resim
Igor Tudor
Görev:Teknik Direktör
Takım:-
Yaş:47
Uyruk:Hırvatistan
  • 4252
    atsan atılmıyor, satsan satılmıyor. bunu göndersen yerine gelen bunu aratıyor. öyle çapsız "hoca"lar geldi ve öyle rezillikler yaşandı ki, yerine koyacak hoca da bulamıyoruz. gs sözlük yazarlarını zorlasan zorlasan, belki terim der. onun dışında gelecek herhangi bir hocanın başarılı olma şansı maalesef yok. terim dediğin iki ucu egolu değnek, yönetim istese o yönetimi istemiyor.
  • 4253
    an itibariyle yetersiz hoca.
    belki çok başarılı bir yardımcı antrenör olabilir ama kimin yanında?
    şu an galatasaray'ın sıkıntısı düşen marka değeri. feghouli, gomis gibi avrupa'da ses getiren transferler yapıldı ama, 4-5 sene önce çıktığımız seviye ve edindiğimiz marka değerinin çok çok altındayız. yabancı sınırlamasıyla önü kesilen, ffp kısıtlamaları yüzünden avrupa'dan uzak kalan, sportif başarısızlıkla maddi imkansızlıklara gömülen bir galatasaray var ve şu an bu imajdan tam olarak kurtulabilmiş değiliz. böyle bir ortamda kariyerli bir hoca zaten çalışmak istemez. mücadele arayan, kariyerini bu mücadele ile şekillendirmek isteyen hocalarla çalışabiliriz ancak. ve tudor bu hocalardan biri.
    kurulan bu yeni futbolcu ekibinin, tudor'la birlikte yükselip başarı yakalamasını umut etmekten başka çaremiz yok.
    yeni transferlere rağmen tudor'un elinde çok kullanışlı bir kadro olduğunu düşünmüyorum. savunma hatta ve önlerindeki ikili oturmuş diyebiliriz. ama ileride gomis'in yıpratıcılığı, kanatların önde basıp rakibi eksik yakalaması dışında bir oyun planımız yok.
    ersun yanal fenerbahçe ile bu şekilde şampiyon olduğunda arkasında hakem desteği de vardı.
    tudor'un da şampiyonluk yaşama ihtimali yüksek. ama yazının başında belirttiğim gibi; an itibariyle kendisi yetersiz bir hoca.
    yakın gelecekte büyük maçlarda, derbilerde dominant bir oyun görebileceğimizi sanmıyorum. bu oyunu göremediğimiz her gün, çanlar tudor için çalmaya devam edecek.
  • 4254
    fenerbahçe ve trabzonspor maçlarındaki hakem standardını gördükten sonra, taktiksel hatalarını puan kayıplarının majör sebebi olarak değerlendiremeyeceğim teknik direktörümüz.

    yine de değinmek gerekirse, en büyük hatayı selçuk'u ilk 11'e alarak yaptığını düşünüyorum. bu takımın alamet-i farikası, top rakipteyken proaktiflik, yani rakibi beklemeden her alanda baskı. galatasaray bir profesyonel beyaz yakalı olsa, linkedin'deki cv'sinde meslek olarak pressing specialist minvalinde bir şeyler yazar, bu bir muhasebecinin muhasebe ile ilgilenmesi kadar net bir gerçek, tartışmaya kapalı. bu işleyen düzeni kuran da tudor'un kendisi. bence selçuk'u oynatarak kendi kurduğu düzene ihanet ediyor, zira selçuk'ta savunmada proaktif olabilecek bir kondisyon maalesef yok. futbola ciddi mesai harcayan arkadaşlar twitter'da çok güzel görüntülü analiz yapıyor, onlar kadar bu işlerden anlamadığım için burada bir link paylaşamayacağım ama aklımda kalan iki pozisyon var, ikisi de ilk yarıdan.

    ilkinde her zamanki gibi rakip sol kanadına kendi yarı alanlarında baskı uyguluyoruz, gomis, feghouli ve mariano baskı üçgenini kurmuş, rakip sol oyuncusu göbeğe oynamak zorunda kalıyor. bizim sezon başından beri görmeye alıştığımız, baskının göbekte topu alan oyuncuya belhanda veya tolga-belhanda ikilisi ile devam etmesi, ancak gomis, feghouli ve mariano arkalarına döndüklerinde bir şokla karşılaşıyorlar zira göbekte topu alan adam bomboş önüne bakıyor. selçuk 30 metre geride kalmış, ön alana baskıya gelememiş. dediğim gibi, keşke görüntüsü olsa, gomis'in yüzündeki hayal kırıklığı net belli oluyordu. sonrası zaten ortada, trabzon orta saha hakimiyetini alıyor, 3. bölgeye rahatça geliyor.

    ikincisinde ise rakip, orta sahanın kendi hücum yönlerine göre sağ yarısında rahat paslaşarak sağ bek ve sağ iç oyuncularını bizim ceza sahamızın biraz çaprazında topla buluşturuyor. buradaki ikinci bölge baskısının eksikliğini, rakibin sürekli boş adamı bulabilmesini gomis hissedip insiyatif kullanıyor ve rakip sağ kanat oyuncusunu ceza sahasına kadar takip edip pas kanallarını tıkamaya çalışıyor. yani saha içindeki ölü noktalarda aktif dinlenmeye çekilen selçuk'un yerine pas kanalını kapatmaya takımın en ileri uç oyuncusu geliyor.

    sözün özü, orta saha ve forvet bölgesinde proaktif savunma oyununu oynayamayan bir oyuncu bile galatasaray'da işleyen çarkı bozuyor. tudor'un bence bunu görmesi gerek ancak, ilk cümlede söylediğim gibi, bunlar puan kayıplarının majör sebepleri değil, zira hakemlerin kafası eyyamda değil de oyunun kurallarında olsa, fenerbahçe maçında ozan tufan, trabzon maçında da bero'nun kırmızı kart görmesi gerekecek, biz değil rakiplerimiz 10 kişi kalmak zorunda kalacaktı. naçizane fikrim, taraftar olarak enerjimizi galatasaray'ı saha dışı oyun ve entrikalarla aşağı çekmeye çalışanları engellemeye, ipliklerini pazara çıkarmaya harcamalıyız.
  • 4256
    kendisini ve takımını biliç dönemi beşiktaşlarına benzeten hiçbir büyük maç kazanamayıp, anca anadolu takımlarını süpürebileceğini anlatan bir yazı okumuştum. tabi ki hassiktir lan deyip geçmiştim ancak bazen acaba demiyor değilim. ne zaman seviyesi biraz yüksek bir takımla oynasak takım acayip gergin ve baskı altında gözüküyor. tudor ise saçma sapan oyuncu tercihleriyle her zamanki oyunundan taviz veriyor. hakemlerin bilmem ne çocuğu olmasını bir kenara koyarsak oyuncularımız da mal mal işler yapıyor. biliç ve beşiktaşin elinde o zamanlar cidden tecrübesiz ve genç bir kadro vardı. bir nebze bu durum anlaşılabilirdi. tudor ise ligin en taşşaklı ve lider ruhlu oyuncularına sahip bu karakterlere rağmen gider başakşehir maçınıda alamaz ise maalesef bendeki kredisini tüketecek. bu takımın biliç'in bebeleri ile aynı senaryoyu yaşamasını kalbim kaldırmaz...
  • 4258
    başakşehir ve beşiktaş maçlarından en az 3 puan çıkaramazsa yerine fatih hocanın getirilmesi lazım. fatih hoca gelmeyecekse de sene sonuna kadar değiştirmeye gerek yok. yerine gelen adamı 3 ay sonra kovmaya çalışırız nasıl olsa. geçmişte defalarca yaşadık.

    29 ekim 2017 trabzonspor galatasaray maçında gomis'ı çıkarmak yerine çift forvete dönebilirdi. fatih hoca bunu yapardı. geri çekilme zamanlarında bile forvet alan bir adam. meşhur 2-3 lük schalke maçında rakip haldır haldır gelirken savunma yerine umut'u alıp fişi çeken hoca. biz buyuz, yensek de yenilsek de hücum oynamalı bu takım. yenileceksek bu şekilde yenilelim. serdar varken denayer oynamaz, hadi selçuk'un konya maçındaki performansına kandı. ama aynı tas aynı hamam herif. adamlar bir fernando'ya baskı yapıp bizi tuş edebiliyor. bu kadar kolay olmamalı. koskoca takım buna bel bağlıyor. başka taktik yok ? fenerbahçe maçında tam zorlamaya başladık belhanda atıldı. bekledi çıkarmadı. hakemler zaten alttan alta, bazen de aleni şekilde oyuyor, penaltıyı, kırmızıyı vermiyorlar. tudor da teknik adamlık performansıyla yardımcı oluyor. çok ciddi hatalar yapıyor. umarım hepsinden ders alır. yoksa 3-4 haftaya alev alır buralar. şimdilik kaybedilmiş bir şey yok. elbet yeniliriz, olur böyle. hala lideriz 5 puan farkla. asıl problem tudor'un yaptığı ciddi hatalar ve büyük maçları kazanamayarak gelecek için şüphe uyandırması.
  • 4260
    hakemlerle yırtmaya çalışan kişi. yok kardeş, benim karnım tok.

    hemen hemen aynı oyunla antalya'da 2 puan bıraktığı rıza çalımbay'a, daha kötü bir trabzon karşısında 3 puan bırakmıştır. iki maçta da aynı şeyleri görmedik mi? "şutumuz yok, orta sahada etkisiziz ve pozisyon bulamıyoruz".

    burada ya bir "inat" var ya da "basiretsizlik". ikisi de birbirinden beter.

    elinde ciddi bir kadro var. evet yedek kulübesi ve sol kanadı kötü. ama bu takım, akhisar'dan 6 yiyen trabzon'a anca 80. dakikada 1 şut atabiliyorsa burada başka şeyler aramak gerekiyor.

    hep ne dendi? "tudor bir takım yaratmaya çalışıyor, kişilere bağımlı oyun oynanmayacak". sonuç ne? belhanda ve feghouli olmayınca takım bırakın pozisyon üretmeyi, atak yapamıyor. zaten futbol böyle bir şey değil. yetenekli oyunculara 3 basamaklı milyon eurolar boşa ödenmiyor. kimse masal anlatmasın. iyi oynayacaksan iyi futbolcun olacak.

    iyi futbolcumuz var. ama ne yazık ki 2 hafta üst üste takımın en iyi oyuncuları abuk subuk kartlar görüyor. fener maçında* belhanda'nın ikinci sarısı ne kadar hatalıydıysa aynı şekilde valbuena'nın suratına tokat attığında en azından sarı kart görmemiş olması da bir o kadar hatalıydı. trabzon maçında* feghouli'nin kırmızısı zaten rezillik.

    bu oyuncular yıldız ancak süperstar oyuncular değiller. zaten süperstar denen adam böyle şımarıklıklar yapmaz.

    evet bu oyuncular uyarılabilir. cenk ergün de gerekeni yapacaktır. ama testi kırılmadan önce tudor'un kulağının çekilmesi lazımdı. takımı ne teknik ne de mental olarak maçlara hazırlayamıyor. takım istediğini yapamadığında oyundan düşüyor. istediğini yapabildiğinde gol olmasa bile arzu ve istekle oynuyor. ama aksi durumda sahada kilitleniyor takım.

    "b planı" denen nane de buradan türemiş durumda zaten. eğer senin yaptığın şeye önlem bulunduysa değiştirmen lazım. kadronda messi, suarez, neymar, ronaldo, dyballa, aguero gibi adamlar varsa "bildiğini" oynayabilirsin. zira işler sıkıştığında bu adamlar şapkadan tavşan çıkartır. ama senin kadronda şapkadan tavşan çıkartacak 1 tane bile adamın yoksa "ben bildiğimi oynarım" şımarıklığına gidemezsin. gidersen de sonuçlarına katlanırsın.

    maç kazanılır, kaybedilir. ama 2 maçta "galatasaray büyük maç alamaz" psikozuna girildi bile. hem de "en kolay" büyük maçlarda. daha başakşehir ve bjk deplasmanı var. bu 2 maçtan 1 puan yazabiliyor musunuz doğrudan? yazamıyorsunuz elbette. puan kaybı bu maçlarda olacaksa olmalıydı. şimdi biz, mutlaka en az 5 puan kaybedeceğimiz 2 maçtan da en az 4 puan almak zorundayız. yoksa ligi liderin 4-5 puan arkasında bitirmemiz işten bile değil.
  • 4262
    kendisinin sorunu büyük takım yönettiğinin farkında olmamasıdır. geçen yıl karabükspor'dayken gs ve bjk'yi yenmişti, yenmişti ama nasıl yenmişti? 5li savunma önünde 3 ön libero ile. hemen görelim:

    https://image.prntscr.com/...7gTz_bL_kqxgm63w.png

    geçen yıldan beri büyük maçlarda inanılmaz defansif oynuyoruz. ve bunun sonucunda da normal olarak sadece 1 gol atabilmişiz 6 maçta. 2 haftadır saçma sapan şeyler deniyor 3 önlibero + tolga çıkmak nedir arkadaş? derbilerde büyük takımlar anadolu takımlarına oynadığı gibi oynamaz, daha kontrollü ortada oyun olur fazla kontra fırsatı bulamazsın. e bu kadar defansif çıkınca da yavaş yavaş rakip oyunu yıkar sahana, takım da psikolojik olarak sadece defans yapar haliyle. kesinlikle tesadüf değil şu 6 maçta 1 gol olayı. takımla hiç elleşmese ilk haftalardaki gibi oynasak minimum 3-4 puan alırdık bu 2 maçtan. umarım bu yaptığı aleni hatayı görür yoksa bjk ve başakşehir deplasmanlarından 1 puan bile çıkmaz.
  • 4263
    29 ekim 2017 trabzonspor galatasaray maçı en kötü maçıydı galatasaray'daki.

    bana her şeyi açıklayabilirsiniz ama geride olan galatasaray'ın gomis'i çıkarmasını anlayamazsınız. oysa ki o dakikada(54) eren'le birlikte rodrigues girince dedim herhalde 3-4-2 gibi bir şey yapacağız. en azından 2 forvetle bir şansımız olur. fakat gomis-eren olunca maçın dönmeyeceği belli oldu. maç o dakika bitmişti.

    kendisinin anlaması gereken şey, galatasaray'da bir orta saha oyuncusu kanatta oynayacaksa en azından engin baytar, emre çolak gibi adam eksiltme ve orta yapma özelliği olmalı, yoksa galatasaray kanadında orta saha oynamaz.

    cezalı ya da sakat olmadığı sürece,

    fernando-ndiaye-belhanda üçlüsü orta sahada yeter. kanatlara koy feghouli ve rodrigues'i oynayalım. orta sahada eksik varsa tolga, kanatta eksik varsa yasin oynar.

    acilen oyunumuza çare bulması lazım. her ne kadar biz doğransak da hoca da yanlış işlere girdi. üretkenliğimiz çok düşük.

    belki evimizde gençler'i, alanya'yı yeneriz ama b.şehir, beşiktaş maçlarında bizi rencide ederler.
  • 4264
    dursun özbek'in, kendisinden daha iyi bir hoca bulma ihtimali 0'a yakın.

    burada, tudor'u destekleyen ve başarılı olmasını isteyen hiç kimse aptal değil. blanc, tuchel, ancelotti, koeman, fatih terim gibi isimler boştayken; tudor'u körü körüne istemiyor insanlar.

    hatalarını eleştirelim, korkak oyun anlayışından vuralım falan ama bir de çözüm önerisi sıkıştıralım başlığına.

    varsa yoksa terim.

    ben de isterim, bu akşam gelsin başlasın. ama...

    kabul etmez arkadaşlar, bu adamın başkanlığında görev almaz. yönetim de istemez gerçi. galatasaray lisesi mezunu bir hoca varsa ona giderler önce! can topsakal uzmandır bu konuda, bulur bize birisini.

    yabancılarda durum daha vahim. iddia ediyorum, tudor'u haftaya kovsak yerine getirecekleri adam ya frank de boer ya thomas schaaf.

    böyle bir çıkmazdayız işte.

    ben yine de zor olanı seçiyorum. en azından devre arasına kadar bu böyle gidecek. yangınları 7 hafta kadar öteleyip; takıma, hocaya, cenk ergün'e bilmem kime destek olmak lazım. göztepe maçının bitiş düdüğüyle birlikte yapalım ne yapacaksak. umarım ben yanılırım da, hepinizin gönlüne sinen bir hoca bulur bu yönetim.
  • 4265
    kendisi gozumde teknik direktor degildir. belki direktordur ama teknik degildir.bakin simdi burada yazar olan arakdaslar ortalama duzeyde futbolla asagi yukari dogduklari gunden beri ilgileri vardir.zaten ortalama turk erkeginin %80 ini futbolu bilir. birde bu topraklarin cok guzel bir lafi vardir. adam olacak cocuk bokundan belli olur diye. arkadaslar bu adamdan olmayacagini 21 temmuzda ki ostersuns ile icerde oynadigimiz macta gormediniz mi? eli ayagi duzgun iki top yapan bir takim ustumuzden gectigini gormediniz mi? salt kosmak yada at gomise oyun tarziyla olmayacagini ogrenmeniz icin daha kactane eli ayagi duzgun takima yenilmemiz lazim. bizim buralarda bir laf vardir bahane got gibidir herkesde bulunur diye. gecen hafta hakem hadi bu hafta hakem, ee be arkadaslar gormuyormusunuz takim birsey oynamdigini. sadece bugune ozel degil sezon basindan beri iki tane orgarnize atagimiz yok. on tarafta presle kazan bir sekilde gol at. rakip eli ayagi duzgun olunca senin o presini iki dakikada kirsin hop golu ye sonra hakemdi hakem. tamam hakemler kotude sen top oynamiyorsunu ki arkadas o neolcak. kendisi halen galatasarayin basinda oldugunun farkina varamamis. kafa su trabzon mu deplasman 1 puana yatayim. tamam oyna baktin olmuyor ozaman 1 puan iyidir, sen daha dakika birden itibaren oynamamaya gelmissen durmumuz vahim.birde antitez olarakda sunulan sey su. dursun bundan daha iyisini bulamaz. zaten bu kafa yedi bitirdi bizi 15 sendir. ona vermiyimde buna mi vereyim oyu zihniyetiyle ayni degil mi kotunun iyisi deyip basimizda duranlarla ayni kafa degil mi bu? bir arkadas yukarda butun buyuk takimlarla oynadigi maclari skorlariyla yazmis 6 mac 1 gol atmis takim. savuncak arkadaslar savunmaya devam etsin ama bu adamla yol olmaz oyuzden ilk yari sonunda amk tudorun demeyin simdiden uyarayim.
  • 4267
    2 galibiyet aldıktan sonra, sistem hocası, güvenimiz sonsuz denilecektir kendisi hakkında. esas sorun tudor-galatasaray bağının denk olmamasıdır. nietzsche der ki; tüm ilişkiler yanlıştır, eşit insanlarınki hariç. buradan yola çıkınca takımımızın, kendi kalibresine uygun teknik direktörlerle çalışması gerekmektedir. galatasaray bir sıçrama tahtası değildir, bunun hem yönetim hem de taraftarlar arasında iyice anlatılıp pekiştirilmesi gerekmektedir.
  • 4269
    18 mart 2017 trabzonspor galatasaray maçı

    skor: 2-0
    goller ndoye ve yusuf yazıcı
    gollerin oluş şekli: kornerden gelen topta çizgi üzerinde kalan topu tamamlayan ndoye. kaptırdığımız top sonrası hazırlıksız yakalanan defans karşısında önü boşken köşeye güzel bir vuruşla topu bırakan yusuf yazıcı.

    29 ekim 2017 trabzonspor galatasaray maçı

    skor: 2-1
    goller ndoye ve yusuf yazıcı.
    gollerin oluş şekli: duran toptan gelen ve direkten dönen topu çizgi üzerinde tamamlayan ndoye. kaptırdığımız top sonrası hazırlıksız yakalanan defans karşısında önü boşken köşeye güzel bir vuruşla topu bırakan yusuf yazıcı.

    gollerin oluş şeklini yazarken hiç zorlanmadım zira copy paste şeklinde yediğimiz için, yazıları da copy paste şeklinde rahatça yapıştırdım. iki maçta da teknik direktörümüz igor tudor. e adama sorarlar aga sen ne yapıyorsun diye ? aynı rakibe karşı 6 ay içinde 2 kez aynı tuzağa nasıl düşüyorsun ? hikayeyi trabzonsporlu bir taraftar yazsa ancak bu kadar birebir gerçekleşir istedikleri. mucize gibi bir şey.

    bir diğer örneğe geçelim:

    10 eylül 2017 antalyaspor galatasaray maçı

    skor: 1-1
    teknik direktörler: rıza çalımbay ve igor tudor
    galatasaray'ın hücum istatistikleri; 1 isabetli şut, 2 isabetli orta ve 0 korner.

    29 ekim 2017 trabzonspor galatasaray maçı

    skor: 1-1
    teknik direktörler: rıza çalımbay ve igor tudor
    galatasaray'ın hücum istatistikleri; 2 isabetli şut, 2 isabetli orta ve 2 korner.

    diziliş fetişisti taktik deha hırvat, yine sıradan bir anadolu hocasının tuzağına düşüyor. iki maçta da kilitlenen, pozisyon bulmakta zorlanan ve ligdeki 3. puan kaybını yaşayan bir galatasaray.

    yaptığı diğer saçmalıklara hiç değinmeyeceğim bile artık. onlar yeterince dile getirilmiş zaten. yok ilk puan kaybında adamı astınız da bilmem ne. bunun ilk puan kaybıyla alakası yok. bunun göz göre göre aynı şeyleri yapıp farklı sonuçlar beklemesiyle ilgisi var. bu tanımlama einstein'a ait biliyorsunuz ve bu tanımlamanın ne için yapıldığını yazarsam entryim silinir. o yüzden yazamıyorum. uzun lafın kısası; kendisi net kötü hocadır. iyi bir teknik direktörün sahip olması gereken temel özelliklere sahip değildir. umarım takım, kendisine rağmen sezon sonunda şampiyon olur ve kendisine de kapı gösterilir.
  • 4271
    bugüne kadar hep desteklediğim ve desteklemeye de devam edeceğim teknik direktörümüz. çünkü bugüne kadar oynadığımız oyunu da o oynattı. ancak bu dünkü maçta* sınıfta kaldığı gerçeğini değiştirmez.

    1. rakip iyi analiz edilmemiş. çünkü edilmiş olsa rakibin düzgün bir sol beki olmadığı ve sağ bekinin de ölümüne formsuz olduğu bilinirdi. buna karşılık garry 11de başlardı. kendisi çizgiye en hızlı inen topçumuz ki rıza hocanın antalyasına onun asistiyle gol attık. ek olarak yan toplarda da rakibe çalışılmadığı belli oldu. neredeyse hepsine trabzonsporlular vurdu, resmen adamların insafına kaldık. önceden çalışılsa toplara vuramasak bile onların organizasyonlarını bozardık.

    2. maça başlangıç planı kötüydü. selçuk o pozisyonda oynayamaz ezilir, ki oynayamayıp ezildi. madem bu kadroyla çıkacaktık maça selçuk geride ndiaye önde oynamalıydı. kaldı ki bu şekilde bile garry kanatta tolganın yerine oynamalıydı.

    3. denayer'i rıza hoca igor tudor'dan daha iyi analiz etmiş. bütün uzun topları bu arkadaşa doğru vurdular ve bu arkadaşın sektirdiği ve kötü uzaklaştırdığı topların hepsini aldılar. belki de serdar tam olarak iyileşmemişti ve denayer'i oynatmak zorunda kaldı.

    4. 10 kişi kalmamıza tepki veremedi. gomis'e top taşıyan tek oyuncumuz feghouli atıldığı an selçuk'u yada tolga'yı çıkarıp garry'i oyuna almalıydı, gecikti. bu gomis'in oyundan silinmesine sebep oldu. çünkü feghouli atılınca gomis de atıldı desem yanlış olmaz.

    5. devre arası oldu ve ikinci yarı değişen bir şey olmadı. aynı şekilde ezilmeye devam ettik. fenerbahçe maçında ikinci yarıya ağırlığımız koyarak başlamıştık ve oyunu almıştık kırmızı karta kadar.

    6. eren oyuna girerken yasin de girmeliydi. tolga zaten kötüydü ve etkisizdi. bu değişiklikte de geç kaldı. tek kanatla devam ettik boş yere.

    7. maç sonu basın toplantısı komple fiyaskoydu. rakibin oyunundan şikayet etmek tamamen acizlik göstergesi. ayrıca birinin hocaya türkiye'de bir sonraki maçın, oynanmış maçın basın toplantısında başladığını söylemeli. fenerbahçe maçından sonraki basın toplantısında hakem hakkında konuşmayacağını söylemişti sonrasında halis nasıl olsa konuşmuyo bunlar diye bizi doğramakta sorun görmedi, bu kez de topu yöneticilere attı. senin orayı bu maçtan sonra fernando'nun pozisyonuna nasıl kırmızı çıkmaz diye yıkman gerek. rakibe gösterilmeyen kartları tek tek sayman gerek. senin sahnen orası sinemezsin orada. dün akşamın en büyük hayal kırıklığı benim için basın toplantısıydı. hadi maçta yaptığın işleri formsuzsun falan diye anlarım ama bunu anlayamam.

    başta da dediğim gibi kendisine hala güveniyorum ama dün bir çuval inciri berbat etti.

    not: bu eleştiriler hakemin bizim oyunumuzu oynamamızı engellemesini hesaba katmadan yazılmıştır. yoksa maçtaki oyunumuzu etkileyen ilk etmen hakemdi.
  • 4272
    boşuna entry kasmanın anlamı yok. galatasaray'ın genetiğine, tarzına ve büyüklüğüne uygun bir td değil tudor.

    tek artısı iyi kondisyon yüklemesiydi. onu bile yapamıyor. takım çok yavaş ve bitkin oynuyor. trabzon maçında her topa basan trabzonsporlular karşısında bizim futbolcularınız uyuşuk gibiydiler. tamam hakem doğradı ama biz de koşamadık.

    şu anda gönderilse dahi yerine getirilecek kimse yok gibi. fatih terim bu yönetime evet demez ki çok haklı ben de olsam evet demem. tek ihtimal okan buruk o da akhisarla anlaştı. sezon ortasında onu takımından koparmak ahlaksızlık olur. diğer hiçbir yerli de şu an yeterli olamaz galatasaray'a. galatasaray'ı tanımayan yabancı td ise hiç olmaz.

    yani çaresiziz. tıpkı dursun bakkal yönetimine olduğu gibi igor tudor'a da çaresiz tahammül etmek zorundayız.

    bana göre tek çare, terim'in başkan olması, kendisi gibi bir teknik direktörün gelmesi için dua etmek.

    yani allah galatasarayıma yardım etsin demekten başka yazacak şeyim yok.

    biz cl'de ilk dörde oynayacak takım istiyoruz, dursun ve igor ile derbi denilen vasat maçları bile kazanamıyoruz.
  • 4274
    yıllar önce abdürrahim albayrak anlatıyor; skibbe takımın başındayken bir ankara deplasmanı rüzgar değil tufan çıkmış.les gibi hava diyor. her neyse maç 0-0 ve biz sürekli havadan oynuyormuş. apo reis tribünde kendimi parçaladım su topu yere indirin yerden oynayın diye.

    tudor da o misal işte. zaten rakipler bize karşı kapanıyor sen de gidip kanatsız sistem ile oyunu ortaya sıkıştiriyorsun.
  • 4275
    aklına başına alması gereken hoca. 2 haftadır puanları dağıtıyoruz ve kısmen de olsa 2 haftada çok büyük zarar almadık. çekirge daha fazla sıçramasın. sen ilk 8 haftada bir oyun oynadın ve biz onunla başarılı olduk. biz büyük bir camiayız, kapanarak oynamamalıyız. en önemlisi büyük maç kazanarak ivme yakalamalıyız.

    hocam toparla kendini. fener'in durum ortada, beşiktaş'ın akıllar avrupa'da. devre arasına 3-4 puan önde girmen lazım. devre sonuna 7 maç var. üzme bizi gözünü seviyim.
App Store'dan indirin Google Play'den alın