• 13326
    yeni yılı karşılamaya hazırlanırken, sezon başında düşen motivasyonun yeniden yükselmesini dilediğim sözlüğümüz. biraz kadro kalitesinin yükselmesinden, biraz son iki sezonun şampiyonu olmamızdan kaynaklı hafif bir rehavetle başlayan sezon, sakatlıklar, formsuzluklar, medyanın üzerimize fazla gelmesi sebepleriyle, takım da kötü gidince, hepten moral bozulmasıyla, motivasyon düşüşüyle ilk yarıyı kapattı. daha da zorlu geçeceği anlaşılan sezonun ikinci yarısı öncesi, devre arasında, sadece takımın değil, tribünlerin ve sözlük olarak bizim de rejenerasyona ihtiyacımız var. umarım yeni yıl takımıza, taraftarımıza ve bize beklediğimiz ateşi kazandıracaktır. benim buna inancım sonsuz, dileklerim de, gönlüm de takımımla.
  • 13327
    2019 yılının bu son saatlerinde 3 kupa kazandığımız bu güzel yılı bitirirken nicelerini kazanacağımız 2020'li yıllara girerken her bir kıymetli ferdinin yeni yılını kutlarım. sevdikleriyle güzel yarınlar dilerim.

    özellikle son 2 yılda aramıza katılan yeni yazarlarla birlikte inanılmaz bir ivme kazandı ve onların da uyum sağlamasıyla birlikte müthiş yazılar, analizler, kıymetli istatistikler, haberler gelir oldu.

    yeri geldi goygoy yaptık, yeri geldi eleştirinin ucunu kaçırdık, yeri geldi tartıştık ama derdimiz hep aynıydı...

    acımızı, mutluluğumuzu, heyecanımızı burada paylaştık.

    paylaşmaya da devam edeceğiz.

    kişiye özel yapılan yazarların 2019 yılı özel sayfalarından da anlayacağınız üzere, burada kendimiz çalıp kendimiz oynamıyoruz.

    galatasaray sözlük sinerjisi, galatasaray sinerjisine dönüşüyor...

    burada hepinizin buna müthiş bir katkısı var. özellikle son 2 şampiyonlukta galatasaray taraftarının ve bunun içinde de çok seçkin bir parça olan galatasaray sözlük yazarlarının müthiş bir payı var.

    burada galatasaray arması ve bayrağı en zor günde bile hiç yere düşmedi. şampiyonluk ateşi hiç sönmedi.

    bazen düştük ama ayağa kalkmasını çok iyi bildik. çünkü biz diz çöktüğümüz için onlar büyük görünüyordu, biz de ayağa kalktık!

    gün gelir yine tökezleriz, yine düşeriz ama bu sevdadan vazgeçmeyiz.

    bizim çabamızın adı galatasaray!

    siz armanın peşinde adanmış hayatlar! nice sarı kırmızı senelere!
  • 13330
    satır satır girilen entry sayısının günden güne arttığı ortam.

    alıntı, bkz, kaynak ve link belirtmeleri haricinde içeriğindeki cümle sayısı 3'ü ya da 4'ü geçen entry'ler satır satır yazıldığında estetik olarak zorluyor okuyucuyu. özellikle satır satır yazılmış destan uzunluğundaki bir entry, bu entry'i telefon ekranında okumaya çalışan okuyucu için rahatsız edici olabiliyor. paragrafla birlikte gayet makul bir biçimde sağlanabilecek anlam bütünlüğü de bozulabiliyor. ayrıca tamamen kişisel yorumum; 10 destan uzunluktaki entry'sinden en az 7'sini satır satır girmiş olan bir yazar bana kalırsa ekstra dikkat çekmeye çalışıyor, popülizm yapıyor. gerek yok buna. hayır, önceden bunu yapan yazarlar belliydi ve "adamın tarzı bu" denebiliyordu; ancak bi' süredir iyiden iyiye bir yönteme evrildi ve "bana kalırsa" itici olmaya başladı.

    bir gsuser hezeyanı.
  • 13331
    aktif olanlarıyla, olmayanlarıyla, pilotlarıyla, ebediyete intikal edenleriyle; entry girişi yapan ''ilk 100 yazarının*'' kronolojik sırasıyla şu şekilde olduğu sözlüğümüzdür:

    1. (kim: hagi)**
    2. (kim: gs)**
    3. (kim: uaberk)*
    4. (kim: bimplizkit)*
    5. (kim: silvio)*
    6. (kim: rsv)*
    7. (kim: giallorosso)*
    8. (kim: ultrataol)*
    9. (kim: tcoskun)*
    10. (kim: 10)*
    11. (kim: stevengerardlionelmessisentezi)*
    12. (kim: numarali)*
    13. (kim: vincenzo)*
    14. (kim: hako)**
    15. (kim: metehan4586)*
    16. (kim: neverfall)**
    17. (kim: phileo)*
    18. (kim: sifirbir)*
    19. (kim: gennaro)*
    20. (kim: gs1905pembe)*
    21. (kim: sisli meydanlarinda dolasan)*
    22. (kim: ezenhasan)*
    23. (kim: augustus)*
    24. (kim: turuncu)**
    25. (kim: wamlaw)*
    26. (kim: emrecenk)*
    27. (kim: uacenk)*
    28. (kim: ultraselami)*
    29. (kim: urfi)*
    30. (kim: leogs)*
    31. (kim: akifkucuk74)*
    32. (kim: fanciful)*
    33. (kim: artemis)*
    34. (kim: uadiablo)*
    35. (kim: kosa10)*
    36. (kim: zimaks)*
    37. (kim: pesimistyla)*
    38. (kim: armaninpesindeyiz)*
    39. (kim: cracks)*
    40. (kim: fm)*
    41. (kim: code name)*
    42. (kim: destan yazan)*
    43. (kim: maraques)*
    44. (kim: hic)*
    45. (kim: sprd)*
    46. (kim: when i dream at night)*
    47. (kim: etonguc)*
    48. (kim: dreamer deceiver)*
    49. (kim: sfenx)*
    50. (kim: essahtan galatasarayli)*
    51. (kim: vangobbel)*
    52. (kim: mintax error)*
    53. (kim: masti mey)*
    54. (kim: estalf)*
    55. (kim: obatur56)*
    56. (kim: ua freeboy)*
    57. (kim: mentaliteultras)*
    58. (kim: zenci)*
    59. (kim: hierro14)*
    60. (kim: nick)*
    61. (kim: lyd)*
    62. (kim: hakanali)*
    63. (kim: aozan)*
    64. (kim: anlkrkmz)*
    65. (kim: sereftirsenisevmek)*
    66. (kim: alfonso)*
    67. (kim: metin oktay)*
    68. (kim: tacsiz kral metin oktay)*
    69. (kim: korelle)*
    70. (kim: korki)*
    71. (kim: cehennem)*
    72. (kim: sosyologbey)*
    73. (kim: benjcev)*
    74. (kim: daniel tozser)**
    75. (kim: forevergs)*
    76. (kim: ua hell)*
    77. (kim: stratosfer)*
    78. (kim: aslanpencesi)*
    79. (kim: ngk)*
    80. (kim: bitli pire)*
    81. (kim: monarch)*
    82. (kim: 90dakikapres)*
    83. (kim: walkinglung)*
    84. (kim: cezaakafatalrhymer)*
    85. (kim: ibrahimtekin)*
    86. (kim: hellboy)*
    87. (kim: kegeen)*
    88. (kim: sufermen)*
    89. (kim: leonidas)*
    90. (kim: botemm)*
    91. (kim: wasabi)*
    92. (kim: in 99 we trust)**
    93. (kim: stauche)*
    94. (kim: heathcliff)*
    95. (kim: ultraslan)*
    96. (kim: zeynep)*
    97. (kim: gimenez)*
    98. (kim: miola mask)*
    99. (kim: atomica)*
    100. (kim: dis)*

    (u: kayıtlara geçen aktif entryler baz alınmış, silinmiş entryler doğal olarak hesaba katılamamıştır)
  • 13333
    galatasaray'a gönül vermiş her bireyin yaş, dil, din, ırk farketmeksizin görüş,bilgi ve analizlerini belirli toplumsal kurallar çerçevesinde dile getirdiği platform.

    uzun yıllar ekşi sözlük havası soluyan biri olarak en büyük ayrıştırıcı özelliğinin psikolojik travmalara, sorgulamalara, şiddete, önyargılara sebebiyet vermiyor oluşu olduğunu düşünüyorum.yani kitlesel bir çöküşün gizli ateşleyicisi yok bu sözlükte.platforma girip çıktıktan sonra üzüntü, sevinç, düşünme gibi doğal reaksiyonlar veriyorsunuz.
  • 13335
    matematik bilmeyen muhasebeci taraftar barındıran sözlük.

    2019'dan 2018 çıkarınca altı ay bulan, kap'a dört bildirilen rakama artı buçuk ekleyen, on sayısına artı üç ilave eden yazarlar var. ya matematikleri kötü ya da galatasaray'ı iyi takip etmiyorlar. birde edebiyatı kötü olup alakasız futbolcuları birbirine benzetenler var. kazığa merak salanlar da var. neyse oraya girmeyelim. her yazarı seviyorum sonuçta burası özgür bir ortam. eleştiri yaparken doğru kelimleri kullansak daha iyi olacak.
  • 13336
    galatasaraylı olmayan yazarların cirit attığı sözlük. belki ben yazılanlardan yanlış anlıyorum, içerliyorum fakat yani bariz şekilde bazı yazarların futbolculara ve teknik adamlara eleştiri ortamından uzak sallamaları ve huzursuz bir ortam oluşturmaları hiç hoşuma gitmiyor. bu tespit nasıl yapılır tam bilmemekle birlikte eminim benim gibi gerçek gs sevdalı arkadaşlarımız bu durumun farkındadır.

    eyyorlamam bu kadar.

    yine de seviliyorsun sözlük. sen çok yaşa!
  • 13339
    sadece eleştiri yapmak için yazan yazarlar var. yazarın neredeyse tüm yazıları eleştiri dolu olumlu yazıları yok taraftar olarak ne istediğimizi bazen bilmediğimizi düşünüyorum. sadece maç zamanı yada transfer döneminde sözlük coşuyor, coşturuyor.. başkan ağzını açar eleştiri, fatih terim ağzını açar eleştiri. konuşmazlar yine eleştiri. maç günlerinde bütün takım çöp. herkese hatırlatmakta fayda görüyorum bu takım cevat hoca ile 1. oldu, hamza hoca ile 1. oldu, eric gerets ile 1. oldu fatih terim ile 1. oldu ve kupalar kazandı. herkesten istediğim tek bir şey var biz galatasaray’ı seviyorsak bu formayı giyen her bireyine ve her profesyonele sahip çıkalım ve saygı gösterelim. tüketmek çok kolay para gibi. kazanmak çok zor para gibi...
  • 13340
    içinde galatasaray taraftarlarının dışındaki unsurları da barındırdığını düşündüğüm platform. bunun önüne geçilmesi için bir önerim var: yazarlardan passolig kart bilgileri de istensin. en azından içimizdeki irlandalıları bu şekilde ayıklamış oluruz diye düşünüyorum. burada galatasaraylı maskesi altında kendi değerlerimize ve efsanelerimize hakaret edilmesine katlanamıyorum. sözlük moderasyonu bu konuyla ilgili bir çözüm üretmeli. benim önerimi de düşünebilirler. buradaki herkesin galatasaraylılığından bir şekilde emin olmalıyız. eleştirecekse de benim galatasaraylı kardeşim eleştirsin galatasaray maskesini takmış troller değil.(bkz: organize ve profesyonel bir kötülük)
  • 13341
    tribünde haplanmış adamda da passolig var, teknik üniversitelerde doçent olan adamda da passolig var. neye göre ayırt edilecek?

    mesela benim passolig'im yok, olacağını da hiç sanmıyorum. karınca misali düşün. ben taraftar değil miyim yazamayacak mıyım bu güzelim ortama? üye olup görüş belirtemeyecek miyim yani?

    veyahut mesela ben basket ile yatıp basket ile kalkıyorum, futbol ilgi alanımda bile değil ve sadece basket konuşmak için gelip burada yazmak istiyorum. ne yani şimdi ben güzide sözlüğümüze yazı yazamayacak mıyım, gittiğim basket maçından atmosferi ve yaşananları aktaramayacak mıyım?

    adam fenerbahçeli ve bir yakının passoligini aldı buraya kayıt oldu trollük yapıyor. çok mu zor? neye göre ayırt edeceksin? neler neler çalındı çalınıyor bu ülkede, trollük yapmak için bir passolig bulmak mı zor?

    adam her maça zil zurna sarhoş veya madde alarak gidiyor passoligi var eee o şimdi benden daha mı iyi taraftar? daha mı güzel galatasaray'ın geleceğini düşünecek?

    geçiniz efendiler, galatasaraylı düzgün adam kavun olmasa da kendini belli eder. başka yöntemler bulunur eyvallah ama bu geniş perspektifte çok saçma.

    yazarlardan üye olurken en azından passolig istenmesinin saçma sapan olacağı canım sözlüğümüz.
  • 13342
    eleştirirken tarafsız olmaya çalışan insanları içinde barındıran sözlük. bu arkadaşlara önerim biraz etimoloji araştırmaları. yani diyorum ki, eğer sen galatasaray taraftarıysan, etimolojik açıdan tarafsın. galatasaray'ın tarafındasın.

    bu söylediğim bence çok ince bir çizgi. taraf olmak eleştirememek anlamına gelmiyor. şu anlama geliyor, sen o eleştiriyi galatasaray'ın iyiliği için yapıyorsun. yani tarafsız olarak eleştiri yapıp, mustafa cengiz kötü başkan, abdürrahim sıkıntılı, fatih hoca bunamış falan diyebilirsin. ama kusura bakma, bunu burada diyemezsin.

    bunu burada diyebilmek için önce söylediğin şeyin gerçekliğini galatasaray'ın iyiliğini istediğini anlatarak demen lazım ki biz galatasaray'ın tarafında olduğunu anlayalım. işin içinde galatasaray'ın iyiliğini anlatacak, düşünülmüş bir eleştiri yazıyorsan kimse sana koç-troll demez. ama bunu anlat bize.

    mesela dün saçmasapan bir twitter hesabının haberine dayanıp hoca linnes'e güvenmiyor çıkarımı yapan, sonra da hocanın kötü olduğunu iddia edenler oldu. bunu söylediğinde a spor'daki "tarafsız" yorumcudan bir farkın kalmıyor. kanıtın vardır, gelir bunları söylersin amenna. ama hocaya gömmek için fırsat arıyorsan, onun adına galatasaray taraftarının yaptığı eleştiri denmez.

    umarım anlatabilmişimdir.
  • 13343
    içinde galatasaraylı olmayanları barındırması normal ve bunu en başından deşifre etmesi oldukça zor. zaman içerisinde yazdıkları ile kendini deşifre edenlere zaten kapı gösteriliyor.
    ama illa en başından çözüm aranacaksa bunun yolu passolig filan olamaz.

    bence şöyle bir yol olabilir;
    yazarlığı onaylanan her kullanıcı zamana karşı bir soru-cevap testine tabi tutulur. her soru için 10saniye gibi bir süre olur ki mobilden arama yapamasın ve sorular da galatasaray tarihinden belli başlı konular olur.
    “hagi hangi takımdan transfer olmuştur””prekazi o efsanevi frikik golünü kime karşı atmıştır””3-3lük manu maçında 2.golü kim atmıştır” vs. vs.
    bu testten %70 üstü başarı gösterenin galatasaraylılığı tescillenir..

    yine kesin sonuç vermez ama en azından iyi ve vicdanlı bir eleme olur.
  • 13344
    çaylaklıktan yazarlığa geçilirken kendi şahsım adına 1 yıla yakın bir süre bekledim. bu durum has be has galatasaraylı insanların da sabrını ve iradesini test ediyor.

    bence bu süre daha da uzatılırsa, rakip takım taraftarı troller için de daha da yıldırıcı bir hale gelebilir. sonuçta sırf galatasaray aleyhine bir kaç kalem karalamak için uzun süre beklemezler diye düşünüyorum.

    ayrıca;

    "şampiyonlar ligi'ne 12 yıldır gidemeyen temsilcimiz hangisidir ?"

    "erkek adam hangi renklere sahip takım tutar ? "

    "türkiye ligi'ni en çok kazanmış takım hangisidir ?"

    tarzı sorular sorularak da eleme yapılabilir :)
  • 13345
    istatistikler kısmındaki "geçen hafta en çok entry giren yazarlar" minvalindeki başlıkların kaldırılmasının iyi olacağını düşündüğüm sözlük.

    sol tarafta takip ettiğim başlıkların altında fazlaca gereksiz, yazmak için yazılmış yorum birikiyor. en çok entry giren yazarların bir istatistiğinin olması da haliyle buna ayna tutuyor olabilir.

    bana sorulacak olursa -ki neden sorsunlar- nitelik her zaman nicelikten daha önemlidir.
  • 13347
    gün geçtikçe hayrete düşüren sözlüğümüz. bugün sözlüğe üye alımı yapılırken passolig nosu da verilsin tarzı entryler falan okudum. oldu olacak girişte kimliğimizi bırakalım ama bir dakika şu adımlar daha doğru olabilir.

    sözlüğe üye olmak için gerekli evraklar:

    kimlik fotokopisi
    8 adet biyometrik fotoğraf
    adli sicil kaydı
    ikametgah...

    yahu arkadaş burada biz dünyayı kurtarmıyoruz. belhanda'yı, fatih terim'i vs. spora, futbola dair ne varsa onu konuşuyoruz. burayı bu kadar kutsallaştırmanız çok manasız değil mi?
  • 13348
    aslında dün gece yazacaktım ama akıllı telefondan zor olduğu için ofise geçince yazarım dedim ve ancak fırsat bulabildim.
    2014 yılında buraya üye oldum ve yazarlığımın onaylanması 2016 sonunu buldu:) yani anlayacağınız çok kolay bir süreç değildi:))
    açıkcası sözlüğe gireyim, haber vereyim gibi bir düşüncem hiç olmadı. burayı okurken keyif alıyordum ve ben de yazmayalıyım diye düşündüm.
    tabii bazı şeyleri yazdıkça ve o yazılan şeyler doğru çıktıkça "duyumcu" sıfatı üstüme yapıştı.
    birincisi hiç birinizden taraftar olarak zerre farkım yok. 38 yaşımdayım ve 15 yaşımdan beri tribün kovalıyorum.
    çok deplasman, derbi gördüm geçirdim. kadıköy'e gittiğim için abimden sağlam dayak yemişliğim de vardır:) sorun değil galatasaray'a feda olsun.
    bunları niye anlatıyorsun diye soracak olursanız, üstüme yapıştırılan "kulüp içinden bilgi alıyor o yüzden entrylerini sildi" gibi ifadelere cevap vermek içindir.
    yahu ben kulüp içinden bilgi alıyor olsam insanlarla oturup sohbet eder miyim? telefonumu veya twitter adresimi verir miyim?
    böyle bir çekincesi olan insan kendini gizler ama çok şükür yapmadığım bir şey için korkmama sebep yok.
    neden entrylerimi sildiğime gelince; twitter'dan takip eden insanlar yazışmalarımı okursa herhangi bir şeyi silme takıntımın olduğunu görür.
    tweet, mail, mesaj, fotoğraf vs vs...
    geçen yıl iş yerinde kullandığım mail adresinden bir maili sildiğimi müdüre söyleyince epey fırça yemiştim.
    mesela fotoğrafları sürekli pc'ye kopyalarım çünkü bana bazen geliyorlar ve siliyorum.
    insanlar instagram'da hikaye paylaşınca o profil fotoğraflarının üstünde dönen pembe ışığı görünce bakma zorunluluğu hissediyorum.
    orda pembe ışık olmayacak çünkü:(
    bu yüzden instagramı telefondan sildim ve tablete yükledim. ayrıca herkesin hikayesini sessize aldım, eşim hariç:)
    whatsapp güncellemelerini de aynı şekilde sessize aldım.
    telefondaki uygularımın üzerinde bildirim sayısı kesinlikle olmaz, illa tertemiz olacak:(
    yani anlayacağınız takıntılı bir insanım ve o yüzden entrylerimi silme gereği hissetim ama ne yazık ki çok oldukları için uğraşamadım.
    he bide twitter hesabım açıktır ama asla yabancı takip tutmam. engellerim, takipten düşürür sonra engeli kaldırırım.
    çok şükür kimseden bir korkum yok ve yerim yurdum belli.
    bunu açıklığa kavuşturduysak gelelim neden burdan gitmek istediğime,
    ben galatasaraylı olan insanlarla sohbet etmek isterim ve onları rakip veya linç edilecek insanlar olarak görmem.
    bak pivot santrfor beni ilk davet ettiğinde hemen gittim. ve erman41 ile beraber üçümüz muhabbet ettik.
    sonra zirve, sonra yine buluştuk.
    yani galatasaraylı bir insan benim doğal arkadaşımdır. hiç bir zaman önyargı ile yaklaşmam.
    burda herkes yapmasa bile bir linç kültürü var ve bu gün geçtikçe artıyor, ne yazık ki bir zaman sonra düşmanlığa varacak noktaya geliyor.
    konu galatasaray ama onun gibi düşünmediği için hoooop başlık altında ifşa ediliyor.
    adam hakaret eder veya ahlaksızlık yapar, bunu yaparsın ama normal bir konuda o insanı nickaltı yaparak linç ettiremezsin.
    kusura bakmayın ama bu benim gözümde korkaklıktır.
    bu ve benzeri şeyler bu ortamda çok olmaya başladığı için açıkcası uzaklaşmak istedim çünkü ben haksızlığa dayanamayan bir insanım ve bunu görünce muhtemelen insanlara yazacağım.
    sonrasında mevzu büyüyüp gider diye açıkcası uzaklaşmak istedim.
    hala aynı şekilde düşünüyorum ama dün gece herkes o kadar çok mesaj attı ki...
    bu kadar sevildiğimi bilmiyordum:) hepinize çok çok tşk ederim.
    ben giderim kalırım mühim değil ama galatasaraylı galatasaraylının dostudur.
    bu ortamın kalitesini aşşağı çekmek yerine daha da yukarı çıkarmak lazım. bu ancak karşılıklı diyalog ve anlayışla olur.
    galiba yazdığım en uzun entry oldu:) herkes kendisine iyi baksın.
    19 ocak 2020 galatasaray denizlispor maçı zirvesinde görüşmek üzere...
  • 13350
    son yıllarda sık rastladığım bir durumdan bahsetmek istiyorum. anladığım kadarıyla sözlükte de azımsanmayacak sayıda football manager hayranı var. bu normal tabi, zamanında bende cm serilerini hatmetmiş bir orta yaşlı olarak bunda sıkıntı görmüyorum.

    sıkıntının başladığı nokta gerçek dünya ile sanal dünyanın birbirine karışması. mesela fm serilerinde bir oyuncuyu satışa koyduğunuzda lokal/dünya genelindeki popülerlik puanına (home/world reputation) göre talibi çıkar ve satarsınız. tabi gerçek hayatı da böyle zannettiğinizde belhanda devre arasında 10 milyon euro yada babel 6 milyon euro edecek kanısına kapılırsınız. gerçekte bu adamlar bu parayı edebilir ama sezonun ilk yarısını formsuz kapatmış, kulübü ve taraftarları tarafından istenmeyen adam ilan edilmişken etmezler. gerçekle sanalı karıştırmak kişisel bir hezeyandan çıkıp eleştirmeye başladığınızda ve bunu sizin gibi başka fm hayranları da mantıklı bulduğunda alın size kamuoyu.

    yine benzer durum oyuncuların potansiyel ve form durumları hakkındaki beklenti ve yorumlarda da ortaya çıkıyor. benjamin tetteh olayını hatırlarsak. fm hayranları oyunda çok iyi noktaya geldiğini gördüklerinden mütevellit ateşli bir şekilde alınmasını istiyorlardı ve adama 7-8 m euro da ödemeye hazırdık. neyse ki adam o dönemde trabzonspor maçlarında oynadı ve sanıldığı gibi biri olmadığını gördük/gördüler. oyuncuyu burda lukaku ile kıyaslayanları dahi gördüğümüzü belirteyim. bu arada andreas cornelius'da ofsayt entrylerim arasında güzide yerini korumakta.

    oyunda uyguladığı taktiğin yada antrenmanın gerçekte de aynı gibi sonuç vermesini bekleyenleri falan da bir kenara koyuyorum. dostlar oyun bir algoritma ve her zaman 1+1 iki eder. yani antrenman yaparsanız potansiyeliniz nazarında muhakkak gelişirsiniz. gerçek dünya hepimiz malumu öyle değil, 1+1 bazen üç bazen de sıfır eder. bazı futbolcular potansiyelini aşar başka bir oyuncuya evrilirken bazen de freddy adu misali "messi seviyesi" beklerken kaiser soze çıkar.

    ben bu problemi özellikle yaşça genç arkadaşlarda görüyorum ve sözlükte de yaşı bilemediğimden genç olduklarını düşünüyorum. yaşlılar yada orta yaşlılar her şeyi bilir demiyorum aksine gençliğin gücüne ve dinamizmine inanan biriyim. ancak son yıllarda hayatımızda ciddi yer kaplamaya başlayan sanal dünyanın olumsuz etkisi olarak görüyorum.

    yazdıklarım kişisel tespitlerimdir ve gençler/oyun hayranları linç etmeye çalışmadan evvel verdiğim örnekler üzerinden geçmiş entryleri okuyun aynı sonuca sizde ulaşacaksınız.
App Store'dan indirin Google Play'den alın