiyor sunderland'e... sunderland'de genelde iyi bir performans gösteriyor, ama vukuatı da bol. cattermole'la bunu polis götürüyor bir akşam (gerçi sonra beraat ediyorlar bu suçlamalardan), sonra danimarka'da sarhoş olup canı pizza çekiyor pizzacıya giriyor kartı çalışmayınca insanlara "bak valla zenginim bana bi pizza alın size sonra en kral pizzayı ısmarlarım" videoları internete filan düşüyor. komik çocuk tabi.

    - sunderland'ın çok sevidğim teknik direktörü o'neill bendtner için sezon sonunu bekleme taraftarı, ama sezon sonunda da euro 2012 var. kim ne izledi bilemem ama bendtner 2012'de baya iyi performans gösterdi, peşine de baya kulüp taktı. benfica'nın istediği söyleniyor. arsenal'de ise van persie daha dün kontratını uzatmayacağını açıkladı ve belli ki seneye yok. bu durumda arsene ne olur ne olmaz diyerek bendtner'i kadroda tutmak isteyebilir ancak ilk 11 oynamak istiyor çocuk. giderken de "bir daha dönmeyeceğim" türü açıklamaları zaten var. iki taraf için de pek olumlu bir şey olmaz gibi bendtner'in kalması.

    - bize yarar mı? bi kere burada okuduğum bazı şeyleri abartılı buluyorum. arsenal taraftarının sabri'si eboue'nin gelir gelmez ligin en iyi sağ beki olduğunu unutuyorsunuz heralde. arsenal'in nasıl bir top oynadığını anlatmaya gerek yok, orada oynayan oyuncu dünyanın tüm büyük kulüplerinde oynar zira topa çok sahip olan, sürekli hareket eden, her oyuncusundan top sürme ve saha görüşü isteyen bir stilleri var. bendtner buna her zaman uyum sağlayamadı zira ne walcott kadar hızlı ne van persie kadar teknik, ama adam 1.95 yani o kadar olsun. boyuna göre müthiş bir tekniği var bence, ve gayet çabuk. yani gelirse çok çok etkili olur, öyle ingiltere'deki gibi olmaz işler.

    - ama mesele ihtiyaç olup olmaması, ki orada cevap belli. takımın eksiklikleri belli: hız, delicilik, ve bitiricilik. bendtner bunları 1.95 lik bir oyuncu standardı için çok başarıyla yapan bir oyuncu ancak bizim aradığımız daha yüksek bir standard. topu yerden oynama amacındaki bir takım için de daha yumuşak bir adam öncelikli tercih olmalı. peki bendtner hangi şartta ideal tercih olur? tek forvet oynayacaksak bence çok iyi transfer olur, ama tek forvete de 4-4-2 ile bu kadar iyi çıkış yakalamışken bir zahmet dönmeyelim be...

    kısacası ben severim bu keratayı ama gelmesine gerek yok be, kötü olduğundan değil ama bize başka tür adamlar lazım. ama oldu ki geldi, burdaki yazılanlar abartılı yani bilinsin.
  • 141
    milli maçları ve uluslararası turnuvaları izlemekten daha keyif alan biri olarak milli takım performansını beğendiğim futbolcudur. bu açıdan bir milan baros, bir lukas podolski'dir gözümde. tabi kulüp performansı ise gerçekten çok istikrarsız ama benim için bendtner danimarka milli takımının 11 numaralı pivot santrforu, 68 maçta 29 gol atan golcüsüdür.
App Store'dan indirin Google Play'den alın