resim
Felipe Melo de Carvalho
Takım:Fluminense
Mevki:Stoper
Yaş:41
Boy:1.83
Uyruk:Brezilya
  • 4251
    mahallede 2 çocuk kavga etse ve bunlardan biri kendi çocuğumuz olsa naparsak onu yapmalıyız melo konusunda bence. bu kavga durumu nasıl yorumlanır? herkesin kendi taktikleri vardır tabi. ama benim yapacağım şey oğluma tek bir tokat atmadan onu bir şekilde bu tip olaylardan uzak tutacak bir konuşma olurdu. diğer çocuğun muhtemelen babasıyla* kavga ederdim öncesinde konuşmayı deneyerek, sonra da kavatlık yaparsa ağız- burun dalmak. ama dediğim gibi yapacağım konuşmayla, verilecek cezalarla oğlum bir daha hayat boyu kavgadan uzak durmadıktan sonra ben mutlu olamazdım, çünkü benim canımdır ciğerimdir oğlum ve kavgada üstün gelse bile ne gerek var abi!! hayat konuşarak, anlaşarak ve yeri geldiğinde kavgadan kaçarak güzel zaten yeterince, ne kavgası oğlum. işte sözün özü, böyle bir hikaye biz aile olduğumuz için şu an galatasarayda uygulanmalı ve baba*, oğlunun* bir daha kesinlikle kavga etmemesi için kendi taktiklerini* uygulamalı. orasına biz karışamayız sonuçta. yoksa sahada her an 10 kişi kalabileceksek galatasaray olarak yemişim melonun oynadığı futbolu. azıcık disiplin, olgunluk ve profesyonellik melo. çünkü bundan sonra alacağın şans son şansın aslanım.
  • 4252
    bir galatasaray taraftarı olarak 27 aralık 2013 galatasaray besiktas macinda kırmızı kart gördükten sonra fatih terim'e yaptığı hareketi asla affetmeyeceğim oyuncu.

    ha benim affetmem onemli mi ? hayir sadece rengim bilinsin istedim.

    bu oyuncusunu satmak degil hocasina sahip cikmaktir. bir oyuncunun hocasina yaptigi bu tip hareketleri hele birde bu camia icinde mazur goreceksek elestiremeyeceksek dukkani kapatip gidelim zaten.

    not : isbu entry kimseye cevap niteligi tasimamaktadir. bir futbolcu icin taraftarin birbirine sert tepki gostermesinide anlayamiyorum hepimiz gatasarayin iyiligini istiyoruz unutmayalim
  • 4253
    27 ocak 2013 galatasaray beşiktaş maçında tükürmemiştir, tükürme teşebbüsünde bulunmamıştır, tükürmeye niyetlenmemiştir.

    pozisyonda büyük olasılıkla karşılıklı küfürler veya fuck off'lar söylenmiştir.

    oğuzhan denen pek karakterli oyuncu sayesinde atılmıştır ve bütün fbjk'li aç köpekler linç etmek için sırada beklemektedir. bir de biz malzeme vermeyelim.
  • 4255
    5 parmağın 5'i bir değil. o hareketi * takımdaki başka bir futbolcu yapsa serzenide bulunabilirdim. ama melo yaptı. bir şey diyemiyorum. yapan melo çünkü. yenilsek de değişen bir şey olmayacaktı. uefa finalinde hagi'ye kızabildin mi? hayır. siki sağ olsun dedin, dedik. melo'nun da siki sağ olsun.

    1-erkek adam çapkınlık yapar.
    2-iyi topçu arıza yapar.
    3-kızını dövmeyen dizini döver.

    yarın sabah kiralık kontratosu 12 ay uzatılsın.
  • 4256
    burada gelip, tükürdüğü her şeyi ile belli olan bir adamı savunan ve kollayan bazı takım taraftarları gibi seni savunamam. galatasaray'da oynuyorsan, tükürmesen bile bu tür spekülasyonlara neden olacak hareketler yapmayacaksın. bu tecrübeye sahipsin, kendinden kaç yaş küçük bir oyuncunun seni tahrik etmesi ile kırmızı kart görüyorsun, onun oyununa geliyorsun.
  • 4257
    27 ocak 2013 galatasaray beşiktaş maçında haklı veya haksız yere kırmızı kart görmüş olan futbolcumuz. yav arkadaş maça bireysel ve takım olarak süper başlamışsın, rakibi eziyorsun, skor dahil her türlü istatistiklerde öndesin ne bok yemeye elin bebesiyle takışır, kırmızı kart görürsün. zaten hemen hemen benzer olaylar neden ile ortalık karışmış, fenerliler ortalığı birbirine sokmuş, olanlar olmuş. bir insan hiç mi etrafından ders almaz, bu kadar bencilce, kafasına göre davranır. riera ile kavga ettin eyvallah dedik, takım arkadaşı dedik, aile arasında olur dedik, dedik oğlu dedik. ama bu olay bence bardağı taşırmıştır. her zaman demişimdir futbolun bir kısmı da "kafa" ile oynanır. melo atıldığı ana kadar fizik ve kondisyon olarak ne kadar iyi oynadı ise bir o kadar da kafasızca bir hareketle takımını eksik bırakmış ve bana göre ihanet etmiştir. bu olayın başka bir izahı yoktur. zaten leş yiyiciler takımın etrafında dolanıyor, millet ortalığı karıştırmak için elinden geleni yapıyor. bu kadar olay yetmezmiş gibi bir de bu hareketi yapıyorsun.

    riera olayında fatih terim melo'yu affetmedikleri tarzında bir açıklama yapmıştı. o olayların üzerine melo'nun bu hareketinin kabul edilebilir bir olay olduğunu düşünmüyorum. onu seven ve destekleyen bunca taraftara resmen ihanet etti. başka bir şekilde ve başka bir maçta kırmızı kart görse idi insanlar bu denli tepki göstermezlerdi. ancak gerek kartı görüş biçimi gerek gördüğü maç ve daha önceki vukuatlarından dolayı hem kendine hem takıma yazık etti.

    konunun objektif olma ile falan uzaktan yakından alakası bulunmamaktadır. böyle bir şekilde kart görmenin ve bu şekilde davranışların sürekli hale gelmesinden ötürü melo'nun mazur görülecek bir tarafı kalmamıştır benim gözümde. bu şekildeki disiplinsizliklerin telafisi imkansızdır. ve daha önce de hem bizim klübümüz hem farklı klüplerde de görüldüğü gibi bir kez olayları affedip, üzeri örtüldükce ileri ki zamanlarda daha farklı boyutlarda cereyan ediyor ve yine zararı klüp görüyor. bundan ötürü bu olayda gs camiası tavrını net bir şekilde ortaya koymalı ve gerekenleri ivedi bir şekilde yapmalıdır
  • 4258
    fatih hoca bir akrabasını kaybettiği için başlığına yazamadım. "melo'nun kendisine yaptığı hareket" çok dillendirildiği için buraya yazıyorum. fatih hoca kendi gençliğini düşünsün ve melo ile empati kursun sadece... eğer hoca bu çocuğa sahip çıkmaz, sırtını dönerse büyük bir hayal kırıklığına uğrarım. ha bu hocanın umurunda olur veya olmaz çok önemli değil. ama allah'ın umurunda olur. ben hocayla anlaşma imzalandığı gün sırtıma formayı geçirmiş ve o yazı hep göğsümde sarı kırmızı armayla geçirmiş biriyim.(u: şikeciler sarı kırmızı forma içinde gerine gerine gezmemi kendilerine nispet olsun diye yaptığımı sanıyorlardı. halbuki ben hoca için giymiştim.) hocanın olmadığı senelerde o heyecanı hiç duymadım. artık kırk yaşındayım ve hocayı bugüne kadar hep desteklemiş bir taraftarım. en azından kendisini dönemlere bölüp, periyotlara ayırmak gibi bir edepsizlik yapmadım. hep bir ağabey gözü ile baktım hoca'ya. yaşadıklarını, uğradığı haksızlıkları çok çok iyi biliyorum. yani kendisine o derece saygı duyan bir galatasaraylıyım. benim gibi düşünen galatasaraylıların olduğunu ve bunların diğerlerinden daha az olmadığını da biliyorum. şimdi iblisler hocanın melo'yu infaz etmesini bekliyor. hoca inşallah o tuzağa düşmez ve oyuncusunu yedirmez. eğer o tuzağa düşerse "oyuncusunu yediren 'ego'lu hoca" olarak anılır.
    yazık lan melo'nun yerinde olmak istemem. ben sahada elimden geleni yapayım, bana her tür çirkeflik yapılsın, üstelik kimse beni sahiplenmesin, yaptığım herhangi bir şeye küçücük dahi olsa müsamaha gösterilmesin, sonra da suçlu ben olayım. var mı lan öyle bir adalet?
  • 4259
    bir hagi olsa, hani takımı oynatsa, aham şaham birşey olsa idare edersin de ulan riera'yı dövdün, 2 ay fazladan tatil yaptın, hem formsuzsun gelmiş hala hem ortalığı karıştırıyorsun hem de hocana saygısızlık yapıyorsun.

    senin yüzünden koskoca takım bir derbide pozisyon gereği olmadan 10 kişi kaldı.

    hem kelsin hem fodulsun, hala takımı geriyorsun. kimse senin sıkıntıların yüzünden bu takımda ceza çekmek zorunda değil.

    bu bir derbi, bu maçı kaybetsek çok şeye mâl olabilir.

    kral değilsin birşey değildin, tribüne oynayan şark kurnazının tekisin, bir de ortalığı karıştırıyorsun.

    elin oğlu gelecek burada bir sezon futbol oynayacak ondan sonra arkadaşlarına, teknik direktörüne saygısızlık yapacak, skini sallayarak gezecek.

    bulunmaz hint kumaşı değilsin ki birader.
  • 4263
    beni çok sinir ettin melo. tükürdün ya da tükürmedin. büyük takım topçusu sinirine hakim olur. eğer bugün puan kaybı yaşasaydık en ufak bir ihtimalle bile affedilemezdin. ancak bence artık senin bu sinirli tavırlarına ihtiyacımız yok senin de bizi bu şekilde 10 kişi bırakmaya hakkın yok. o harekete teşebbüs bile etmeyeceksin. şimdi diyelim 4 maç ceza aldın sanıyor musun ki fatih terim seni affedecek. sen sadece yazık ettin. ve de ayıp ettin.
  • 4265
    en iyi performanslarından birini gösterdiği maçlardan birinde atılan adam. bundan ziyade, kafamda ki en büyük çelişkilerden birine sebep olan adam. hayatımda çok az topçu için "kalması mı daha hayırlı olur gitmesi mi" tarzında böyle çelişki yaşadım. tükürdü - tükürmedi konusunda, ilk başta tükürdüğünü zanneden biri olarka daha sonra tükürmediğini gördüm. ki adamın hakeme çırpınışından dahi belliydi bu zaten. ama işte bir kere mimlenince, neyin üzerine yemin edersen et, inanılmıyor.

    bunlar işin faraziyesi tabi. asıl gelmek istediğim nokta. tamam, özcimbomlu gençleri bizde severiz, sahip çıkarız, saygı gösteririz. ama n'olur, "melo gitsin abi yeter yaa, aslan gibi yekta 'mız var" olayına girmeyin abi. yapmayın. hepimiz az çok futboldan anlayan, gerek tribün gerek amatör oyunculuk geçmişi olan insanlarız. göz var nizam var. melo ve yekta 'yı eşdeğer görüp, o giderse yekta var demeyin. üzülürsünüz bu hayallerle, özcimbomlu topçu fetişistliğiyle.

    bir sözlük dostunun da dediği gibi: "yerine yaya toure alınacaksa, gidebilir..." diyebileceğim topçu.

    (not: bu söylediklerim, melo'nun herzaman olmasa dahi genel olarak dün geceki performansına yakın performanslar sergilemesi halinde geçerli olup, kötü oynayan bir melo'ya körü körüne sahip çıkmayacak zihniyette biri olmadığımın bilinmesini isterim.
  • 4267
    "ne diye adamın üzerine yürürsün" denilen futbolcu.

    ezikler (necip, oguzhan, vs.) stadda atmosferin de etkisiyle iyice sumuk gibi ezildiler. cunku bu adamlar genc oyuncular kendilerini mahallede turkiyenin en iyi takımında oynayan genc yetenek olarak falan tanıtıyorlar. adam bakıyor rakip kalede muslera kendi kalesinde mcgregor, taraftar, baskan, td, stad, drogba vs. "feda" falan diyen bir anadolu takımında oynadıgını anlıyor. ezik insanların nasıl hareket ettigini hepimiz biliriz, arkadan yaklasir, kendi kendine dikkat cekmeye calisir vs.

    bu adam dun aksam adam gibi futbolunu oynuyordu, 2 tane ezik (sokakta gormussunuzdur kangala yada alman kurduna havlayan fino tarzı ezik kopekleri) durduk yere havladılar. zaten macın basından beri art niyetli oldugu apacık belli olan yan hakemin de katkısıyla pozisyon melo nun kıırmız kartıyla sonuclandı.

    bu pozisyon bence onemli unal aysal, fatih terim, sampiyonlar ligi, transferler * derken bu yukselis karsısında bu tarz ezikliklere daha fazla muhatap olacagız, bu sorun olmayacak bence ama farkındalık onemli.
  • 4268
    kesinlikle kendisi kredisini tüketmiştir.

    performansı olsun, davranış şekilleri olsun tüketmiştir kredisini.

    tükürdü, tükürmedi konusuna girmiyorum. pek de ilgilendirmiyor beni açıkcası.
    ama sen haklıyken, haksız duruma ne diye düşüyorsun? kendi evinde oynanan bir derbi maçında * nasıl düşersin bu tuzağa?
    11'e 11 yenemeyeceklerini anlayınca "feda" tayfası başladılar çirkefliklerine, sert girmelere.
    hakem'de heralde kimseyi şaşırtmayarak bu hareketlere izin verdi.

    baktın ki ortalık kızışıyor, uzaklaş ordan. git birinle sohbet et, taraftarı ateşle ama bu hareketleri yapma.

    senin bir derbi maçta böyle bir durumda takımını yalnız bırakma gibi bir lüksün yok güzel arkadaşım.
    ne bileyim pozisyon gereği görsen sana kimse bu kadar tepki göstermez ama böyle bir amatörlük yaparsan herkes tepki göstermekte haklıdır.

    umarım yürüdüğümüz bu şampiyonluk yolunda bizlere sezon sonuna kadar köstek değil de destek olursun.
  • 4274
    27 ocak 2013 galatasaray beşiktaş maçında bence tükürmemiştir. oğuzhan da çok güzel rol yapmıştır. o ağız hareketi farzedelim ki tükürüktü öyleyse oğuzhan'ın tepkisi neden anında gelmiyor? diye düşündüm açıkçası. ama yanılıyor da olabilirim tabi. benim değinmek istediğim konu bu değil. o anki sinir hali, gerginlik falan umrumda değil açıkçası. çıkarken fatih terim'i eliyle ittiriyor ve gözümde kendi kendini bitiriyor. çok uçuk bir ceza olmaz ama aklını başına getirecek bir ceza olur umarım.
  • 4275
    27 ocak 2013 galatasaray beşiktaş maçında 'haksız yere' kırmızı kart görmesine sebebiyet veren pozisyonu dikkatli bir şekilde irdelemek lazım. çizginin hemen kenarında girilen bir pozisyon sonrası melo topu kapıyor ve hücuma doğru çıkıyor. o esnada kim olduğunu göremedim, beşiktaşlı bir oyuncu melo'ya arkadan bir müdahalede bulunuyor ve hakem de faulü veriyor. o ana kadar melo'da herhangi bir sinir veya öfke hali yok, sakin bir şekilde görev bölgesine doğru ilerliyor; taa ki faül yapan o oyuncu melo'ya bir şeyler söyleyene kadar (melo'nun açıklamalarına bakılırsa bu sözlerde küfür var). melo da bu sözlere tepkiyle karşılık verirken o anda pozisyonla alakası olmayan oğuzhan özyakup koşarak melo'nun yanına geliyor, itiyor, savuruyor. sonrasında ise oscarlık bir performans sergileyerek melo'nun kendisine tükürdüğü rolünü oynuyor. sonuç: melo'ya kırmızı kart.

    benim dikkat çekmek istediğim nokta şu: maçı gözüyle izleyen her galatasaraylı, hakem diye bu maça atanan tolga özkalfa'nın maç boyunca bizi doğradığını görmüştür. beşiktaşlı oyuncular her ikili mücadelede oyuncularımızı adeta biçtiler ve beşiktaş'ın aleyhine çıkan ilk kart 73. dakikada geldi. 73 dakika boyunca kasti olarak yapılan sertlikler hakem tarafından 'mazur' görüldü. bunun dışında yaşanan her pozisyon, çalınan her düdükte hakem aldığı emirler doğrultusunda beşiktaş'ı korudu, kolladı. maç sonunda ise medya maymunlaları ağız birliği yapmışcasına melo'yu hedef tahtasına oturttu. maç çıkışı minibüsteki radyoda dinleme fırsatı buldum. maraton programı'nda tümer metin "tükürmeye teşebbüs" diye bir kavram ortaya atıyor ve bunu "melo tükürmemiş olsa bile yaptığı bu hareket sportmenlik dışı, o yüzden ceza almalı." sözleriyle desteklemeye çalışıyor. diğer yandan futboldaki en yüz kızartıcı suçlar olan şike ve ırkçılık kendi gönül verdiği renklere bulaşırken sessiz kalan ve ahlaktan söz etmeyen rıdvan dilmen, bu maç sonrası "melo, galatasaray'a yakışmıyor." diyebiliyor. fatih terim'in takımında böyle oyunculara yer yokmuş kendi düşüncesine göre. bu sözü bana lugano, emre ve diğer birçok çirkef fenerbahçeli oyuncuyu hatırlattı nedense.

    tepkiler tamamen zincirleme gelişiyor, melo aleyhinde karalama kampanyası başarıyla yürütülüyor. fakat olayın çıkış noktasına dönersek melo'nun pozisyonda kırmızı kartı hak edecek herhangi bir hareketi olmadığını görüyoruz. faul pozisyonu sonrası tartışmaya girmesi gereksizdir, burada kesinlikle hemfikiriz. fakat maçın tansiyonu gereği kendisine gelen küfüre tepki göstermesini de anlayışla karşılayabiliriz. sonuç olarak pozisyonda yaşanan ağız dalaşının karşılığı her iki oyuncuya çıkarılacak sarı karttı ve eğer hakem doğru olanı yapabilseydi, melo aleyhinde bunca hararetli tartışmalar da dönüyor olmayacaktı. o yüzden kendisi hakkında "sözleşmesi feshedilsin!!!" diyebilen galatasaraylılar'ı bu noktaları düşünmeye davet ediyorum. özellikle medya maymunlarının, niyetleri apaçık ortadayken, bizim haksız yere kırmızı kart gören melo'yu savunma gibi bir mecburiyetimiz var. sene sonunda diğer sebeplerle ayrılması durumu söz konusu olabilir fakat şu anda melo bizim oyuncumuzdur ve haksızlığa maruz kalmıştır. olayı bütünüyle düşündüğümüzde objektif olma çabasının çok gereksiz ve saçma olduğunu görüyorum.

    http://youtu.be/yhCZ1BBvRq0?t=2m46s

    düzeltme: o oyuncu, necip'miş. bamforce'a teşekkürler.
App Store'dan indirin Google Play'den alın