• 1
    look at the tabela, ismini fatih hoca'dan esinlenerek koyduğumuz, her hafta samimi olarak galatasaray maçlarını konuştuğumuz bir podcast yayını.

    kısa bir süre önce iki arkadaşımla birlikte başladığımız podcast yayınımızı fatih hoca'nın dönüşü ve 6-0 skoru ile birlikte buradan da duyurmak istedim.

    sözlüğün kadın yazarlarından biri podcaste başlamış, bence dinlemeye değer canım sözlük arkadaşlarım :)

    spotfy üzerinden dinleyebileceğiniz yayınımızın linkini ve twitter hesabımızı aşağıda paylaşıyorum.

    https://open.spotify.com/...S-5CPITr6T-YqqkTyQJQ

    https://twitter.com/LookTheTabela
  • 10
    herkese merhaba,
    look at the tabela 'nın bu haftaki bölümünde sözlük ailesinin çok sevdiği kaideyi taciz eden istisna yı ağırladık.

    analizleri ile bizi bilgilendirdiği çok güzel bir yayın oldu :) umarım siz de keyif alırsınız.

    dinlemek isteyenler için linkleri aşağıda paylaşıyorum.

    https://open.spotify.com/...EVUE-FSuSYU6CzXH2Khg

    https://podcasts.google.com/...HQAAAAAQAQ&hl=tr
  • 8
    herkese merhaba,

    patates tarlasında oynadığımızı 24 ocak 2021 yeni malatyaspor galatasaray maçı 'nı ve en önemli transferimiz muslera'yı konuştuk :)

    ayrıca spotify kullanmayan ancak dinlemek isteyen dinleyicilerimiz için de google podcast linkimizi aşağıda paylaşıyorum.

    olumlu olumsuz tüm yorumlarınız için tekrardan teşekkür ederim. :)
    iyi dinlemeler,

    https://open.spotify.com/...2BUdJ1HdvnsaZbtDfW4z

    https://podcasts.google.com/...ruAhUAAAAAHQAAAAAQAQ
  • 3
    4. bölümü yayınlanmış, her bir bölümünün uzunluğu yarım saatin altında olan, samimi ve esprili konuşmalarıyla dikkat çeken sarı kırmızı bir podcast serisi. son yayınlanan dördüncü bölümün 16 dk uzunluğunda olması benim gibi podcast dinlemeye pek aşina olmayan kişiler için çok iyi. ortaya harika bir iş çıkmış. dinlerken anlatılanların bilgi içerikli ve samimi olması sebebiyle bir saniye bile canı sıkılmıyor insanın. tavsiye ederim, kesinlikle bir kez dinleyin.

    uğraşıp da hazırlayanların eline sağlık.
  • 6
    https://open.spotify.com/...wHQbFYS6ygkRwFhzithg

    oldukça başarılı bir podcast formatı. çok uzun olmayışı ve konuların çabuk çabuk aktarılışı oldukça isabetli. günümüzde "zaman" insanın en değerli kazanımı, bu açıdan 1 saatlik podcast'ler çoğu zaman yorucu oluyor -hatta yeri geliyor tıklanmıyor dahi- :(

    sözlük yazarımız galatasarayla sesiyle renk katmış, başarısı daim olsun. spor yayınlarında kadının sesine ihtiyacımız var ki sabrını (alt paragrafta) ve tespitlerini oldukça beğendim.

    bir eleştirim olacak programdaki iki arkadaşımız hakkında. biraderler akışın 6.20 dakikasında öyle bir küçümser tavırla zıt gitmişler ki, şahsen ben olsam siktir çekebilirdim. o küçümser tavrı en azından dinlerken anlayabiliyorsunuz, belki böyle bir gayeleri yoktu lakin o ne "yae sen ne bilirsin ki" havası öyle yahu. daha fazla saygı ve daha fazla tevazu, bi' zahmet.

    iyi podcast.

    ek: bir küçük eleştiri daha, sonradan aklıma geldi; bazı yerler kesiliyor belli ki, dikkat etmek lazım zira yer yer kopukluklar var. bunu da hallederlerse daha da güzel olur.
  • 4
    son bölümünü keyifle dinlediğim podcast yayını. konuşan arkadaşların ağzına sağlık, hem kaliteli yorumlar yapıyorlar hem de sizi eğlendirebiliyorlar. pandemiden ötürü bitme noktasına gelen sosyal hayatımdan mıdır bilmiyorum ama çok zevk aldım sohbetten, arkadaşlarımla bir arada olduğumda hissettiklerimi hissettim. muhtemelen kanalın düzenli bir takipçisi olacağım, herkese tavsiye ederim.
  • 5
    merhabalar,

    17 ocak 2021 beşiktaş galatasaray maçı ile yayındayız.

    enerjisi yüksek bir yayın oldu. ben tam bir ısıran orta saha tam bir cimbom old boys olmuşum bu bölümde :d

    "bence küçük takım olmak da böyle bir şey ;)" dinlerseniz anlarsınız anlamını diyorum ve

    dinlemek isteyenler için yayın linkini bırakıyorum.

    https://open.spotify.com/...wHQbFYS6ygkRwFhzithg
  • 12
    son bölümü 19 mart 2021 galatasaray rizespor maçı üzerine olan podcast yayını.

    ömer isimli arkadaşın bakış açısını beğeniyorum, daha önce dinlediğim yayınlarda da eleştirel çizgisini makul bir biçimde koruyordu hep. bu arkadaşın yaptığı yorumlar dışında söylenenlerin birçoğuna katılmadım. bunlardan bazılarına değinmek istiyorum. mesela konuk olan beyefendinin hocanın çıkardığı on birle ilgili yaptığı yorum fecaat bence. o on birle ilgili tek bir olumlu cümle bile bulmakta zorlanıyorum. tümüyle kapıyı kendi üzerimize kilitlediğimiz bir kadroydu. birincisi çok hatalı bir sistem olan çift santraforlu düzenle başladık. ikincisi, orta sahadan ödün verilmesi yetmezmiş gibi ısrarla emre akbaba tercih edildi. bu, en hafif deyişle, "yanlışsa benim yanlışım kardeşim" demektir. fatih terim'in kendi yanlışında ısrar etme gururunun bir sonucudur. daha gedson-emre orta sahası, kerem ve feghouli'nin yedek başlaması vs. gibi konulara girmiyorum bile, değişen diziliş ve akbaba örneği ne kadar yanlış bir yola sapıldığını göstermek için gayet yeterlidir. üstelik çıkan kadroyu savunmak için öne sürülen iddialar da bir o kadar garip. hocanın bir oyuncuyu antrenmanda görmesi, o oyuncu hakkında daima doğru karar vereceğinin garantisi midir? üstelik, 11 başlamanın ölçütü sadece antrenmanlar ise bu bakış açısına göre kerem'in antrenmanlarda kötü olduğunu söylemek zorunda kalırız. çünkü kerem sahada her zaman iyi performans verdi. iyi performans vermesine rağmen, yerine bu takımın iyi parçası olamayan emre akbaba oynuyorsa, demek ki kerem antrenmanlarda çok kötü olmalı. fatih terim kim iyiyse onu oynatacak kadar hakkaniyetli ve sağduyuludur çünkü! görüleceği üzere bu yaklaşımın sağlam dayanakları yoktur. bu beyefendi kendisini dış güçler mantığına da fazla kaptırmış, yok rize savunması dirsek atıyormuş da, yok hakemler engel oluyormuş da, zemin kötüymüş de. kadroyu eleştiren insanları "kanepede oturan adam da kadroyu beğenmiyor" diyerek karikatürize etmek de son derece yakışıksız. ayla isimli arkadaş da, fatih hocaya toz kondurmamak için kendisini fazla zorluyormuş gibi geliyor. fatih hoca şampiyonluğu bırakmıştır belki de, belki de önümüzdeki yılların kadrosunu oluşturuyordur gibi yorumları duyunca hakikaten afalladım. ne demek şampiyonluğu düşünmüyordur, galatasaray lige havlu atmış bir takım mıydı? kendi kafasına göre şampiyonluktan vazgeçekse fatih terim'in ne işi var bu takımın başında? fatih terim'in öyle bir düşüncesi olamaz, böyle düşünmeye de hiçbir teknik direktörün hakkı olamaz. hadi diyelim ki haklısınız, önümüzdeki yılların kadrosunu kuracağı kadro için mi kerem'i yedek bırakıp akbaba'yla başlıyor? neresinden tutsan elinde kalan bir yaklaşım. bunun yanı sıra "fatih terim gitsin kafasındaysanız, geldiğinde sevinmeyin, şampiyonluklara sevinmeyin" sözünü nasıl sarf edebiliyorsunuz ya? bir taraftar fatih terim'in takıma faydalı olamayacağını düşünüp görevinden ayrılması gerektiğine kanaat getiremez mi? bir oyuncu veya hoca geldiğinde onu sonsuza dek savunacağımıza dair ant mi içiyoruz? ben fatih hocanın kalmasından yanayım ama artık bırakması gerektiğini düşünmekte hiçbir sorun görmüyorum. böyle agresif ve kimin neyi isteyip neyi düşüneceğine karar verme hakkına sahipmiş gibi bir üslupla konuşmak hiç yakışık almıyor. daha önce dinlediğim yayınlar gayet keyifliydi ama bu yayın, ömer isimli arkadaşı bir kenara koyarsam genel olarak kötü bir yayındı.
App Store'dan indirin Google Play'den alın