• 42
    2020-2021 sezonunda yine beklentilerin altında kalan şube. özellikle son 2-3 sezonda beklentiler artmışken her sezon bir önceki sezonu mumla arttı.

    şimdi de bir sonraki sezonun transfer çalışmalarına başlanmış. özellikle kadınlarda yapılan hamleler yine rezalet. dönüyoruz dolaşıyoruz ve aynı isimleri takıma getiriyoruz. dünyada başka oyuncu kalmamış gibi giden geri geliyor. bir de sanki bizdeyken çok başarılılarmış gibi. 6 yıldır aynı hocalarla devam ediyoruz, bir başarımız da yok ama yine onlarla devam edeceğiz anlaşılan.

    ne güzel dünya valla; piyasada tanıdıkları oyunculardan başka kimseyi almıyorlar. bıktım bu branşlardaki ahbap çavuş ilişkisinden. yemeye doymadılar koca kulübü. lafa gelince türkiye'nin en büyük spor kulübüyüz ama icraat sıfır. dalga geçtiğimiz fenerbahçe'yi biraz örnek alsak keşke. biz nerede biraz başarı göstersek fenerbahçe oraya yatırımını arttırdı ama biz tam tersini yapıyoruz. yatırımı arttırmayın ama doğru hamleler yapın bari ama o da yok. her sene bütçe düşüyor, sponsor bulunamıyor, berbat kadrolar kuruluyor, hocalar arkadaşlardan seçiliyor... sonra çıkıp bir de seneye daha iyi olacak demiyorlar mı, çıldırmamak elde değil.

    işin kötü tarafı; bir tane başkan çıkmayacak bu branşları önemseyen. yani sadece gençlerle devam edeceğize de razıyım ben ama ne yapacağımız belli olsun, onları geliştirecek bir yapı oluşturulsun, ona uygun hoca getirilsin. ben iyi bir oyuncu getireyim, yanına da piyasa boşta ucuz kim varsa onları alıp çıkayım ile takım yönetilmez. altyapı oyuncuları ile devam edeceğiz deyip 30 yaşının üstünde oyuncularla maça çıkarsan, sonra gidip playoff yapamazsan...... bırak bari altyapı oyuncuları oynasın da yapmayalım playoff, onlar gelişsin de belki birkaç sene sonra bir şeyler olur takımdan.

    neyse, bu devran böyle gelmiş böyle gidecek; kimse ses etmeyecek, onlar da yemeye devam edecek. başarı gelmeyecek, es kaza gelirse de o başarı cezasız kalmayacak. kısacası bizden bir b.k olmayacak.
  • 43
    bütçenin 4m seviyesine çıktığı söyleniyor, takıma baktığımda 4m edecek bir takım göremiyorum ama muhtemelen yerlilerimize bir tık fazla verdik.

    asıl söylemek istediğim, eğer bu branşa düzenli yatırım yapacaksak esas yapmamız gereken özkaynaktan oyuncu yetiştirmek. futbol gibi bonservislerin havada uçtuğu bir dal değil ama ülkede böyle bir dinamik varken bu dinamiği bir ucundan tutup lehimize çevirmemiz gerekiyor.

    bizim takımın doğu ve güneydoğudaki popularitesi malum. milli takımın da bu yörelerde guidetti önderliğinde attığı adımları biliyoruz; galatasaray ismini de kullanarak ailelere daha çok güven aşılayıp bu bölgelerdeki oyuncular için spor okulu-kampı açıp liyakatle 1-2 de antrenör görevlendirilirse ilerde iyi yerli kadrosu için bütçemizi bitirmeye gerek kalmaz. 3 ayrı bölgede 3 pilot il seçilip bu işlere başlasak keşke. eskişehir-aydın-antalya-mersin-diyarbakır gibi. işte biz ne desek boş…
  • 31
    aşağı yukarı hamit altıntop'un aldığı yıllık ücrete hem erkek hem kadın takımları kurulan şubemiz. sanki milyon dolarlar harcıyoruz eczacıbaşı-vakıfbank-fenerbahçe ya da erkeklerde halkbank gibi buna karşılık başarı gelmeyince kapatalım gitsin. bayan voleybol takımı yaklaşık olarak fenerbahçe'de kim yeong'un aldığı yıllık ücrete(1.2 milyon euro) kuruluyor ve çoğu altyapı oyuncularından oluşmakta.
  • 29
    şu sıralar u18 bayan takımı ankara'da pav liginde çok iyi işler çıkarmakta olan şubemiz. bugün maçlarını takip ettikten sonra antrenörlerimiz ve kızlarımızla ufak bir sohbet ettim. başta antrenörlerimiz sonrasında kızlarımızın ortak bir sitemi vardı bugün, 27 aralık 2014'te aldıkları 3-0'lık bursa bşb. galibiyetiyle yarın yani 28 aralık 2014'te eczacıbaşı ile devre liderliği oynamaya hak kazanmış başarılı kızlarımız kendilerini destekleyen hiçbir taraftar olmamasından şikayetçiler. bunun belki sorumlusu bu organizasyonu duyurmayanlar belki başka birşey orası ayrı ama tek puan kayıplarını beşiktaş karşısında yaptıklarını söylediler ve o maçta beşiktaşın yaklaşık 20-30 kişilik taraftar grubuyla da olsa geldiğine bizzat ben şahit olmuştum. keza bugün de fenerbahçe aynı şekilde küçük bir grupla desteğe geldiler ama ben henüz galatasaraylı bir topluluk göremedim. yarın da kızlarımız grubun en önemli takımına karşı maça çıkacaklar ki bu seviyede devre liderliği demek, a takıma ekstra puan ve 2.devre için tam anlamadığım bir puan taşıma sistemiyle şahane bir fikstür avantajı ve belki şampiyonluk demekmiş. maçlar ankara'da beştepe spor salonu'nda oynanıyor. acaba yarınki eczacıbaşı maçı için ankara'da müsait olanlar saat 2'de kızlarımızı desteklemek üzere salonda olabilirler mi? hepsi maçın havasına girmişler bile ki ufak da olsa bir tribün desteğinin onlar için ne kadar çok şey ifade edeceğine ben çok eminim, boş tribünler önünde 3 galibiyet alıp grup liderliği maçı oynamaya hak kazanmış bi takımı en azından tek bir gün de olsa desteklesek hiç fena olmaz diye düşünüyorum. umarım bu konuda 2-3 kişinin dahi olsa fikrini değiştiririm ve kızlarımız biraz olsun yalnız olmadıklarını anlarlar. ben burdan duyurdum, siz de sağa sola ne kadar duyurursanız o kadar iyi. inşallah sonuna kadar sıkılmadan okursunuz ve biraz olsun işe yararım.
  • 14
    voleybola bu sene ara vermiş bir yazar olarak söylüyorum ki türkiyede erkek voleybolun gelişmesi için bir 10 sene gerekli.bayan voleybol'un gelişmesinin sebebi sponsor desteğidir.özel okullar bayan voleyboluna el attıktan sonra bayanlarımız bu seviyeye gelebildiler.

    en basit örneği ile sırbistan milli takımının aleksandar atanasijević adında 1991 doğumlu bir voleybolcusu var.balkan şampiyonalarında karşılaştığımız bir oyuncu kendisi.ben hem okul hayatımı hemde spor hayatımı aynı anda yürütmek için kıçımı yırtarken günde 2 saat idman yapıyorum* ama bu adamlar günde 3 idman yapıyor toplamda 5 saat. spor avrupada meslek olarak geçerken benim ülkemde angarya olarak görülüyor. futbol hariç hangi branşı yaparsan yap alacağın para verdiğin emeğin yanında bir hiç. bu sebeple aileler çocuklarının okumasını istiyorlar haklı olarak.

    şimdi sorsam sizlere aranızdan bir sürü yazar çocukluğunda bir spor branşında çok iyi olduğunu ama şartlardan dolayı okula veya iş hayatına ağırlık vermek zorunda kaldığını söyler. bu ülkede bu işler böyle yürüyor ne yazık ki.voleybol federasyonuna yakın birisiyim.sürekli okulum dolayısıyla federasyon çalışanları ve yöneticileriyle diyalog halindeyim.kısa zaman önce federasyon yönetimi değişti. ünal karabıyık erkek voleybolunu düzeltmek için çok uğraştı ve harika yerlere getirdi elinden geldiğince(u: erkek voleybol takımımız italya gibi über bir voleybol ülkesine kafa tutt geçtiğimiz senelerde) * bakalım yeni yönetim neler yapacak.

    ben şimdi filenin efeleri desem çoğunuz bu ne lan diyeceksiniz.ama filenin sultanları dediğimde bayan voleybol takımını anlattığımı anlarsınız. varmaya çalıştığım sonuç şudur; medya ve halk bu spora destek vermez ise bu spordan hiçbir şey ol-maz.

    gelelim galatasaray spor kulübü'nün voleybol şubesine.*

    adnan polat ve özhan canaydın zamanında amatör branşlara hiçbir katkı yoktu.galatasaray anadoludaki yetenekli sporcuları sizi istiyoruz diye takımlarına çağırır ancak sözleşme imzalamaya, oyunculara ev ve okul ayarlamaya gelince biz yapamıyoruz der sıvışırlardı.bunu birinci ağızdan yaşayan birisi olarak yazıyorum buraya. voleybol kariyerim boyunca 2 defa galatasaray spor kulübü tarafından transfer edilmek istendim. birincisi 8. sınıftayken ailemin benim iyi bir okulda okumamı istemesi ve kulübün buna çözüm bulamamasından , ikincisi de sevgili adnan polat'ın koca istanbulda ben ve birkaç oyuncuya kalacak yer bulamamasından kaynaklanır.(u: berkay özdemir adında bir kardeşim var. şu an galatasaray erkek voleybol a takımında idmanlara çıkmakta.)(u: aynı sene ikimiz birden transfer edilmek istendik ancak bir sene sonra ailesi tayin olduğundan dolayı kardeşim hayaline kavuştu allaha şükür)

    şu an galatasaray'ın birinci pasörü ulaş kıyaktır. bütün voleybol camiası kendisinin altyapısının galatasaray kulübünde olduğunu söyler ancak kendisi sadece genç yaşının son senesinde galatasarayda oynamıştır.kendisi samsun dsi spor altyapısından yetişmiştir tıpkı bizler gibi. anlatmaya çalıştığım kulübümüzün erkek voleybol şubesinin herhangi bir altyapı hamlesi yoktu.fenerbahçe ve beşiktaş bunu çok güzel şekillerde yaptılar. ibb spor'da harika yürütüyor ancak bizim takımımızda erkek voleybol altyapısı diye birşey yok.

    peki nasıl takım yapacaksınız hemen söyleyeyim. voleybol piyasasında her sene başka takımları gezen belli başlı oyuncular var. bu oyuncuları transfer ederek takım olunmuyor. takım dediğin hele ki bu galatasaray ise forması için kendini parçalayan adamları düşünürsünüz değil mi ? ki voleybol futbol gibi değil amatör bir branş ve duygular daha iç içe bu oyunla. ancak sen geçen sene fenerbahçede ondan önceki sene beşiktaşta oynayan bir adamı alırsan e o adamda parasını aldığı sürece kıçını kıpırdatmayacaktır.*

    kulübümüzün en son projesi mef okulları ile birleşmekti. mef okulları açıkta kalmış oyunculardan veya süper ligde ortalara oynayan takımların oyuncularını aldığı için seninle birleştiklerinde senin kaliteni de o seviyeye çekiyordu. kafaya oynamak istiyorsanız eğer leonel marshall gibi, ivan miljkovic gibi, liberman agamez gibi ultra yabancıları toplayacaksınız veya burutay * gibi genç arkadaşlarımızı alacaksınız takımınıza...

    kısacası erkek voleybol şubesinin toparlanması için çoooooook zamana ihtiyacı var.

    not: bu ülkede erkek voleybol'un gelmiş geçmiş en başarılı kulübü galatasaraydır. öyle kolay kolay kapatamazsınız bu şubeyi :)
tümünü göster
App Store'dan indirin Google Play'den alın