• 57
    yanlış yaptığı için avrupa gol kralını ezeli rakibine gönderen camiadır.
    boyundan büyük laflar ettikleri için emre ve okan’a yol veren camiadır.
    takım kaptanının kulüp başkanının elini öptüğü camiadır.
    bir futbolcunun gitmesi galatasaray’ı yıkacaksa, bence komple kapatalım kulübü!!
    galatasaray’ın değerleri marcao’nun topu oyuna iyi sokmasından on bin kat daha önemlidir.
    marcao giderse çok kötü olur diye düşünenlere saygı duymakla birlikte, bizim bildiğimiz galatasaray arasında fark var derim.
    zaten son yıllarda iyice kaybettiğimiz şeyleri hepten yitirmek çok yıkıcı olacaktır.

    (bkz: 16 ağustos 2021 marcao kerem aktürkoğlu olayı)
  • 75
    30 nisan 2022 galatasaray olağanüstü seçimli genel kurulu iptal ettirilince olağanüstü bir divan kurulu yapıldı ve ortalık haklı olarak ayağa kaldırıldı.
    burak elmas seçimi 11 haziran’a koydu diye yerden yere vuruldu.
    “üçüncü bir aday çıkarsa gölge onun üstüne kalır” dedi iki başkan adayı.
    en nihayetinde 3. bir başkan adayı çıktı ve en çok bağıran başkan adayı onun listesine geçti.
    diğer başkan adayı dostlar alışverişte görsün diye eleştirdi 3. başkan adayını.
    divan’da atıp tutanlar da sus pus, taraftarın bir kısmı fatih terim’i getirme ihtimali var diye dursun özbek güzellemesi yapıyor.
    sezonu geç açmak, transferin gecikmesi gibi olaylar unutuldu gitti.
    madem böyle olacaktı, bu kadar yaygara neden koparıldı?
    mesela dursun özbek yerine abdurrahim albayrak aday olsa herkes bu kadar sessiz kalır mıydı?
    bide son günlerde adnan öztürk ve ahmet özdoğan sürekli “büyük galatasaray projesine az kaldı” gibi bir şeyler söylüyorlar.
    bütün araziler satıldıktan sonra mı büyük projeye başlayacaklar.
    şu an neden yapmıyorlar ve yapmadılar?
  • 74
    galatasaray’a üye olmanın eskiden bir ağırlığı vardı.
    üye dediğin zaman gerçekten kulübün tarihini ve anlayışını bilirdi.
    geçen gece twitter space odasına girdim, konuşmacı yaptılar, hatta galatasarayefendisi de oradaydı.
    neyse bir üye geldi ve başladı konuşmaya.
    öyle bir anlatıyor ki, zannedersin biz mağarada yaşıyoruz.
    bir şey sordum ve saçma sapan cevap verince dayanamayıp çıktım.
    neyse konuyu şuraya bağlayacağım.
    galatasaray üyelerin bir kısmı popülizm hastalığına yakalanmış durumdular.
    genel kurulda konuşayım, sonra onu twitter’dan paylaşayım.
    space odalarında üstten üstten takılıp ahkam keseyim, insanlara bilmişlik taslayayım.
    son 10 yılda başımıza ne geldiyse bu popülizm sevdasından geldi.
    ya bir adam var, kulübe üye. 70 yaşında çok rahat vardır.
    yahu olmadığı space odası yok:)
    geliyor habire konuşuyor, anlatıyor da anlatıyor.
    her gece space odaları dolup taşıyor, kulübü space veya clubhouse’dan kurtarabileceklerini düşünüyorlar ve insanlara akıl veriyorlar.
    üzgünüm ama bu popülizm bize ancak zarar verir, bir gram faydası olmaz.
  • 70
    özellikle genel kurullar televizyondan yayınlanmaya başladıktan ve sosyal medya popüler olmaya başladıktan sonra çok acayip bir kafay girmiştir.
    isim vermeyeceğim ama herkesin bildiği iki seçim bezirganı var, bunlar aylarca clubhouse ve twitter space’de yayınlar yaptılar ve bilirkişi gibi ahkam kestiler.
    bunların ağa babalarının perde arkasında neler çevirdiğini herkes çok iyi biliyor.
    yaklaşık 20 senedir bir şekilde her seçimde ve her olayda kendilerini bir şekilde ortaya çıkartıyorlar.

    bu entryde (bkz: #3360014) ılgaz abi kısaca değinmiş arkadaşlara.
    bunların yaptığı işten galatasaray’a hayır gelmez.
    kendini akıllı sanan burak elmas‘a hem istediklerini yaptırdılar hem de çok güzel ibra etmediler.
    haketmişti filan ama bunların kayığına binen burak elmas’a da geçmiş olsun:)
    diyeceğim o ki; bu işlerin sonu gelmeden bizim burnumuz boktan çıkmaz.
    bugün taraftar burak elmas gittiği için mutlu, biz sevinç çığlıkları atarken onlar abilerini hazırlamaya başladılar bile:)
    aynı şeyleri söyleyip duruyorum ama sorun burak elmas’ın gitmesinden çok daha büyük.
    onu idrak ettiğimizde zaten mevzuyu çözmüş olacağız:)
  • 48
    naif, saf, etkisiz, sinik, pısırık bir camia, camiam. "başına vur ekmeğini elinden al" sözü bizim için tamamıyla geçerli. zaten yaptıkları da bu oluyor, başımıza vuruyorlar ve elimizden ekmeğimizi alıyorlar. biz de elimizden alınan ekmeğin verildiği kişileri tebrik ediyoruz, ekmeği elimizden alanlara karşı da susuyoruz.

    hal böyleyken kendi takımlarının haklarını az da olsa savunanlara "haklarını savunmuyorlar" yaftası yapıştırmaya çalışan taraftarlarımız var ki işin en trajikomik boyutu da bu. örneğin, şike davasındaki reddedilmemiş delillere göre fenerbahçe futbolda trabzonspor'un, basketbolda da galatasaray'ın şampiyonluğunu elinden haksızlıkla aldı. trabzonspor bu şampiyonluğu en azından gündemde tutmayı başardı ve en azından halen oraya buraya başvuru yapıyorlar.

    peki biz ne yaptık? koca bir hiç. hakkını savunmak öyle susarak olmuyor işte. hatta 2014'te yaptığımız gibi asalet mecbur kılar diyerek son maça çıkmayıp gelecek sezon aynı düzen devam etmesine rağmen hiçbir şey olmamış gibi ligde oynamaya devam ederek de olmuyor.

    özeleştiri yapmalıyız ki kendimizi düzeltelim. o yüzden bunu söylemekte beis görmüyorum; galatasaray camiasının hakkını arama konusunda ülkedeki diğer camialardan öğreneceği çok şey var. tabii ki rakiplerimizin yaptığı gibi hakkımızı arama bahanesiyle milletin emeğini çalmayalım ama şu anki tutumumuz da saflığın son noktası (aslında başka bir adı var da sözlükten uçurulmak istemiyorum*). bundan nasıl sıyrılırız bilmiyorum ama ilk yapmamız gereken bu sorunumuzu camia olarak kabullenmemiz ve saha içindeki savaşı önemsediğimiz kadar saha dışındaki savaşı da önemsememiz olacaktır. umarım olur da. yoksa korkarım ki bizi ciddi ciddi tasfiye etmeye azmetmiş durumda olan şer odakları bu çabalarında muvaffak olacaklar.
  • 51
    sanırım mustafa cengiz yönetiminin en çok zarar verdiği yer galatasaray camiası oldu. kulüp içinde birlik beraberlik olmayınca rakiplerin, federasyonun, hakemlerin istediklerini yapabilmesi için daha kolay hedef haline geldik.

    şu an yönetim, florya, taraftar, lise, üyeler herkes kendi bacağından asılıyor. yeni başkan olacak kişi umarım birlikteliği tekrardan tahsis eder ve galatasaray'ın bilinçli yalnızlaştırılmasını -özellikle anadoluda- engelleyebilir.

    not: zamanında mustafa cengiz yönetimine de büyük yanlışlar yapıldı.
  • 41
    tek merkezden düğmeye basılmış gibi, her alandan kuşatma altına alınmış camia. normalde komplo teorilerini komik bulan biri olmamla birlikte bu sefer sürecin garip ve tehlikeli yerlere doğru gitmekte olduğunu düşünmekteyim.

    - önce galatasaray üniversitesi'ne fenerbahçeli rektör atandı.
    - rektör, galatasaray lisesi müdür seçimleri için 2 fenerbahçeli ismi önerdi. (rektör 2 isim önerir, meb. bir tanesini seçer)
    - galatasaray lisesi'ne fenerbahçeli müdür atandı. (galatasaray camiası'nın bam teli) müdür, kulüp yönetim kurulunun doğal üyesi. izin vermezse kulüp, lisede toplantı bile yapamaz.
    - fatih terim'e şapkadan 4 maç ceza çıkarıldı.
    - ceza, tff tarafından 19.05'te (taraftarın bam teli) açıklandı.
    - abdürrahim albayrak'a 6222'den ceza verildi.
    - emlak konut gyo. görüşmeler sürerken aniden riva protokolü'nün iptali yoluna başvurdu.

    devlet içinde kümelenmiş gibi gözüken, anlam veremediğim, düşmanca bir tavır hissediyorum galatasaray'a karşı.
  • 80
    serdar ali çelikler ve türevleri gibi "galatasaray rahat şampiyon olur" diyenlere kulak asmaması gereken camia. evet şampiyonluk yolunda büyük avantaj elde ettik ama sonuçta bitime daha çok var. hatay* maçına nasıl ciddiyetle bakıp kazandıysak kalan haftalarda da aynısını yapıp mutlu sona ulaşacağız maç maç bakarak. bu saatten sonra bizim en büyük rakibimiz fb, bjk veya başak değil rehavettir.
  • 42
    aynı hataya 2 kez düşmez.

    yıllar önce aysal-terim arasında cereyan eden (ettirilen) ve sonucunda aslında hem aysal, hem terim'i galatasaray'dan uzaklaştıran olayları unutmaz.

    bugün fatih terim'e yapılan sistematik algı operasyonunu yemez!

    galatasaray karşıtları, geçmişteki gibi hocamızı ve başkanımızı bizden alamazlar. yeter ki biz isteyelim! terim de, cengiz de bunlara pabuç bırakmayacak kadar dirayetlidir. yeter ki biz arkalarında, hayır omuz omuza yanlarında duralım!

    safları sıklaştırın!
  • 87
    galatasaraylı zenginlerin erden timur öncülüğünde yavaştan meydana çıkıp ellerini taşın altına koymasıyla birlikte kurdu kuşu kıllandıran camia. özellikle icardi'nin alınıp şampiyon kadroya sansasyonel eklemeler yapılması fena kimya bozup kıskançlık yaratmış. dominasyona gidecek yolu engellemeye çalışıyorlar. her şeyi alınan sonuçların belirlemesi gerekirken bırakın saha içi konuşsun diye bir şey yok tabii.
  • 45
    fenerbahçe'nin herşeyiyle saldırdığı bu dönemde her bir unsuru ile birlik olması ve dışarıdakilerle mücadele etmesi gereken camiadır.
    yönetim ile muhalefet arasındaki gerginliklerin ne yeridir ne de zamanı.
    rakip disarida istediği gibi at oynamaktadır. federasyin tarafından kollanmakta, ayrıca türkiyedeki maddi gücünü kullanarak anadolu kuluplerini de abluka altina alıp sindirmekte veya yanina cekmektedir. medyadaki fenerliler daha aktif olarak rol üstlenmekte ve galatasaray'a her fırsatta saldırıp yıpratmaya çalışmaktadır. yine avrupadaki is bağlantıları sebebiyle sacma sapan futbolcularını sacma sapan bedellere satmaktadır. bizim her transfer girişimimizde salça olmaktadır. bu kadar cesareti de kendi ailesinin maddi gücünden almaktadır.
    mevcut galatasaray yönetiminde bu güçle mücadele edecek maddi güç olmayabilir ama biliyoruz ki galatasaray camiası içinde bu anlamda mücadele edecek kişiler de vardır. birlik olunduğu zaman rakip ne yaparsa yapsın deviremez. ama bu bölünmüşlük devam ederse rakip istediği gibi at oynatmaya devam eder, biz de burada sinirlendigimizle kalırız.
    ez cümle:
    kenetlen baska galatasaray yok
  • 76
    diğer kulüpler sadece tff başkanını istifaya davet ederken galatasaray camiası "tüm kurulları ile beraber" tff başkanının istifasını istiyordu. diğerleri yalandan tff'den memnun değilmiş gibi davransa da tahkim ve pfdk fb ve bjk için her şeye rağmen yarışta kalmalarına yardim eden iki önemli kaleydi. mhk hakkında konuşmak bile istemiyorum.

    sesi duyulmuyor gibi davranılsa da geldiğimiz noktada bizim isteğimiz oldu. galatasaraylılar bu savaşı da büyük yaralar ve hasarlar almasına rağmen kazandı.

    tahkim, pfdk ve mhk bu ülke futbolunun en büyük problemleriydiler. yeni üyelerin adil ve tarafsız olup olmadığı ilk beş haftada belli olur. en az transferler kadar önemli şampiyonluk yarışında.
  • 67
    sindirilmiş camia. aralarından üç beş muhalif ses çıksa bile tek yumruk olarak masaya vuramayan camia.
    başkanlar değişiyor fıtrat aynı kalıyor.
    adnan polat sonrası dönemde bir tek ünal aysal sivri çıkışlarıyla dikkat çekti.
    gerisi adeta "boynumuz vermiş olduğunuz hükümlerden ince" dedi.
    oysa ne kadar güzel söylemişti mustafa cengiz;
    geçme namert köprüsünde ko aparsın sel seni,yatma çakal yatağında ko yesin aslan seni.
  • 60
    sosyal medyada troll ordusu olmadan,

    yazılı - görsel medyada oligark desteği olmadan,

    bürokrasi ve kurumlarda siyasi destek olmadan

    taraftar ve yönetimin tepkisel olarak yapabilecekleri sınırlı.

    bjkli troll ordusu kurup bundan utanmak yerine kariyer basamaklarını tırmanmaya devam edenler varken, medyada galatasaray düşmanlarını galatasaray muhabiri olarak atayanlar varken ve siyaset açıktan düşmanlık yaparken camia olarak ne yapabiliriz?

    galatasaray haricinde futbol paydaşlarına kuruş harcanmamalı. asla galatasaray düşmanları izlenip adam yerine konmamalı. en küçük hakaret ve iftiraya dava açacak hukukçu kadrosu teşkil ettirilmeli. başka ne yapsak ters tepecek. işimiz çok zor.
  • 50
    en güçlü simgesi fatih terim olan camia. bir kulüp düşünün başkanı, yönetimi teknik direktörü kadar konuşamıyor camiasını koruyamıyor üstüne teknik direktörü başkanına laf sokabiliyor. türkiye'de eşi benzeri olmayan bir camia, farklı dinamikleri var. lobi olarak en güçsüzü olsa da tarihi, başarısı rakiplerinden fersah fersah ileride.
  • 64
    futbolcularının bol bol gol kaçırdığı, hakemin bariz etkisiyle yenildiği bir fenerbahçe maçından sonra suçu fatih terimde bulandır. fatih terim’in bugün tek suçu son dakikada yediği kırmızı karttır. feghouli’nin kaçırdığı, van aarnolt’un pas çıkardığı, cicaldau’nun altı pastan kaçırdığı, cicaldau’nun çaprazdan vurduğu, kerem’in direğe nişanladığı, diagne’nin karşı karşıya kaçırdığı ve diagne’nin iptal edilen toplam 7 pozisyonda golü bulamayan bir takım vardı sahada, rakibin goller haricinde neredeyse pozisyonu yok. attığı ilk gol bariz faul, bunun haricinde tisserand’ın kırmızısını avantaja bıraksa diagne’ye yapılan bir penaltı da mevcut.
  • 72
    başarıya endekslidir, en iyi ve gurur duyulası özelliği de budur.

    son günlerde konuşulan, anlatılan şeylere hiç anlam veremiyorum. hatta fatih altaylı'nın * köşe yazısında yazdığı yazıya baya şaşırdım.

    son 20 yılda bu ülkenin hangi biriminde başarısız olan birinin tokat gibi görevinden alındığını gördünüz? genelde safsatalarla bu kişi savunulur ve bir şekilde görevine devam eder. en fazla en üst kademeden "köşeye çekilmesi" istenirse görevini bırakır. peki bizde ne oldu, apaçık ve bariz bir şekilde başarısız olan bir adam seçildikten 9 ay sonra gayet de medeni bir şekilde oylandı ve sonucunda görevinden ayrılması sağlandı.

    hiç laga lugaya girmeye gerek yok, adam başarısızdı ve gidiyor. tekrar yazıyorum, başarısızdı. başarısız insanlara müsaade ettikçe her geçen gün yerine geçebilecek doğru insandan çalar ve fırsat maliyetine katlanırsınız. nitekim bu işin güzel bir yolu yok, ibra edilmeyen her başkan uzaktan mağdur görünür. lan böyle olmasa mıydı dersiniz, ama tam olarak böyle olmalıdır.
  • 78
    paspas edilmiş camia.

    fenerbahçe, trabzonspor, beşiktaş, başakşehir ve hatta çaykur rizespor kadar gücü olmayan camia.

    yıllardır hakemler, federasyon ve kurulları, medya alenen galatasaray'ın hakkını yerken adeta felçli bir hasta gibi bu duruma hiç bir tepki veremiyor.

    en acısı da şu devran dönse bile galatasaray camiası dönemeyecek gibi

    https://twitter.com/...sHnhtsK2svA&s=19
App Store'dan indirin Google Play'den alın