geçen sezon kiralık olarak oynadığı empoli'yi, zielinski ve saponara'yla beraber ligin flaş ekiplerinden biri haline getiren -gençlerbirliği'ni anlatıyor gibi hissettim kendimi- üç adamdan biriydi. zielinski eski hocasının yanına, napoli'ye gitti. bol bol oynuyor. saponara'yı yazın milan alacak gibi oldu, sonra o iş yattı. paredes de orta sahada adam sıkıntısı çeken roma'ya geri döndü. aslında roma'nın planları arasında yoktu, spalletti başka adamları istiyordu ama şl'ye katılamayıp katır yüküyle paradan mahrum kalınca mecburen kadroda tutmak zorunda kaldılar. zaten ellerinde böyle bir seçenek varken neden başka adamlara sulandılar anlayamıyorum. hadi diyelim kendilerinde hiç akıl yok; yaz boyu city, leicester, liverpool gibi bir dünya kulüp iş attı bu çocuğa. oradan bile anlar insan kıymetini. hatta şöyle ilginç bir olay daha yaşandı. empoli geri almaya kalktı paredes'i ama minnak bir kulüpler sonuçta, güçleri yetmedi. araları juventus'la çok iyi olduğu için juve'ye demişler ki, siz satın alıp bize kiralayın. paredes de empoli'ye geri dönmek istediğini söyledi diye hatırlıyorum. en nihayetinde bunların hiçbiri gerçekleşmedi ve paredes roma'da kaldı.
bu sezon üçlü orta sahanın en gerisinde oynuyor. her maç değil elbet; de rossi sakat, cezalı veya dinlendiriliyorsa oynayabiliyor. ben olsam her maç oynatırım aslında ama de rossi taşaklı adam, spalletti kesemiyor. halbuki bence iki sezondur bayağı bayağı da kötü oynuyor. şl'ye gidemedilerse ikinci porto maçında yediği bokun bunda katkısı büyük:
https://streamable.com/70ya neyse, paredes geçen hafta roma'da oynanan astra giurgiu maçında -totti'nin 3 asist yaptığı maç- 90 dakika sahadaydı ve harika oynadı. rakip çok dandik ama bu maçta şöyle bir rekor kırmış: 157 pas yaparak son 5 sezonda avrupa ligi'nde bir maçta en yüksek pasa ulaşan futbolcu olmuş.
geleceği çok parlak.