resim
Mustafa Denizli
Görev:Teknik Direktör
Takım:-
Yaş:75
Uyruk:Türkiye
  • 927
    fatih terim'i gönderdiğimiz dönemde de gelmesini en çok istediğim isimdi, bugün de aynı şekilde. o yüzden gelmesine çok mutlu oldum. şuan ki durumumuz çok optimal değil, ekonomik sıkıntılar ve oyuncu kadrosu bakımından, ama bu durumdan en iyi performansı çıkarabilecek ve uyum süresi en kısa olacak kişi mustafa denizli'ydi. özellikle ilk yarıyı minimum puan kaybıyla kapatırsak, iyi bir devre arası hazırlığı ile (iki nokta transfer de dahil) ikinci döneme beklentiyle girebiliriz.

    atletico madrid maçına çıkmaması ilk bakışta olumsuz olsa da, mustafa denizli psikolojiyi iyi bilen bir teknik direktör. genelde teknik direktör değişiklikleri sonrası takımlar pozitif reaksiyon gösterir, ancak ilk maç atletico madrid'e karşıysa bu zor olabilir. belki de bu fırsatı atletico karşısında heba etmek istememiş olabilir. tabi aynı şekilde bu reaksiyon sayesinde atletico karşısında normalden daha iyi bir sonuç alma ihtimalimiz de olabilirdi, o nokta yoruma açık.

    yine de bence buna çok odaklanmamak lazım, mustafa denizli zaten uzun süre düşünülüp 5 senelik plan yapacağımız bir hoca değil. tahminim 1.5 sene gibi bir süre görev alacaktır, şuanki şartlar altında değerlendirildiğinde ben oldukça memnunum.
  • 932
    uzun vadede başarılı olup olmayacağı konusunu bir tarafa bırakırsak, galatasaray için -özellikle yerli adaylar arasında- en uygun isim kendisiydi. ve görevi de hamzaoğlu'ndan sonra devralarak ateşten gömleği giydi. hocama üstün başarılar ve kolaylıklar dilerken, onun yanında olmamız gerektiğini, ona ve takımını gereken desteği esirgememenin önemini hatırlatmak istiyorum.

    lucien favre'ı da kapsayan, ancak konunun özünün plan&proje dahilinde olduğu bir yazım vardı, orada naçizane fikirlerimi açıkladım.

    (bkz: lucien favre/#1849300)

    mustafa hoca'nın 1.5 sene sonunda ise artık bu işi temelli bırakacağı konusunda hemfikiriz değil mi? hoş, bu süre 1.5 seneden daha evvel de olabilir. zira artık denizli 66 yaşında ve bu topraklarda yaptığı son iki teknik direktörlük görevini 'sağlık problemleri' nedeniyle bırakmak zorunda kalmıştı. hoş, şimdi devralacağı görev, son iki döneminden kat be kat daha zor ve stresli olacağı için pek bir anlam ifade etmiyor aslında ya. ancak bunun için de başkan dursun özbek ile beraber yaptığı basın açıklamasını hatırlatmak isterim.

    https://www.youtube.com/watch?v=eCb79hhW_kw

    açıklamalarda hala ne kadar hırslı, hala ne kadar istekli olduğunu görebilirsiniz. kendisi bile ifade ediyor açık açık; 'hala çocuksu heyecan içerisindeyim' diyerek. fakat her ne kadar hırslı, ne kadar istekli, ne kadar -hiç sanmasak da- uzun süreli bir iş için gelmiş olsa da artık ne buna kendisinin durumu, ne de bizim artık gelenekselleşen 'sabırsızlık' statükomuz izin vermez. o konulara tekrar detaylı değinmek istemiyorum, işin içinden çıkılamaz bir yere geliyor yoksa.

    mustafa denizli akıllı adamdır. pragmatisttir, yaptığı işlere bakarsanız bunu görürsününüz. 3 büyük takımla da şampiyonluk yaşamış tek teknik direktör olması bu zihniyette olmasının bir neticesidir. hatta bazı noktalarda fatih terim'den bile daha mantıklı ve zekice hareket eder. motivasyon ve insan yönetimi konusunda yeterince kabiliyetlidir. sonuca odaklı düşündüğü için onu kısa yoldan bu sonuca götürecek kararı da vermesini bilir. bu noktada aslında galatasaray için doğru olan şeyin ne olduğu konusunda bir tartışma çıkabilir, haklılık payı da var, kabul ediyorum. ancak kısa vadede, hem kendi koordinasyonu altındaki takımı, hem de kendi adını kurtarma adına bunu yapmasından da daha doğal ne olabilir ki? sanki daha öncesinde toz konduramadığımız teknik direktörlerimiz her zaman galatasaray için en doğru kararları mı aldı?

    kendisinin takımın başında bulunduğu süre zarfı içerisinde en doğru şekilde hareket etmesini bekliyor ve istiyorum. bu süre zarfında oyuncu kadrosunun da böylesine büyük bir isimden faydalanması gerekiyor. kendisinden sonraysa işte o zaman doğru bir planlama ve mantıklı hareket dahilinde güzel bir proje için kaliteli bir isimle anlaşılması en doğru karar. artık lucien favre olur, marcelo bilesa olur, herve renard olur, jose mourinho olur, pep guardiola olur, hamza hamzaoğlu olur, ahmet olur, mehmet olur, hiç sıkıntı değil. yeter ki artık vizyonu geniş bir isimle ve aynı paralellikte bir proje için adım atalım ve sonunu bekleyelim.

    sözün özü, mustafa denizli şu raddede getirilebilecek en değerli ve doğru seçimdir. başarılı olur ya da olmaz, orası başka bir şey. kağıt üzerinde, teoride yapılması gereken yapılmış, galatasaray önündeki hedeflere ulaşabilmesi adına en doğru ismi tercih etmiştir.

    allah yardımcısı olsun, işini kolaylaştırsın.
  • 934
    tek yapması gereken takımın gol yeme sorununu çözmek. bizim takımın özelliği yediğinden fazla atmasıydı ama son dönemde o kadar çok yiyoruz ki ne kadar atsak fark etmiyor.

    ayrıca bu sezon kendisinin bizi şampiyon yapabileceğine inanmıyorum çünkü anadolu takımları çok leş ve rakip takımlar sen 6'da 6 gibi seriler yakalasan da puan kaybetmeyecek. lig artık eskisi gibi değil, şu iki haftada kaybettiğimiz puanların telafisi yok. tek umudum uefa'da bizi yürütmesi ancak orada da dortmund gibi ekipler var, illaki bize taş çıkarırlar.

    mehmet demirkol abartması gibi mustafa denizli geldi, lig hemen cebe girdi tarzı saçma laflara inanmamanızı öneririm. bunlar bir kenara yine de takımı destekleyelim, elimizden başka bir şey gelmez. hamzaoğlu geldiğinde de şansımızı kötü görüyorduk, adam bir mucize gerçekleştirdi. ben şahsen ligin yapısından ötürü karamsar baksam da futbol bu, kesin bir şey diyemiyorsun sonuçta.
  • 935
    acil durum için hedeften kopmama adına bu sezon yapılan en doğru tercihtir.

    akıl oyunları ile,verdiği demeçler ile herkesin aklıyla oynayacaktır ve taraftara da birlik beraberlik mesajını en doğru verecek isimdir.

    muhtemelen ilk basın toplantısında açıklaması 5 puan 7 puan hiç önemli değil olacaktır hatta ve takımı taraftarla beraber bu umutsuzluk ortamından çıkarıp şampiyonluk yoluna sokacaktır.

    kendini floryanın ağası sanan futbolcuların saltanatını bitirip hepsini hizaya getirecektir,eee bir de devre arası ernst'ini bulursa ligde herşey olur.

    galatasaray bitti demeden bitmez lafının gerçeğe bir kez daha dönüşmesini izleyeceğiz muhtemelen.
  • 936
    işin tekniğini, taktiğini, zamanlamasını, başarı ihtimalini vs çok konuşuruz ama benim gibi çocukluğunu 80li yıllarda yaşamış insanlardansanız, mustafa denizli ismini duyup da içinizin kıpır kıpır olmaması mümkün değildir. aynı hisler hocada da var belli ki, zira basın toplantısında çok heyecanlı ve duygulu olduğu apaçık ortadaydı.

    mustafa hoca, futbolumuzu astana vs. takımlar düzeyinden bugünkü seviyelere getiren bayraktarlardan biridir.. onların ilkidir. feldkampların fatih terimlerin lucescuların öncüsüdür, habercisidir.

    futbol aynı zamanda bir his oyunuysa hala, mustafa denizli ve galatasaray ikilisinin yıllar sonra bir araya gelmesi büyük olaydır. teknik taktik maddi detaylar ikinci plandadır ve hallolur. en azından bizim gibiler için..
  • 937
    ilk iş olarak 30.haftayı işaret edecek teknik direktör.kendisi kalbiyle değil aklıyla kumar oynar.yani fatih terimin tam tersi.kendisinin gelmesiyle bu sene bir aksilik olmazsa 21.şampiyonluk gelir.tabiki de bir kumar(sakat,ceza vs.) yani gelmeyebilir ama şl kotası kesin.kazanamayacağı oyuna girmez pas der.ama mesela eli 6 kesin alıyorsa 8e kesin girer fırsatı kaçırmaz.öyle bir kumarbazdır.
    bu kadar kumar muhabbetinden sonra şunu söyleyebilirim.ilk yapacağı iş takımı oturtmak.herkes takımı ve değişiklikleri teker teker sayar.ama birgün önemli maç olur o bütün ezberler bozulur.öyle de bir hocadır.
    insan yönetme ve etkilemeyi bağıra çağıra yapmadan daha sakin ve gayet iyi şekilde yapar.
    yerlileri de gayet iyi tanır.bunu derken oyun anlamında zaten tanır ama sevicilik konusunda nereye kadar taviz vereceğini bilir.
    yabancılarsa serbest kendi görevini verir.yani sneijder'i göbekte göremeyiz mesela ve aynı rahatlığı devam eder.
    şuanda getirilebilecek en ideal teknik direktördür.umarım şansı ve dolayısıyla şansımız yanımızda olur.
  • 938
    http://www.yeniakit.com.tr/...ahudi-mi-108472.html

    --- alıntı ---

    bir dönem 'başörtülüler iran'a gitsin' diyen ve sonra kendisi iran'ın yolunu tutan mus­ta­fa de­niz­li, türk ta­kım­la­rı­nın vaz­ge­çil­mez ho­ca­sı haline dönüştü. bunun arkasında bir gizli el mi var? bugün gazetesi bu soruyu araştırdı ve cevabını aradı.

    bugün gazetesi'nde mustafa denizli ile ilgili haber şu şekilde yer aldı:

    son gün­ler­de adı ga­la­ta­sa­ray ile ge­çi­yor. pe­ki kim­dir bu türk fut­bo­lu­nun bir tür­lü vaz­ge­çe­me­di­ği mus­ta­fa de­niz­li. iş­te ha­yat hi­ka­ye­si:

    nü­fus ka­ğı­dın­daki bil­gi­le­re gö­re 10 ka­sım 1949'da çeş­me'de gi­rit­li meh­met ali'den ol­ma, se­la­nik­li pem­be ha­nım'dan doğ­ma mus­ta­fa işık'tır. kah­ve­ci ba­ba­sı ve ev ha­nı­mı an­ne­si ken­di­si­ne işık di­ye hi­tap edi­yor­du. çeş­me'de üç kah­ve­ha­ne sa­hi­bi olan ba­ba­sı­nın du­ru­mu­na ba­ka­rak fa­kir bir ai­le­nin ço­cu­ğu de­ğil­di di­ye­bi­li­riz. çeş­me'de baş­la­yan fut­bol aş­kın­da en bü­yük ha­ya­li ko­yu ta­raf­ta­rı ol­du­ğu be­şik­taş'ta oy­na­mak­tı. is­tan­bul'un de­ğil ama iz­mir'in si­yah-be­yaz renk­le­ri­ni ta­şı­yan al­tay'a gö­tü­rül­dü­ğün­de he­nüz 15 ya­şın­day­dı. elin­den tu­tan ki­şi ga­la­ta­sa­ray'da ef­sa­ne fut­bol­cu olan bü­lent eken'di.

    al­ta­y’­in bü­yük mus­ta­fa­’si

    ra­ket gi­bi bir sol aya­ğı var­dı. al­tay'da oy­nar­ken fri­kik ve kor­ner­den at­tı­ğı gol­ler­le öne çık­tı. al­tay'ın iyi za­man­la­rın­da ta­kım­da oy­na­yan di­ğer mus­ta­fa'lar­dan ayır­mak için ken­di­si­ne "bü­yük" den­di.

    ta­raf­ta­rı­nın de­yi­şiy­le "bü­yük al­tay"ın bü­yük mus­ta­fa'sı ol­muş­tu. bu bü­yük­lük sa­de­ce bir la­kap de­ğil ay­nı za­man­da ta­rif de ol­du.

    sirtinda ko­ru­yu­cu giz­li bir el

    hem fut­bo­lu hem de bas­kın ki­şi­li­ğiy­le sa­de­ce ta­kım için­de de­ğil al­tay ca­mi­asın­da da­ha fut­bol­cuy­ken önem­li bir fi­gür ha­li­ne gel­di. pe­ki bu ka­dar mı? al­tay gi­bi kök­lü bir ku­lüp­te bi­le san­ki gö­rün­mez bir el ken­di­si­ni ko­ru­yor ve her fev­ri ha­re­ke­ti­ni hoş­gö­rüyordu.

    bir dö­ne­min fut­bol fe­de­ras­yo­nu baş­ka­nı olan al­tay baş­ka­nı maz­har zor­lu ken­di­si­ni kad­ro dı­şın­da bı­ra­kın­ca, o da baş­ka­na "siz de is­ti­fa edin" di­ye­bi­li­yor ve er­te­si gün baş­kan ve bü­tün yö­ne­tim is­ti­fa edi­yor­du. ta­kım ar­ka­daş­la­rı­ onun ken­di­le­ri­ne kü­für et­ti­ği­ni hatta oyun­cu de­ği­şik­li­ği­ne bile mü­da­ha­le et­ti­ği­ni söy­lü­yor.

    fa­tih te­rim'le ha­yat çiz­gi­si çok ben­zer. iki­si de da­ha fut­bol­cu­lu­ğun­da do­ku­nul­maz bir du­rum­day­dı ve bu­gün de ay­nı­lar. yak­la­şık son çey­rek yüz­yıl türk fut­bo­lu iki­si­nin et­ra­fın­da dö­nü­yor. üs­te­lik on­lar­dan çok da­ha bü­yük oyun­cu ve da­ha tah­sil­li, bil­gi­li olan­la­rın hep­si de yok sa­yıl­dı ve bu çark kı­rı­la­ma­dı.­

    başka isim yok mu

    fut­bo­lun giz­li sır­la­rı var da bu­nu tür­ki­ye'de sa­de­ce iki ki­şi bi­li­yor ola­bi­lir mi? dö­nüp do­la­şıp 70 ya­şı­na gel­miş, cid­di sağ­lık so­run­la­rı ya­şa­mış mus­ta­fa de­niz­li'den baş­ka "bü­yük" fut­bol­cu bu ül­ke­ye gel­me­di mi? me­se­la, de­niz­li'den çok da­ha bü­yük fut­bol­ ka­ri­ye­ri­ne sa­hip, dil bi­len, ga­la­ta­sa­ray ca­mi­asın­da önem­li bir fak­tör ola­rak ta­bi­ri ca­iz­se otur­ma­sı­nı kalk­ma­sı­nı bi­len av­ru­pa'da ta­nı­nan ve ger­çek­ten de ga­la­ta­sa­ray'ın ço­cu­ğu olan tu­gay ke­ri­moğ­lu'nun ne ek­si­ği var da ken­di­si­ne hiç bir şans ta­nın­mı­yor?

    --- alıntı ---

    sıçtık, ak parti mimlemiş bu herifi :(
  • 939
    galatasaray'ımıza hayırlı uğurlu olsun.
    mustafa denizli teknik ve taktik bilir, genç topçulara şans verir.
    türk futbolunda hücum futbolunun mimarı sayılır. örneğin sinan gümüş onun döneminde yıldız olabilir. (şayet olamazsa tüm suç sinan'ın olacaktır)

    bunların yanında dezavantajı çok çalışkan değildir. bu sebeple ekibinin çalışkan ve disiplinli olması çok önemlidir.
    yanına cihat hoca akhisar'dan gelse harika olur. cihat hoca olmazsa örneğin hakan şükür için yönetimi ikna etse çok iyi olur.
  • 940
    mevcut sartlar içinde kesinlikle en iyi adaydı kendisi.yabanci teknik adam oyuncuları tanıyana kadar lig biterdi.ha kendisi muthiş taktisyen mıdır? tabi ki degıl.ama en azından takıma ruh katar.oyuncular biraz daha inanır.yorumculuk yapmasından dolayı da artık yanlısların ne oldugunu bilir.taraftarın neye kızdığını bilir.sinan'a sans verılmesı gerektiğini,umut ve sabri'nin oynamaması gerektiğini bilir.

    hoşgelmiştir.
  • 941
    öncelikle galatasaray'imiza hayirli olsun. ancak cok fazla da umutlanmamak lazim. galatasaray'in sorunu teknik-taktik mevzularindan cok, bazi futbolcularin kendini takimin krali sanmasi ve medyanin surekli takimin ustune geliyor olmasiydi. rahat ve caliskan bir futbol takimini herhangi bir hoca ilk 3'e sokar zaten. denizli'nin futbol bilgisini bir kenara birakirsak eger, medya cevresi cok genis olan biri olmasi denizli'nin galatasaray hakkinda cikacak asilsiz haberlere biraz olsun dur diyebilir.

    ben yine de cok umutlu degilim. bu sezon galatasaray'i sampiyon yapabilirse muthis bir basariya imza atmis olur ama denizli'den uzun soluklu bir galatasaray kariyeri beklemiyorum. gunu kurtarmak icin getirildiyse bu sezon sonunda ne olursa olsun yerine galatasaray'in vizyonunu ve futbolunu gelistirecek bir hoca getirilmesi lazim.
  • 942
    bana göre yanlışın ağababasıdır.

    birincisi büyüklerdeki tavrını bilemiyorum ancak vestel manisaspor'da kendisine komisyon vermeyen futbolcuları transfer etmediğini, transferleri alacağı komisyona göre şekillendirdiğini ciddi kaynaklardan duymuştum. istanbul'a uzağım ama izmir küçük yer. hiç bir şey gizli kalmıyor burada. aslında net isim isim bir şeyler söylerdim de, kanunu çiğnememek lazım. ancak galatasaray biliyorsunuz dingonun ahırı. isteyen gidip jem karacan'ı, isteyen ontivero'yu, isteyen bilal'i, isteyen hajrovic'i takıma katabiliyor. denizli gibi bir hocanın elinde bu denetimsizliğin soyguna döneceğinden korkuyorum.

    ikincisi mustafa denizli taktik olarak tam bir çöplüktür. yani çöplüktü. takımları geniş alanda top oynar. hücumcu bir hocadır fakat hücumu ne kadar forvet o kadar hücum mantığıyla yaptığından sahada özellikle günümüz futbolunda son derece yetersiz bir taktik anlayışı göreceğimizi düşünüyorum. hele hele eldeki forvetleri düşününce... yine de iyi haber, devre arasında bir forvet transfer edileceği kesin gibi denizli ile anlaşılmasından sonra. çünkü iyi forvet denizli'nin taktik anlayışının olmazsa olmazıdır. devre arasına kadar kimbilir podolski'yi forvete bile çekebilir.

    ha bir de daum'dan gördüğünüz saçma sapan hamlelere hazır olun. olmayacak adamların olmayacak yerde oynaması falan... acaip acaip kadrolar. tam denizli hareketleri. sonuca göre dahilik ile delilik arasında gidip gelecek kararlar.

    netice itibarıyla mustafa denizli gelecek diye hamza hamzaoğlu'nu yollamak malesef tam bir skandal.
    hamza hoca'nın denizli'den eksiği yok fazlası var. malesef daha devre arası gelmeden herkesin burada bol bol kendisine saydıracağına emin gibiyim.

    denizli gizli galatasaray düşmanlığını en çok yapan yorumculardan biriydi. hıncal bunun maskesini düşürünce biraz hızı kesilir gibi oldu ama sinsi hep aynı sinsiliği devam ettirdi. ne güzel örnek oluyoruz cümle aleme. siz galatasaray'ın arkasından istediğiniz işi çevirin biz size yine de para kazandırırız mesajı. stockholm kompleksi mi bizimkisi anlamıyorum? ne kadar sikerlerse o kadar mı seviyoruz?

    biri bana çıkıp söylesin. neden ersun yanal'a karşı onurlu duruş sergiliyoruz da denizli'ye karşı sergilemiyoruz. ersun yanal denizli'nin yapmadığı neyi yaptı da bu kulüpten içeri giremiyor. hayır bunları ersun yanal'ı isteyen biri olarak da söylemiyorum. ama ersun yanal'a gösterilen tavrın mustafa denizli'ye gösterilmemesi büyük çelişkidir.

    son olarak bir iyi haber daha, o da denizli hem kendi gider sezon sonunda, hem de özbek kardeşleri götürür.
    kim bilir belki yarın, belki yarından da yakın...
  • 946
    galatasaray futbol takımının yeni hocası. umarım bizi şampiyonlar ligi potasında tutar* ve avrupa kupasında devam edersek hedefi o kupayı almak olur. yaşlı takımız, kadro mühendisliği berbat bir takım ama selçuk inan'ın dediği gibi şampiyon olmayı bilen bir takım var.
    taktik, teknik nasıl bir hoca fazla bir bilgim yok ama nasıl bir yorumcu olduğu hakkında az da olsak bilgi sahibiyiz. denizli gibi art niyetli insanlar yüzünden geçen seneki şampiyonluğumuzda hıncal uluç'a bile pay biçmiştik. denizli, yanal, lucescu isimlererindeki kısır döngü yüzünde hamza hocanın sezon sonuna kadar kalmasını istemiştim. ah hamza hoca ! kendi kariyerini ve galatasaray'ı biraz düşünüp profesyonel davranabilseydin.
  • 949
    hamzaoğlu'nun gönderilmesi ne kadar yanlışsa denizli'nin gelmesi de o kadar doğru oldu. açıkçası denizli'nin bu yönetimle çalışmak istemeyeceğini, galatasaray'ın yakın gelecekte kötü günleri gelecek diye düşüneceğini tahmin ediyordum. neyse ki durum böyle olmadı. bu şu demek;

    şampiyonluk için umut görmüş denizli. kendisi oldukça tecrübeli, oldukça planlı bir adam. umut görmese bu işe asla soyunmazdı. hiç riske girmez, rahat rahat yorumculuğunu yapar parasını alırdı. demek ki şampiyonluk hala ihtimaller dahilinde. bu güzel.

    olayın bir diğer güzel tarafı da kağıt üzerinde süper ligdeki en iyi teknik direktör galatasaray'ı çalıştırıyor olacak. bu da oldukça önemli, psikolojik bir üstünlük. tıpkı fatih terim gibi. kenarda o varsa rakip takım antrenörü önce denizli'yle mücadele edecek.

    kulübü, kulüp kültürünü, futbolcuları tanıyor olması avantajını bir tarafa bırakırsak denizli'nin mevcut kadrodan verim almayı başarabilecek bir isim olması da çok önemli. rijkaard'ı getirip eline messi'yi vermezsen başarılı olamaz adam. dünyanın en zengin kulübü de olmadığımız için bize öylesi yaramaz güzel kardeşim. denizli iyidir. denizli güçtür. denizli psikolojidir.

    ve ayrıca; hamzaoğlu gibi piyasaya yeni çıkmış bir isim olmadığı için dünkü bebelerin eleştirmek için önce tövbe etmesi gerekecek. futbolu daha iyi bilen tecrübeli abilerimiz ergen eleştirilerinin dozajı konusunda liselilere fazla prim vermeyecektir. basın da takımı karıştırmak konusunda iki kere düşünecek, duayen denizli duvarına toslayacaktır. gerçi terim'i bile galatasaray'dan koparan fenerbahçe medyası denizli konusunda da elinden geleni yapacaktır ama hamzaoğlu sonrası kulübümüzün karıştırılmak için en azından biraz daha zamanı var artık.

    yolun açık olsun hocam. sen takıma güveniyorsun, biz de sana güveniyoruz. yanında yeni bir denizli yetiştirebilmen dileklerimizle başarılar dilerken, özbek yönetiminin çok büyük bir yanlış sonrası doğru bir hamle yapabildiğini de belirtmiş olalım. yanlış sonrası doğru ne kadar doğru orası tartışılır tabi.
App Store'dan indirin Google Play'den alın