galatasaray'ın vizyonu

• 1

  1905'te ali sami yen tarafindan açikça dile getirilmistir. onu rakiplerinden farkli kilan en onemli ozelligi de vizyonudur. zor zamanlar geçirebilir, borç bataginda olup medya maymunlarina malzeme olabilir, ancak o vizyondur onu ayakta tutan, hatta turk futbolunu ayakta tutan ve gerçekten tek umudu olan.**
  
  (bkz: amacımız ingilizler gibi toplu halde oynamak, bir renge ve isme sahip olmak, türk olmayan takımları yenmek)
  (bkz: iyiki varsin galatasaray)
  
  ukdeyi veren: rouhie
  notu: "avrupa avrupa duy sesimizi"
• 2

  asla, gözünü süper lig şampiyonluğuna diken bir vizyon değildir.
• 3

  türk futbolunu ileri taşıyan yegane vizyondur.
• 4

  galatasaray kurulduğu an belirlenen ve değişmeyendir. bizi diğer spor kulüplerinden ayıran temel özelliklerimizdendir.
• 5

  üç yıl üst üste türkcell süper lig şampiyonluğu olmayandır. süper lig şampiyonluğunu araç, avrupa'da başarıyı amaç gören vizyondur. zaten ne diyoruz biz:
  
  dört sene üst üste şampiyon olduk
  avrupanın kralı olduk
• 6

  kara para aklamak değildir.
  başkan kalabilmek için makas vermek değildir.
  bi dayı bulup mevki kapmak değildir.
  çıtayı yükseltmek yerine, yükselenleri indirmek değildir.
  baba parası yemek değildir.
  elindekinle yetinmek değildir.
  
  velhasılı kelam, kendine güvenerek en ileriyi hedeflemektir...
• 7

  hayallerinizin bittiği yerde bizim gerçeklerimiz başlar sözüdür..
• 8

  24 mayis 1997 bursaspor galatasaray maçından sonra ligin gol rekorunu 2 golle kaçıran hakan şükür 'ün rekorun kaçmasına üzülmemesi aksine metin oktay 'ın rekorunu geçmediğine sevinmesidir. geleceğe bakarken vefalı olmaktır.
• 9

  galatasaray tarafından "uzun süreli planlama" ve "kulüp amaçlarının belirlenmesi" açısından en önemli faktör.
  
  en önemli olan şey, neyi yapmak istediğinize karar vermek.
  sonrasın bu amaca yönelik planlama yapmak...
  ihtiyaçlarınız belirlemek, ihtiyaçlarınızı karşılarken beklentileri realize etmek vs.
  
  camialar, kurumlar genelde vizyonlarını belirlerken, daha önce ulaştıkları en yüksek seviyeyi tekrarlamayı ya da aşıp bir üstüne çıkmayı hedeflerler...
  galatasaray'ın vizyonu da, kurucumuz ali sami yen'in belirttiği üzere "türk olmayan takımları yenmek" fikrinden geçiyor...
  
  bu sebeple başarıya endeksli alanda 2 ana hedefimiz olabilir:
  
  - uefa kupası - uefa avrupa ligi kupasını tekrar almak
  - şampiyon kulüpler kupası - şampiyonlar ligi turnuvasında yarı finale ulaşmak
  
  bu konuda 2 adet anket hazırlamıştım...
  görüşler şu doğrultuda...
  
  1- taraftarımız, an itibariyle "şampiyonlar liginde yarı final mi yoksa uefa avrupa ligi kupasını tekrar kazanmak mı?" sorusuna %66 ile "şampiyonlar liginde yarı final" - %34 ile "uefa avrupa ligi kupasını tekrar kazanmak" cevabını veriyor.
  
  2- taraftarımız "daha önce avrupa kupalarında başarımız olmasaydı hangi başarıya ulaşmayı daha çok arzulardınız" sorusuna %64 ile "uefa avrupa ligi kupasını kazanmak" %36 ile "şampiyonlar liginde yarı final oynamak" cevabını veriyor.
  
  yani görünen o ki, an itibariyle galatasaray'ın vizyonu ağırlıklı olarak şampiyonlar liginde alınacak bir başarıyı daha çok önemser durumda.
  bunda, daha önce uefa kupası zaferini yaşamış olmanın da büyük bir etkisi olduğu görünüyor...
  
  anket linkleri aşağıda... oylama halen devam ettiğinden yüzdeler sürekli değişim halinde...
  
  http://strawpoll.me/3913329
  
  http://strawpoll.me/3913358
• 10

  (bkz: yetmez bize bu kupa hedef artık avrupa)
• 11

  acikcasi suanki dunya futbol duzeninde cl ceyrek finali uefa finaline esdeger sayilir. clde yari finale cikmak kanimca uefayi almaktan daha zorlu bir surec.
  
  elle tutulur basarilar iyidir. bir kupa kaldirmak her zaman yari finalden daha onemlidir tarihsel açıdan. ama bir de bize verdigi tatmine bakalim. tatmin acisindan yari final bizi daha cok doyurur şuan. cunku uefa kupasi artik biraz daha itilmis, buyuk takimlarin yedekleriyle ciktiklari maclara sahne olan bir lig haline gelmis. ama cl her anlamda heyecan dolu. brugge besiktas macini izleyin bir de clden herhangi bir grup maci izleyin aradaki kalite farkini anlayacaksiniz. bu nedenle taraftar daha kaliteli bir olusumun daha kucuk bir parcasi olmayi daha kotu bir olusumun sahibi olmaya tercih edebilir.
  
  ama tabiki uzun uefaya yolumuz duserse alma ihtimalimiz cl gibi kaf daginin ardi olmadigi icin ona da belki şuan baktigimiz gozle degil daha onemliymis gibi bakmaya baslamamiz da muhtemel. ancak uzaktan bakinca clde yari finale cikmak uefa finalinden cok cok daha heyecan verici gorunuyor acikcasi.
• 12

  o an mücadele ettiği her kulvarda finallere kalmaktır.*
  
  finallere kaldıktan sonrası içinse:
  
  (bkz: kupa beyi galatasaray)
• 13

  başarının anahtarı mali krizdir. basari için asla mali krizden çıkma. başarının olduğu yerde mali kriz vardir gibi mottolar.
• 14

  http://strawpoll.me/3913358 bu anketee sahsen uefaya bastım oyumu. nedenine gelirsek haticeye degil neticeye bakanlardanım. şampiyonlar liginde yarı finale geldin noldu?? hani somut bir şey? 2006 şampiyonlar liginde şampiyon barcelona yazıyor villareal değil.
• 15

  her ne kadar galatasaray taraftarını diğer klüp taraftarlarından ayırsam da, türkiye 'de spor adına bir klübün vizyon oluşturup bununla ilgili planlar yapması çok ama çok zor. şimdi bence uefa kupası falan işini bir geçelim. o bir şekilde katılırsak, kovalayacağımız bir kupa olmalı artık. bizim için mutlak hedef şampiyonlar ligi şampiyonluğu olamalıdır. bunun için de öncelikle, kupa finaline aşina takımlar kadar olmasa da, kafa kafa oynayacak kadar mali yönden rahatlamamız gerekiyor.
  
  işte birinci sorun tam da burada başlıyor. yani bir başkan gelse ve gerçekten bu planı oluşturmak için tüm iyi niyetini ortaya koysa, bu altyapıyı oluşturacak ekibi getirse bile bir takım fedakarlıklar yapmak gerekecektir. buna bizim taraftarımızın sabredebilir mi? şüpheliyim. ülke olarak algılayamadığımız konu, bir planın aşamaları olduğu. işte daha 3 yıl önce batmakta olan beşiktaş 'ın taraftarı, son 16 'da elendi diye kalecilerine küfrediyor. bu bizim ülkemizde hastalık. gelen kişi başarıyı anında getirmeli.hemen. bunun için ne hatalar yaptığı önemli değil. bu başarıyı inşaa ederken nelere zarar verdiği önemli değil. maalesef böyle bir bakış açımız var. ben doğru kişileri seçerek, 3-4 yıl sabırla, bu takımın gelirlerini ciddi şekilde arttıracağını, genç transferlerden ve diğer kaynaklardan ciddi gelir elde edilebileceğini düşünüyorum.
  
  maddi sorunların aşıldığını varsayarsak, şampiyonlar ligi finaline kadar gidebilecek bir takım rahatlıkla oluşturulabilir. şu anki kadromuzda bile şampiyonlar ligi finalinde sırıtmayacak sneijder, muslera ve melo gibi 3 adamımız var. yabancı sınırının kalkmasıyla getirilecek faydalı genç yabancılar ve bir kaçta türk takviyesiyle, bir kaç çeyrek final, bir yarı final derken kendinizi finalde bulursunuz. buraya kadar sanırım dortmund 'u örnek gösterebilirim veya atletico madrid.
  
  ikinci sorun ise, şampiyonlar ligi finali. final, bu kupanın %50 'si. yani finale çıktığınızda işin yarısı bitmiş oluyor. bu noktada, gerçekten en üst seviye profesyonellik düzeyinde olan oyuncular lazım. çünkü rakibinizde muhtemelen o kupa finalinde bir çok kez oynamış, bir kaç kez de kazanmış adamlar cirit atıyor olacak. ancak bu, ciddi bir konsantrasyonla aşılabilecek bir durum. zira uefa kupası finalinde oynadığımız arsenal maçı, buna güzel bir örnek. daha büyük sorun ise teknik direktörünüz. şu an türkiye 'de çalışan ve gelmesi muhtemel teknik direktörler şampiyonlar ligi finalini kazanacak seviyede değiller. hafızanızı çok yormadan son 4-5 yılda finalde kaybeden teknik direktörleri düşünürseniz, ne demek istediğim daha rahat anlayabilirsiniz. yani bu final çok başka bir maç.
  
  özet geçmek gerekirse, öncelikle galatasaray 'ın bu kupayı hedefine alması lazım. sonra bunu sağlayacak kadroyu oluşturmak için gereken mali yeterlilik sağlanmalı. daha sonra mükemmel ve süreklilik arz eden kadro mimarisi, son olarak da bu takıma finali kazandıracak bir teknik adam.
  
  bir daha da kimsenin vizyonunda yarı final, uefa kupası falan duymayayım. ha olursa konvoyun en önünde olacağımı da belirtmek isterim.