• 1
    boksun ayak da kullanılarak yapılanı. temel duruş olarak biraz daha değişiktir. tam olarak yan olmasa da, sporcu bir yanına dönerek rakibini karşısına alır. gardda bir el çene önünde, diğeri göz hizasındadır. daha çok, kombinasyonlar kullanılarak yapılan, (tekme tekme yumruk gibi), boksun vuruşlarıyla aynı adlara sahip olan yumrukların yanında, low kick (bel altı ve hizasına atılan tekme) ya da high kick ( belden yukarı atılan tekme) şeklinde tekme vuruşları da vardır. izlemesi zevkli değildir. yapması daha zevklidir. türkiye bi ara bunun delisi olmuştu tarık solak yüzünden.
    (bkz: tarık solak)
  • 2
    bu sporu genellikle şapkalıgiller familyasından insanlar yaparlar, zengin olanları ise barış özbek tarzındadırlar o yüzden hep itici bir spor olarak gelmiştir bana, göçmenlerimizin olduğu ülkelerde birçok türk sporcumuz tarafından başarıyla temsil edilmekteyiz. ayrıca çoğu dövüş sporunda olduğu gibi bu sporun da federasyonu kadrolaşmaya maruz kalmıştır.
  • 5
    bu spora yeni başlayacak birisi için salon ve hoca seçiminin önemini anlatamam. iyisiyle kötüsüyle, veya iyi görünüp de kötü olan pek çok salonda ömür çürütmüş biri olarak uyarayım. memlekette çok az iyi hoca/salon, ve yüzlerce rezil salon/hoca var..

    amacınız düzgün bir tekniğe sahip olmaksa hocanın esas uzmanlığının hangi spor olduğunu sorun. hocaların yüzde sekseni boksör eskisidir. ülkemizde pek çok salonda her spora ayrı sınıflar açmak yerine boks-kickbox-muay thai kırması garip dersler yapılıyor. evet bu sporlar birbirine benzer, amaç kilo vermekse işinize de yarar, fakat aynı zamanda aralarında keskin farklar vardır. boks antrenörleri tarafından k-1 falan diye yutturulan kırma antrenmanlarda yumruk almamak için boksör gibi eğilirken ağzına diz yiyen tipler ortaya çıkmaktadır.

    eğer iş güç sahibi çalışan bir insansanız salonda kum torbası olması sizin için hayati önemlidir. bu sporun yapıldığı çoğu salon bildiğimiz spor salonları. akşam belli bir saatten sonra kickbokscular gelip antrenman yapıyor. haliyle gündüz kilo verme amacıyla salona yazılacak çıtırları ürkütmemek için bu salonlara kum torbası falan asılmaz. e peki nereye vururuz, karşımızdakine. 17 yaşında çocuklar alınlarındaki çiziklerle kendilerini fight clubdaki brad pitt gibi hissediyor olabilirler, fakat sizin yarın mesaiye morarmış şener şen gözüyle gitme lüksünüz olmayacak. tabi ki hafif hafif sparring olmadan bu iş olmaz, fakat 1 saatlik antrenmanı komple vuruşarak geçirmek insan işi değil.

    kayıt olmadan önce hocaya ilk derste neler yapacağınızı sorun. eğer sizi bir kenara alıp gard almayı, düzgün yumruk, tekme atmayı falan öğretmeyecekse, yazılmayın o kursa. bazı hocalar sizi direk karşılıklı dizer ve sırayla birbirinize kombinasyon vurdurur. bir anlamda kum torbası ederek, karşınızdakinden işi kapmanızı bekler. bu adamlar size bu şekilde daha çabuk öğrenirsin der fakat aslında teker teker uğraşmaya üşenirler. karşınızdaki öğrenci de işi o salonda aynı şekilde kendi kendine öğrendiği için, çok yanlış işler olur o ortamda.

    en mantıklısı kayıt olmadan önce gidip bir antrenmanı izlemektir. acemi olduğunuz için ne olup bittiğini tam anlayamayacaksınız ama içinizden bir his size kaçmanızı söylerse kaçarsınız.
  • 7
    1 ay sonunda şunları söyleyebilirim, 4 ay sonunda şunları söyleyebilirim tarzı entryler görünce kendimi gülmekten alıkoyamadığım; uğrunda 4.5 yılımı harcamış olmama rağmen hala tam anlamıyla emin konuşamadığım spor dalı.

    gerçekten bu spora meraklı olan, kendisini veya çocuğunu yönlendiricek olan varsa aşağıda neredeyse 5 yıl boyunca edindiğim tecrübeleri tüm çıplaklığı ile anlatacağım.

    öncelikle gideceğiniz salon önemli. ben ilk senelerde zorbalıklara maruz kalmıştım. dışlanmalar dalga geçmeler falan, sparring günleri kendimi kanıtlayınca zorbalık yapan tarafa geçmiştim. bir nevi serseri bölüme.

    bu spor kendini geliştirme sporu değil. bu biraz farklı anlaşılabilir. şöyle söyleyeyim yaklaşık 3 yıldır gitmiyorum ve ne abartıldığı kadar özgüven kaldı, ne de başka bir şey. tek güzel yanı halısahada dalaksız olmam. hakkını vereyim çok fena kondisyon sağlıyor. birkaç güzel yanı da var en son değineceğim.

    salon seçimi önemli!!

    öncelikle eğer kötü bir semtte veya kekoların fazla bulunduğu bir yerdeki salona gidiyorsanız az çok biliyorsunuzdur durumları. bilmeyenler için anlatayım. antrenman tam anlamıyla yapılmaz, sporsal başarı ön planda değildir, heriflerin sporcu lisansı bile yoktur aslında. kimsenin hedefi de zaten bu değildir. tek dertleri nasıl adam dövebilirim olan 3 iq yumruk atmayı bilmeyen kekolar. antrenörler ise kankitoları. antrenman çıkışı parka gidip karı kız kesen dallamalar işte.

    ben yaklaşık 4 salon değiştirdim. 2 defa kekoların cirit attığı salonda çalıştım. en iç içe olduğum dönemde bile uzak kalmayı tercih ettim. uyuşturucunun kavganın dirseğin en dip yerleri. bu kekoların bulunduğu salonlardaki tecrübelerin beni gerçekten bu spordan çok soğuttu ve bırakmama dolaylı yoldan sebep oldu. bu dönem hiç zevk almadım ve her ne kadar kekolarla dostluk kursam da asimile olmadan kendimi kurtardım. şuan telefonumda numaraları bile yok.

    gangster tarzı bir yaşam diyeyim ben. aslında cazibeli fakat bir adım geri çekilip, oğlum ben ne yapıyorum? demezseniz kayış orda kopar. çocuklar için tehlikeli olabilir.

    diğer 2 salonda, gerçekten çok iyi zamanlar geçirdiğim zamanlarda ise ciddi anlamda karakterimin gelişmesine altyapı hazırladı. 2 defa il 1.liğim ve uluslararası alanda katılım gösterdiğim 1 turnuva var. antrenmanda son derece amatör ciddiyeti, profesyonelliğe açılan kapının ışıkları...
    birkaç defa motivasyon amaçlı ve scout amaçlı gelen profesyonel antrenörler ve turnuva için sponsor olan pazarcı ali dayı :)

    özgüven : bana göre özgüveni arttıran en önemli şey dayak atmaktır. ciddi anlamda özgüven yükseltir. dayak yemek de o şekilde ciddi anlamda özgüven düşürür.

    eğer sorununuz özgüvense bu tür spor dalları sizin özgüveninizi balon haline çevirir. bir sparring günü özgüven patlaması yaşarken ertesi ay depresyona girersiniz. sporu bıraktığınız an ise gerçek özgüvene kavuşursunuz. bu gerçek özgüveni belirlemek sizin elinizde.

    body build: azınlık bunu vücut geliştirme olarak görüyor. vücudunuz tam anlamıyla gelişmiyor. en iç içe olduğum dönemde karın kaslarım belirgin ve kaslı kollara sahiptim. bu olayı her gün 100 şınav 100 mekik 50 barfiks çekerek de sağlayabilirsiniz. fakat gerçek kickbox antrenmanı bitirmek bambaşka. kastan yüzü gözükmeyen fakat antrenman bitiremeyen kişiler gördü bu gözler.

    kavga : edindiğiniz tüm bilgiler cebinizde kalıyor buna emin olun. teknik konusunda her daim üstünsünüz. kimi zaman karaciğerde tek yumrukla kavga bitirmişliğim oldu.

    kondisyon: belki de en önemlisi. harika bir kazanım. halısahada 60 dakika yorulmadan guardiola pressi yapabiliyorsunuz. tepkileri duyunca daha zevkli oluyor.

    karı kız için yapanlar : pek bir etkisi olmuyor açıkçası. sadece sevgilinizin yanında artistlik yapanları dövmek hoş onun dışında sadece kickbox yaptın diye çekici olmuyorsun.

    dış görünüş : aman diyeyim bu dış görünüşe takıksan iki defa düşün. ben çok takıktım. şükür burnum kırılmadı ama çatladı ve lazer tedavi görmem gerekiyor. üstelik sparring günü verdiği kremler yüzü sivilce tarlasına çeviriyor.

    kıssadan hisseye bu sporu yaptığıma pişman mıyım? bilemiyorum. 4.5 yılımı daha verimli şeylere harcayabilirdim. fakat tecrübe ve sağladığı kazanımlar sayesinde türkiye gibi şiddetin dik yaptığı ülkelerde rahatça elini kolunu sallayabilmek sanırım hoş.
  • 8
    istediğiniz kadar bu alanda master seviyede olun sokakta adam döverim diye bu işe başlarsanız g*te pıçağı yediğinizde ne kadar saçma düşünmüşüm diye hayıflanırsınız.

    burası türkiye maalesef, trafikte kırmızı ışıkta durdu diye arkadaki araçtaki kişinin öndekini silahla çekip vurduğu ve öldürdüğü gibi vakaların yaşandığı bir yer. kendi güvenliğinizi ve sevdiklerinizin güvenliğini bir yere kadar korumak, teknik öğrenmek ve spor amaçlı yaparsanız ne ala ancak gereksiz özgüven verdiği kişilerin ne hale düştüğünü bu gözler bizzat gördü.

    nereden biliyorsun diye sormayın, bir dost vesilesiyle. *
  • 10
    2 sene boyunca yaptığım dövüş sporu. nispeten iyi bi yerde kaldığım için insan yapısı da kendini bi şey sanan hıyartolardan oluşmuyordu, iyi insanlar ve iyi hocalarla çalıştım bence bu çok büyük bir şans günümüzde. çok fazla kurs var, içlerinden iyisini bulmak zor. hoca nasıl olcak salon nasıl antrenmanlar nasıl falan derken iş biraz zor olsa da eninde sonunda bulunuyor. ben iyi bi para bayılmıştkm ama fitness da içindeydi, 1 saat önce spor yapıp 1 saat sonra kick box'a gidiyordum muazzam bir kondisyona ve kas gücüne ulaşmıştım. çok kaslı olmasam da vücut hatlarımın geliştiğini ve güçlendiğimi iliklerime kadar hissettim. pandemi araya girdi sonra ve her şeyin içine etti maalesef. şimdi yeniden yazılmayı düşünüyorum, insanı huzurla dolduruyor resmen. iyi bir salon, iyi bir hoca bulursanız mutlaka yazılmanızı öneririm, trafikte korna çaldın diye kavga çıkaranların olduğu bir ülkede yaşıyoruz o yüzden her insan profesyonel dövüş tekniklerine hakim olmalı.
  • 11
    herhangi bir dövüş sporuyla ilgilenmedim ancak sokakta tek yumrukla kavga bitiririm, sokak kavgalarında işe yarar diye yapılmamalı. bir kere sokak kavgası nedir amk? 20 yaşından büyükseniz ve hala sokak kavgalarına giriyorsanız, kick box öğrenmek yerine "ben nasıl bir hayat yaşıyorum lan?" diyerek kendinizi sorgulamanızı öneririm. bu daha faydalı olacaktır.

    onun dışında çok iyi bir dövüşçü olsanız bile kavga etmekten her zaman çekinin. bizzat tanıdığım bir boksçunun trafikte adam dövdükten haftalar sonra ıssız bir yolda önünün kesilip öldürüldüğünü biliyorum. ciğeri beş para etmez cahilin biri başınıza çok büyük bela olur, erkeklik yaptığınızla kalırsınız.

    bunun yanında hayat bazen sizi dövüşmek zorunda bırakabilir, o gibi durumlar için bir şeyler bilmek her zaman iyidir tabi. diyeceğim o ki önce akıllı bilinçli olacaksın, bu şartı sağladıktan sonra her türlü sporu yapabilirsin.
  • 13
    krav maga yapan biri olarak diyebileceğim;
    antrönörü "kavgadan herşekilde kaçının, gerekirse cüzdanı verin bıçakla mücadele etmeyin" demeyen her türlü salon/dojo sağlıksızdır.
    bizim bir dojo arkadaşımızı maçka parkında soymak istemişler, iki üç keko ve bıçak çekmişler. tamam eğitimini alıyoruz ama riske girmemek gerekiyor -bıçaklıdan başlayarak hepsini haşamat etmiş.
    dojo eğitmenimiz çok kızdı.

    -önce can demeyen, raconcu takılan yerlere girmeyin bile.

    özgüvene gelince, ful kaslı ve kürekçi bir afro ingiliz de vardı salonda, adamda yağ yok - güreşte omuzlarımı mata vuramadığını görünce dedim yaramış bu bana.
    ama sparring'de bir gün hamleyle alırsın öbür gün verirsin bu stratejidir ve özgüven spar ile değişmemelidir.

    krav maga her daldan alan bir dövüş ve savuma saldırı eğitimidir. poligona, ormanda orienteering vs ye gittiğimiz düzgün bir dojo vardı. ilk söylenen kavga etme, sıkışırsan yere indir ve kaçtır.

    vur-kaç , mecbur kalmadıkça fiziksel mücadeleye girme. sokakta hiç girme - örnekte verirlerdi sat komandosu kekolarca öldürülmüştü taksim'de, tinerci kekolar adam ne oluyor diyene kadar kalbe bıçak saplamış - rahmetli zar zor hastaneye gelmiş ve orada ölmüştü.

    yani memlekette asayiş düşmüşken, üç otuz paraya afganlara bile adam vurdurtabilecekken yolunuza gidin arkadaşlar.

    sosyal medya ve internet raconcularına kulak asmayın - beladan uzak kalın. renktaşımın dediği gibi 20li yaşların üstünde sokakta kavga etme durumuyla karşılaşıyorsanız, taşının uzaklaşın. çünkü yaşadığınız hayat hayat değildir.
    su testisi su yolunda kırılır.

    bunun dışında kondisyon ve stres atmak için düzgün salonlarda yapabilirsiniz. tüm dövüş sporları ve dalları için geçerlidir bu ama tabi maddiyat gerektirir.

    beslenmeniz bile başlı başına para ister.
  • 14
    bu işlerin ilk kuralı sokakta kavga etmemektir. daha ilk günden bunu kafanıza sokarlar. dövüş sporlarıyla uğraşan biri can güvenliği tehlikede değilse sokakta kavga etmemeli. çünkü karşısındakine ciddi zararlar verebilir.

    kick boksun bir felsefesi var mı bilmiyorum ama 5 yıl kadar dövüş sanatlarıyla uğraşmış biri olarak, sokak kavgası duyunca kanım çekiliyor. yapmayın.
  • 15
    pandemi öncesi başlayıp, uzun süre ara verip tekrar döndüğüm ve 8-9 aydır tekrar yaptığım spor.

    müsabık olacak halimiz yok bu yaştan sonra, derdimiz spor yapmak, kondisyon yapmak, fiziği düzgün tutmak, ekstra olarak da orta doğunun göbeğinde yaşayan bir insan olarak kendimi savunabilme adına 3-5 şey öğrenebilirsem de ne mutlu bana.

    kaldı ki milletin bıçaksız, silahsız gezmediği, uyuşturucu ve kimyasal kullanımının zirve yaptığı, halkın psikolojinin bir çok sebepten bozuk olduğu yerde mümkünse her türlü gerginlikten uzak durmak lazım.

    ben kickboks yapıyorum, boksörüm diye gezen nice yiğitler de ya mezarda, ya pipetle besleniyor ya da cezaevinde.

    silah çıktı mertlik bozuldu. orta çağ avrupası'nda değiliz.

    yapacak olanlara ise tavsiyem "yapın" şeklinde olur.

    tabii hiçbir şey bilmeyen her hareketi yanlış yaptıran ınstagram tayfadan da, leş barzo tayfadan da uzak durmaya bakın.

    bulamazsanız da dert değil başka spor yapın aq.
  • 16
    su günlerde internette gündem olan bir vücutçu ile bir mma'cinin kapismasin istinaden kulaklarini çinlatmak istedigim bir diger spor. mma'ya göre yine daha bir spor. bir de bunun bir kat daha serti var, ona da muay thai diyorlar. ikisi farkli sporlar. kick box'da sadece tekme ve yumruk varken, muay thai'da dirsek, diz, kaval kemigi, clinch gibi teknikler de var.

    yil 95, 96. diskotek önünde bekliyoruz. kickbox'çuyum diye geçinen bir eleman sarhosun biri ile agiz dalasina girdi ve klasik 1-2 laftan sonra herkes kendi yoluna gidecek gibi duruken, kickboxçu hafif bir tekme ile herifi yere serdi. adam zaten ayakta zor duruyordu. velhasil-i-kelam adam yere düsüp kaldirima basini vurdu ve sonradan ögrendik ki, oracikta ölmüs.

    çocuk 18 yasinda hapsi boyladi.

    o gün bugündür ortalikta dolasip ben kickbox yapiyorum diyen tiplere gicik kaparim. degdi mi aq. al kemerini, madalyani götüne sok. dolayisi ile bahsi geçen mma'cinin direkt lisansi iptal edilmesi lazim.
  • 17
    müthiş bir spordur. yalnızca ısınma antrenmanı bile hayvan gibi kalori yaktırır. müsabık olan terminatörleri saymıyorum, benim gibi amatör olarak bu sporu yapan herkese katkısı olacağına eminim.

    lisanslı bir kick box sporcusu isen zaten sokakta durup duruken kavga etmezsin. o tip ruh hastaları bu tip sporları yapmadan da sokakta bela arayan tipler oluyor genelde.

    parça parça muay thai ile birlikte 2 yıl yaptım kendimi jean-claude van damme gibi hissediyordum.

    şu şekil;

    https://gss.gs/3tD.jpg

    :p

    iyi gelmediği şey yok diyeyim siz anlayın :p

    ha bir de 70 kg.yim 120 kilo 1.90 body buldingci varsa teke tek hodri meydan ajgsdasgdahdahgs
  • 18
    zamanında bir süre uğraştığım spor. asıl boks meraklısıydım ama hocalar bacakların dengen iyi (topçu olduğumuzdan olabilir) buna başla dediler. o şekilde maceram başladı inanılmaz bir kondisyon ve denge yükler insana. 1 sene kadar sonra antrenman yapmak ve dayak yemekten sıkıldığım için bırakıp futbola devam ettim tabi futbolcu da olamadık ayrı konu.

    insanın sevdiği işi yapması gerek hele sporsa konu. bu tarz dövüş sanatları diyebileceğimiz şeyler bana uygun değildi çünkü gençlikten itibaren çalışmak para kazanmak zorundaydık. bu ve diğer dövüş sporlarında başarılı olmak için çok zaman ayırabilmeniz ve çok çalışmanız gerekir bizde de o fırsat yoktu tabi.

    yine de amatör düzeyde kendinizi geliştirmek için gidebilirsiniz ama ben tavsiye etmiyorum. sürekli tekme yumruk yemek antrenman yapmadığınız günlerde de vücudunuzda ağrılarla normal hayata devam etmeye zorluyor .
App Store'dan indirin Google Play'den alın