daha ilk maçında bu kadar yerden yere vurulmasını anlayamıyorum. bu kadar sabırsız olmamıza neden olacak bir süredir çalışmıyor takımda. üç idmanla yapabileceği daha ne olabilirdi.
18 şubat 2017 çaykur rizespor galatasaray maçında yaptığı bence iki hata; linnes'i çıkarmak ve podolski çok yorulmuşken onun yerine sinan'ı almamak oldu. rodrigues soldan getirdiği toplarda hep podolski'yi aradı ama podolski yetişemedi maalesef. yerine sinan olsa belki de ikinci golü bulup maçı bitirebilirdik. ayrıca linnes çıkması yanlış dedim ama hiç birimizin beğenmediği semih oynadığı sürede bölgesini iyi kapattı. tabi linnes'in dikine çıkışlarını çok aradık. bir diğer hatası belki de takıma ilk yarı bu kadar baskı yaptırmasıydı. zaten alışkın olmayan 30+ yaşındaki tüm oyuncularımız bitti. ilk yarının ilk 25-30 dakikası bu baskıyı yapıp ikinci yarıya yine bu şekilde başlasak maçı koparabilirdik. belki de mantalitesini oyunculara vurgulamak için yaptı bunu. ne olursa olsun bu şekilde oynayacağız demek istedi. ama tabi pilimiz bitince baskı da beraberinde geldi. tolga hamlesi zamanlama olarak mükemmeldi bence. tabi tolga bekleneni tam olarak veremedi bir de üstüne sırtı dönük oyuncuya faul yaparak gole asist yaptı resmen. sneijder ve bruma'dan yoksun oynadığımız bir maçta bundan daha iyi bir takım olabilir miydi acaba? bu ikili için hepimizin takımın yarısından fazlası diyoruz üstelik. bana kalırsa takıma olumlu etkisi olacak. açıkçası ben gelişinden heyecan duymama rağmen mantıklı düşününce acele karar verildiğini düşündüğüm bir teknik adamdı. fakat bu maç bana gelecek adına bu arada gelecekten kastım gelecek sezon ışık verdi.
diğer nokta chedjou konusu. ben oynamasını hiç istemiyordum. topu çok güzel kullanmasına rağmen belinin dönmemesi ve konsantrasyon problemleri nedeniyle sorun yaşatacağını düşünmüştüm. çünkü bu sezon bu durumlardan bize gol yedirdiğini hepimiz izledik. ama
18 şubat 2017 çaykur rizespor galatasaray maçında tam bir büyük takım stoperi gibi oynadı. belki de hatasızdı. sezon sonuna kadar bu şekilde ondan verim almayı başarırsa tudor gözümde bir kat daha büyür. diğer yandan chedjou beni böyle göt etsin her türlü razıyım.
bruma konusunda ise yazılan çizilenler doğruysa verdiği kararın sonuna kadar arkasındayım. idmanda, maçta, soyunma odasında takımın ahengini bozan, kendini takımın üstünde gören herkese gereken yaptırımı uygulasın. kimse galatasaray'dan daha büyük değil. idmanda yedek takımda oynadı diye ya da selçuk ve yasin gibi oyundan çıkarıldı, oyuna alınmadı diye trip atan herkese gerekeni yapsın. özlediğimiz disiplinli takım olgusunu yaratsın. bruma'yı kadroya almadı diye sallamak kadar popülist bir yaklaşım olamaz.
sonuç olarak hırsı veya motivasyon yetenekleri bir kenara, oyunu okuması ve takımın taktik açıdan gelişimi adına bana umut verdi. taraftarın da biraz daha sabretmesi gerekiyor. her puan kaybından sonra karalar bağlayan ben bu sefer daha pozitif kalabildim sahada gördüklerimle. en azından kenardan maç izlemiyor ve takımı tam anlamıyla yönetiyor. biraz daha sakin olalım gençler. hemen celallenmek manasız. mantıklı olalım, yürekten destekleyelim. ben demiştim zaten olmazdı demek için fırsat kollamaya gerek yok. galatasaray taraftarlığı kişisel haklılığımızı savunma yeri değil, takıma gönülden destek verme yeri. kişisel tatminlerimizi hayatımızın başka alanlarında arayalım.