• 2
    hayret kimse söylememiş

    https://www.youtube.com/watch?v=Z8j7SmGRywk

    edit: öffff türk malı olmayan bir şeyi destekleyebilecek miymişiz. sanki galatasaray'ı türk diye destekliyoruz. sadece türk olduğu için övünme sığlığında bir takım olsaydı desteklemezdim zaten. gerçekten kulüp taraftarınmış gibi hisseden var mı acaba? isteyen üye olabiliyor olsa nolur bin tane prosedür. başka bir ülkeye vatandaş olmaya uğraşsan daha kolay olan ülkeler vardır yüksek ihtimalle. bir sürü 70+ yaş dedenin elinde maskara olmuş bir spor kulübünden bahsediyoruz. işine gelmeyeni ibra etmiyorlar, işlerine geleni ediyorlar. binbir türlü oyunlar dönüyor. bunca taraftarı, potansiyeli olan kulübü rezil ediyorlar birçok branşta, bir de üstüne batırma noktasına getirdiler. baya iyi yönetiyorlar gerçekten. başkan olan istediği gibi at koşturuyor zaten. köy takımlarına elenmediğimiz de kalmadı, avrupa'dan men cezası da yedik. şu takımın başkanı yabancı bir iş adamı olsa en azından profesyonellerle çalışır kardeşiyle değil. kötü yönetirse onu da eleştiririz. galatasaray'ın parasını şu anki durumdan daha fazla ziyan etme olasılığı var mı? yok. bundan daha fazla komisyonlarla milyonları cukkalama ihtimali var mı? zor. en azından adam kendi zarar etmemek uğruna oturur galatasaray için çalışır. şimdiki sistemde başkan bugün değişse yarın eski hayatına geri dönüyor borç morç umurlarında değil.
  • 4
    türk futbolu'nun paydaşları arasına yeni bir aktör katılıyor sanırım. tbmm'ye getirilecek yeni yasal düzenlemeyle, yabancı yatırımcıların türk kulüpleri'ne ortak olması (bence sahip olması) kolaylaştırılacakmış.

    en borçlu kulüplerden biri olmamız sebebiyle ister istemez aklıma gelen durum.

    --- alıntı ---

    spor kulüpleri ve federasyonları kanun teklifi'nde yeni yasal düzenleme nihayet türkiye büyük millet meclisi'ne getiriliyor. yeni yasal düzenleme yabancı yatırımcıların türk kulüplerine ortak olmasını kolaylaştıracak. (sözcü)

    https://skor.sozcu.com.tr/...olaylasacak-1558893/

    --- alıntı ---
  • 5
    renktaşların, "kesinlikle satılamaz, bunu yapan ihanet eder" mantığını pek anlayamıyorum açıkçası.
    çünkü, geçmişte bu iş zaten bir kaç kere yapıldı.
    2000'li yılların başında kulübün %21,05 'i aig 'ye blok halinde 20 milyon dolar karşılığında satılmıştı.
    bunları geri alabilmek için 9 milyon dolar tazminat ve 1,5 milyon dolar avukat vekalet ücreti ödendi.
    sonra bu hisseleri ünal aysal bey aldı.
    o da tekrar qvt vb. kuruluşlara tekrardan sattı.
    sonra bu hisseler yeniden alınıp, şirketler ayrıldı ve öz sermayede bedel artırımlarıyla gönümüzdeki halini aldı.
    bugün b grubu hisselerin %44,95 'i halka arz edilmiş durumda. yani alım satıma açık.
    http://cdn1.galatasaray.org/...es/sportif/82201.pdf

    şimdi, aig ye sattık da ne oldu 390 milyon dolandırıldık.
    iyi iş yapalım derken iyice battık diye düşünülebilir.
    orada çok büyük hatalar yapıldı.
    bir, hisseler; o zaman 20 milyon dolar gibi çok komik rakama gitti.
    iki, kulüp reklam, pazarlama, yayın hakları gibi sağlam gelirleri aig ye devredecek, kalan her türlü futbol faaliyeti maliyetini de kendi üstlenecek gibi bir anlaşma vardı. buradaki felsefe de aig networkü ile kulübün gelirleri artsındı.
    bu durum galatasarayı faiz borç sarmalına soktu. anlaşma temelde sıkıntılı olduğu için kısmi gelirler büyüyen futbol takımına yetmedi. yani felsefe yanlıştı. bu her zaman böyle olacak anlamına gelmiyor.
    http://www.doganhasol.net/...arayin-ortagi-2.html

    galatasaray değeri var kardeşim, ne olursa olsun burası bir kulüpten çok öte,
    sahiplik durumunda kar odaklı olunduğu için bu değerlere zarar gelebilir o yüzden istemiyorum da diyebilirsiniz.
    şimdi sorarım size?
    allah aşkına şu son 10-20 yılda yaşananları bir gözünüzün önüne getirin.
    galatasaray değerinden bahsedebilirmisiniz?
    yukarda kısaca anlattığım aig ve sonrası sarmaldan kurtulabilmek için rahmetli başkan özhan canaydın, resmen kendini batırdı. bütün servetini harcadı.
    adnan polat'a yapılanlar. onun ibra edilmeyip, dursun özbek'in ibra edilmesi hangi değerimize sığıyor?
    sonra, ünal aysal bey'in durumu. resmen küstürülmesi.
    sisteme zorla bülent tulun'un monte edilmeye çalışılması.
    sonrası 6 aylık duygun yarsuvat dönemi, dursun bey'in ikinci başkan ve akabinde sürpriz yumurtadan çıkar gibi başkan olması. sonrasında, kulübe kesilen otel faturaları vs... uefa dan ceza alınması, hiç iplenmemesi...
    devamında mustafa cengiz'in tepki oyları ile başkan olması. lisenin içine sindiremeyip, kurulda aynen adnan polata hazırlanan tezgah gibi, 100 tane çoluk çocuğun toplanması ve bindirilmiş kıtalar şeklinde oy verdirilmesi.
    arada fatih altaylı'nın çıkıp galatasaray başkanı'na hakaret etmesi.
    transferde girilen menajer sarmalı.
    örnekler çoğaltılabilir. hangi durumda değerlerden ve galatasaraylılık duruşundan bahsedebilirsiniz.

    ben değer meğer yok kardeşim, satılsın bitsin gitsin diye düşünmüyorum.
    ama, mevcut durum da galatasaray için aşırı tehlikeli diyorum.
    kuvvetler ayrılığı gibi kılıçla kesilmiş şekilde bir yerlerde denetçi/sorumlu bir yapı olmalı.
    bugün başkansanız, kredi çekip akabinde anormal fahiş transfer yapabilirsiniz.
    ve bunun hesabını soracak ne bir kurum var ne de bir insan. genel kurulda zaten her türlü ibra ediliyorsunuz.
    yaptırımı yok.
    kendi şirketiniz olsa bu şekilde mi yönetirsiniz sorusunun cevabı hep hayır olan bir durumdan bahsediyoruz.

    yıllardır, floryanın bakım onarımını fatih terim hep cebinden karşılar.
    niye? neden fatih hoca bunu cebinden karşılasın ki. ya da başka bir yönetici, hatta futbolcu.
    tamam bu adamlar kulübü çok sevdiği için yapıyor ama,
    yarı sebebi de kulübün maddi imkansızlığının içinde yalapşap yapılmak istenmesi.

    şahıs ismi vs, hiç önemli değil.
    ama bugün tamamı değil ama minimum temsiliyet sağlayabilecek sahiplik olsa,
    en azından gelir/gider bilanço vs hesap verilmesi gereken durum ve özel olaylar çıkar.
    bu, bir şirket grup ya da holding ise,
    network'ü kullanılır. pazarlama, ilave gelir konularında yeni gelir kalemleri sözkonusu olabilir.
    bugün galatasaray tv nin hali içler acısı. hem içeriği hem de niceliği ile.
    en önemlisi kulüp ekonomik olarak bağımsız değil. kulüp bankalar birliği adaletine kalmış durumda.
    düşünün paranız yok, ama kıymetli menkulleriniz var.
    ama onu nasıl kullanacağınıza kendiniz karar veremiyorsunuz.

    bu kulüp son 20-30 senedir aynı network ve aynı kütür içerisinde gidip geldi.
    bu çember'in içerisindeki adamlar maalesef, birbirleriyle konuşup ortak akılla sonuca gidemedi.
    bunu beceremedi. bu kulübü çok ileri götürürdü ama olmadı.
    dahası, kulüp bu kültür içerisinde kurumsallaşamadı. şahsi başarısızlık veya başarı düzleminde geldi gitti.
    inancım o ki, kulübün ihtiyaç duyduğu en büyük şey, mantık çerçevesinde denetleyici ve yaptırımcı kurum.
    bu sayede şeffat denetlebilir bir halde global marka olmalı. bu iş satılarak mı olur yoksa belli yüzde sahiplikle mi olur bilemem.
    ama insanlar galatsaray'ın ekmeğini yiyor, reklamında kullanıyorsa, başarıda harika hissediyorsa; başarısızlıklarında da berbat hissetmeliler. ve cezası neyse çekmeliler. aksi halde, sürdürülebilir bir yapı olmaktan çıkıyorsunuz.
  • 7
    tamam her şey oldu.yatırımcı filan bulduk, üzerine yasalar değişti. ardından tayyip gitti oley özgürlükler filan derken herkesin unuttuğu çok önemli bir hadise var.

    galatasaray arması ve logosu galatasaray eğitim vakfına ait.
    vakfın başkanı,yönetim kurulunu aşağıda ki linkte paylaşıyorum.
    bundan sonra yok hayallere daldım hayalleri yıktım demeyin.

    daha tüzük değişikliğine değinmedim bile...

    https://gev.org.tr/yonetim
  • 8
    --- alıntı ---

    galatasaray satılabilir mi?

    yiğit şardan'ın aşağıdaki beyanı ve dün @serkansevim'in "günü gelirse düşünebilir, bakarız" niteliğindeki beyanı üzerine bu konuda konuşmak farz oldu.

    öncelikle "galatasaray satılabilir mi?" sorusunun cevabını vereyim, hem evet hem hayır.

    hem evet hem hayır olmasının sebebi, galatasaray iki farklı yapıdan oluşuyor.

    1) galatasaray spor kulübü derneği
    2) galatasaray sportif aş

    not: galatasaray spor kulübü derneği, galatasaray sportif aş'nin %60.01'inin sahibi. kalanı ise halka açık paylardır.

    hayır satılamaz kısmına gelirsek, hiçbir dernek satılamaz ve derneklerin sahibi olamaz.

    zira dernekler insanların bir araya gelerek oluşturdukları tüzel kişiliklerdir ve dernek yapıları değişmedikçe de bir sahipliği olamazlar.

    evet satılabilir kısmına gelirsek, galatasaray spor kulübü derneği tarafından %60.01'ine sahip olunan galatasaray sportif aş, her şirket gibi satılabilir ve el değiştirebilir.

    hatta zaten %39.99'u kişiler veya şirketlerde olduğundan aktif olarak satılmaktadır da.

    peki dernek nelere sahip?

    basketbol ve voleybol da dahil olmak üzere bütün amatör branşlar, altyapılar ve galatasaray'ın tesisleri dernek bilançosundadır.

    bunun anlamı;

    florya ve yerine yapılması planlanan kemerburgaz gssk derneği'nde ait.

    yine benzer şekilde, profesyonel futbol sözleşmesi imzalamamış her altyapı sporcusu da dernek'te kontratlı.

    ayrıca, ali sami yen spor kompleksi ve içindeki tesislerin üst kullanım hakkı da derneğin.

    yani galatasaray sportif aş'yi almak isteyen biri, altyapısız, stadsız ve antreman tesissiz bir futbol takımı almak zorunda kalacak!

    not: sadece bununla bitmedi :)

    galatasaray logosunun ve alamet-i farikası olarak geçen 1235 sarı ve 201 kırmızı pantone kodlu olan renklerinin sahibi ise galatasaray eğitim vakfı'dır.

    galatasaray eğitim vakfı izin verdiği için galatasaray sportif aş bu logoyu kullanabilmektedir.

    yani, galatasaray sportif aş'nin satılması durumunda, yeni kurulacak takımın altyapısı, stadı, antreman tesisi olmayacağı gibi, logosu ve renkleri de olmayacaktır.

    zira bu satılmış takımın "galatasaray" logosunu kullanmasına eğitim vakfı'nın izin vermemesi kuvvetle muhtemeldir.

    peki sportif aş nelere sahip?

    bütün futbolcular ve teknik personel sportif aş'nin. aynı zamanda gs bonus, gs mobile,
    @gstv, @gsstore, @gsdergi ve @galatasaraysk sosyal medya hesapları da sportif aş'nin.

    yani eğer galatasaray sportif aş satılırsa;

    logosu
    renkleri
    antreman tesisi
    stadı
    ve altyapısı olmayan

    ancak

    30 kişilik futbolcu kadrosu
    ve artık gs logosunu kullanamayacak tv, store ve sosyal medya hesapları olan yeni sahipli bir tüzel kişilik olacak.

    bu yeni takıma sahip olacak yatırımcıya da şimdiden gönülden başarı dilerim :)

    hatta yeni kurulacak takımın adını da "ateş-güneş" koymanızı tavsiye ederim!

    gssk derneği de gider, 1. ligden bir takımı satın alır, 1 sene sonra süper lig'de kendi adıyla, logosuyla ve stadında oynamaya devam eder.

    sizin gitmeyi hayal ettiğiniz yolun taşları, o yola kimse giremeyecek şekilde döşendi, siz daha "galatasaray'ı satma" hayalleri kurun ;)

    --- alıntı ---

    kaynak: aras basmacıgil

    https://twitter.com/arasbsmcgl
App Store'dan indirin Google Play'den alın