kendisinden futbolu daha iyi biliyor olabilirsiniz. hatta bence ben, kaide'den daha iyi biliyorum, orası net
* ama şöyle bir incelik var olayda;
şimdi bazen bir argümanla karşılaştığımızda, 100 metreden ne kadar saçma olduğunu anlıyoruz ve genellikle üst perdeden üstelik de pek fazla karşı argüman sunmadan yorumlar yapıyoruz. aslında haklıyız, gördüğümüz şey çok saçma ve oturup paragraflarca karşı argüman yazmaya değer görmüyoruz.
kaide burda ayrılıyor; bazılarının bahsettiği tepeden bakma olayının içini dolduruyor adam. bu önemli. mesela ben "ya ha siktir, marcao forvet oynar mı amk" yazarken, adam marcao'nun neden forvet oynayamayacağını bilimsel verilerle açıklıyor. bu neden önemli; çünkü içi boş bilmişlik evet can sıkıcıdır ama bunu sağlam temellere oturtursanız, bu sefer can sıkıcılık karşı tarafın bilgisizliği üzerinden başlıyor.
yani kaide'yi okuyor ve adamın uslübundan canınız sıkılıyorsa muhtemelen bu onun kadar bilgili olmamanızdan kaynaklanıyordur. çünkü adam yazdıklarını havada bırakmıyor, boş ukalalık yapmıyor.
ben kaide'nin her yazısına katılıyor muyum? belki çok azına. hatta şimdi buraya gelince depolanmış bir yazımı gördüm. yazdığı bir entry bayağı bir övgü almıştı nick altında ama hiç katılmıyordum ve onu açıklayan da uzun bir yazı yazmışım ama eksik kalmış. daha sonra kendisiyle tartışacağım bu konuyu.
tekrar söylüyorum kaide ile aynı fikirde olmak zorunda değilsiniz, sizin düşündüğünüz de doğru olabilir, bunu da dile getirmek de herkes özgürdür ama gerçekten emek vererek, kafa yorarak, futbolun detaylarına inerek yorumlar yapan bu arkadaşı çok bilmişlikle ya da tepeden bakmayla suçlamayın. ne zaman ki 4-4-2 başlığına gelir ve "4-4-2 en iyi sistemdir, siz ne bok biliyorsunuz ki" yazar, o zaman linç ederiz; ama " 4-4-2 en iyi sistemdir çünkü;...." yazdığı sürece bu sözlüğün en okunası yazarlardan biri olmaya devam edecektir.
bu arada evet, 4-4-2 en iyi sistemdir. aksini iddaa eden, ergendir.