1249
sevgili fatih hocam;
seni çok seviyorum. çok da saygı duyuyorum.
ama öyle bir taraftar grubu varki, senden soğuttular beni.
öyle bir spor medyası varki, fatih terim isminden soğudum.
seni galatasaray'ın önünde, üstünde tutuyor bu arkadaşlar.
sen olmazsan galatasaray'ın olmayacağını iddia ediyorlar.
hatta senin kazandırdığın kupaları çıkardığımızda galatasaray'ın müzesinde kupa kalmayacağını iddia edenler dahi var.
sevgili hocam;
bugüne kadar senin birgün galatasaray kulübü başkanı olduğun hayali ile yaşamıştım. bir gün diyordum, artık kulübeden değil, protokolden maçları izleyecek. devre arasına mağlup girdiğimizde dayanamayıp soyunma odasını basacak. bu kez sadece futbolcuları değil, teknik direktörü de ayağının altına alacak.
birgün galatasaray'ın haklarını olması gereken yerden savunacak.
birgün diyordum hep, takım elbisesini, sarı kırmızı kravatını takıp, galatasaray lisesi tevfik fikret salonu'nda uefa kupasını kazanmış gibi sevindiğin anı düşünüyordum. başkanlığı kazandığın o anı.
hepsinin birer hayal olarak kalmasını istiyorum artık.
ne seni, ne senin takımın başına geçireceğin selçuk inan, necati ateş, ümit davala ayarindaki teknik direktörünü, başkan yardımcısı yapacağın çok sevip saygı duyduğum hukukçu rezan üstadımızı, futbol şubesinin başına geçireceğin şükrü hanedar'ı, sağ kolun yapacağın yılların emekçisi, çok sevdiğim mert çetin'i ne de senin onayınla gelmiş herhangi bir yöneticiyi görmek istemiyorum. çünkü senden soğuttular artık bizi.
sen galatasaray'dan büyük değilsin hocam.
sen olmasanda galatasaray vardı. ama galatasaray olmasaydı belki de sen, sen olamazdın.
yeri ve zamanı olmasada hatırlamak için sormak istediğim bir kaç soru da var...
galatasaray camiası dışında aldığın bir tane kupa var mı hocam? şampiyonlar ligi şampiyonu oldun mu? dünya kupasını aldın mı? galatasaray'dan başka bir takımla uefa kupasını mı aldın? cevaplar hep hayır.
hocam farkında mısın bilmiyorum ama seni sevenler sana zarar vermeye başladı artık.
galatasaray tek adamlığı kabul etmez. galatasaray başarı ister, emek ister, fedakarlık ister. hepsini yaptın şüphem yok.
peki sen hep demedin mi "kaybetse de sahada ki oyundan gurur duyulacak bir galatasaray izlettirecegim" diye? 4 sezon oldu hocam. kocaaaaa 4 sezon. hatta yarimlari tam sayarsak 5 sezon.
bu kadar zamandır takımın başındasın. transfer ettirdiğin futbolcu sayısı 60'dan fazla.
taraftar olarak; yıllardır yardımcı hoca çalıştır yanında diyoruz. yok.
kondisyonerini yenile diyoruz, yok. takmışsın scott piri'ye. başka kondisyoner mı yok hocam? senin aşkın, sevgilin, hayatın olan galatasaray amerikan futbolu kondisyonerine mı layık?
türkiye'nin en fazla duran top kullanan takımıyız, bir kere dedin mi "bu takıma duran top antrenörü bulalım, bu konuda eksikliğimizi giderelim? yok. 1 sezondur duran toptan gol atamadık son bir kaç maça kadar.
kusura bakma ama göreve başladığından beri teknik ekibinde senden başka pozisyonunu hak eden ekip arkadaşın yok hocam. (mert çetin'i tenzih ediyorum o zaten yıllardır buradaydı)
yeri geldi başkan gibi konuştun, sorumluluk aldın, takıma hem teknik direktör, hem yardımcı antrenör, hem kondisyoner, hem duran top koçu, hem taktisyen, herşey olmaya çalıştın, hem sen yoruldun hem de bizi de yordun hocam. biz çok yorulduk. ne gerek var hocam? profesyonellesmek, her işi, uzmanına bırakıp takımı yönetmek doğrusu değilmiydi?
özeleştiri hocam, özeleştiri... aynayı biraz kendisine de tutmalı insan. kaç kere ayrıldın hep mi yönetim hatalıydı? hep mi başkası hatalı olur. önce ünal aysal, sonra rahmetli mustafa cengiz, şimdi de burak elmas...
2000 yılında fiorentinaya gittiğin dönemde mehmet cansun; "2 saat önce birlikte yemek yedik, fiorentinaya imza attığını televizyondan öğrendim" diyor
ünal aysal; galatasaray teknik direktörü iken milli takımı da çalıştırmayı kabul ettiğini televizyondan öğrendim" diyor.
sevgili hocam...
sen bu taraftara hakkını helal et, biz de sana hakkımızı helal edelim, bir daha da yolumuz kesişmesin.
bu kadar sevgi iki tarafa da zarar veriyor artık. bazen en güzel ilişkilerde bile ayrılık doğru karar olabiliyor. artık galatasaray'ı kendinden bile koruyamıyorsun hocam. seni sevenler, senden sonra gelenlere destek olamıyor. kulübün instagram hesabından, tweeter hesabından yeni gelen teknik direktöre hoşgeldin, görevinde başarılar denilemiyor.
bu takımı küme düşersen de seni güzel hatırlayacak bir taraftar topluluğuna sahipsin.
herşey gönlünce olsun, yolun açık olsun...
güle güle hocam. saygılarımla.