• 4926
    puan farkıyla lider olduğu için aldığı yenilgi çok önemli değildir. en kötü günümüz böyle olsun anasını satayım.

    yalnız şunu da eklemem gerek; 2010-2011 rezalet sezonunu yaşayan adamları sahada gördüğüm zaman ayar oluyorum. (kral milan baros dışında)

    sabri'nin saçma sapan pasları, hakan balta'nın gereksiz hareketleri falan...

    bu sezon başında takımın çoğu gönderildi. muhtemelen bu sezon sonunda rezaleti yaşayan diğer oyuncular da gönderilir.
  • 4928
    bizden iyi futbol bilgisi olan ve en az bizim kadar takımı düşünen insanların yönettiği takımdır. fatih terim de biliyor riera olmuyor, o da görüyor sabri aksıyor, o da biliyor orta saha da birisi sakatlansa yedeği yok, oda biliyor yaratıcı oyuncu eksik, o da görüyor sol bekten hücuma katkı yok ve o da istiyor bizim gibi transfer daha doğrusu takımın iyi yere gelmesini. riera "olmuyor blabla", sabri "ööğ kaka", hakan balta "100 metreyi 3 saatte koşar", sercan mı püü oda ne ayakta duramıyor, engin desen piskopat takımda ne işi var, hatta ilk zamanlar hatırlarsınız muslera mı "öff o kim abi ya elleri küçük" afedersiniz ama bazılarının beynine harbi oksijen gitmiyor, bi sktirn ordan. ne yapsın bu adamlar anlamıyorum riera'yı gönderelim geldiği gibi kolay ya öle fm di mi bu? sol beke çağlarda varken bi de hasan ali kaldırımı alalım, hemde kayseri'den ha! çat diye verirler zaten*. selçuk, melo var ama biz bi de alper'i alalım ceyhun, ayhan hiç oynamasa da olur nasıl olsa, rakipler almasın 5 milyonda ona bayılalım otursun kenarda. yiğit, kazım, riera, çolak var ama bir de şurdan şakiri alsınlar tabi ya. bu adamların hedefinin şakiri olması bile bir şeydir renktaşlar etmeyin eylemeyin diyeceğim de gerçi ona bile bok atanlar gördü bu gözler ya neyse. elmander banko, baroş'ta sakat değilse banko sercan gibi son yılların en dikkat çeken ismi var ama yok yetmez. zaten muhammet demir, cenk tosun daha iyi yaa onları alalım. 3 yıl önce bu adam daha birey sayıldığı ilk yıl 18'inde anadoludan gelip şampiyon olan takımın santraforuydu bilmem farkındamısınız. bir de eboue gitti ya 2-3 ay sabri olmaz nıck o kötü onun yerine de adam alalım sabri ve serkan kenarda kol kola otursun eboue gelince diğer aldığımız da oturur.

    yazık ya valla yazık. bu takım geçen sene neredeydi şimdi nerede farkında mısınız? geçen sene "küme de kal" eşliğinde yenildiğimiz karşıyakalılar bu sene ali sami yen'de 6 orta saha oynadı yine de resmen ezim ezim ezildi. gol yemiyoruz ya yıllar sonra arkamıza yaslanıp: "olum muslera var, semih-ujfa var" diyerek rahat maç izliyoruz farkında mısınız? orta sahada ayağına top gelince ne bok yicek diye düşünmekten beynimizi sikmiyoruz bu sene, bizim takımdakilere top gelince; acaba nasıl top atcak ne yapar diye heyecanla bekliyoruz farkında mısınız? "olum bu elmander insan değil lan, 40 derece ateşle oynamış" diyebileceğimiz kadar özverili oyuncularımız var farkında mısınız? yıllar sonra frikik olunca: "aha bak lan asacak selçuk" diye ümitlendiğimiz oyuncularımız var farkında mısınız? alt yapıdan çıkan 2 tane gencecik oyuncu 11 çıkıyor her maç farkında mısınız? bence değilsiniz amq değilsiniz.

    istemiyorum ben ne şakiri ne de bilmem kimi kendimize gelelim önce bunu istiyorum. kahvede maç izlerken anasını skmedikleri oyuncu kalmadı takımda buna melo-elmander-selçuk-muslera-eboue dahil. yuh anasını satayım ya artık maç izlemeye korkuyorum dellenip kavga çıkaracağım diye.

    az sabredelim, işini gücünü bırakıp takımın ihtiyacı var diye gelen başkanımızın arkasında duralım. daha teknik direktörlük yapmam dediği halde: "söz konusu galatasaray ise gerisi teferruattır" diyerek, tükürdüğünü yalayarak* takımın başına gelen impator'a güvenelim. lafta kalmasın bizim sevgimiz şampiyonluklara, transferlere değil armaya sözleri. bu gece eminim en az sizin kadar florya da ya da evinde düşünen takımdan veya takımın başından insanlar olacaktır.
  • 4929
    yenilirse yenilsin aslanlar gibi bizim takımımızdır. biz bam'lı servet çetin'li galatasaray'ı görmüşüz
    bir bursaspor mağlubiyeti çok koymaz.

    ama sayın yöneticilerimiz çıkıp biz çempiyıns ligi hedefliyoruz dedikten sonra fatih terim'in istediği oyuncuları
    alamıyor, kendi kafalarına göre takılıyorsa ince eleyip hiç dokumuyorsa böyle olur.

    kadromuzda
    --- as -------- * ------ alternatif ---
    emmanuel eboue - sabri sarıoğlu
    milan baros - sercan yıldırım
    tomas ujfalusi - gökhan zan ya da servet çetin
    johan elmander - ??? mehmet batdal mı ?

    heralde kadrosundaki aslar ve yedekler arasında çok ciddi kalite farkını görmeyen yoktur. ben demiyorum ki 20 tane
    taş gibi oyuncuyu kaç paraysa alın. ama sabri olmuyor yerine adam lazım, sercan güven vermiyor forvete adam lazım,
    riera ve kazım oynayamıyor kanata oyuncu gerek.

    taa 2-3 hafta önce fatih terim basın toplantısında kendisi söyledi kimleri istediğini.
    xherdan shaqiri kanat oyuncusu, matias suarez forvet, guillame gillet sağ kanat, orta sahanın ortası.
    bizim bu isimlerden elimizde var sıfır. demek hoca zamanında eksikleri biliyormuşta istiyormuş değil mi ?

    yeryüzündeki hiç bir hocayı fatih terim'e değişmem, galatasaray'ı en iyi bilen kişidir. yönetimimiz hocanın isteklerini
    yerine getirirse çempiyıns ligde de iş yaparız stsl'de de...
  • 4930
    ilk 11 transferine değil yedek transferine ihtiyacı olan takımdır. tabii ki as kadro da güçlendirilmeli ama öncelik kulübenin olmalı. artık iş işten geçti ama 20 milyon € bonservis bedelini cebine koyup ömer torpak, serdar aziz / serdar taşçı, mevlüt erdinç, eren derdiyok, hamit altıntop, gökhan töre * gibi türk ve iyi isimleri transfer etmesi gerekiyor. değil shaqiri, messi gelse solda hakan sağda sabri'yle oynayacak. yerli kalitesinin yükselmesi yabancıların da daha kaliteli olmasını sağlar.

    muslera, ujfa, semih, eboue, selçuk ve melo bu takımın * bel kemikleri. emre ve elmander iyiler ama yerlerine daha iyileri kesinlikle bulunabilir bence. hakan, kazım falan ise; neyse bir şey demiyorum ben.
  • 4931
    sağ bek yok (eboue kupada), sol bek yok (hakan balta), sağ açık yok-yetersiz (kazım ya da emre çolak) , sol bek yok-yetersiz (riera ya da emre çolak). bu kadro ile play-off falan çok zor geçer. eboue dönecek, hakan'ı idare ediyoruz ya da arada oynuyo iyi ama hücum yönünden deplasmanlarda, saha şartlarında falan zorluk olduğu zaman sıkıntı çekiyoruz, çok çekeriz..
  • 4932
    2011-2012 kadrosu 1 maç kaybedince hunharca eleştirilmeye başlanmış. herkes teker teker asılmaya başlanmış. ayıp edep yahu birazcık. 23 haftada 50 puan toplamış, bambaştan kurulmuş, geçen senenin enkazıyla seneye başlamış bir takımdan bahsediyoruz. haftaya en yakın takipçilerinden 5 puan önde başlamış, rakipleri kazansa dahi liderliğini kaybetmeyecek bir takım.
    kaybettiği maçta 14şutunun 6sı kaleyi bulmuşken gol atamamış, rakibinin tek şutu gol olmuş o yüzden kaybetmiş bir takım. ayrıca sizin tv başından tahammül edemediğiniz kadın çığlıkları arasında oynamışlar. çarşamba günkü antalya maçında elbet destek verilecek, moralleri düzeltilecek futbolcuların ama bugün sıcağı sıcağına twitter'dan destek mesajları versin taraftarlar futbolcularımıza.

    riera yazmış 9 maç ard arda kazanan da bizdik yine başarıcaz diye. adama sövüp saymış klavye delikanlıları. destek olunsun ki gardları düşmesin, güvenlerini bir an dahi kaybetmesinler. 9 maç kazanırken "adamsın" mesajları atılıyordu futbolcularına gün destek günü, gün onlara düşmediklerini hatırlatma günü.

    unutulmasın ki inandık biz onlara!!!!
  • 4933
    sezon başındakine benzer bir temizlik operasyonunun tekrar gerçekleştirilmesi gereken takımımız.

    fatih hoca'nın tıpkı bam'ı takım rotasyonundan uzaklaştırdığı gibi an itibariyle sabri sarıoğlu, albert riera, gökhan zan, servet çetin, kazım kazım hatta sercan yıldırım'ı takımdan uzaklaştırması gerekiyor.

    bu oyuncular takımın başarılı isimlerinin ahengini aşırı derecede bozuyorlar.

    sabri sarıoğlu : kademe anlayışı yok, hatta eksi değerlerde, yaptığı hatalar stoperleri mevkiinden o kadar uzaklaştırıyor ki göbek boşalıyor, direk pozisyon veriyoruz.

    albert riera : kronik "ispanyol yurtdışında yapamaz" repliğine karşılık, adam geçmiş kapasitesinin yüzde 10'unu oynayamıyor, ataklarda topu o kadar kötü yerlere gönderiyor ki kontra atağa davetiye çıkarıyor.

    gökhan zan : oynayabilmesi için karşı takım forvetinin neredeyse kendisini hiç rahatsız etmemesi gerekiyor, kafaya çıktığı pozisyonların sonrasını hiç ama hiç düşünmüyor, kafa vuramayacağı durumda arkasında neler olabileceği hiç bir fikri yok.

    servet çetin : eski servet kendisini izlese 2'inci maçta satılık listesine koyardı herhalde. devamlı oynamadığında takımdan o kadar kopuk, o kadar savruk ki, risk alması gereken zamanda düz oynuyor, risk almaması gereken yerde pozisyonu zorlayıp topu kaybediyor.

    kazım kazım : yakalarsam atarım, yakalayamazsam bakarım mantığından kurtulması mümkün değil, zira takım oyuncusu kimliğinden çok ama çok uzak. hücumda verilmesi gereken en kötü kararı vermeyi her seferinde nasıl becerdiği konusunda hiçbir fikrim yok. en kötüsünden bir öncekini denese 2 kat iyi onayacak, o derece...

    sercan yıldırım : galatasaray'a gelmiş olmayı kaldıramamış görünüyor, adında büyük takım topçusu ama temelde hala kararlılık problemi var. o top kontrolü olayını 8 yaşında çocuklar bile belli bir seviyede gerçekleştirirken sen nasıl yapamıyorsun? hadi yapamadın, deneme o zaman, tek top oyna, tek vuruş dene... bu kadarına aklın eriyor olmalı.
  • 4935
    milan baros ve eboue bu takım için çok şey anlam ifade ediyor. 2012 için ideal kadro: muslera, eboue, ujfalusi, semih, hakan, melo, selçuk, emre, kazım, elmander, baros
    şeklinde kanımca. baros ve elmander in alternatifi ya da en az bu ikisi kadar iyi bir forvet transferi ve hem sol hem sağ kanatta oynayabilecek oyun zekası ve teknik kapasitesi yüksek bir oyuncuyla bu işi götüreceğimize inanıyorum.
  • 4942
    gelecek sene şampiyonlar ligini hedefliyorsak bu seneden o kadroyu kurmalıydık.eğer devre arası transfersiz biterse eksik olan kadro elbet sezon sonu halledilir ama uyum sorunu cart curt bir sürü problemi var.bu sene playoffta ekstra sakatlık,saçma sapan kart görmesse kritik futbolcularımız şampiyonuz fakat gelecek sezona hazır bir kadro değil
  • 4943
    haftalardır bas bas bağırdığım/bağırdığımız şekilde kanatları hala çok yetersiz olan takım. ligimizdeki stoperlerin en az %70'i fizikli ve uzun boylu. santrafor bu adamların arasında sıkışıp kalıyor. çift forvet oynarsan pozisyona giriyorsun ama forvetlerden biri formsuzsa sonuç yine başarısızlık oluyor. kazanan takımlar; kanat ortaları, alan genişletme, stoperlerin arasını açma, savunmanın arkasına sarkma gibi hamleler yaparak kazanıyorlar. sadece ligimiz için de geçerli değil bu. orta sahada messi gibi bir adamın yoksa kanatlara yayılmaya mecbursun. atılan gollere dikkat edelim kanat etkinlikleri her zaman ön plandadır. kapanan oyunların çilingiri statüsündedir.

    28 ocak 2012 bursaspor galatatasaray maçı ile birlikte net olarak görüldü ki biraz aktif oynayan bir kanat oyuncusu kötü oynasa bile etkili olabiliyor. riera iyi niyetle mücadelesine rağmen vasatı aşamadı. ama takımın hücum gücünü sırtladığı görüldü. bunun asıl nedeni kanat oyuncusuna duyulan acil ihtiyaç. oraya ayağı biraz iyi bir açık koyduğunda katkı sağlıyor, en azından fırsat buluyor, pozisyona giriyor. onun dışında hiç varlık gösteremedi takım.

    emre çolak, colin kazım ve diğerleri winger özelliklerinin yarısına bile sahip değiller. gözlerimiz hala kader keita'yı arıyor. kendisi bana göre o kadar üst düzey bir oyuncu olmamasına rağmen inanılmaz katkı yapmıştı bu takıma. biraz eskiler tabii hasan şaş'ı arıyor. oyun sıkıştığında ayağında top tutabilecek takımı kontra atağa hızlı taşıyabilecek ya da kapanan takımları kanat ortalarıyla açabilecek bu tip oyunculara ihtiyacımız var. her geçen gün etkisini daha fazla hissediyoruz. ara transfer dönemi sonuna da şurada ne kaldı?
  • 4944
    kadrosu güçsüz değil, eksiktir. bana kalırsa da en büyük eksik kanatlarıdır.

    iyi bir takım olabilmek için her mevkinin iyi işlemesi gerekir. oldukça basit ve işleyen bir kural. bu yıl için takımımıza kaba taslak bir bakalım;

    stsl'de 23. hafta sonunda en çok puan toplayan, en az gol yiyen, en fazla gol atan ekip durumunda. görünüş harika.

    kalemizde ve savunmamızda sıkıntı yok. tam kadro olunduğunda gol pozisyonu dahi vermeyen bir görüntü çiziyoruz. sadece alternatiflerin iyileştirilmesiyle o küçük sorun da ortadan kaldırılabilir.

    orta sahada melo ve selçuk ikilisi çok iyi işler çıkarıyorlar. uyumları gayet iyi. orada da bir sorun yok. defans hattında olduğu gibi alternatiflerinin arttırılması veya iyileştirilmesiyle sıkıntı kalmaz.

    geldik zurnanın zırt dediği ve esas sorunun olduğu yere; kanatlar. sezon başından beri bas bas bağıran, sürekli olarak aksayan ve hücumsal anlamda hiç bir zenginliği olmayan mevki bizim açımızdan. ilk maçtan itibaren; eboue-sabri-kazım-riera-emre dönüşümlü olarak denendiler. defansif açıdan takıma olumlu katkıları olduğu aşikâr, ancak onlardan asıl beklenen ofansif zenginliği istenilen düzeyde sağlayamıyorlar. galatasaray gibi bir takımın kanat oyuncusundan beklenilen; her şeyden önce çalım yeteneğinin olmasıdır. bunun yanısıra elbette süratli olması, iyi şut atabilmesi de gerekir. pek tabii elinden geldiğince defansa yardım da olmazsa olmazıdır. mevcut kadroya baktığımızda; bütün bu özellikleri taşıyan 1 tane bile oyuncu yok. kimisi iyi şut atar, kimisi defansa çok yardımcı olur, kimisi de hızlıdır. ama bütün bu özellikleri tek çatıda toplayabilen kanat adamı maalesef yok. esas sorun da burada işte. bu eksiklikte. bu eksiklik kapatılırsa en büyük sorun çözülmüş olur. mümkünse 2 adamla...

    ileri uca baktığımızda milan - johan uyumu çok iyi. fazla sayıda gol pozisyonuna girip & girdirip skora çok olumlu katkıda bulunuyorlar. lâkin birisi sakatlandığı veya kart cezası aldığı takdirde ciddi şekilde aksıyor orası. birinci alternatif konumunda olan sercan; şu zamana kadar beklentileri karşılayabilmiş değil. oraya da bir transfer olsa iyi olur ama bana kalırsa kanat kadar acil değil. tabii bu forvetin sercan'ın bir tık üzerinde olması çok yerinde olur.

    bir de tabii, bütün bu teknik - taktik detayın yanında fatih terim faktörü var. oyuna doğrudan ve olumlu etki eden bir hoca; ki bunun çok faydasını görüyoruz bu sene. 28 ocak 2012 bursaspor galatasaray maçı'nda da yapabileceği en mantıklı değişiklikleri yapmış, ancak top çizgiden içeri girmemiştir. bu sene dışarıda oynadığımız samsun maçı'nda da hemen hemen aynı hamleleri yapmış ve maçı almıştı. o zaman kral ilan edenler, şimdi yerin dibine sokmasınlar. dün akşam ile samsun deplasmanını kıyaslarken şunu da unutmayalım; samsun maçı'nda hoca, ideal ileri ikilisiyle başlamıştı ve elinde extradan bir sercan hamlesi vardı. bunları göz önünde bulundurup eleştirirsek daha uygun olur.
  • 4945
    takımın galip geleceği ve gelemeyeceği maçların belli olmasını bile seviyorum bu sezon. hangi başlıkta yazdım hatırlamıyorum * ama eskişehirspor ve bursaspor maçı öncesinde 4 puan için "şampiyonluk puanları olur" için demiştim, yani bu iki maçta da puan kaybı bekliyordum açıkçası. bence takımın genel performansında bir düşüş yok, her zaman oynadığımızı oynuyoruz ama baros ve eboue'nin eksikliği ciddi problem yarattı hücumdaki yaratıcılıkta. yerli oyuncu kalitemiz puan kayıplarına neden olan en önemli etken bu süreçte. eboue gelmeden içerideki iki maçı kazanacağımızı düşünüyorum ama gaziantep deplasmanında zorlanacağız yine. baros'un formda dönmesi ile orada da galip geliriz belki ve inşallah bu süreci de 5 puan kayıpla atlatırız.
  • 4946
    savunma kurgusu ne kadar verimli olursa sahadaki futbolu o derece güzelleşen takımım. o pozitif oyun, skora yansımasa bile hepimizi mutlu etmeye yeter. ama galatasaray gibi bir takım güzel oyun oynadıktan sonra skor mutlaka sarı-kırmızı lehine gelişir zaten. her 10 maçının 8'ini kazanır bu kalibrede olup da pozitif oynayan bir takım.

    orta saha ve forvet elemanlarından belki 1-2 tanesi değiştirilebilir. maçlık formsuzluklara kafa takmaya gerek yok. dolayısıyla savunma hattından alınan verime kalıyor denklemin sonucu. yabancı kontenjanı, ülkede yeterli kalitede yerli bek olmayışı gibi unsurları göz önüne alırsak, yabancı bir bek transfer etsek bile diğer bek mevkisi yine sabri veya hakan balta'ya kalıyor.

    ujfalusi, gökhan zan'dan belki de 3 kat daha kaliteli bir stoper, bu tartışılmaz. ancak ujfalusi, sağ bek mevkiinde sabri'den de 13 kat daha kaliteli bir sağ bek. yani stoper gökhan-sağ bek ujfalusi ikilisi; stoper ujfalusi-sağ bek sabri ikilisinden çok çok daha kaliteli bir ikili olacaktır genel toplamda. gökhan zan bu takımın stoperi olmalı demiyorum. sabri sağ bekte olacağına gökhan stoperde olsun; toplamda kaybımız çok daha az olacaktır. takımın geri kalanı bu farkı amorti edebilir diyorum.

    kısa vadede maksimum etkiyi yapacak tercih, yabancı bir sol bek transferi ile; yabancı sol bek-semih-gökhan-ujfalusi dörtlüsünü kurmaktır. zira eboue geri dönecek ve ujfalusi bir kaç maç sonra yerine dönecek. transfer yapamıyorsak da, eboue gelene kadar hakan-semih-gökhan-ujfalusi dörtlüsü; sabri'yi barındıran herhangi bir dörtlüden daha evladır.
  • 4950
    gecen sezon olup olup diriirken bu sene kac haftadir lider goturmekte olan takimdir.
    takimin ilk 11'inde toplam * * 9 oyuncu bu sene gorev almakta olup,
    bu sene oynadigi buyuk maclarin hic birinde yenilmemistir. *

    evet transfere ihtiyac vardir fakat suan rakibimiz olan diger buyuklere gore oturmus bir kadromuz hala yoktur, zamanla olacaktir.
    ama galatasaray taraftari zaten hic bir boku begenmedigi gibi bu takimi da begenmemektedir.

    uretkenlik kisitlidir, gelecekte sikinti vardir. sike, puan silme, kume dusurme vs.
    bombok bir sezondan sonra boyle boktan bir sezonda yapabileceginin su ana kadar en iyisi yapmistir.

    her boku da bilmeyin amina koyum ya.
App Store'dan indirin Google Play'den alın