28326
sözde "gelecek vaaden" oyuncuların, artık hiç gelecek vadetmeyen bir teknik direktör ve ekibine teslim edildiği takımdır. fatih terim'in olması gereken yer ya sportif ya da futbol direktörlüğüdür, asla teknik direktörlük değildir. bunu dememin sebebi de şudur. kendisi futbolcularda varolan yeteneği, hala bu işlere ilk başladığı günkü gibi görebiliyor fakat dünya futbolundan, taktik ve antrenman sistemlerinden tamamen uzakta bir profil artık.
geldiğinden beri takımda adale sakatlığı yaşamayan adam bırakmadı ama hala kendisine bir allah'ın kulu çıkıp da 'hocam, hadi oyunu bok gibi oynuyoruz, kanıksadık artık. peki bu adale sakatlıkları nedir? bize bi anlat hele' diyemiyor. veyahut yine kimse çıkıp da, 'tamam hocam istediğin adamları alamadık haklısın, ama biz hücum presi neden organize şekilde yapamıyoruz? evet oyuncularımız yanındaki arkadaşına pas atamıyor, evet topu aldıktan sonra 50 kere dürtmeden edemiyor ama hücum presi yani doğru zamanda doğru yere koşmayı neden öğretemiyorsun, koşmak ya da mücadele etmekten de mi acizler? neden en kıytırık rakipler bile bizim hücum hattımızı 3 saniye içinde 2 pasla geçip direkt orta sahamızla karşı karşıya geliyor' da diyemiyor.
2020-2021 türkiye süper ligi şampiyonluk yarışında takımı potada tutan tek adam gedson fernandes'i 4 ay boyunca alamayıp, kadroyu güya "büyük potansiyel" adamlarla doldurduk. takımda olmayı en fazla hak eden adamı almadık yahu, ilk almamız gereken adamı almadık. daha ötesi var mı? dolayısıyla hem oynanan oyunun rezaleti hem teknik kadronun yetersizliği hem yönetimin gedson konusundaki ağır beceriksizliği hem de mevcut orta saha ve kanat rotasyonuyla en fazla 3'ncü ya da 4'ncü olabiliriz. uzun yıllar sonra ilk kez, zerre umudumun olmadığı bir sezon yaşayacağım. eğer futbol mucizeleri olmazsa da yanılacağımı hiç sanmıyorum. umarım zaman beni haksız çıkartır ve şahsıma bu entry'i afiyetle yedirir.
geldiğinden beri takımda adale sakatlığı yaşamayan adam bırakmadı ama hala kendisine bir allah'ın kulu çıkıp da 'hocam, hadi oyunu bok gibi oynuyoruz, kanıksadık artık. peki bu adale sakatlıkları nedir? bize bi anlat hele' diyemiyor. veyahut yine kimse çıkıp da, 'tamam hocam istediğin adamları alamadık haklısın, ama biz hücum presi neden organize şekilde yapamıyoruz? evet oyuncularımız yanındaki arkadaşına pas atamıyor, evet topu aldıktan sonra 50 kere dürtmeden edemiyor ama hücum presi yani doğru zamanda doğru yere koşmayı neden öğretemiyorsun, koşmak ya da mücadele etmekten de mi acizler? neden en kıytırık rakipler bile bizim hücum hattımızı 3 saniye içinde 2 pasla geçip direkt orta sahamızla karşı karşıya geliyor' da diyemiyor.
2020-2021 türkiye süper ligi şampiyonluk yarışında takımı potada tutan tek adam gedson fernandes'i 4 ay boyunca alamayıp, kadroyu güya "büyük potansiyel" adamlarla doldurduk. takımda olmayı en fazla hak eden adamı almadık yahu, ilk almamız gereken adamı almadık. daha ötesi var mı? dolayısıyla hem oynanan oyunun rezaleti hem teknik kadronun yetersizliği hem yönetimin gedson konusundaki ağır beceriksizliği hem de mevcut orta saha ve kanat rotasyonuyla en fazla 3'ncü ya da 4'ncü olabiliriz. uzun yıllar sonra ilk kez, zerre umudumun olmadığı bir sezon yaşayacağım. eğer futbol mucizeleri olmazsa da yanılacağımı hiç sanmıyorum. umarım zaman beni haksız çıkartır ve şahsıma bu entry'i afiyetle yedirir.