resim
Igor Tudor
Görev:Teknik Direktör
Takım:-
Yaş:46
Uyruk:Hırvatistan
  • 2263
    çalışkanlığı sebebiyle tebrik ettiğim hocamız. her şeyi geçin galatasaray futbol takımının hem sabah hem akşam antrenman yaptığını hatırlayanınız var mı? adamlar slovakya'ya indi akşamına idmana çıktılar. koşu testleri ile manyak etti tudor bunları.

    tudora saygım büyük çünkü futbolcuya dayalı düzen bitti köpek gibi koşturuyor herkesi hadi gıkı çıksın birinin.
  • 788
    kendisine giyim giyim giydirenler besiktas'in galatasaray karsisinda kaleye tek tehlikeli pozisyonu olmadan, sacma sapan bir frikik vurusunun sacma sapan sekilde baraja carpip gol olmasiyla 27 şubat 2017 galatasaray beşiktaş maçı'ni kazandiginin farkinda degil sanirim. bunun yaninda galatasaray topa sahip olan ama yine pozisyona giremeyen takim huvviyetindeydi. yine de podolski, bruma, yasin oztekin, sneijder 4lusuyle sahada yerini almisti. degil tudor, klop gelse takim bir anda baska bir seye donmeyecek. oyle boyle bir iki pozisyon olduysa onu da galatasaray buldu ama atamadi. mac oncesi favori takim besiktas'in tek poziyonu yok ama tudor rezil! ya of be kardesim!
  • 1975
    birkaç konu başlığı hakkında yorum yapacağım izninizle. konu başlıkları:
    üçlü savunmayı tercih etmesi, sneijder polemiği ve belhanda isteği, gelecek sezonki oyun planı.

    1) üçlü savunma meselesi: arkadaşlar, futbol yüzyıllardır süregelen bir spor ve bu süre zarfında nesnelleşmiş tek şey belki de şu, "dizilişler değil mentalite önemlidir."
    üçlü oynatmış beşli oynatmış dörtlü oynatmış hikaye. bunlar boş iş.
    bu konular sınavdan tam puan almak isteyen öğrencilerin çalıştığı detay konulardır. bilmem anlatabildim mi?

    son yıllarda maçlarımızın yüzde doksan beşini 4'lü savunmayla oynadık, ee ne oldu? şampiyon mu olduk, cl'de yarı final mi yaptık, rakiplerimizi bozguna mı uğrattık?
    6. olduğumuz sezon dörtlü savunmayla oynamadık mı veyahut bu sene dörtlü değil miydi?

    tüm olay teknik direktörün mentalitesinde. öyle bir dörtlü savunmayla çıkarsın ki bazen uyuz eşekler gibi oynar takımın. kimi de öyle bir beşli savunmayla çıkar ki rakibine nefes aldırmaz.
    alın bakın conte chelsea'sine. fırsat bulduğunuzda bu sezonun chelsea maçlarından birinin tekrarını izleyin de görün üçlü savunmayı. adamlar kanırta kanırta premier lig şampiyonu oldu tarihte yok böyle bir şey. ve bunu yapan takım 3'lü savunmayla oynadı.
    bunlara takılmayın.

    2) sneijder- belhanda olayı: bir kere sneijder size olarak sahada takımı düşüren bir oyuncu. bu onun anatomik yapısı kendi suçu değil ama böyle. havadan gelen toplarda veya orta bölgedeki pas trafiğinde çoğu zaman size eksikliğinden dolayı rakibe fazla boşluk bırakıyor. yani bu topun rakibe geçmesi ve dönen topun kalemizde poziyon yaratması anlamı da taşıyor bu durum. özellikle yine fiziğinden dolayı marke etmesi çok kolay bir futbolcu olduğundan bir de sneijder'in çalım özelliğinin çok düşük olmasından dolayı hemen kilitleniyor. büyük maçlarda etkisizliğinin nedeni basit. sneijder'e bir adam ver ve onu kitle.
    fazla kilolarından dolayı şut tehlikesi de yaratamıyor. talisca örneğinden devam edelim.
    talisca kendisi oynamasa bile takımını oynatan bir oyuncu, kilitlenmesi de zor. çünkü hem çok hareketli hem de size olarak iyi yapıda. boy uzunluğu olsun, belinin kıvraklığı olsun rakibini ekarte etmesi çok daha kolay sneijder'e göre. talisca bu sezon kaç gol attı kaç asist yaptı bilmiyorum ancak sneijder'den skor-asist olarak geri kalmışsa bile sneijder'den on kat faydalı olduğu kesin.

    ama takım kötü ondan oynamıyor demeyin zira beşiktaş'ı da şampiyon yapan talisca. talisca'yı çıkartırsan bjk en iyi üçüncü olurdu bu sezon. sneijder iyi bir performans göstermiş olsa bizim de şampiyon olmamız gerekirdi. bruma gibi bir oyuncunun varlığında bile bizi o potaya sokamadı. talisca ise önünde cenk tosun, sağında solunda 34'lük bitiklerle on numara sezon geçirdi.

    yani bahane üretmeyelim yok yere.

    belhanda'ya dönersek. evet sneijder kadar zeki bir futbolcu değil ancak bunun da bir önemi yok zira
    sneijder kilolarından dolayı zaten düşündüklerini sahada gerçekleştiremiyor.
    ve size olarak çok artılı bir on numaradır belhanda. havadan top alır, rakibinin omzuna elini koyup onu topa çıkartmaz. duvar olur. top saklar, çalım atar. onun için kilitlenmesi daha zor bir oyuncudur. fiziki yapısı, elastikiyeti ve bileklerinin kıvraklığı sayesinde üzerine markaj yapılsa bile paçayı kurtarabiliyor.
    asist ve gol sayısı düşük gelebilir ama hücumda sürekli dikine düşünen, pasların şiddetini iyi ayarlayan bir isim. belhanda'yı diyelim ki iyi marke ettin ve kaleden uzakta tuttun. bu sefer de şut özelliğini kullanarak kilit açar. diyelim ki onu da yaptırmadın, kanada geçer çalım özelliğiyle kilit açar. yani üzerine verilen adamı bezdirir bir şekilde ve yorar. hareketlidir.

    tüm bunlar sneijder ve belhanda'nın farkıdır. tudor da bu sebeplerle belhanda'yı tercih ediyor olabilir ama bana kalırsa ikisini birlikte oynatmayı düşünüyor.

    3) oyun planı: artık selçuk'la defans dörtlüsü arasındaki o saçma sapan pas trafiğini görmeyeceğiz çünkü tudor bundan nefret ediyor. bir iki pasla orta sahaya atlayıp oradan topu sneijder- belhanda ikilisine aktaracağız, kanat bekleri hücuma çıkacak, bol bol orta keserek ve kanattan sneijder- belhanda'ya içe dönerek şut çekip skor üreteceğiz ağırlıklı olarak. ayrıca bu sezon çok sayıda kaleciden seken topun gol olorak tamamlanacağını da söyleyebilirim. şimdiden gözümün önüne geliyor belhanda'nın şutunda dönen topu gomis'in tamamlaması.

    top rakibe geçtiğinde beklerin hafif ortada yer alacağı 5'li bir kapanış göreceğiz. yine kapanış sırasında sneijder ve belhanda taç çizgisine yaklaşacak, olası bir kontra atakta sahayı doğru parsellemek için hazır bekleyecekler.

    yedekte garry gibi de bir varyasyon duracak. rakibi ortadan delemediğimizde hemen oyuna alınarak belhanda sol açık, sneijder forvet arkası, garry sağ açık olacaklar. geçtiğimiz sezon neredeyse tüm goller kanat akınıyla gelmişti. tudor bu sene ortadan delme özelliğini yüklemeye çalışacak.

    ve şunu söylemek lazım, rakibin kanadını delersen 1 ya da 2 gol bulabilirsin ama rakibi ortadan deldiğinde golden bağımsız maç artık senindir. kazanırsın ve farka gidersin.

    işte durum budur arkadaşlar.
  • 2227
    u17'den 5 oyuncuyu kampa alma kararını beğendiğim hocadır. hh, denizli, jor altyapıda'dan oyuncu oynatmadığı için eleştirildiğinde oynatmamalarını normal buluyordum çünkü 1 sene sözleşmesi olan adamın yapacağı iş değil o. 1 senelik sözleşmesi olan adam başarı için gelir ve buna göre kararlar alır. kaldı ki 3 yıllık sözleşme yaptığımız prandelli bile bu kadar oyuncu çağırmamıştı.

    galatasaray bu sezon onun için güzel bir meydan okuma olacak. özellikle avrupa liginde. neler yapacağını gerçekten merak ediyorum.
  • 6521
    şu an ki italya performansı sonrası gelse bize kimse ses çıkarmaz gelecek vadeden teknik direktör diye. karabükten bize gelmesi ve maalesef imparatorun boşta olması ayrılığı hızlandırdı. bursaspor maçında iki beki çıkarması ve maçın çevirmesi mükemmel ve tam büyük takım hocasına yakışan bir hareketti. takımın olumsuzluğunda hâlâ konuşuyorsak demek ki bir şeyler başarmış ve çoğunlukla güzel anıyoruz. italya'da bir gün juventus'un başına geçeceğine de inanıyorum. yolu açık olsun.
  • 170
    karnınız açsa, gerçekten günlerdir boğazınızdan bir lokma geçmediyse, iki dilim bayat ekmeği iştahla yersiniz.
    ancak eğer karnınız toksa, güzel bir yemekten yeni kalktıysanız, aynı kalitede bir yemeği dahi reddedersiniz kuvvetle muhtemel.

    şu an fatih terim'in 3. dönemindeki ilk sezon gibi top oynuyor olsak, ya da mancini ile deplasmanlarda da iç sahadakine yakın top oynayan bir takım olsak, kim neden istesin igor tudor'u?
    sorulacak sorular şunlar olmalı bence, neden hatırı sayılır bir kitle igor tudor'u dahi fazlasıyla istiyor? bu takımımızdaki bir eksikliğe mi işaret ediyor?

    biz sezon başında kulvarı farklı bir adamı, gel burayı dene diye yarışa soktuk. olmuyor diyen büyük bir kitle var. puan durumunda da çok iyi yerde değiliz bence. sanırım isteyenler igor tudor mükemmel olduğu için değil, eldeki yetersiz olduğundan istiyor.
    sorun şu, bazı galatasaray taraftarları neden igor tudor'u kurtarıcı olarak görüyor yahut istiyor?

    ki igor tudor'u isteyen taraftarlara sorsanız jürgen klopp gelsin ister misiniz diye, sanırım büyük çoğunluğu isteriz der. yani özel olarak bir igor tudor isteği yok. parladığına inanılan, genç bir teknik direktör var. galatasaray'ın hocası yetersiz bulunduğu için de bu adam isteniyor. bu adamın istenmesinin nedenini saptamak önemli. tabii en önemlisi, yönetim istifa. tüzük değişmeli.
  • 5187
    eşini, çoluğunu cocugunu göndermesinden benim pek iyi kokular almadıgım hocamız.

    yerine yok tuchel, yok blanc falan da istemedigim hocamız. biz coook gördük o sizlerin avrupada basarılı olunca deha ilan ettiğiniz adamların buraya gelince ne hallere düştügünü. o yüzden biz almayalım canlarım, sagolun. dere gecerken at değiştirmeyi sevmiyoruz biz. o bahsettiginiz adamlar sezon sonu gelirse onlara da biz sabır gösteririz, siz 3 ay sonra söversiniz.
  • 4139
    geçen sene karabük'ten geldiğinde de güveniyordum. jor hocamı çok sevmeme rağmen onun yerine dilenmiştim. avrupa kupalarından elendi, burası yangın yeriydi ve yine destekliyorum dediğim zaman linç yemiştim. yaz kampında futbolculara çok iyi antreman yüklüyor, tabiri caizse elinde bir kamçısı eksik dediğimde, yine laf yedim.

    biz sözlerimizi tekrarlayalım da burada dursun. neden tudor:

    1. son söyleyeceğimi ilk söyleyeyim yerine gelecek teknik direktör yok. yerine gelecek teknik direktör bulunsa bile ben bu sistemle oynayamam dedikten sonra sistemine uygun oyuncular isteyebilir, galatasaray'ın da böyle bir bütçesi yok.

    2. iyi giden tekere çomak sokulmaz ve nehir geçerken at değiştirilmez. yerine gelecek teknik direktörün kendisinden başarılı olacağının bir garantisi yok. fatih terim deniliyor hala, çok sevmeme rağmen fatih terim'i galatasaray'da sadece başkan olarak görmek isterim bu saatten sonra onun haricinde istemem. aynı isimler üzerinden dönmekten sıkılmadık mı? genç bir teknik direktöre sahibiz. neden simeone gibi yıllarca bizimle kalmasın? ben artık her sene teknik direktör değiştiren bir takım görmekten, her sene sil baştan yapmaktan çok sıkıldım. siz sıkılmadınız mı?

    3. tecrübesizliği var kabul ediyorum. hatta bence oyuna müdahaleleri de çok kötü. o zaman yanına ayhan akman değil adam gibi birisini koyalım. mancini için tribünde adamı var o yüzden iyi değişiklikler yapabiliyor devre arası deniliyordu. rijkaard'ın yardımcısı neeskens hocamdı mesela. ayrıca tudor bazı doğruları bulması için yanlışlar yapması gerekiyor. taraftar olmanın önceliği önce kendi takımının arkasında oyuncunun ve teknik direktörünün arkasında durmak değil midir? bu adam bu kadar yanlış ne yaptı ki bu kadar eleştiriliyor anlamış değilim. şu unutulmasın ki kendisi galatasaray'ın kötü olmasını sizden daha çok istemiyor. galatasaray'ın başarısızlığı olası kendi kariyerini de bitireceğinin farkında adam. paok karabük galatasaray, uluslararası arenada olabilmesi için galatasaray gibi elit bir takıma ihtiyacı var. şampiyonlar liginde olmaya ihtiyacı var. yani galatasaray'ı başarılı yapmaya ihtiyacı var.

    4. görüldüğü üzeri ligin en iyi savunma yapan takımı konumundayız. takımınız ne kadar iyi oyunculardan kurulu olursa olsun takım savunması gerçekten bir sistemi beraber oynayabilmek ile alakalıdır. ne kadar baskı yerse yesin bu takım, takım savunmasını çok iyi yapabiliyor. burada bahsettiğim duran top ile gelen goller veya bireysel bir hata ile yenen goller değil, set hücumuna karşı takımınızın direncinden bahsediyorum. 9. haftaya kadar yediğimiz goller;

    1. hafta kayseri: kornerden levent gülen attı golü*
    2. hafta osmanlıspor: serbest vuruş kullanıldı, top serdar gürler'in önünde kaldı gol oldu.*
    4. hafta antalyaspor: galatasaray'ımızın sol kanadından kesilen ortada eto'o yükselip kafayla attı golü.
    5. hafta bursaspor: kontratağa çok iyi çıkan bursaspor, sol kanattan erken bir orta yapıyor, fernando topa dokunuyor açılan top dzon delarge'nin önünde kalıyor ve bomboş gol atıyor.**
    7.hafta karabükspor: 2 gol birden yedik, ilk gol belhanda geri pas yapıyor ve pas arası yapan karabüklüler bomboş gol yapıyor* 2. gol penaltıdan geliyor zaten hatırlayacağınız gibi maicon adama dokunmuyorken karabüksporlu futbolcu balıklama yere atıyor kendisini.*

    özet: akan oyunda, set hücumunda sadece antalyaspor'dan eto'o bize karşı gol atabildi 9 haftada. gerisini ya hakem hediye etti, ya galatasaraylı bir futbolcu bireysel hata yaparak gol yaptırdı ya da duran toptan geldi gol.

    5. ligin açık ara en iyi fizik kapasitesi olan takımız. demek ki antreman sistemleri konusunda kendisi ve teknik kadrosu gayet yeterli. sadece tudor'un değil takımında bu konuda gayet güçlü elinde futbolcular bulunuyor. bunların başında tolga - fernando ve ndiaye 3 lüsü geliyor tabi ki ama bu takımın 60 dakika da dili çıkmıyor, bir kupa maçı oynasa sanki 90 + 30 dakika da uzatma oynasa yine ayakta sağlam kalacakmış gibi oynuyorlar.

    6. igor tudor ne kadar tecrübesiz olursa olsun, futbol artık sadece futbol değil. siz artık şirketsiniz. galatasaray bir şirket ve her şirketin bir marka değeri vardır. mancini geldiğinde çok sevinmiştim ( hala kendisini çok seviyorum, buradan kendisine i love you hocam diyorum). sebebi mancini markasıydı. igor tudor tecrübesiz antrenör olabilir ama uluslararası futbol camiasında hangi ülkeye gidersen git, '' igor tudor'u tanıyor musun?'' diye sor, herkes ''evet'' der. bunun galatasaray markası için önemli olduğunu düşünüyorum. futbol sadece 3 puan almaktan ibaret değil. örnek olarak zico'lu fener zamanında hiç olmadığı kadar brezilyalı fenerbahçe'yi takip ediyordu. prosinecki için azerbaycan milli takımını takip eden hırvatlar var. siz nihat kahveci zamanında real sociedad'ı takip etmediniz mi? tugay zamanında blackburn rovers maçlarını takip etmediniz mi? işte aynı sebep. benim şuan milan baros ''15'' çek milli takım formam var. banane çek cumhuriyet'inden? ama bu bir sevda, bu bir aşk. hagi için romanya ligi izleyen, hagi'nin takımı nasıl gidiyor diye bakan adam tanıyorum ben.

    7. geçen yıl kombinem vardı, bu yıl kombinem yok. geçen yıl galatasaray klübesinin arkasında oturuyordum ve jor izliyordu arkasında bende izliyordum. tudor ile de iyi başlayamadık aslında, izlediğim;

    galatasaray - kayserispor
    galatasaray - beşiktaş
    galatasaray - fenerbahçe
    galatasaray - kasımpaşaspor

    üst üste gittiğim maçların hepsini arenada kaybettik.*
    peki madem böyle neden tudor? çünkü ben nasıl kahroluyorsam kenarda, benchin arkasında olduğumdan şahit oluyordum, tudor'da en az benim kadar kahroluyordu. bağırmaktan kıpkırmızı olduğu oluyordu. jor ellerini bağlayıp maçı izliyordu, arkasında bende izliyordum ama tudor tribündeymiş gibi hararet alıyordu. herkes katılmayabilir, teknik direktörlük bağırmak çağırmak, ellerini bağlamak ya da bağlamamak değildir diyenler olabilir, saygı duyarım ama ben benim gibi üzülen, benim gibi sevinen birisini kenarda görünce hoşuma gidiyor. yani bizim tribünden gelen birisi teknik direktör olsa anca bu kadar sevinirdim sanırım.

    çok uzattım yazıyı, umarım çok başarılı olursun igor tudor. başarılı olmanı gerçekten çok istiyorum. takım üzerinde emeğin çok fazla, yaz kamplarını takip ettiğim için biliyorum. o emeğinin karşılığını da zaten ilk 9 hafta gani gani aldık. umarım galatasaray'ım seninle daha çok uzun yollar yürür, nice kupalar kaldırır.
  • 6130
    kendisi ile ilgili yapılan her eleştiriyi alıp biraz değiştirerek dünyadaki her hoca için uygulayabileceğimiz hocadır.

    adam yönetimi berbat diyebiliriz, ama son iki senedir ekmeğini yediğimiz (ve artık sonuna gelen) takımı kurduğunu göz ardı ederiz. aynı eleştiriyi eminim jose mourinho için veya ancelotti için de sayısız defa yapabiliriz.

    başakşehire karşı defans yaptırmasını eleştirebiliriz, ama imparatorumuz terimin kendi sahamızda sayısız anadolu takımına karşı takımı geri çekip skora yatmaya çalışmasını göz ardı ederiz.

    demek istediğim şudur ki futbolda siyah ve beyaz yoktur, bırakalım herşeyi biz iyi biliyoruz ayaklarını ve dünyaya at gözlüğü ile bakmayı. tudor avrupanın gelecek vadeden genç hocalarındandır. yolu açık olsun.
  • 6610
    bazı galatasaray taraftarının bir dönem bedenci ve kondisyoner diye aşağılamaya çalıştığı teknik direktör. şu sıralar verona'da iyi işler çıkarıyor. serie a'da rüştünü ispat etmiş, orta sıra takımlarda görev alabiliyor.
    bence bizde iyi bir takım bıraktı, devam etseydi şampiyon olacağımızı pek düşünmemişimdir ama gömüldüğü kadar kötü bir hoca değil. burada baskıyı kaldıramamış, takımdaki ağırlığı olan oyuncuları iyi yönetememişti.
    oyuna anlayışı orta sıra takımlara çok daha uygun, tavanı çok yüksek değil ama iyi bir teknik direktör olduğunu düşünüyorum.
  • 3979
    adana'da doğdum büyüdüm 20'li yaşlarımızda kanal kenarında greenpeace diye bir mekan vardı, projeksiyon vasıtası dev bir ekrena maçı yansıtırlar derbi maçlarında tıklım tıklım olur ayakta 500t tadında maç izlerdin diğer maçlarda ise oturabilirdin mekan hala var mı bilemiyorum, mekan o döneme göre biraz eli yüzü düzgün ve hesaplı olduğundan yaşı 50'yi geçen amcalarda çekirdeğini kapar gelirdi neyse efendim ben çocukluk arkadaşımla pencere kenerında ki yerimiz almışız sessiz sakin kendi aramızda maçı izliyoruz bir amca ve 15 yaşlarında bir çocuk arkamız oturdu ellerinde bir groseri (adana'nın migros'u) poşeti içi silme çekirdek dolu.

    bunlar başladılar çekirdek çitleyip maç yorumlamaya ama amca afedersin yine adana tabiri ile kötü avrad gibi susmak bilmiyor onu geçtim öyle böyle saçmalamıyor, her şeye bir kulp takıyor yahu yeminle söylüyorum "bu topu niye yuvarlıyorlar yeaa" dedi (lan şahidim var ciddiyim) benim arkadaş dayanamadı ağzından "ne yapsınlar amına koduğumun topu yuvarlak işte" çıkıverdi ve kalk olm kalk gidip dışarıda izleyelim katil eder bu adam bizi diyerek hızlı hızlı çıktı gitti bende arkasından kalktım maçın 20. dakikası falandı amca nasıl çekirdek çitlemişse önünde bildiğin bir tepecik oluşmuştu.

    bazı tipler var bana o boş boş konuşan amcayı hatırlatıyor.

    "oyuncu kalitesi ile maçları alıyor" tamam bu klasikleşen bir hedehödö oldu gülüp geçiyorum ama "kadro adaleti kötü" ve "oyuna müdahale etmiyor" yazabilmek için hadi bursapsor maçında ki delice değişikliği görmedin, 11 kişi kale önüne otobüs çeken konyaspor karşısında boş alanı bulamayan rodrigues'i çıkarıp (sakatlanma işi ciddi değil diyen de var, sakatlık nedeniyle diyende) öyle ya da böyle araya top atabilecek kilidi açabilecek tarzda bir oyuncu sokup bu adamın yatığı asist ile ilk golü bulduğumuz sırada eurosports ekranlarında curling izliyor olmak gerek sanırım aynı şeyler aynı modeller yahu siz cidden kötü yazarsınız, o amcadan farkınız yok önünüzde sırf bir klavye var diye yazayım gitsin tadında şeyler saçmalamaktan sıkılmadınız, kimisi geliyor öyle doğru noktalara değiniyor ki evet diyorsun tudor'un bu eksiği var adam haklı ama genelde aynı modeller geliyor bildiğin sırf göndereyim entry'i seveyim okuyanı tadında ağır saçmalıyor. adam hala bruma diyor sneijder diyor gımo diyor camış diyor...

    o amca var ya bir sonra ki maç yine geldi bizim arkamıza oturdu çekirdek sesini duyduğumuz gibi kalktık gittik aynı şekilde bazı nickleri görünce pencereyi kapatıp çıkıp gidesim geliyor.
  • 3836
    24 eylül 2017 bursaspor maçında normal düzen içerisinde 5 gol atmamız lazımdı ona tek kelime etme, çık gel delice değişikliğe laf söyle öyle ya da böyle adam sonuç alınca gel sıvamaya devam et yahu nasıl bir ego o amına koyayım... adama kindar diyordunuz ya kişi başkasını kendi gibi bilirmiş derler cidden bir kısım galatasaray taraftarının net tudor düşmanıdır bu kesin.

    gecenin 00:18 eklemesi : maç 1-0 iken yukarıya "gelin tudor hocam güzellemeleri yapan biri vardı" diye entry girip maç sonu silen şahıs, tudor senden daha karakterli emin ol. millete kulp takmaktan keyif alan kendini 80 yaşınnda bir duayen sanan vasıfsız 5 yaşında ki çol çocuk bile senin giblerden daha olgun sende ona emin ol.

    b planı diyordunuz adam z planı ile maç çevirdi.
  • 6378
    galatasaray kariyerinde iki önemi dönüm noktası var:

    1- 13 temmuz 2017 östersunds galatasaray maçı
    2 - 22 ekim 2017 galatasaray fenerbahçe maçı

    avrupa'dan elenerek çok kredi yedi, orası kesin. gerçi biz hala transfer yaparken, östersunds o dönem çivi gibi takımdı. o sene avrupa kupasında da iyi yol kat etmişlerdi.

    22 ekim 2017 galatasaray-fenerbahçe maçına kadar ise beyaz futboldakiler bile "bu maçı da kazanırsa elini öpeceğim, türkiye'nin en iyi teknik direktörü ilan edeceğim" falan diyorlardı. o maçta da büyük darbe aldı. o maçı statta izleyenlerdendim. aslında etkili taraf bizdik ama sonuçta klasik iç saha fener maçıydı. sıkıcı geçen maçta penaltı beklenebilecek pozisyonda belhanda atılınca galibiyet hayal olmuştu.

    o maçtan sonra işler iyice ters gitmeye başladı. "oyunculara çorap atan teknik adam" diye haberini falan yaptılar. swh. sonra da fatih terim ismi ile çalkalanmaya başladı kulisler. derbilerde alınan yenilgiler de sonu oldu.

    baktığımda taraftardan bu kadar tepkiyi hak ediyor muydu emin değilim. sonuçta kendisinden sonraki süreçte de avrupa kupalarında tutunamadık. kendisi zamanında başakşehir'e, beşiktaş'a ağır kaybettik. o dönem yeni kurulmuş bir takım olarak oldukça kırılgandık. madalyonun diğer yüzüne bakarsak, mesela bu sene de konyaspor * ve rize'den * 4'er gol yedik. beşiktaş'ı ise hala yenemiyoruz *.

    kendisi toy bir teknik adam olarak, çok yeterli değildi belki ama kendisinden sonra futbol olarak ne kadar yol kat ettik onu da herkesin takdirine bırakalım.

    edit: şimdi düşününce kendisine dair iki anıyı daha eklemek istedim.

    1- ben türkiye'de basın toplantılarında bu kadar üzerine gidilen teknik adam hatırlamıyorum. riekerink dahil. adam üşenmedi, aykut kocaman gibi kaçmadı, tek tek cevapladı bu garip soruları.

    2- kulüpten ayrıldıktan sonra yapılan röportajda kendisine fatih terim sorulmuştu. çok güzel ve sıcak cevaplamıştı hoca hakkındaki soruları. keza, kulüp için de tek kötü söz söylememişti.
  • 2946
    dün akşam itibariyle bileti kesilmişe benziyor. hatta ismi lazım olmayan bir yönetici tarafından maç sonunda istifa etmesi beklemiş ve buna göre açıklamasını hazırlanmış. yönetimde dursun özbek haricinde kimse arkasında değil. mircea lucescu'dan evet cevabı geldiği an gider. yönetimin tek sıkıntısı lucescu'ya güvensizlik. şu anda gönderilmiyorsa nedeni budur.
  • 4787
    bazı şeyler hiç değişmiyor. avcı-toplayıcı yaşamdan beri, belki de öncesinden kalma alışkanlıklarımızı bir türlü terk etmiyoruz. mesela sürü psikolojisiyle hareket etmek. sürüden olmayanı, gücü, nüfusu olmayanı hemen harcıyoruz.

    tudor'u seversin. sevmezsin. ben de çift forvet oynatmasına, gomis'i bazen oyundan almasına, linnes'i, rodriguez'i oynatmamasına, koşan, presle mücadele eden sistemi sürdürememesine, arada yasin, selçuk oynatmasına kızıyorum.

    ama geçen seneki bize bakıp ligin tepesindeki takımın teknik direktörünü, her puan kaybında basınla sistemli olarak yollamaya, kuyusunu kazmaya çalışmak akıldan çok, insanların canının istediği gibi hareket etmesiyle alakalı. bu yeniçerilik. binlerce yıl öncesinde de, 200 sene öncesinde de, günümüzde de bazı kötü huylarımız aynı.

    türk futbolu'nda, türk olmamak çok zor. bir de teknik direktörsen... istediklerini yapman için 1 sezon bile kredi yok.

    #yabancısınırıfaşistliktir
    #yabancısınırıtamamenkaldırılsın

    ekleme: bu düzenin, türk menajerlerin, türk futbol yorumcuların gücünü kırmanın tek yolu yabancı sınırını tamamen kaldırmak.

    ekleme2: sen lidersin. evet hatalar var. ama sene başından beri beşiktaş, fenerbahçe o kadar puan kaybetti. tudor'a her puan kaybında ağızlarından tükürük saça saça giydiren prostat amcalar, bir defa şenol'a, aykut'a istifa demedi. bunun tek sebebi tudor'un türk olmaması. bu çok çirkin!
  • 208
    (bkz: #2115906)
    (bkz: #2119012)

    iyi bir galatasaraylı olmadığı için şirinleri göremeyecek olan futbol adamı. kariyerinde takım çalıştırmamış hasan şaş galatasaray teknik direktörü olabilir ama belirli bir şablon koymuş ve yıllarca juventus forması giymiş tüm dünyanın tanıdığı bir futbol adamına sırf galatasaraylı olmadığı için "kim bu adam?". bıktım bu zihniyetten.

    gelme sen tudor bu takıma. biz yine aptalca bir döngüye girelim. hasan şaş gelsin, o gider tugay gelir, o gider bülent korkmaz gelir, o gider ergün gelir. bizde nasıl olsa teknik direktörlükten haberi olmayan "galatasaray sevgisiyle" dolu futbolcu eskisi bolluğu var.
  • 3861
    vallahi yalan yok sezon başında takıma zerre faydası dokunmayacağını ve acilen yerine birinin bulunması gerektiğini düşünüyordum. fakat tudor hocam yaptığı flaş başlangıç ve maçlarda yaptığı cesurca hamlelerle beni bu düşüncemden hızla uzaklaşmaya sevk etti. kafasındaki takımı kurdu ve her hafta üstüne koyarak gitmeye devam ediyor.

    bizimle beraber sen de öğreniyor ve gün geçtikçe kendini geliştiriyorsun hocam. yavaş yavaş taraftarın gönlünde de yer ediniyorsun. böyle devam et hocam!
  • 3738
    robotları yönettiği ve her hamle otomasyon ortamında gerçekleştiğinden b, c, d, e, f, ... planları olmadığı için teknik direktörlüğü bırakmalıdır. halbusiki ancelotti, simone, unay emery, klopp, conte gibi üst seviye adamların sadece harflerle değil sayılarla da ifade bulan plan matrisleri vardır. bu plana oyuncuları da hemencecik uyum sağlarlar. örneğin başparmağını işaret parmağıyla orta parmak arasına geçirdiğinde bu s2 tuttuk manasına gelir ki allahını seven tüm oyuncuların defansa gelmesi beklenir. şaka mısınız lan siz?
App Store'dan indirin Google Play'den alın