resim
Igor Tudor
Görev:Teknik Direktör
Takım:-
Yaş:46
Uyruk:Hırvatistan
  • 5013
    --- alıntı ---

    bir yanlış ilk kez yapılırsa hata ikinci kez yapılırsa aptallıktır.

    --- alıntı ---

    bu sözün led ışıklarla yazılı olduğu karanlık bir odada bir televizyon ile başbaşa bırakıp 4 adet 90 dakikalık futbol müsabakasını kafasına kazınana kadar izletmek istediğim teknik adam.

    1 - 22 ekim 2017 galatasaray fenerbahçe maçı
    2 - 29 ekim 2017 trabzonspor galatasaray maçı
    3 - 18 kasım 2017 başakşehir galatasaray maçı
    4 - 2 aralık 2017 beşiktaş galatasaray maçı

    2017 - 2018 futbol sezonuna başladığımızda kurmak istediği oyun planı ileride topa basıp sahip olarak rakibin topu kontrol ettiği süreyi minimumda tutmak, bizim için hücum alanında olan bu baskıdan elde edilen sonuçla skora gitmek. bu 4 maç dışında bu taktiği bir tek 10 eylül 2017 antalyaspor galatasaray maçında gerçekleştiremedi, biraz da 24 eylül 2017 bursaspor galatasaray maçının ilk yarısında gösteremedi. ki bunları da burada açık açık yazdık. ama bu 4 maç çok daha farklı.

    bu yukarıda gösterilen 4 maçta bu oyunu terk ettik. dedik ki "ileride basmayalım, rakip gelsin topla biz bekleyip karşılayıp kontra bulmaya çalışalım". yani işte bir nevi aykut kocaman taktiği. o en azından skoru bulunca (bu skor 1-0 bile olsa öne geçince yani) yapıyor. başlığında bulunduğumuz juventus'da stoper oynamış, oynadığı dönemde sayısız top class teknik direktörle çalışmış adam ise bunu doğrudan yapıyor.

    aynı hatayı iki kere yapmak aptallıktır. gerçekten. yani yapıyorsun bir hata, adı üzerinde hatadır. sonra bunun tekrarı neden?

    fenerbahçe maçında denedin, bir sonuç elde edemedin. hadi diyelim ki 0-0 beraberlik olduğu için bir sonuç elde edemediğini düşündün, trabzonspor maçında da aynı oyunu denedin 2-1 kaybettin. hadi ona da diyelim ki hakem katletti, trabzon çirkeflik yaptı ve başakşehir maçında da denedin. 5 yedik dün kurulmuş 3 günlük geçmişi olan siyaset destekli bomboş bir takım olan başakşehir'den. 5 yedik 5.

    kendinizi koyun yerine allah aşkına. 3 kere denediğiniz bir sistem var, bu sistemin 3 kere başarısızlığı kanıtlanmış. 4. maçta bu sistemle mi çıkarsınız yoksa diğer takımlara karşı başarısını kanıtladığınız oyun sistemiyle mi?

    kaldı ki bu takımın forveti gomis bu şekilde hızlı oyun oynamaya müsait değil. olur elinde burak yılmaz (beğendiğimden değil aklıma gelen ilk isim) oyna bu futbolu, yine bir şey olabilir. gomis topu kontra için orta sahada alıp kanada veriyor, burada sıkıntı yok. sıkıntı kanattan gelen oyuncu akıp ortayı yaptığı anda gomis'in bulunduğu alan. çoğunlukla ceza sahasına yeni girmiş oluyor ve nefesi tükenmiş oluyor. rakip savunmacı eğer ki onunla koşmuşsa ve hızı çok iyi değise avantaj, doğru. ama hızlı savunmacı yada kondisyonu iyi savunmacı pozisyonunu daha rahat alıyor. vurdurmuyor ve pozisyon bitiyor.

    kuantum fiziği değil ki bu anasını satayım. futbol. ki işleyen sistemini bulmuşsun lan neyin çabası saçma sapan sistemlerle oyun kurgulamaya çalışmak? akıl alır gibi değil, deli çıkacağım beşiktaş maçı bitti biteli. yani 5 dakika oynuyorsun, etkin oluyorsun beşiktaş karşında süt dökmüş kedi. o 5 dakika bitip geri dönüyorsun kalende bir anda 3 pozisyon oluyor. oyunun içerisinde bile belirgin yani bu durum, sen neden saçma sapan işlere başvurursun ki?

    (bkz: #2282473) başakşehir maçı öncesi girdim. güvenim vardı, östersunds'ta kaybolan güveni geri kazandı benim gibi düşünenlerimizin. ama o kadar çabalayıp kurduğun bir sistem varken saçma sapan "rakip topu oynasın ben kontradan atarım" gibi dünyanın en saçma futbol felsefesine geri dönerek ne yapıyorsun lan? kimin işine yaramış bugüne kadar euro 2004'te yunanistan dışında? hele ki 1996'dan beridir hücum futbolu oynamayı kendisine felsefe edinmiş bir takım için bu sistem nasıl olur da işleyebilir ya? 21 senedir topu rakibe bırakmak yerine "en iyi savunma hücumu oynamaktır" diyen bir takıma hem de büyük maçlarda sen savunma futbolu oynatabilirsin?

    hadi sen oynattın, cenk ergün ne yapıyor? ilk maçtan sonra beinsports'ta konuşurken "34 finalimiz vardı, 33 finalimiz kaldı" demeyi biliyordu. bu adamla kalan finaller nasıl gidecek düşünüp yönetime raporluyor mu? ayhan akman denilen 0'ın (etkisiz eleman) hiç bir işe yaramadığını görüp raporluyor mu? bu isimlerle temasa geçip "ne yapıyorsunuz beyler siz?" falan demiyor mu?

    hadi cenk ergün'ü de geçtim, bu yönetimde 1 (bir) tane aklı başında, futboldan anlayan en azından izlediğinin futbol olduğunu bilen yönetici yok mu mehmet özbek dışında? mehmet özbek dışında derken biliyor demek değil, her işe o karışıyor diye.

    yahu çık, o oyunu sahada bana göster gelenden 5 ye. razıyım. sesim çıkarsa allah belamı versin. ama oyun sistemini değiştirme artık arkadaş şu büyük maçlarda! sen bu ülkedeki en büyüksün sen! 2 şampiyonluk kazandı diye havaya giren beşiktaş değil, kaç senedir bir 4. yıldızı yükleyemeyen fenerbahçe değil, sittin sene önce şampiyonluk kazanmış trabzon değil, üç günlük hükümet destekli başakşehir değil be arkadaş sensin lan sen sen! sen oynadığın sürece diğerleri hile hurda bile karıştırsa ezip geçersin hep! yaşanmadı mı bugüne kadar aynı hikaye? hayır neden korkuyorsun o da belli değil ki? defansif oynattın takımı bu maçlarda da ne geçti eline? 4 maçta 1 puan var, yediğin gol 10 attığın gol 2. yani defansif oynayınca 10 gol yemişsindir de 12 atmışsındır 1 puan ya da değil de 7 puan toplamışsındır başımın üstüne ama kim yakaladı galatasaray'la bunu?

    bu takım defansif oynamaz!
    bu takım rakibe göre oynamaz!

    bu takım çıkar, kendi oyununu gerekirse hakeme de karşı hükümete de karşı tüm güç odaklarına da karşı çatır çatır oynar, çatır çatır yener yada yenilir ama başı önde olmaz!

    galatasaray'ın temel taşı başı dik olmasıdır! sen bu başı bu 4 maçtaki saçma sapan oyun planın yüzünden eğdirdinya yazıklar olsun sana!

    büyük teknik direktör falan da olmaz bundan, en büyük hajduk'u falan çalıştırır. ya bu kafa değişir, gelecek değişir. ya bu kafa durur, bi yol olmaz!
  • 6003
    iyi kötü bir şeyler yapmaya çalışmış, ayrıldığında sezonun ilk yarısı itibariyle ilk 3'te bırakmış, galatasaray'ı sıfırdan kurmasının yanında asırlık keneleri de temizlemiş birini kondisyoner diye küçümsemek bence çok adil değil. zaman verilseydi büyük maçlardaki sorunu da aşacağını düşünüyorum şahsen. neyse ısıtıp ısıtıp igor tudor'u gündeme getirmenin kimseye faydası bulunmuyor. yolu açık olsun.
  • 834
    fatih terim taktisyen değil, mancini ceyhuna aşık, prandelli adam değil, hamza köylü, riekerink beden eğitimi hocası. hatta del bosque'ye yeniköy kasapı denilen yerde, kendisine ne kulp takılacak merak ettiğim hocadır. ve sonuç ne olursa olsun en son fatura kesilecek kişidir.
    oyunun sürekli içinde oluşu en azından bir şeyler yapmak istediginin kanıtı. yakında uzun uzun analinizide yaparız...
  • 2318
    arkadaslar sizler nasıl hemen herseyden emin oluyorsunuz ya?

    tüm gs maclarini izleyen adamım. ben tudor hakkında ne negatif, ne de pozitif bir kanıya ulasamadım.
    ilk basta geldi, yeni biseyler denemeye calisti. yer yer iyi oynadı takım ama sonuc gelmedi. sonra baktı bu takımla onu oynatamayacak, eski sisteme gerdi döndü. tekrar puanlar toplamaya basladi takım da eskiden de cok farkı yoktu.

    kendisi de roportajda hocalık yapamadım, idare ettim, pragmatist davrandım dedi.
    yani eldeki bu kadroyla bir bok oynayamazdık, bari alıskın oldukları sistemi oynayıp sezonu en az hasarla kapatalim dedi adam.

    siz ekstra ne gordunuz de kesin kanılara vardınız? taktik, teknik olarak falan cok kötü olduguna ne ara karar verdiniz? ben hemen veremiyorum ya :( sorun bende mi acaba?

    kendisi ile ilgili vardıgım tek olumlu kanı da temizlige girismesi, bunu yaparken de istedigi oyuncların hep saglam, atletik, canavar gibi olması. takımımızın en büyük sorunu bizim yillardir mıymıylıgı. bunu ortadan kaldıracak en azından.

    keske ben de sizler gibi 3 macla herseyden emin olsam ya :( cok imreniyorum bu ozelliginize.
  • 5684
    hiç bu kalıbı kullanmayı sevmesem de; adam gibi adamdır!

    ne eski kaptan bozuntuları gibi galatasaray için "o takım" demiş, ne de takımı karıştıracak söylemlerde bulunmuştur. takımı yönetirken kendi taraftarı tarafından yerin dibine sokulmuşken hala galatasaray için "galatasarayın şampiyon olmasını istiyorum ve kendi takımım gibi hissediyorum" demiştir.

    harika insan. ne yazık ki galatasaray'ı yönetecek meziyetlere sahip değil ama ben her zaman kendisini iyi anacağım. umarım bundan sonraki yaşamı başarılarla dolu olur.

    edit: gerçekten kendisinin büyük maçlarda ezildiğini, terim'in çıktığı 17 mart 2018 fenerbahçe galatasaray maçında daha iyi anladım ne yazık ki. bu kadar kritik bir maçta terim fenerbahçe'yi aleni ezmişken, tudor'lu düşünemiyorum o maçı. fenerbahçe çok rahat yener, hatta fark bile atabilirdi. maalesef gerçekten büyük maçlarda çok kötüydü tudor.
  • 4742
    tespitlerle dolu bir yazı olacak.

    hırslı, genç, hırvat teknik adam.

    simdi öncelikle eldekileri bi ortaya koymak lazım. takıma 10 tane yeni oyuncu monte edildi, bu oyuncuların yarısı sezon başı hazırlık kampını kaçırdı. n'diaye ve fernando ayağının tozuyla hertha berlin maçında 45 dakika süre aldılar ve (yanlışım varsa düzeltilsin) son hazırlık maçımızdı. feghouli ise herhangi bir sezon öncesi hazırlık maçında forma giymedi. arada bir de östersunds depremi oldu ve takım psikolojik olarak geriye gitti.

    bugün geldiğimiz noktada ise takım lider, pozitif bir futbol oynuyor, geleceğe dair ümit veriyor ve bütün bunları rakiplerine nazaran kısıtlı bir kadro ile veriyor. ayrıca eldeki verilerle şampiyonluğun en büyük adayı konumunda. farklı formasyonlarla sonuç alabiliyor. takım önceki dönemlerdeki gibi bir oyuncuya veya sisteme muhtaç konumda değil.

    görüşümü belirtiyorum, insan faktörünün son derece ön planda olduğu futbol platformunda olabileceğin en iyisi budur. hatta daha iddialı bir fikir belirtmek gerekirse bundan iyisi mucize gibi bir şeydir.

    igor tudor içinde bulunduğumuz şartlar dahilinde son derece başarılıdır. bu denli eleştirilmesini son derece anlamsız buluyorum. lider takımın genç ve hırslı hocası olarak taraftarın kimliğine de son derece uymaktadır.

    17 ekim 1996 galatasaray paris saint germain maçından bu yana bu takımın bütün dönemlerine, inişlerine çıkışlarına şahidim. geçen 20 yıl boyunca en büyük bağımlılığımız ise fatih terim'dir. fatih terim isminin takımdan ayrıldığı her dönemin akabinde futbol takımımız tepetaklak oldu. bu sene igor tudor ile ilk kez hem oyuncu seçimleri, hem duruşu, hem de vizyonu ile gelecek adına çok şey vaadeden bir takım görüyorum ve bu ışığa cevap veriyorum. tudor ve tudor gibi güçlü kimlikli, doğru karakterli insanlarla galatasaray adı büyüyecektir.

    lider takımın hocasıdır. sonuna kadar arkasındayım ve büyük galatasaray taraftarından da, en azından istikrar ile başarının geleceğine inanmış ve pozitif düşünen taraftarlardan da, aynı eğilimi bekliyorum.

    takımımızla yürüyedursun.
  • 3927
    (bkz: #2226264) lig baslamadan önce yazmıştım bunu. ancak bu sezon şampiyon olmadan guven kazanamayacak gibi. kendisine saygı duyuyorum. bir projesi var, duruşu var. hatalı kararlar verecektir. sahadaki takımın karakteri, aslında teknik direktörün karakteridir. motivasyon futbolda sanılandan çok daha etkili bir faktördür. tudor takima gerekli karakteri vermis. umarım kendisi de biz de mutlu oluruz sene sonunda.
  • 4309
    büyük takım hocası değil diyenleri okudukça acaba terim ilk başladığında derbi karnesi nasıldı bakayım derken yazarlardan biri çıkarmış sağ olsun (bkz: #2272714). görüldüğü üzere 6 kez şampiyon olmak, bir sezonda süper kupa muhabbetine 50 kez derbi oynayıp rakibinin evinde kupa kaldıran bir hoca olmak kolay olmuyor, biraz sabır istiyor. ha olmuş bir hocayı - mesela bursa nın hocası- ben de tercih ederdim ama bazen büyük takımlarda o da tutmayabiliyor.

    kendisinin sezon başından beri oynattığı oyun ve aldığı puanlar sonrası kredisi nispeten arttı. sonrasında 10 kişi ile kaybedilmeyen bir derbi ve trabzon mağlubiyeti çok beklenilmeyecek sonuçlar değil bana göre. yine bence evimizde başakşehir e puan kaybetsek de deplasmanlarda beşiktaş ve fenerbahçe 'den puan/puanlar alırız diye düşünüyorum.

    kendisini biliç e benzetenlere bazı noktalarda katılıyorum. o da bugünkü kadro 'nun temellerini atıp tudor gibi göze hoş gelen futbol oynatıyordu fakat benzetildiği üzere derbi ve ligin sonlarında stresli maçları kazanamıyordu. fakat bizim farkımız o dönemde beşiktaş 'ın sahip olmadığı seyirci avantajına ve tecrübeli oyunculara sahip olmamız. o yüzden oyunda bozulma olmazsa ligin sonunu getireceğini düşünüyorum.

    tudor şu ana kadar hep kafatasındaki oyunu oynamaya çalıştı. bir kere 3 lu savunmayı tercih ediyor. hücumda savunmayı üçlerken ileride kalabalık orta saha ile önde baskı, kenar oyuncuları içeriye kat ederken kanat bindirmeleri ile oyunu genişletme gibi fener maçına kadar hepimizin hoşuna giden bir oyun izledik. oyuncuları bir bölgede oynatma yerine maç içinde sürekli yer değiştirerek oynatmayı deniyor. fener maçında yaptığı hata maç içinde hücumdayken yaptığı 3 lu savunma yerine savunmada da oyuna böyle başlamak oldu ki bunu da gerekirse 5 liye dönme adına yaptığını düşünüyorum. top rakipteyken savunmada 5liye dönüp pozisyon vermeyip, top bize geçince yine üçlüye dönüp baskı kurdukça topun bizde kalacağını düşündü. takım alışık olmayınca, taraftar da takımı itmeyince plan tutmadı. trabzon maçında kadro ve diziliş olarak hatalı değildi fakat yine hep kendi takımı üzerinden gitti. rakibin ne önlem alacağı ya da nasıl direnç göstereceğini düşünmedi. bunda trabzon un ligdeki durumu da etkili oldu sanırım. kaldı ki adil bir yönetim olsa 10 kişi belki 9 kişi kalacak rakibi rahatlıkla yenerdi de. değişiklikleri de bence yerinde idi. beslenemeyen bir gomis yerine hava toplarında etkili olabilecek topu ilerde tutacak bir oyuncu ve ona orta yapabilecek kanat takviyeleri ile gol bulmak istedi fakat hiç oynamayan eren bunu yapamadı. ki iyi bir dakikada etkili bir ortada golü de kaçırdı.

    bundan sonrası önemli. taraftar sadece kendisine değil armaya sahip çıkar desteğe devam eder, kendisi de futbolun sadece kendi takımı ve kafasındaki planlar ile değil rakiplerle oynandığını kavrarsa,içeride oynanan derbilerde büyük takım olduğunu unutmadan oyunu ve psikolojiyi yönetebilirse, deplasmanda özellikle alt sıralardaki takımlarla oynarken hücum ağırlıklı değil hücuma çıkacak kurguyu doğru yaparsa bu rakiplerle rahat şampiyon olur. yoksa kapanan takımlarla içeride oynayacağımız maçlar ya da deplasmanda üst sıra takımlara karşı daha az zorlanacağımızı düşünüyorum.

    hadi be tudor, inşallah şu eşiği aşar da uzun süre takımın başında kalırsın. biz de her sene üzerine koyarak asıl önem vermemiz gereken alt yapı, futbolcu ihracı, finansal sorunlar, şampiyonlar liginde kalıcı olmak gibi meseleleri konuşuruz. yoksa enerjin karizman falan gayet iyi.
  • 6680
    galatasaray taraftarının kendisine olan nefreti ve hala "kondisyoner" falan diye hakaret etmesi çok güldürüyor beni.

    adamı değerlendirme kriterleri tamamen galatasaray kariyeri ve o serüvenin 2-3 maçı. daha sonraki dönemde, özellikle 2021-22 sezonunda tudor ne yaptı, serie a'da hakkında ne konuşuldu hiç takip etmeyenler bile hala nefret kusuyor. çok ilginç ve dediğim gibi komik.

    başarılı olsa, marsilya üzeri atıyorum juventus yapsa bu kitle kahrolur cidden ama neden. bir insan, bir dönem galatasaray'da görev almış ve yaklaşık 5 yıldır yolumuzun kesişmediği biri hakkında çıkan her haberde neden bu kadar ezber konuşur anlamıyorum. avrupa'daki yüzlerce futbolcu ve hocadan biri sonuçta.

    başarısız olması bir sebep olamaz. çünkü avrupa'nın en iyi hocalarını da getirsen bizim ligde olmayabiliyor sonuçta.
  • 3920
    türk antrenör sevici basın tarafından ne yapsa "yetersiz" damgası yiyecek olan; sırf bu yüzden her galibiyette hepsinin "gözüne gözüne" yumruğunu kaldırması gereken hocamızdır.

    aykut 2 maç kazanınca feneri toparladı dediler.

    şenol güneş hakeme ana bacı gitti, sinir anında olur dediler. şenol güneş her futbolcunun performansını arttırıyor dediler.

    peki 11 maçtır yenilmeyen tudor'u neden hala övemiyorlar?

    hepsi salyalarını akıtarak tökezlemesini bekliyor.

    sırf bu yüzden hocam, sırf bu yüzden her 90 dakikanın sonunda o kaldırdığın yumruğunu dik tutman lazım.

    https://twitter.com/...s/914205978861727746
  • 4621
    kendisine şu dönemde gitsin diyen taraftarların yaş ortalamasının 20 civarı olduğunu düşünüyorum. biraz tüketim toplumunun etkilerini fazla yasadıklarından, biraz tecrubesizliklerinden, biraz yeniye duyulan aşktan, biraz da fazlaca bilgisayar oyunu oynamaktan böyle oluyor heralde.

    daha yaşını başını almış taraftarlar ise zırt pırt hoca degistirmenin nelere mal oldugunu defalarca gördügü icin en azından sene sonuna kadar devam etmesi gerektigini düsünüyordur.

    gerçi her maglubiyetten sonra baslıgına gelip 'hoca degil, gitsin hemen' diyenler de aynı kişiler gibi. beyler sakin olun. 'ben demistim' diyeceginiz zamanlar gelecek elbette. cünkü illa ki gelir. konfrolu alan sizinkisidir. her hoca eninde sonunda sıcar ve siz eninde sonunda 'ben demiştim' dersiniz.

    bir de bu aynı tip adamların cogu diger baslıklarda da oyuncularımızın cogunu begenmiyor. tolga şöyle kötü, lato böyle rezil, denayer igrenc, linnes vitaminsiz, ndiaye'ye o parayı veren enayi, muslera şımardı, garry akılsız, eren leş, belhanda hain. bunları diyip diyip sonra 12 hafta sonunda takımı lider olan hocayı da itin şeyine sokuyorlar. ee bu kadar kötü oyuncu ile bu adam liderse baya iyi hoca oldugu sonucu cıkıyor? ya da sizler bir boku begenmeyen, öfke kusmaya bayılan, kelle almadan duramayan, futbolu daha cok nefret bosaltılan bir desarj oyunu olarak görüyorsunuz.

    tutturmuslar 'işleyen sisteme comak soktu'. iyi de birader yepyeni bir takımla kısa sürede işleyen bir sistem yarattıgını kabul ediyorsun sen o zaman tudor'un? ve halen rezil hoca diyorsun öyle mi? he cok biliyorsun abim sen.

    neymis rikerink gecen sezon bu zamanlar bundan 3 puan eksik almıs da tudor yapa yapa bunu mu yapmıs. ulan 12 haftada 3 puan fark az mı? kaldı ki gecen yıl bu dönemler o rikerink'e bey diyeceksiniz diye pankartlar acılıyordu, takım iyi baslamıstı. begenilen puandan da 3 puan fazla almıs iste?

    hem sabah aksam floryada yatıp kalksın, kendini işine adasın, çalışkan, disiplinli olsun, hem de tecrübesiz olmasına ragmen kurt hocalardan tokat yemesin. dünyada böyle 8-10 hoca yok abim sen naptın ya? bu adamın tecrübesizliginin kurt hocalara karsı basımıza bela olacagını öngörüyorduk zaten. ee ama hem ayranım dökülmesin hem şeyim şey olmasın olmuyor napalım.

    teknik direktör degisikligi bu kadar kolay istenecek birsey degil. sizler akıllanmazsınız ama biz tekrar tekrar söyleyelim. gecen yıl rikerink'in gonderilmesi de dogru degildi, bence rikerink iyi hoca degildi ama sezon ici gondermenin manası da yoktu. herif iyi kötü tanımıstı takımı, ne yapabilecegini biliyordu, kalsa idi tudordan fazla puan toplardı. tudor bir geldi, elinde kendine hic uygun olmayan oyuncular, biseyler denedi, o sırada puanlar gitti, baktı olmuyor rikerink taktigine geri döndü, gitti güzelim sezon.

    adam 12 maclık dönemde 2 macta sıctı batırdı. bu aşikar. amma sizler elestirinin suyunu cıkarmadan durmuyorsunuz.

    bu adam kalmalı. kendine uygun oyuncular getirdi. bu oyuncularla baska hocanın is yapması zor zaten. kalırsa da ben basarılı olacagına halen inanıyorum. yeni bir takım kurduk ama halen cok eksigimiz var. sol kanat komple yok, alternatif oyuncu eksikligi buyuk sıkıntı. devre arası 2 transfer daha gelirse olur bu is.
  • 5708
    dönemin galatasaray yönetimiyle yaptığı sözleşmeden doğan hakkını istediği için öfke duyulan teknik direktör. adama "bu parayı her ne olursa olsun sana ödeyeceğiz" diye taahüt veren mi suçlu tudor mu? aynı durumu tff ile fatih terim yaşamıyor mu?

    siz teknik direktör olsanız ve bu şekilde size sözleşme sunulsa imzalamayacak mısınız? patronunuz olacak kişi size taahüt ettiği aylığı ödemezse kafanızı eğip "tamam" mı diyorsunuz?

    edit: yazdığım son cümle için kafam sonra dank etti. türkiye'de yaşadığımı bir an için unuttum sanırım. memleketin %99'u falan sınıf bilinci denen kavramın adını bile bilmediğinden "tamam" diyecek milyonlar var aslında. "patronun da ona göre giderleri var o yüzden maaş alamadık" diyen milyonlarla yaşıyoruz. emeğimize, ekmeğimize dolayısıyla şeref ve namusumuza sahip çıkmadığımız için çıkanı da yadırgıyoruz.
  • 5451
    kovulmasaydı ne olurdu;
    1- göztepe'yi içerde 3-4 golle yener 3 puanı alırdık.
    2- sonraki hafta zorlu kayseri deplasmanından kuvvetle muhtemel şut bile atamadan mağlup dönerdik.
    3- sonra yine içeride zayıf osmanlıspor'u yine 3-4 golle yenerdik.
    4- ertesi hafta soğuk bir sivas akşamında son derece renksiz bir oyunla buz tutar 2-0, 2-1 gibi bir skorla mağlup olurduk.
    5- antalya'yı istanbul'da bir şekilde yenerdik.
    6- sonraki hafta deplasmanda kasımpaşa maçında gol de bulsak yine 2-1, 3-2 gibi bir skorla yenilirdik.
    .... diye gider.

    daha şimdiden badem gözlü yapmayın su adamı. bizdeyken olup olacağı o kadardı. yapamadı, eline sadece ligde mücadele edeceği güzel bir kadro verildi. biraz bu işin kompetani olan bir hocanın çok güzel kullanacağı bir kadro. eksiği elbette vardı ama idare ederdi yahu. gelen gidenin 3-4 attığı trabzon'a ezilmek ligde 3-4 galibiyeti bulunan malatya'ya şut atamadan yenilmek ne demek?
  • 2525
    sneijder olayı yüzünden gitmesi istenen adam. oysa futbola yabancı olduğu için gönderilmesi gerekir. aşağıda saydıklarımdan hangisi var söyleyin.

    1) oyuna hamle, oyuncu değişikliği
    2) kriz yönetimi, insan ilişkileri
    3) türkiyede oynanması gereken futbol anlayışına sahiplik
    4) büyük takım yönetme tecrübesi

    hiçbiri yok. diyorlar ki juventus efsanesiydi çok iyi kariyeri vardı. o da yanlış berbat bi stoperdi hiçbir zaman efsane olamadı. 33 lük hakan şüküre pas pas olduğu gün hala aklımda.. zalayeta ne kadar juventus efsanesi ise bu da o kadar. hiçbir özelliği ile galatasarayı haketmiyor.
  • 988
    tudor antrenman konusunda ne kadar hassas olduğunu defalarca vurguladı. yanılmıyorsam "maç antrenmanın yansımadır" demişti. herkesin antrenmanda %100'ünü vermesini istiyor ve başarının çalışmaktan geçtiğine inanıyor. o yüzden bu sezon antrenmanda çok yüklenmesin seneye yüklenir gibi bir düşünce adamın temel felsefesine aykırı. doğru bildiği neyse onu uygulayıp arkasında durmaya, taviz vermeyip oyunculara kabul ettirmeye çalışıyor. işine gelen kalacak, gelmeyen gidecek. şu an çalışmayı sevmeyen bazı futbolcuların ve medyanın istediği şeyi yapmayalım. onların da tam istediği sakatlanan oyuncular üzerinden"tudor yanlış antrenman yaptırıyor" düşüncesini dillendirerek hoca'yı yıpratıp altını oymak. oysa sakatlanan eren derdiyok bile, 6 mart 2017 antalyaspor-galatasaray maçından sonra verdiği röportajda tudor'un yoğun idman yaptırması ile ilgili soruya şöyle diyordu: "bu iyi bir şey, çünkü ihtiyacımız var."
  • 6586
    kendisi hakkında 18 kasım 2017 başakşehir galatasaray maçı için yapılan yorumların ve skor olayının harbi şekilde can sıktığı, italya liginde sağlam iş çıkaran eski hocamız.

    aynı kişilerin ertesi sezon fatih terimin görevi altında çıktığımız 1 eylül 2018 trabzonspor galatasaray maçında nwaekeme tarafından delik deşik edilen ve 4-0 kaybedilen maç hakkındaki yorumları zerre merak uyandırmıyor...*
  • 2725
    "gs'da neşeli idman", "sabri yine su hortumuyla yasin'i ıslattı" "riekerin'kle kolej havası" "hamza hocayla havuz keyfi" başlıklarının olduğu, oyuncuların her karede neşe saçtığı kamplarda ne olduğunu biliyoruz sanırım. 2 seneyi yatmakla geçiren, ligi 4. bitirip sezonu neredeyse kapatmadan açmış, yerlerine yeni oyuncular geleceğini bilen takım bırakın da mutsuz gözüksün, zaten aksi garip olurdu. ha tudor zaten oyunculuğundan beri mizaç olarak biraz değişik bir adam bildiğiniz gibi. kendinize yakın ya da uzak bulabilirsiniz ki bu da subjektif bir konu.
App Store'dan indirin Google Play'den alın