• 1201
    (bkz: dark)

    tüm talepleri karşıladığını dusundugum dizi.

    buradan yola cıkarak bir, iki sey soylemek ıstıyorum. biz çalısmak için yada daha doğrusu geçim derdi ile o kadar uğraşıyoruz ki üretmek namına neredeyse hiç birşey yapmıyoruz. adamlar neleri düşünmüş neleri yazmış ve yönetmiş. biz komedi de olsa aksiyonda olsa zengin oğlan fakir kızı izlemeye devam edeceğiz ülke olarak.. aslında iyi bir toplumuz ama herkesten okadar çok var ki üretemiyoruz. radyo, televizyon ve sinema bölümü'nden yılda kaç mezun veryoruz? yada yılda kaç mühendis veriyoruz.. türkiyede inşaat sektörü %10 düşerken her yıl sektöre binlerce mühendis sokuyoruz. sonra üretmeyen bir toplum oluyoruz.

    şimdi adamların üretmek ve geliştirmek için okadar vakitleri var ki böyle bir diziyi düşünüyorlar, yazıyorlar ve oynuyorlar.

    asıl sebep kafaları rahat çünkü yaşadıkları ortam onları geçim derdi ile yüzleştirmiyor.
  • 1206
    doksanlar türkiyesine damga vurmuş mighty morphin power rangers netflix'e gelmiş.

    ben bu diziyi 1997'de iki buçuk-üç yaşlarındayken izlemiştim. itiraf ediyim ki renk renk rangerlar ve her bölüm benim canavarımı büyüt diyen rita repulsa'nın kutusunsan çıkması falan o zaman ki algılarımla ilginç geliyordu. o günlerde çok anlayarak izlediğimi söyleyemem. bir de ebeveynlerimden sürekli oyuncaklarını isterdim. gazetenin verdiği kartonlarını, dergisini falan aldırırdım sürekli.

    şimdi netflix'te görünce açıkçası zor tahammül ediyorum bölümlerine. bilinçli ve senaryonun farkında olarak izlediğimde ne varmış bunda bu kadar diyorum. çocukken verdiği tadı vermiyor kesinlikle.

    yalnız daha 10. bölümdeyim. bakalım belki ilerleyen bölümlerde fikrim değişir ben de editlerim.
  • 1208
    (bkz: into the night)

    zaten buradan gördüm diziyi bi deneyelim dedim ve gerçekten hemen bitmesin diye 6 bölümlük diziyi bi haftaya harmanladım. normalde ben bir günde bitiririm 45 dklık zaten bölümler sıkılmıyorsun.

    bence güzel heyecanlı akıp gidiyor dizi. güneşten kaçıp sürekli uçakta geçen bir konusu var. isminden de belli olduğu gibi hep gece takılıyorlar.

    çok fazla milliyetçi birisiyim diyemem ama dizide en çok türk karakteri oynayan ayaz hoşuma gitti. tam bir türk karakterini yansıtıyor asla ülkesine laf söyletmeyen gerekirse ağzının üstüne yapıştıran birisi.
  • 1209
    breaking bad (2020'de hem de, dizilerin godfather'ı)
    westworld (ilk sezon çok orijinaldi, ancak devam eden sezonda aynı tadı alamadım.)
    altered carbon (ilk sezon harikaydı, ikinci sezon da iyi)
    freud (güzel dizi, şimdilik bir sezon)
    the good place (ilk sezon iyi, sonra kendini tekrar ediyor)
    mindhunter (david fincher imzalı, başarılı iş)
    stranger things (teenage işi gibi görünsede, ben izlerken çok keyif aldım. sürekleyici ve özgün)
    better call saul (breaking bad'i sevenler mutlaka bu diziyi de sevecektir. bb kadar olmasa da, gayet başarılı.)
    100 humans (belgesel serisi)
    norcoworld dope stories (mini dizi)
  • 1210
    (bkz: modern family)

    harika bir aile durum komedisi. 11 sezon ve her bölüm 20 dk. nisan başı gibi başlamıştım, az önce final bölümüyle kendisine veda ettim.

    2009'da başlayan yapım nisan 2020'de finalini yaptı. dizideki karakterlerin her biri son derece özgün tiplemeler. özellikle phil dunphy abimiz çok kral adam. dizideki çocukların hepsi de oyunculuk konusunda çok başarılı, amerikalılar bu işi biliyor. :(

    tadında komedi, tadında duygusallık, zeka kokan diyaloglar, şahane oyunculuk... uzak diyarlarda en iyi sit-com'lardan biri olarak lanse edildiğini de belirteyim. netflix'te var, tavsiyemdir.
  • 1213
    how to sell drugs online fast

    weeds, breaking bad konu örgüsüne benzer olan keyifli bir dizi. uyuşturucu satarak büyüyen nerd gençleri konu alıyor. çerez niyetine başlanıp muazzam keyif veriyor. dizi almanya'da geçiyor. internet sitesi kurup ekstazi satan gençlerin macerasını konu alıyor. ufak çaplı başlayan işin büyümesi neticesinde olaylar güzel hale geliyor. netflixte var mutlaka şans verin. yeni sezon onayı aldı.
  • 1214
    (bkz: bojack horseman)

    piyasadaki en underrated dizilerden birisi. tam bir başyapıt. ayrıca netflix denen çöpe dönmüş yayın organından çıkma 3-5 güzel yapımdan birisi, nazarımda birincisi. bazen favori dizimin netflix gibi bir platformdan çıkmış olmasının, hayatın ne kadar ironik olduğunun bir göstergesi olduğunu düşünüyorum.

    yetişkin animasyon dizimiz at kafalı, bencil, şerefsiz, aşağılık ve keş bir ünlü olan yaratığımızın ve onun çevresindekilerin hayat hikayelerini anlatıyor. hatta söyleyebilirim ki daha çok çevresini anlatıyor. dizi, başrolümüz bu aşağılık at olmasına rağmen içerik olarak oldukça zengin olma sebebi olan farklı karakterlere çok önem göstermiş. kesinlikle tek bir karakter üzerinde ilerlemiyor ve bir süre sonra bu karakterlerin birçoğunda kendinizden bir şeyler buluyorsunuz. dizideki bazı karakterlerimiz hayvan hüviyetine bürünürken bazıları ise insan kılığında sizi karşılıyor. başlarda biraz gülümsetse de zaman geçtikçe canınızı sıkıyor, sizi ağlatıyor ve aydınlanmanıza olanak sağlıyor. hepiniz ak sakallı dedeye dönüşüyor ve insanlarla ilişki kurmada uzmanlık mertebesine yükseliyorsunuz(şaka şaka bir halt değişmiyor).

    ilk bölümü izlediğimde hiçbir olağandışılık göremeyip aşırı normal ve dolayısıyla sıkıcı bir yapım olduğunu düşünmüştüm. fakat 3-4 bölüm daha izledikten sonra her gün izlemek benim için bir bağımlılığa dönüşmüştü. şunu unutmayın dizi dram ve trajedi dizisi. gülmekten çok üzülecek, acıtacak, hayatın ironik ve kötücül yapısının insanların yaşamına nasıl ket vurduğunu farkettirecek. dolayısıyla gülmek için izlemenizi önermem. bu diziye nice yiğitler, profesörler, mühendisler gülmek için başlayıp sonunda helak oldu *.

    dizinin her bir sonraki sezonunda duygusal vuruculuk ve hissiyat yoğunluğu artıyor. son 2 sezonda ise inanılmaz bir hale bürünüyor. ayrıca felsefi, sosyal ve psikolojik anlamda birçok çalışma yapıldığı hemen anlaşılıyor çünkü olay örgüsünün işleyişi ve karakterlerin konuşmalarında geçen cümleler kusursuza yakın ve üzerinde çalışılmış şeyler. bu yönüyle günümüz saçma sapan popülist klasik dizilerinden farklı olduğu hemen anlaşılıyor.

    eğer her bölümü 25 dk civarında olan bu diziyi ilk bölümlerinde bırakmayacaksanız, sonuna kadar soluksuz izleyeceğinize ve sonunda büyük bir memnuniyet duyacağınıza emin olabilirsiniz.
    imdb puanı 8.7 gibi yüksek bir puan olsa da daha fazlasını hakettiğini düşünüyorum. bence puan kıranların çok büyük bir kısmı diziyi başında bırakanlardan oluşuyor.

    dizinin konusu, karakter tahlilleri, işleyiş, amaç, göndermeler, yararlanılan araç ve kaynaklar üzerine konuşursak yazı okuyamayacağınız kadar uzun olur. dolayısıyla bu kısmı size bırakıyorum.
  • 1219
    madem amazon gelmiş birkaç kaliteli amazon dizi önerelim. kaliteli bir portaldır. netflix'e çiçek abbas şekli yapmıştır.

    - the marvellous mrs. maisel
    bu dizi inanılmaz bir dizi. türkiye'de çok izleyeni ve bileni yok. bir kadın komedyenin etrafında gelişen olaylar ekrana yansıtır. dönem dizisi olan yapımda harika ötesi mekanlar, diyaloglar ve karakterler bulunuyor. şans verince hankmoody hay senin canına kurban diyeceğiniz bir yapım.

    - fleabag
    killing eve ve james bond serisinin son filmini yazan ablamızın hem başrolde hem de yine senaryosunda imzası olan bir dizi. kadın erkek ilişkilerine kadın tarafından bakan ama izlerken müthiş keyif veren bir british sense of humor örneği. şans verilmesi gereken işlerden.

    - the boys
    çizgi roman serisinden uyarlanan bu muazzam fantastik dizide şimdiden büyük etki bırakmış durumda. ama asıl bomba önümüzdeki sezon supernatural dizisinde dean winchester olarak tanıdığımız jensen ackles'ı transfer etmeleri. yapımcı zaten supernatural'ı da bize armağan eden eric kripke.

    - modern love
    her bölümde aşkın farklı bir olay örgüsü ile karşımıza çıktığı bu mini dizi ise ayrı bir lezzet veriyor. her bölüm farklı karakterler farklı hikayeler.

    bonus the office
    amazon yapımı değil ama sistemde o da var. gelmiş geçmiş en sağlam dizilerden biri olan bu komedi efsanesini izlemeyen kalmamalı. ben 3. kez tekrar başlayacağım bile.

    herkese iyi seyirler. iyi ki geldin amazon.
  • 1222
    şimdi buna tam dizi diyemeyiz çünkü iki tane yaşlı komedyen/oyuncunun balık tutup muhabbet etmesi üzerine kurulu.
    ama hem muhabbetleri o kadar güzel, hem balık tutulan yerler o kadar güzel ki resmen comfort food gibi bir seri. şu stresli sıkıntılı günlerde tam rahatlamalık.
    https://youtu.be/vm6HVs3myvI

    mortimer & whitehouse: gone fishing
    bbc iplayer üzerinden ingiltere vpn ile izleyebilirsiniz. ya da youtube'da da bazı bölümleri var.
  • 1225
    prison break: ilk izlediğim yabancı diziydi ve halen de eksiğini doldurmaya çalışıyorum. 4 kere bitirdim ve ilerleyen zamanlarda daha da izleyeceğim.

    the walking dead: burada bir yazar arkadaşımız bana önermişti. belli süreden sonra mesajlar silinmese veya nickini unutmasaydım gidip her gün teşekkür edecektim. ramazan ayının 2. günü başladım, 14. günde bitirdim koskoca 9 sezonu. 10. sezonda sürüyor ama bittiğinde izlemek daha keyifli.

    how i met your mother: friends çakması tarzı şeyler söylüyorlar. friends izlemediğim için pek yorum yapamıyorum ama izlediğim en iyi komedi dizisi. barney, marshall, ted... keşke böyle bir arkadaş grubum olsa.

    dark: herkes tarafından övüldüğü için bende izleyeyim dedim ve baya beğendim. ha ama halen daha bazı olayları anlamadım. kapı, gelecek, geçmiş derken benim beynim bazen error veriyor ama olsun yine de güzel* hele o dizinin bazı sahnelerindeki gerilim müziği çok iyi.

    mr robot: hacker dizileri genel olarak hoşuma gidiyor. mr. robot da bu konuda baya iyi bir iş çıkarmış. ilk sezonunun 3. veya 4. bölümünden sonra işler biraz karmaşık hale geliyor ve anlaşılması biraz zaman alıyor lakin kesinlikle izlemenizi öneririm.

    black mirror: her bölüm ayrı bir güzel. izleyin, izlettirin.

    supernatural: 15-16 sezon devam etti ama bunların yarısı kendilerini tekrarlamakla geçti. ilk birkaç sezon muhteşem ötesi.

    edit: önerilere her zaman açığım*
App Store'dan indirin Google Play'den alın