• 1927
    krasic ve yobo için görüşmelere başlamışlar. * krasic'in bu yaşında türkiye'ye geleceğini sanmıyorum ama olur da gelirse orta sahalarındaki ileriye top çıkartan oyuncu eksikliğini büyük ölçüde giderir bence. yobo zaten bildiğiniz bi gidip bi geliyo pazara. artık yalama oldu.

    tekrar ediyorum krasic, fenerbahçe'nin kap'a bildirip de alamadığı ilk oyuncu olabilir.
  • 1928
    yobo ve krasic'in gelmesi halinde yabancılarıyla ilgili sıkıntı çekecek takımdır. yobo ve baroni'den sonraki 4 yabancı hakkı için 5 adayı var çünkü. krasic, stoch, kuyt, alex, sow.

    yok lan ya da hiç uğraşmasınlar. şike bile serbest nasılsa bunlara. 7 yabancıyla oynarlar. demirören'e de yobo pazara gitti sahaya yansımadı falan deseler oldu bitti. onu yediremezlerse alex zaten koşmuyo derler. alternatifler bulunur aziz sen bi düşünedur bak bu fikri.
  • 1929
    fenerbahçe'nin bir geleneği olan elemelerde ki kötü sonuçlardan sonra taraftarın gazını almak için yapılan transferlerin birini daha yaşıyoruz. yobo ve krasic'i borsaya bildirdiler. yobo kesin gelir ama everton 2 yılda iyi yoldu fenerbahçe'yi. en az 2 milyon € konuşuluyor. iki senedir aldıkları kiralama ücretleri de bir o kadar. yıllık ücretinden de kurtuldu everton. bence gayet güzel bir alışverişti everton için. yobo transferinden sonra ya bekir ya da egemen kulübeye gidecek. ben bekir'in gitmesinden yanayım çünkü egemen daha hataya müsait bir oyuncu. yobo bir nebze daha defansı toparlayacaktır ama yine aranan kan mı bilmiyorum.

    krasic transferine gelirsek krasic aşırı milliyetçi bir sırp olduğunu biliyorum. bu yüzden türkiye'ye gelmeyeceğine dair haberler okuyordum ama bugün kap'a bildirildi. 2 senedir almak için uğraşıyordu aykut kocaman ama krasic gelmek istemiyordu. juventus'un yedek kadroyla bile çıktığı hazırlık maçlarında kulübede oturuyordu krasic. muhtemelen başka talibi çıkmadığı için mecburen geliyor fenerbahçe'ye. rakibim için en istediğim şey gönülsüz bir oyuncuyu almaları. yıldırım demirören quaresma için ilk teklifi yaptığında quaresma türkiye'ye gelmek istemiyormuş. yıldırım demirören de oyuncuyu alabilmek için yıllık ücretin de zama gitmiş bonuslar falan filan şimdi quaresma'nın durumu ortada. kısaca gönülsüz gelecekse gelsin krasic. krasic defansa çok yardım etmeyen bir oyuncu ama fenerbahçe'nin ileri doğru gidememesini de çözecek bir tarzda oyuncu. topu alınca yardıran tiplerden.

    sadede gelirsek yobo transferi defansı toplar fenerbahçe'ye yararlı olur ancak şu an fenerbahçe defansında yabancı oyuncu yoktu. yobo'nun oynayacağını düşünürsek fenerbahçe'nin 1 yabancı hakkı ellerinden uçtu gitti. e krasic te geldi. böylece fenerbahçe lig maçlarında ya sow'u ya da stoch'u bilemedin alex'i kesmek zorunda. bu takım da alex'i kesmek yürek ister. o yürekte aykut kocaman'da yok. ben bu transferlere sevindim kısacası. işimiz biraz daha kolaylaştı.

    bu oyuncuların gelmesi 2-3 günü bulur takıma alışmaktı falandı filandı derken bunlar vaslui maçına çıkamaz. yeterli kondisyonları olduğunu da düşünmüyorum çünkü yobo tek başına idman yapıyordu. krasic ise juventus'u pek sallamadığından istenilen düzeyde değillerdir. süper kupa maçına yetişmelerini zor görüyorum. bakalım zaman neler gösterecek.
  • 1930
    sike sürülmeyecek akla sahip olmayan yönetime ve teknik heyete sahip olan takımdır. göz boyamak için yaptıkları transferler yönetimlerinin işi. takım içinde küsen, oynamak istemeyen futbolcular da teknik heyetinin işi. dün vaslui koyacaktı zor kurtuldular, yarın yine vaslui koyacak elenecekler, jeton yeni düşüyor. yobo ve krasic'le ilgileniyormuşlar. lan messi ile ilgilenseniz kaç yazar. şampiyonlar ligi maçlarından önce transferleri bitirmemek hangi akla hizmettir. eleneceğini anlayınca transfer girişiminde bulunmak ne mantıktır?

    yani bazen cidden bizim ajanların yönettiğini düşünüyorum bu kulübü. lan biz yönetsek bu kadar zarar vermeyiz. lan bi teknik direktör düşünün, sizi 2 kere şampiyonlar ligi ön elemesinden eletmiş, bir kere de uefa kupası elemelerinden eletmiş. lan bank asya takımı olsan tutmazsın bu adamı.. bunlar hala nasıl koydu aykut kocaman?

    yani hala çıkıp sözlükten iyi transfer yaptılar olum diyen var. afedersiniz ama yarrak gibi kadro kurdular. yani 30 küsürlük kuyt kanatta, 30'luk semih forvette, geriye dönük örümcek mehmet ortada, arkalarında bekir, mağara adamı hasan, diğer tarafta overrated gökhan.. arkadaş bunlardan hiçbiri galatasaray'ın şuan ki kadrosunda 11'e giremez. ama adamlar bunları baştacı edip şampiyonlar ligi maçına çıkarıyorlar.

    en çok neye üzülüyorum biliyor musunuz?
    bunlar sahaya çıktığında çalan şampiyonlar ligi müziğine... yazık la.!
  • 1935
    milos krasic transferi çok iyi bir transferdir isim olarak. fakat şu unutulmamalıdır ki adamların hala orta saha sıkıntısı var. mehmet topuz'u muhtemelen o mevkide kullanacaklar ama onu da geldiğinden beri körelte körelte bir hal oldular. bir anda takımda fasulye rolünden esas oğlan rolüne terfi etti ve merak konusu olan o, bunu kaldırabilecek mi?

    krasic transferi iyi bir transfer tabi sow'u satarlarsa. aksi takdirde sow kuyt stoch alex krasic 5 lisinden birileri kesik yiyip duracak. stoch bir daha kulübede uzun sürede oturmayı kaldıramaz. öyle bir durumda devre arası rusya'ya uçak biletini alır. alex' değinmiyorum bile. o'nu oturtursanız aykut'a uçak bileti aratırsınız. sow buradaki en büyük aday. eğer göndermezlerse büyük sorun yaratır. şimdiden söylüyorum.

    fenerbahçe iyi transferler yaptı fakat değindiğim gibi isim olarak. orta sahada emre belözoğlu tipinde bir adam bulamazlarsa kırılgan yapıya bürünürler. (bkz: galatasaray 2009-2010 sezonu)
  • 1937
    orta saha ikilisi mehmet topal- baroni olduğu sürece sorun yaşayacaklardır.

    geçen yıl emre-baroni ikilisini bir düşünün. emre topu alıp dönüp ileriye taşıyabiliyordu baroni'yle. ama mehmet topal aşırı defansif bir ortasaha. sol bekten alacağı pası anca stopere atabiliyor. isterse kanada 7 değil 70 milyon euroluk adam alsın gene de orta saha bu şekilde oldukça sorun olacaktır.
  • 1938
    baskani mahkemede galatasaray'i agzindan dusurmez, yeni transferleri de galatasaray'a gol aticam der daha ilk demeclerinde. hakan bilal kutlualp anelka'yi transfer ederken kendisine galatasaray'a karsi galip geldikleri maclari telefonundan izletiyordu. sonra hincal uluc galatasaray'da fenerbahce kompleksi var yazar tribunde 5 dk fener'e kufredilse. bu garip dunyanin ezik takimidir fenerbahce!
  • 1940
    uyumayın...

    --- alıntı ---

    şike davası görülürken kamuoyu, hukuksal anlamda yaptıklarıyla trabzonspor'un haklı adalet arayışı için var gücüyle çalışan bazı kahramanları tanıdı. bunlardan birisi de bıkmadan, usanmadan bu hak arayışında gönüllü olarak çalışan atilla dilaver'di. atilla dilaver mahkemenin kararının ardından çalışmalarını sonlandırmadı ve yargıtay aşaması için araştırmalarına başladı. kendi twitter hesabından bilgilendirmeler yapan atilla dilaver konuyla çok önemli bir belgeyi ortaya koydu.

    atilla dilaver'in yayınlamış olduğu 25 nisan 2011 tarihli "fenerbahçe yönetim kurulu kararları" başlıklı belgenin beşinci kararında ilginç bir detay söz konusu. şike davasının nihai kararını verecek olan yargıtay'ı ilgilendiren bu kısım akıllara soru işareti getirdi ve atilla dilaver de bu konuya dikkat çekti. atilla dilaver twitter hesabından "beş tane yargıtay üyesi de yönetim kararı ile fenerbahçe üyesi. acaba bu hakimler mi bakacak bu davaya?" şeklinde bir soru yöneltti. bu soru özellikle haksızlıklarla boğuşan trabzonspor taraftarlarını endişelendirdi.

    http://www.zaguda.net/.../AzaPN_YCMAE6A42.jpg

    bahsi geçen belgedeki yönetim kurulu kararları'nın beşinci maddesi aynen şöyle: "kulüp tüzüğümüzün 10. maddesi gereğince, muğla il jandarma komutanı sn. fevzi kurşun, yargıtay üyesi sn. abdülkadir şahabettin sertkaya, yargıtay üyesi hüseyin güngör babacan, yargıtay üyesi sn. yakup ata ve yargıtay üyesi sn. sadi güven'in kulüp üyeliğinin kabulüne oy birliği ile kabul edilmiştir."

    kamuoyunun bir bölümünde bazı yargıtay üyelerinin fenerbahçe üyesi olması rahatsızlık yaratsa da belgede ismi geçen kişilerin fenerbahçe üyesi olmalarını normal karşılıyor ve zaguda.net olarak yargıya olan güvenimizi yineliyor, şike soruşturmasını yürüten savcı mehmet berk ve mahkeme başkanı mehmet ekinci’nin de fenerbahçeli olduğunu hatırlatıyoruz.

    --- alıntı ---

    http://www.zaguda.net/...a-guveniyor/551.html
  • 1942
    adamların şampiyonlar ligi eleme maçı var, ilk maçta evlerinde götü götüne berabere kalmışlar ve katılmaya çalıştıkları turnuvaya geçen sene şikeci olduklarından katılamamışlar. bu hırsla şampiyonlar ligine asılmak varken buna rağmen taraftarları o maçtan günler sonraki süper kupa maçını konuşuyor. neymiş ezeli rakipmişiz de bilmemne.

    vizyonsuzluktan öleceksiniz amınakoyim tek derdiniz biziz. kulüp liglerden çekilse ama her sene bizle maç yapsa kabul edersiniz allahın çapsızları sizi.
  • 1944
    ballarını sadece bala attığı gollerle, rakibin penaltı kaçırmasıyla falan değerlendirmememiz gereken kulüp.

    zira bu akşam vaslui'yi yenip ikinci tura çıktılar. fakat balları farklı yerden işlemeye devam etti.

    bu akşam brugge kopenhag maçı 2-2 devam ederken son dakikada brugge'un attığı nizami golü hakem vermedi ve ardından kopenhag gol bulup 3-2 öne geçti, kopenhag tur atladı böylece. ve böylece fenerbahçe seribaşı olmaktan kurtuldu. eğer brugge eleseydi fenerbahçe seribaşı olacaktı. eğer seribaşı olsaydı malaga, udinese, lille, monchengladbach arasından bir takım gelecekti fenerbahçe'yi. ama şimdi seribaşı olmadılar ve panathinaikos, braga, kiev, kopenhag, spartak moskova arasından rakip gelecek fenerbahçe'ye. yani diğer takımlara göre daha kolay takımlar.

    bir takımda bu kadar bal olur arkadaş, daha ne diyeyim!!
  • 1945
    --- alıntı ---

    f.bahçe'nin karı tepetaklak!

    daha önceki bilançolarında gelirlerinin yüzde 80-85’i, giderlerinin ise yüzde 15-20’si yer alan fenerbahçe yeni yapılanma ile bu sezon giderlerinin tamamını bilançoya ekleyince kârı yüzde 94 düştü. kârı yiyen kalem ise giderlerdeki artış oldu.

    habertürk'ün haberine göre; bu yıl transfer döneminde harcadıkları milyon euro’larla adeta para saçan fenerbahçe ve galatasaray bu akşam oynanacak olan süper kupa finalinde gövde gösterisi yapmaya hazırlanırken, fenerbahçe dün 1 haziran 2011-31 mayıs 2012 dönemini yansıtan 2011 yıllık bilançosunu açıkladı. buna göre, fenerbahçe’nin kârı yüzde 94 azaldı. fenerbahçe futbol anonim şirketi’nin açıkladığı bu bilanço çok önemli. çünkü, bu bilanço şirketin ana sözleşmesinde yapılan değişikliğin ardından, gelir ve giderlerin tamamının mali tablolarının yansıtıldığı ilk yıllık bilanço.
    bilindiği gibi borsada işlem gören şirketin ismi daha önce fenerbahçe sportif a.ş. idi ve bilançosunda fenerbahçe’nin gelirlerinin yüzde 80- 85’i, giderlerin ise yüzde 15-20 gibi bir kısmı yer alıyordu. bu durum da fenerbahçe’nin finansal yapısını sağlıklı incelemeye pek olanak vermiyordu. yeni yapı ile birlikte fenerbahçe’nin finansal yapısı daha şeffaf hale gelmiş oldu.

    kâr sadece 5.9 milyon tl

    yeni yapıya göre açıklanan yılık bilançoya göre, şirket, 31 mayıs 2012 itibarıyla 5.9 milyon lira kar açıkladı. eski mali yapıya göre açıklanan bilançoda fenerbahçe geçen yıl 96.8 milyon lira kâr açıklamıştı. daha önceki
    mali yapıda fenerbahçe sürekli yüksek kâr açıklıyor ve bu kârın büyük bölümünü temettü olarak dağıtıyordu. ancak şirket için bu yapı sürdürülebilir değildi.

    borçlari 244 milyon liraya ulaşti

    bu akşamki süper kupa finalinde en güçlü kozu dirk kuyt olan fenerbahçe’nin bilançosunda dikkat çeken bir başka kalem de borçları. mayıs 2011’de toplam borcu 23.2 milyon lira olan sarı - lacivertlilerde bu rakam 10 kat artarak 244 milyon liraya ulaştı.

    tahvile 3 milyon tl faiz ödendi

    galatasaray’da da zarardaki futbol aş şirketini halka açtığı kârlı sportif aş ile birleştirince 50 milyon doların üzerinde kâr eden ve temettü dağıtan yapı gitmiş, 100 milyon dolar zarar açıklayan bir şirket oluşmuştu. bu yapı sürdürülebilirlik açısından daha sağlıklı bir yapıydı. ancak fenerbahçe’nin borçlarındaki artışta şubat ayında yaptığı 100 milyon liralık tahvil ihracı etkili oldu. fb’nin 2 yıl vadeli 3 ayda bir kupon ödemeli çıkardığı tahvile mayıs 2012 itibarıyla tahakkuk edilen faiz 2.9 milyon lira oldu.

    futbolcularinin değeri 115.8 milyon tl

    29 şubat 2012 itibarıyla net defter değeri (lisans değeri) 93.8 milyon tl olarak açıklanan fenerbahçeli futbolcuların değeri mayıs 2012 itibarıyla 115.8 milyon tl ulaştı.
    öte yandan söz konusu dönemde fenerbahçe’nin satış gelirleri 246.5 milyon tl olurken, satışların maliyeti 235.6 milyon tl oldu. şirketin, fenerbahçe spor kulubü’nden 72.9 milyon tl alacağı olduğu bildirilirken, söz konusu alacağın herhangi bir vadesi olmadığı belirtildi.

    --- alıntı ---*

    bunu yazan tosun'a selamlar efenim.
  • 1947
    galatasaray'dan iki fazla resmi maç yapmış olmasına karşın fizik gücü yerlerde sürünen takım. lige harika hazırlanmışlar. defanstan ya da orta sahadan ileri top taşıyacak adam yok. yobo gelecekmiş. gelsin. o da zaten kırılgan bir stoper. ben şu saatten sonra bir orta saha oyuncusu alabileceklerini pek düşünmüyorum. deplasmanlarda yine acayip derecede zorlanacaktır.
  • 1950
    ligdeki en ciddi hatta tek ciddi rakibimiz olduğuna göre 2012-2013 sezonu öncesi bir analizi de haketmekte.
    takımın en sorunlu bölgesi orta sahası bu net. her ne kadar saha içerisindeki karakterinin düzgün olmadığı yönünde spor kamuoyunda ortak bir kanı oluşsa da emre belözoğlu bu sezon fenerbahçe için çok büyük kayıp oldu. aslında bu kaybı fatih terim, aykut kocaman farkı olarak da özetleyebiliriz. çünkü adam yönetmek bir sanattır ve melo, engin baytar gibi oyuncuların yönetildiği zaman nasıl katkılar verdiğinin örneğini geçen sezon bir çok defa yaşadık. transfer sezonunun en büyük hatası bence emre belözoğlu'nun fenerbahçe'den gönderilmesi oldu. en azından eksikliğinin nasıl doldurulacağı planlanmalıydı. alınan mehmet topal ise kesinlikle fenerbahçe'nin aradığı adam değil. müthiş bir transfer israfı oldu kanımca. stoper olarak kadroya zenginlik katabilir ama özellikle top kullanma sıkıntısı yaşayan bir defans hattı önünde bu adam olmaz.

    güzel transferler de yapıldı. süper kupa finalinde kuyt gösterdi ki bu sezon takımı için büyük silah olacak. yine krasic gerçekten etkileyici bir isim. egemen de türkiye şartlarında yabancı sınırı da düşünüldüğünde o bölgede idare eder. yanına yobo yerine daha kaliteli bir isim alsalar güzel bir defans hattı bile diyebilirdik. hasan ali kaldırım'ın bir miktar overrated olduğunu düşünüyorum.

    bu kadro nasıl en iyi oynar sorusuna gelince, ideal sistemin 4-4-2 olacağını düşünüyorum. kritik soru orta sahanın ortasında hangi 2'li oynamalı. bence geçen sene emre'ye emanet ettikleri defanstan top alıp topu hücuma yönlendirme işini yapacak adam ellerindeki kadroda bir tek cristian'dır. partneri ise benim gözümde alternatifsiz mehmet topuz olur. fenerbahçe değil ama kayseri performansları oldukça etkileyiciydi. temposu, kayseri'de ki skora katkı gücü ve defansif açıdan da güçlü olması dikkate alındığında cristian'la uyum sorununu aşarlarsa fenerbahçe'ye türkiye standartlarında iyi bir orta saha bloğu kazandırır.

    ellerindeki takım aykut kocaman niye göremiyor bilmiyorum ama orta sahaya önemli bir oyuncu istiyor. ancak bu noktada sanırım bir miktar yabancı sorunu yaşayacaklar :) aslında kimi taraftarımızın pas trafiğine müthiş katkısına ve saha içerisindeki enerjisine rağmen beğenmediği emre çolak orta sahalarına ilaç olur. keza şu sıralar kendi taraftarımız dahil spor kamuoyunun linç etmekle meşgul olduğu engin baytar da. hamit'i ellerinden almamız ise gerçekten büyük darbe oldu fenerbahçe'ye. orta ikilide takıma büyük katkısı olurdu. bu bölgedeki tüm sıkıntılarını giderirdi.

    defans hatları ise zaten hemen hemen belli. solda hasan ali, sağda gökhan, ortada yobo, egemen. serdar kesimal bu ikiliyi zorlar. kalede her daim karakter sorunu yaşayan volkan büyük güç. omzundaki sakatlık uzarsa fenerbahçe çok sıkıntı yaşar.

    göbekteki bu ikilinin sağında krasic, solunda ise stoch oynar. forvet hattı kuyt ve sow'dan oluşur. aykut kocaman sow'u niçin ikinci plana attı bilemiyorum ama hem çok kolay gol atan bir oyuncu hem de rakip savunmayı kaosa sürükleyen bir oyun stili var. evet saha içerisinde biraz pasif ve oyuna katkısı az gibi duruyor ama kimi futbolcular sürekli ölü bölgeler arayarak oynar. bu nedenle takibi zor ve stoperleri zihin olarak çok yoran bir futbolcu sow. oynarsa sezonu en az 20 golle tamamlar diye düşünüyorum. ayrıca oyun karakterlerini kuyt'la birbirlerine çok yakıştırdım. birbirlerini tamamlar nitelikte futbolcular.

    evet bu sene alex'i ideal kadrolarına yazmadım ancak bu hala en iyi oyuncuları olduğu gerçeğini değiştirmez. forvet hattında sık sık sow'la yer değiştirecektir zaten. ama yaşı itibarıyla artık yedek klübesinde kritik anlarda oyuna girecek büyük güç olma vakti geldi. tabi yedek beklemeyi sorun etmemeli. eğer bu konuda sıkıntı yaşamaz ve 4-4-2'ye uyum sağlama sürecini problemsiz şekilde aşarlarsa sahada daha dinamik ve saldırgan bir fenerbahçe olur. takımın skor üretmek için alex'e bağlı olması sıkıntısını da atarlar.

    sonuç olarak en büyük handikapı sınırlı analiz yeteneği, zayıf taktik bilgisi ve kötü adam yönetimiyle aykut kocaman'dır bu takımın. başlarında aykut değil de lucescu olsa cidden korkulacak bir rakip haline gelirlerdi. çünkü ellerindeki kadro geri blokları çok kaliteli olmasa da oldukça iyi bir kadro. hakemler, federasyon ve satılmış spor medyası ise ortaya koydukları müthiş fenerbahçe yalakalığıyla en büyük avantajları.
App Store'dan indirin Google Play'den alın