1
öncelikle bu tamlamanın özünü inceleyelim.
kredi nedir? neden verilir?
fransızca kökenli bir kelime. bizi ilgilendiren anlamı ise güven, saygınlık, itibar kısmı. http://www.tdk.gov.tr/...1a2c9184092.98600831
türediği anlama baktığınızda bir malı veya parayı karşıya güvenerek verme anlamı taşır. temel manası bu. yine önemli kısım güvenmek...
peki neden verilir kısmına bakalım.
güvendiniz tamam da neden kredi verirsiniz? karşı taraf ihtiyaçlarını gidersin, gereksinimlerini karşılasın ve daha sonra misliyle geri versin. amaç bu değil mi?
o zaman burada iki türlü durum devreye giriyor.
1- güvenmek.
2- gereksinimlerini karşılaması ve geri ödemesi.
şimdi siz ilk olanı yapmayınca zaten kredi vermiş olmuyorsunuz. dolayısıyla kredisi tükenmiş filan değil, bildiğin hiç olmamış oluyor. kendisinin gelişine hep karşı olanlar, alt yapı hocası diye aşağılayanlar filan zaten kredi vermediler. yani onların kötü skorda hocayı topa tutmasına gerek yok zaten baştan beri tutuyorlar. en fazla başlığına gelip ben demiştim derler. sonuç ne olursa olsun baştaki düşünceleri değişmeyecek zaten. bu tercih meselesidir.
asıl mesele ikinci durumda. şimdi bir şekilde hocaya güvendiniz ve kredi açtınız. o zaman kusura bakmayın da bir zahmet gereksinimlerini karşılamasına izin vereceksiniz. kendini bir toparlayacak. ihtiyaçlarını karşılayacak. ondan sonra geri öder zaten. ödemezse asarsınız.
geri ödemeyi hemen isterseniz, ihtiyaçları için verdiğiniz krediyi gereksinimlerini karşılamasını beklemeden tahsil etmeye kalkarsanız, o kredi olmaz.
onun adı tefeciliktir...
kredi nedir? neden verilir?
fransızca kökenli bir kelime. bizi ilgilendiren anlamı ise güven, saygınlık, itibar kısmı. http://www.tdk.gov.tr/...1a2c9184092.98600831
türediği anlama baktığınızda bir malı veya parayı karşıya güvenerek verme anlamı taşır. temel manası bu. yine önemli kısım güvenmek...
peki neden verilir kısmına bakalım.
güvendiniz tamam da neden kredi verirsiniz? karşı taraf ihtiyaçlarını gidersin, gereksinimlerini karşılasın ve daha sonra misliyle geri versin. amaç bu değil mi?
o zaman burada iki türlü durum devreye giriyor.
1- güvenmek.
2- gereksinimlerini karşılaması ve geri ödemesi.
şimdi siz ilk olanı yapmayınca zaten kredi vermiş olmuyorsunuz. dolayısıyla kredisi tükenmiş filan değil, bildiğin hiç olmamış oluyor. kendisinin gelişine hep karşı olanlar, alt yapı hocası diye aşağılayanlar filan zaten kredi vermediler. yani onların kötü skorda hocayı topa tutmasına gerek yok zaten baştan beri tutuyorlar. en fazla başlığına gelip ben demiştim derler. sonuç ne olursa olsun baştaki düşünceleri değişmeyecek zaten. bu tercih meselesidir.
asıl mesele ikinci durumda. şimdi bir şekilde hocaya güvendiniz ve kredi açtınız. o zaman kusura bakmayın da bir zahmet gereksinimlerini karşılamasına izin vereceksiniz. kendini bir toparlayacak. ihtiyaçlarını karşılayacak. ondan sonra geri öder zaten. ödemezse asarsınız.
geri ödemeyi hemen isterseniz, ihtiyaçları için verdiğiniz krediyi gereksinimlerini karşılamasını beklemeden tahsil etmeye kalkarsanız, o kredi olmaz.
onun adı tefeciliktir...