resim
Hamza Hamzaoğlu
Görev:Yardımcı Antrenör
Takım:Al-Shabab
Yaş:54
Uyruk:Türkiye
  • 6978
    nerden başliycam bilmiyorum beyler. hocanın kovulduğu haberini llk duyduğumda okuldaydım ve sadece "hasssiktir yaa" diyebildim. başından beri ona duyulan bu nefreti, bu kini anlayamıyorum. bu takımı en iflah olmaz noktadan alıp, içinde bulunduğu bütün turnuvaların kupalarını (bi zahmet şampiyonlar ligi hariç) almak gayet de takdir edilicek bi durum. ama sezonun başındaki hazırlık maçlarından itibaren, anlam veremediğim bi şekilde herkes hep bir ağızdan hocaya yüklenmeye başladı. 3 kupa kazandıran, 4. yıldızı takan kulüp tarihine geçmiş bir hocaya "köylü hamza", "aptal hamza", "vizyonsuz hamza" demeye başladılar. neden? çünkü kulübe transfer yapılmadı. beyler siz manyak mısınız? hocanın önüne 40 milyon transfer bütçesi koydular da o mu umut bulut diye tutturdu? saydınız, sövdünüz, vurdunuz, kırdınız. bütün sevincimizi kursağımızda bıraktınız. hocanın gönderilişine ön ayak olan tüm fanatiklere lanet ediyorum.

    `yahu binlerce insanın sadece olumsuz konuşmakla kalmayıp, her hafta düzenli olarak küfür ettiği bi adam psikolojik olarak nasıl ayakta kalabilir ki? çok bile dayandı hamzaoğlu. ben olsam intiharın eşiğine gelirdim. `

    sık kullanılan bi klişedir ama bu başarıları kazanan yabancı bi hoca olsaydı durum çok başka olurdu. bu kadar kolay gönderilmezdi. gönderilse bile tazminatını alır öyle giderdi. ama hamzaoğlu sözleşmesine tazminat maddesi koydurmayacak kadar iyi bir galatasaray'lı. geçtim başarılarını, sırf bu kadar büyük bi galatasaray'lı olmasından dolayı bile bi şansı hakediyordu. hem de aslında hiç ihtiyacı olmadığı halde ama bugün a takım oyuncuları bile hocaya adam akıllı bi veda etmiyor. terim giderken sosyal medyaya yılda bir kere uğrayan futbolcular bile veda twitine kadar her türlü yalakalığı yaptılar. çünkü terim aynı zamanda milli takım teknik direktörüydü. pardon futbol direktörü. ama hamzaoğlu nasılsa "köyüne" dönecek değil mi? yazıklar olsun.

    gerçekten çok üzgünüm. imza töreninde gözyaşlarıyla "galatasaray'dan aldığım teklif babamın acısını dindirdi" demişti. ben de şimdi babam gitmiş gibi hissediyorum. güle güle hocam. umarım futbol oynanan bi ülkede çok başarılı olursun.
  • 6980
    formabaki kardeşimin dediğine farklı bir açıdan yaklaşayım belki derdimi anlatabilirim; çünkü ben de gitmesini isteyenlerdendim.

    benim tarafımdan eleştirilmesinin sebebinin içinde yaz aylarında transfer yapılmaması konusu var, ancak senin yaklaştığın şekilde değil benim tepkim. açıklayayım..

    yaz döneminde yanlış hatırlamıyorsam 5 transfer yapıldı. yani yapılmadı diyemeyiz. komisyoncu muhabbetlerine hiç girmeyeceğim çünkü akhisarlı bir insanım; hamza hoca yapmaz o tarz saçmalıklar, güzel ve ahlaklı insandır. sıkıntı benim açımdan şudur:

    bu transferler kadronun zaten iyi olduğu bölgelere yapıldı, kötü veya zayıf bölgelere yapılmadı transferler. ve üstüne üstlük zaten zayıf olduğumuz bölgedeki kadronun omurgasındaki bir isimle yollar ayrılarak daha da zayıflaştırıldı takım.

    iyi olan bölgeden de kastım şudur:

    takım ofansif, bilekleri iyi 8 ve 10 numara kaynarken oraya bilekleri iyi, ofansif bilal ve rodriguezi aldırmıştır. takımda bariz bir en basit tabirle box to box sert oyuncuya ihtiyaç varken bu bölgeye takviye yapılmamıştır malesef.
    aynı şekilde stoper bölgemizde rotasyon bence yeterliyken denayer transfer edilmiştir. ancak sağ bek bölgemiz sabriye emanet olduğu, sabri alanını sıklıkla boşalttığı ve geri dönmeyip o bölgeyi boş bıraktığı için sol bekten itibaren onun bölgesine kayma yapan savunmamızın dengesi çok falza bozulmuştur ve böyle çok gol yedik; hem geçen yıl hem de bu yıl. bunları görmesine rağmen sabriye güveniyorum diyip zamlı sözleşme yapmıştır ve iki hafta sonra " zor maçlarda denayeri oynatacağız " minvalinde bir açıklamayla bendenizi şaşkına çevirmiştir.

    velhasıl kelam demek istediğim şu:

    ben bir insanda genel olarak söylemler ve eylemlerinde uyuşma beklerim. naif bir üslup severim. ( ki akhisardan geçen yılın yaz dönemine kadar kendisini çok sevmemin sebebi bu özelliğiydi, eksiklerini tolare ettirebiliyordu sıcakkanlılığı ve kendisini eleştirebilmesi sayesinde. )

    ben bu yıl hocada fatih terim olma belirtileri görmeye başladım ve beni esas soğutan bu oldu açıkçası. yoksa transfer yapılmış veya yapılmamış mevzuları da o kadar önemli değil ocakta eksikler giderilirdi en kötü. benim tanıdığım insan gitti ve taraftarlardan kendisine muhalif olan kısımla inatlaşmaya başladı, beni bilirimci olmaya başladı. tabi ki taraftardan daha çok şey bilir, ona diyecek sözüm yok. ancak artık tüm büyük şirketlerde bile feedback olayı büyük bir rol kaplamaktadır. yani şirket kullanıcılarından aldığı geri bildirime göre fikirlerini yönetir. hamzaoğlu bu baskıyı kaldıramadı, eleştirilmeyi kaldıramadı. böyle oldukça daha da agresifleşti daha da agresifleşti. ama bir şeyi unuttu;

    büyük kulüp taraftarıyla kulüp hocası tartışamaz. eğer bunu yaparsa kulübü şirket mantığıyla işleten yönetim ilk hocanın biletini keser. çünkü taraftarı kaybederse maddi ve manevi olarak bir çok sorunla karşılaşacaktır kulüp, yani kulübün bekası için yapar bunu. bu kişinin kim olduğu önemli değil, şirket mantığında bir sorun olduğunda şirket ürün alıcılarına " almayın kardeşim " diyemez. ceoyu ya da sorumlu yöneticiyi değiştirir.

    benim sorunumun özeti budur. hamza hocayı çok severim ancak kendi güzellikleriyle geldiği, büyüdüğü kulüpten kendi agresiflikleri ve çatışmalarıyla kendisini aforoz ettirdi.
  • 6981
    kendisi hakkında yazdğım son entaridir. düşüncelerimi olabildiğince kronolojik olarak toparlayacağım ve bırakıp gideceğim bu başlığı dostum. nikimiz d r v e n o m olmadığından bu entari gece yarısını beklememiştir.

    - kendisini futbolculuğundan beri bilirim. futbolculuğunu da sevmezdim. (bkz: #32381)
    - akhisar'da övülürken de yeterli görmezdim. (bkz: #1323939)
    - geldiği gün düşüncelerim bunlardı. (bkz: #1605467) sanırım herkes aynı korkuları yaşadı. gerçi sneijder'a dokunamadı lakin 14 yabancılı ligde 5-6 yabancı ortalamasıyla oynuyoruz.
    - bu düşüncem yeni teknik direktör için de geçerli (bkz: #1605785)
    - (bkz: #1607596) takımın top oynayacağı da belliydi.
    - (bkz: #1609493) göremedi.
    - 9 aralık 2014 umut'u ilk sağ açık oynattığı maç ve eleştirim (bkz: #1613721) ve ısrarı (bkz: #1627845)
    - buraya dikkat 25 ocak 2015 galatasaray çaykur rizespor maçı ve övgü/eleştirilerim (bkz: #1638874) ve (bkz: #1638902) . herhalde geçen sezon yegane pres yaptığımız maçtı bu. aklım almıyor hala burada doğruyu gören uygulayan bir adam nasıl bundan vazgeçer? demek ki hiçbir halt görmemiş demek ki hoca değilmiş.
    - bursa'dan tırsmış ve şapkadan tavşanı çıkarmış telles önde balta arkada! (bkz: #1642751)
    - deplasman fener maçı umut sağ açık sabri sağ bek. fener sol kanadımıza presi uygulşamış ama skoru bulamamış. girdikleri pozisyonun haddi hesabı yok. önlem almak gibi bir dert yok hamza'da. berabere kalacak caka satacak derdi bu. ayrıca en ofsayt entarimdir kendisi. (bkz: #1669529) ve ikinci en ofsayt entarim (bkz: #1669518)
    - konya maçı övgüsü. ulan iki tane övgü var ikisi de aykut kocaman dghdghsjddas
    - 26 mayıs'ta görevimizi yapmışız. umut'la burak'la olmaz demişiz. burak'a starım demiş umut malum. sağ bek alınmamış stoper devşirilimiş. sağ açık yok. üzerine melo gitmiş. ibrahim seten'in dediğine göre de hamza tarafından gönderilmiş! (bkz: #1717099)
    - sabri'nin sözleşmesini yönetim yaptı diye ağlaşanlar vardı onlara cüneyt tanmandan gelsin: cüneyt diyor:

    "geçen sezon göreve geldiğinde takımı direk(t) katkı yapmış, oyunun şeklini değiştirmiş, bize 2 kupa kazandırmış bir teknik adamımız var. o ne isterse yapmaya çalışacağız. sabri'nin mukavelesi sadece bir yıllık ve performansa bağlı 20 maç 30 maç oynarsa bu para artacak. teknik direktörümüz sabri'nin kalmasını çok istedi ve gereğini yaptık. yüksek bulanlar olabilir, sabri performansı ile bunun karşılığını vermiş ve verecek bir oyuncudur. bu paranın içinde menajerinin komisyonu bile var.".

    şu normal bir teknik direktör beyanı mıdır?

    "taraftarımız fazla transfer beklemesin. kampta son duruma bakıp belki 2 oyuncu gönderip 2 oyuncu alabiliriz. sakin ve yavaş hareket ediyoruz. scout ekibiyle birlikte çalışıyoruz. zaten sezon devam ederken oyuncuları tespit etmiştik. görüşmelere başladık. ama biliyorsunuz; galatasaray bir oyuncuyu istediği zaman fiyatlar katlanıyor.başka takımlar devreye girince de hoşuma gitmiyor, istemiyorum o transferi..."

    - büyük galatasaray taraftarına selam olsun hamza hamzaoğlu: "aydın ile sözleşme yenilemeyi düşünüyoruz. sözleşmeyi yeniledikten sonra kiralık olarak gönderebiliriz." (ersin düzen) (kiralık gönderemedi)

    hocayı kes:

    "(gbkz: herkes forvet diyor ama burak'ın üzerine bir forvet getirirsek onu nerede kullanacağım?)" trabzonda kullan!
    "(gbkz: bir forvete daha ihtiyacımız var. bulabilirsek mario gomez tarzı bir oyuncu olacak.)" lşsdakşldkasşldkasş

    ibrahimoviç'i alsalar burak'ı nerede oynatacağım mı diyeceksin? kumda oynat! aslolan galatasaraydır! burak değil! daha iyi oynayan forma giyer formayı ileriye taşır daha kötü olan yedekte bekler. peki arkadaş 5 dakika sonra mario gomez'i tarzı forvet istiyorsun forvete. e burak'ı nerede kullanacaksın hani? aga sen hayırdır ya?

    (gbkz: burak yılmaz kalitesinde bir forvet getirmeye kalksan 15-20 milyon avro para vermek lazım. senin durumun buna müsait mi?) dasldşiasldişsadla

    burak yılmaz'a 7-8 milyon için alıcı bul da satma bakalım. gerizekalıyız ya biz. he anam he 15-20 milyon burak yılmaz he. çok üzülüyorum ya ben hamza'ya. 20 milyonluk burak yılmazı nasıl kesecek :(

    "forvet alacağız ama podolski de forvet olarak kullanabileceğimiz birisi. almasak da bir şey olmaz ama transferi düşünüyorum."

    madem forvet olarak kullanabileceksin o halde neden "podolski & yasin'i dönüşümlü oynatacağım"?

    (gbkz: bu sezon 'avrupa'da doğrudan başarılı olalım' diye bir hedefimiz yok. daha büyük başarıları 3-5 yıl içinde planlıyoruz.) belli amk

    "(gbkz: felipe melo ayrılırsa yerine hakan balta'yı, hamit altıntop'u ya da wesley sneijder'i kullanabilirim.)" adam sözünün eri amk. hamit'i geçen sene melo sakatken oynatan bendim. ben oynattığım için kendisi bilmez melo iyileşirken hamit sakatlandı. o yüzden hamit'in o bölgeyi kaç maç taşıyabileceğini bilmiyor, olabilir normaldir. hani ulan hamit? hakan balta ve sneijder teorilerini sayfa sayfa galiz küfür yazarlarına açıklatalım. küfür ufkumuz genişler, biraz çifte standart görürüz.

    - tahminimden 1 ay fazla dayandı (bkz: #1771018)
    - "bazı şeyleri kazanmak adına bu maçı riske ettik. şampiyonlar ligi'nde ne yapabiliriz diye bakmak istedik." sizce de muhteşem değil mi?

    haydi hamza bize bir kıyak yap! o çok beğendiğin evlatlarını trabzon'a devre arasında al!
  • 6982
    öyle bir dönemde geldi ki kimsenin kendisinden bir beklentisi yoktu. ne şampiyonluk ne kupa. o rahatlığın getirisiyle ilk maçlarda hücum futbolunu tercih etti. hatta ligdeki ilk maçında akhisar maçında burak ve bruma'dan inanılmaz yararlanmış ve gelecek için olumlu sinyaller vermişti.

    bir kaç maç kazandıktan sonra şampiyonluk potasında buldu kendisini. babacan tavrı, orta yaş için gayet fit bir vücut ve el yüz düzgünlüğünden taraftar da sevdi kendisini. her maça şık giyimiyle iyi bir imaj oluşturdu. maçlardan sonra bir elini kalbine koyup taraftarları selamlayarak da tüm taraftarlara ateş etti resmen, ben de sizden biriyim diye. ancak kritik maçlar yaklaşınca ne yapacağını, nasıl kadro kuracağını ve hangi taktiği belirleyeceğini şaşırdı. küçük takımla küçük takım için büyük maçlar oynamış ve oldukça başarılı da olmuştu ancak büyük takımı ilk defa yönetiyordu ve bu yolda, kendisine en çok destek veren yerli oyunculardan maksimum verim almaya çalıştı. bu verimi de aldı, yalan olmasın. son maçlarda tanrının da yardımıyla gol yemeden güzel seriler elde etti ancak taraftar ha bu hafta ha haftaya patlıcaz diye korkuyorum diyerek gitti işine, okuluna.

    halbuki ben o dönem hatalar yapsa da, maçlardan sonra çıkıp o hatalarını kabul edip dersler çıkaracağız demesine inanmıştım. ta ki transfer sezonuna kadar.

    bir transfer sezonunda takımın en kritik isimleri bir anda gönderilme haberleriyle taraftar şoka uğradı. halbuki bu kadro sadece nokta santrafor ve bi sağ bek transferiyle bile yine şampiyonluğun en büyük favorisi olabilecekken risk oynadı. emre utkucan'ın hediyeleri olmasa, ligin başında gönderdiği melo ve telles'in boşluklarını da dolduramayacak ve büyük bir fiyasko yaşatacaktı. ne var ki son 4 yılın 3'ünü şampiyon olarak kapatmış ve son 3 yıl şampiyonlar ligi görmüş tecrübeli ayaklar bu duruma dur dedi ve yaraya merhem sürdüler bir kaç seri galibiyetlerle.

    sabri, olcan, umut ve zamanında olmayan sneijder sözleşmeleri, transferdeki ciddiyetsizlik, oyuncu değiştirirken yaptığı tercih hataları,şampiyonlar liginde astana beraberliği, içerde osmanlı mağlubiyeti ve mersin beraberliği bence kendisinin sonunu getiren maçlar oldu. taraftar kendisine zaten inanmıyordu, transfer dönemindeki oyalama taktiğinden dolayı, üzerine de yönetimin desteğini kaybedince bir anda ortaya düştü.

    ne diyelim,
    yaşattığın 3 kupa sevinci için teşekkürler,
    kısa vadede kazandırdığın uzun vadede kaybettirdiklerin için de sitemler.
  • 6985
    bende çok kızdım kendıne ayrılık en iyi seçenek gibi geliyordu.son zamanlarda cok yanlış yaptı.ama 2 gündür içimde garip bi hüzün var dostlar niyeyse. birden yerimden kalkıp burda yazıp dertleşmek istedim.acaba bizde mi taraftar olarak yanlış yaptık ?öyle kötü bi zamanda aldı ki takımı kimse cesaret edemezdi.zira terim bile devre arasında gel dedıgımızde enkaz almak istememişti. sezon sonu geldı.ama bu adam kimseden korkmadan taraftardan çekinmeden geldı.ıtalyanlardan kalan enkazı alarak başladı işe sessiz sedasız...

    imkansızı başardı 3 kupa aldı takımla.4.yıldızı taktı.cok babacandı tavırları duruşu bu adam galatasaraylı.bu adam galatasarayı yaşıyo dedirtti.oyuncular bu adamla atağa kalktı.sonra ilk oyuncular bu adama tavır aldı.oyundan çıkarken yapılan hareketler gün gibi aklımda.en çok da yasinin ki dokunmustur herhalde.bu adam sayesinde parladı ilk defa oyundan çıkardı çok sert tepki gördü.adam bunlara ragmen devam etti.

    sezon bitti herkes transfer bekledi.büyük transferler...ama kulupte para yoktu ffp vardı... bu adam en büyük yanlışı burda yaptı.yönetimi savundu para var ama bize bu takım yeterli dedi gerek yok dedi.para yok demedi.biz büyük kulübüz dedi.oysa transfer sezonun en basından sonuna kadar forvet alacaz olmazsa burakla devam edecegız dedi.o da ısterdı almak ama yönetim becerıksız cıkınca sesini cıkarmadı işini yaptı.umutu cok savundu cok hata yaptı.ama kendı yanında onda da haklıydı.çünkü sene sonuna kadar tek forveti kalmıstı onla devam edecektı .onu moralını yuksek tutarak verım almaya çalıstı ama umut yeteneksızı adamı mahcup etti.

    kovuldun dendi.hemde her turlu yeteneksızlıgıne ragmen savundugu bes kurus etmez yönetim tarafından.yine sesini çıkarmadan kimseye kötü bir söz söylemeden.işte dostlar tam bu nokta büyük bir karakter örneğidir.bu karakterde hamzaoğlunda fazlasıyla vardı.en çok da burası üzdü beni.keske çok kırıldım deseydi giderken ama böyle sessiz gitmeseydi...
  • 6986
    sneijder hakkında söylediklerini düşünüyorum, sonra sneijderi ön liberoda oynattıgını hatırlıyorum. umutu bilali selçuğu savunurken sneijderi ve podolskiyi basının önünde gömdügünü hatırlıyorum, jose ve denayere hak ettikleri şansları vermediğini sabrinin sözleşmesini amrabatı ve brumayı hatırlıyorum. geçen sene onu şampiyon yapan yasini bu sene nasıl tükettiğini melo hakkındaki satılabilir raporunu hatırlıyorum.sonrada 3 kupayı hatırlayıp sadece teşekkür ediyorum. sadece teşekkür...
  • 6988
    mevcut yönetimin o kadar basiretsiz olduğunu düşünüyorum ki yaptıkları hiçbişeyin doğruluğunu savunacak değilim.

    o yüzden hamza hoca neden gönderilmeliydi? şeklinde bir analiz yapamayacağım. ancak şunu diyebilirim, hamza hoca galatasaray'dan er yada geç gidecekti. bunun nedeni de, belki futbolcularla değil ama, taraftarla italyancadan başka dil bilmeyen ve her maç 4 yiyen prandelli'den bile daha soğuk bir ilişki kurmuş olmasıydı. hamza hoca'nın iyi niyeti ve iyimserliği kendine yönelmiş bir silaha dönüştü. o her konuştuğunda twitterda sinir harpleri yaşayan kitleler, yığınlar oluştu. o yüzdendir ki şuan bir yılda 3 kupa kazanan adamın arkasında bu kadar az adam sağlam durabiliyor.

    iyi niyet ve sinir bozucu bir iyimserlik, üzerine master tezi yazılacak bir iletişimsizliğe dönüştü galatasaray'da. bugünkü durumun nedeni budur.

    (bkz: #1849106)
  • 6995
    ciddi ciddi bugün bir entry mi girildi sadece?

    sadece bu olay bile bu teknik direktörün gerçek kalibresini gösterir. galatasaray yoksa, yoksun. bu kadar basit. kulüpten kovulana kadar bunu anlayabilen adam sayısı da iki elin parmaklarını geçmez. işin acı kısmı da bu. sonra, bir de beyefendiler tarafından vefasızlıkla suçlanıyoruz şu tek nefeslik dünyada, ona yanıyorum.
  • 6998
    sabri sarıoğlu ile sözleşme uzatacak,
    umut bulut'dan daha fazla kim mücadele ediyor diyecek,
    içerde oynadığımız atletico maçında favori atletico diyecek *,
    şampiyonlar ligi'nde fantazi kadrolar çıkaracak ve gruptan çıkma şansımızı hiç edecek,
    taraftara ara ara gider yapacak...

    eee sonra? kovulması konusunda geç bile kalınmış eski teknik direktör.

    bir de şunu anlamıyorum hamza hamzaoğlu galatasaray futbol takımına ne oynatıyordu? mesela eleştiriyoruz falan ama fatih terim başımızda iken kendi tabiriyle ''bam bam bam'' oynardık. sonra mancini ile yine az çok bir şeyler oynuyorduk. fakat hamza hamzaoğlu'nun bize oynattığı futbolu anlayan biri varsa bana da anlatsın.
App Store'dan indirin Google Play'den alın