• 194
    ya arkadaşım bu adamı herkes kadar bizde seviyoruz lakin bu adam gökten inen vahiy mi? bu adam eleştirilemez mi? insanları kutuplaştırmayı bırakın artık..

    yok belhandacı yok terimci.. hoca gitsin demiyoruz, hocayı da sonuna kadar destekliyorum ama bu demek değil ki hoca eleştirilemez. bir insanı eleştirmek ona karşı düşman olduğunu göstermez. lütfen..
  • 319
    hocayı savunmak içine bu yaftaya ihtiyaç duyan kişinin muhtemelen söyleyeceği sözü kalmamıştır.
    3 senedir takımın başında olan hocanın bahanesi transfer olmamalı artık. kaldı ki 1-2 transfer ile çözülemeyecek sistemsizlik sorunlarımız var. bu noktada “transfer olmadı ondan kişiliksiz oyun oynuyoruz” geçerli bir bahane değil.
    yahu insan hiç mi düşünmez, senin transfer istediğin takımın bütçesinin yarısına zımba gibi genç çocuklar ile takım kuruyorlar, çıkıp devlerle kafa kafaya oynuyorlar. sen bunu 3 senedir başaramayıp transfer diyemezsin.
    bunları dile getirene de fatih terim düşmanı, galatasaray tarihini bilmemek yaftası vuruluyor.

    yaşı ancak 2000 dönemine yetenler galatasaray’ın avrupa’da terim ile varolduğunu sanıyor.
    işte terim döneminden önceki cimbom zaferleri;
    1 kupa galipleri kupası çeyrek finali,
    2 şampiyon kulüpler kupası çeyrek finali,
    1 şampiyon kulüpler kupası yarı finali,
    1 şampiyonlar ligi 2.tur,
    1 şampiyonlar ligi çeyrek finali..
    elbette terim gs’nin avrupa fatihi imajına çok büyük katkı sundu. ancak gs tarihi avrupa’da başarının tarihidir, bu alışkanlığın kaybedilmesi ve başarısızlığın kanıksanması da yine terim dönemine nasip oldu.
  • 87
    şu başlığı ekşi sözlük’te görsem şaşırmazdım fakat galatasaray sözlük’te görmek harbiden can sıkıcı. arkadaş kim neden desteklediği takımın teknik direktörüne düşmanlık yapsın? adam formsuz, abuk subuk bahanelerin arkasına sığınıyor, formayı adaletsiz dağıtıyor, dersine iyi çalışmıyor ve rakipleri çözemiyor. fatih terim bu kulübün sahibi değil. sağolsun büyük başarılara imza attı ve çok sevindirdi bizleri ama kendisi eleştirilemez diye bir kaide yok. keşke biraz daha sağduyulu olup özeleştiri yapabilse.
  • 323
    eleştiriye tahammülü olmayan insanların sevdikleri kişilerin eleştirilmesine de tahammülü olmaz.

    takım başarısızsa hoca eleştirilir. her eleştiriyi düşmanlık olarak algılayan insan dışa kapalıdır ve gelişim gösterme konusunda başarısız olmaya mahkumdur.

    fatih terim türkiye'nin gelmiş geçmiş en başarılı teknik direktörüdür, evet. ama dün dündür bugün bugündür. 4. fatih terim döneminde avrupa'da sürekli başarısız olunmuştur. ve başarısız olunurken fatih terim tarafından değiştirilmeyen veya çok geç değiştirilen bariz hatalar gözümüze batmıştır. örneğin statik futbol. babel ve feghouli kanatlarıyla 16 maçta 24 puan alabilmiş takım bu konunun en bariz örneğidir. buna rağmen sen avrupa ligindeki eleme maçına bu kanatlarla çıkıyorsan tabi ki eleştirilirsin. bunun fatih terim düşmanlığı ile alakası yok.

    hoca bazı şeyleri değiştirip ligde yine şampiyon olabilir. biz yine kutlarız, yine seviniriz, yine fatih terim'e övgüler dizeriz. ama bu demek değil ki başarısız olduğunda da bunu dile getirmekten çekiniriz.
  • 338
    yoktur. daha önce de dedim, ortada bir düşmanlık varsa bunu hoca kendi kendine yapıyor.

    yürümeye mecali olmayan feghouli'yi, takımı adeta sabote eden feghouli'yi hala ve hala 4 ekim 2020 kasımpaşa galatasaray maçında on bir başlatıyorsa burada eleştirenler mi düşmanlık yapmış oluyor?

    maçın bitmesine 5 dakika var, belki gol atacak takım 1-1 bitecek maç ama hoca 5 dakika uzatmayı az bularak soyunma odasına gidiyor. hem rakiplere malzeme veriyor hem de takımına saygısızlık yapıyor. bunu eleştirenler mi düşmanlık yapıyor?

    şu takım iki yıldır doğru düzgün top oynamıyor demek mi düşmanlık?

    bu kadar korkmayın ya, azıcık yanlışa yanlış deyin.
  • 342
    bu olguyu fatih terim’i elestirenlere yoneltenlerin “ama yol yabdi”cilardan zerre farki yok. yanlisa yanlis demeden size hesap mi verecegiz kardesim? 45 dakika doldur bosalt oynayacagiz ve agzimizi acmayacagiz oyle mi? neden? yaftalanmayalim diye. bu takim hepimizin. sahip cikmak bizim icin elzem. yanlis yapan baskan olunca elestirebiliyorum da 3 yildir futbol oynatmayan fatih hoca olunca niye elestiremiyorum? anayasada mi var boyle bi’sey? insanlari sikmayin canim kardesim.
  • 145
    sözlükte kapatılması gereken başlığa konu olan muhayyel olgu. bunu diyen hükümete eleştirilere de recep tayyip erdoğan düşmanlığı der mesela. hepimizin tek isteği galatasaray'ın iyi olması. bu tarz düşünce polisliklerine hiç gerek yok. kimisi mbaye diagne'yi eleştirir, kimisi albayrak'ı bir diğeri terim'i... duygusallığı bırakın açık görüşlü olun biraz.
  • 242
    sözlükte gözlemlemediğim durumdur.

    19/20 sezonunda hocamızdan memnun olduğum tek bir nokta dahi yok. takıma bakıyorum mutusuzum, söyledikleriyle yaptıklarının tutarsız olmasından mutsuzum. takımın gol pozisyonuna girememe nedenini bizde neymar yok mbappe yok olarak cevaplayan zihniyetinden de mutsuzum.

    tüm bunlara bakıp burada gelip güzellemeler düzecek değilim. bazıları var ki hocaya eleştiri bile olmasın. düşman adamı burada barındırmazlar zaten.
  • 411
    tavşan dağa küsmüş dağın haberi yok gibi bir önerme.
    ben kim koca fatih terim kim? hadi diyelim ben terim düşmanıyım. hoca'ya zarar vermek için neler yapabilirim.
    sosyal medya da face ve twit kullanmıyorum. üstüne sadece tanıdığım insanları instagram'a ekliyorum.
    sadece bu platform kalıyor bana. burada yazdıklarım terim'i neden üzsün. binlerce yazar var. terim gelecek başlığına girecek binlerce girdiyi okuyup aha buldum bana düşman biri mi diyecek?
    siyasi ve basın gücü olan insanlar için kullanılabilecek bir söz öbeği sadece terim düşmanlığı. bizim gibi ekmek kavgasında,hayatı galatasaray olmuş insanlar için çok uzak bir terim.
    takım adına yanlış giden şeyleri görüp yazmak söylemek için bu platformu kullanıyoruz.
    başka takımın taraftarı olup yine düşmanlık hissi beslesen ne olacak?
    mesela ben josef de souza'dan hiç hoşlanmıyorum. adamı ekranda göresim bile gelmiyor. bu kadar işte. yani en büyük düşmanlık belirtim televizyonda görmek istememem.
    ben diye anlattım örnekleme yapmak için.

    --- alıntı ---
    hadi bana küstün,ahmet'e mehmet'e küstün,ulan galatasaray'a nasıl küseceksin?
    --- alıntı ---
    alpaslan dikmen
  • 161
    her kötü gidişatta bazı taraftarlarımızın sergilemekten vazgeçmediği tutum.

    bu kötü gidişat sonunda başlayan galibiyet serileri ve mayıs ayında gelen şampiyonluk ile her mecrada ''hocamm, babam, imparator, 8 de kapanır, 18 de ;)" tarzı paylaşımlar ile son bulur.

    şu tutum içinde bulunan taraftarımız feneri falan tutsa ne yapardı acaba? ciddi ciddi samandra'yi basıp kelle isterdi sanırım. sürekli sevinmek isteyen gider liverpool'u, psg'yi , juventus'u tutar. burası galatasaray, burda kan var, gözyaşı var. burada sikis var sikis.
  • 195
    boyle bir sey var ama bugun gordugumuz o degil. 28 eylül 2019 galatasaray fenerbahçe maçındaki rezil oyunun, karaktersiz takimin, 11 kazma fenerli karsisinda caresiz kalip basi kesik tavuk gibi debelenen isimli yildizlarin bu halinin sorumlusu terim. takimin beyinsiz tavuk gibi debelenmesinin sebebi oyun tasarimi eksikligi ya da hatalari. kendi sahasinda tarihin en kabiliyetsiz fenerbahcelerinden birinin duraklamalarda ceza sahasina hapsedebildigi bu zavalli oyuncu grubu terim’in eseri.
  • 290
    fatih terim' in koşulsuz biatçılarının ısıtıp ısıtıp önümüze koyduğu saçma sapan argüman.

    fatih terim düşmanlığı yoktur, olmayacaktır da. aklı selim hiç bir galatasaraylı, bu kadar çok başarıda payı olan birine düşmanlık yapmaz. ancak bu eleştirmeyeceği anlamına gelmez. yanlışlarını eleştirdiğin ve doğruları söylediğin zamanda bu başlık hortlatılıyor sanki düşmanlık varmış gibi.

    taylan aylarca top oynamaz, sonra çıkar ilk 90 dakikasında asist ve gol yapar, sonraki maçında yedek kalır, aman fatih terim eleştirilmesin diye zaten kritik yerlerde çok top kaptırıyordu, doğru yedek kalması diye element uydurulur.

    linnes' in yanlış bir kararla sözleşmesi dondurulur, 6 ay top oynamaz, dönsün diye dualar edilir. 6 ay sonra oynadığı ilk iki maçta vasatın üstünde performans sergiler, sonra yedek kalır, aman fatih terim eleştirilmesin diye, zaten hep böyleydi, formsuzdu, kendine bakmamış, bundan olmaz diye yine element uydurulur.

    buna benzer bahaneler uzar da gider. fatih terim eleştirilecek diye ödü kopar bu insanların. ama bu başlıktaki argüman onlara yakışıyor bence. en büyük fatih terim düşmanlığını, gözlerini bağlamış biatçıları yapıyor, farkında değiller. zamanında bu boş beleş tutulmayı bırakıp, eleştiriyi doğru zamanda ve yerde yapsalardı, önümüzdeki 4-5 takımın puan kaybetmesi için, maç başlıklarında totem yapmak zorunda kalmaz, puan farkını da biz yapmıştık. şimdi bekle ki puan kaybetsinler.
  • 162
    çok ilginç yahu; hocanın 3. döneminin sona ermesi ve milli takıma gitmesinin ardından şu sözlükte bi' hz. isa gibi çarmıha gerilmediği kalmıştı. o günlerde hiç böyle başlıklar hortlamıyor, çok büyük bir çoğunluk kin kusuyordu. ahımız var diye bir tayfa vardı mesela. o ara söz konusu durumdan o kadar yorulmuştum ki; 7 ocak 2015'te şöyle bir entry girmişim: "kendisini aziz yıldırım, yıldırım demirören gibi adamlarla bir tutan arkadaşlar var. allah akıl fikir versin size." (bkz: #1629279)

    yaklaşık 1,5 yıla yakın zaman sonra sözlük tabiriyle destan yazdığım, birçok sözlük yazarından olumlu mesajlar aldığım ve kendisini savunduğum bir entry girmiştim: (bkz: #1929913)

    kısacası kendisine yönelik en sert eleştirilerin ve hatta hakaretlerin olduğu bir dönemde arkasındaydım. benzer bir durum olsa; bugün de dururum ama sırf insanlar kendisini eleştiriyor diye eleştirenlere "düşman" diyen kitlenin karşısına da ilk ben dikilirim.

    defalarca kez yazdık-ettik. eleştirinin olmadığı bir yerde başarı olamaz. başarı olsa da süreklilik sağlanamaz. "tek adamcılık ve biat" bir oluşumun başına gelebilecek en kötü şeydir. kendisini eldeki verilerle geçen sene de, bu sene de eleştirdim ve eleştiriyorum. yapılan eleştirilerin çoğunu da mantıklı buluyorum.

    nedir bu eleştiriler: mesela 2016'da kendisini savunduğum entryde dahi belirtmişim; fazla agresif tavrı. bakın terim son 1 yılda tam 13 maç ceza aldı. dile kolay; tam 13 maç. bu maçların 9'unu ligde çekti. sonuç: kendisinin takımın başında olmadığı 9 lig maçında sadece 3 galibiyet alabildik. federasyon, mhk, 17 takım vsr. herkes size karşı birleşebilir, en ufak falsonuzu kolluyor olabilir ama durum böyleyse siz de ona göre gardınızı alacak, köprüyü geçene kadar ayıya dayı diyeceksiniz. eğer geçtiğimiz sene şöyle bir ceza olmasa bu takım mayıs ayına gelmeden şampiyon olurdu zaten. puan farkının açıldığı tarih; terim'in ceza aldığı tarih itibariyle başladı. hal böyleyken şu durum nasıl eleştirilmez?

    deplasman karnesi: tudor'un en çok eleştirildiği konulardan biri buydu ama kendisi döneminde de bu durum pek değişmedi. hoca pek kabul etmiyor ancak veriler tam tersini söylüyor. işin kötüsü avrupa'da daha da kötü bir haldeydik. koskoca galatasaray, geçtiğimiz yıl 4 avrupa kupası deplasmanında gol dahi bulamadı.

    iyi oyun istikrarsızlığı: bazı arkadaşlar 1,5 yıldır kötü oynuyoruz diyerek fazla abartıyorlar ama iyi oyun istikrarı bir türlü sağlanamadı. elbette hocanın geldiği ilk dönemdeki orta-saha eksikliği, geçtiğimiz seneye forvetsiz başlaması ve cezalar nedeniyle takımın başında olamaması önemli etkenler ama maalesef tam yeterli değil. 1-2 maç harika bir oyun izliyorsak; peşi sıra 1-2 maç da beklenenin çok uzağında kaldık, kalıyoruz. taraftar da bunları gördüğünden bu yıla kadar oyuna yönelik pek sesini çıkarmadı ama 2 yıl üst üste şampiyon olmuş bir takım gerek hazırlık kampı gerekse ilk 2 resmi maçında da beklentilerin çok uzağında kalınca bir tepki yaşandı. son derece normal bir durum bu.

    bu sözlükte şu an kendisinin düşmanı bir allahın kulu yoktur. belki kişiliğinden, futbol mantalitesinden hoşlanmayanlar vardır ama gitmesini isteyen, düşmanlık eden yoktur. buna zerre inanmam. ben hamza hamzaoğlu'na hakarete dahi karşı çıkmış biri olarak terim'e böyle bir yaklaşımı asla kabul etmem ama dozunda eleştiriye karşı çıkanların da karşısına dikilirim. bırakın insanlar eleştirsinler hocayı. 9 yılda 8 şampiyonluk yaşamış, kulübün yaşayan en büyük efsanesinin gitmesini isteyen delidir zaten.
  • 103
    burada olup olmadığıyla ilgilenmediğim durumdur. ilgilendiğim kısım yanlış düşünce ile. insan hataya müsait, kusursuz olamayacak kadar basit bir canlıdır. fatih terim de bir insan olduğu için yaptığı hatalar eleştirilebilir, başarıları övülebilir.

    karşıtlıklar yaratıp taraf olmak zorunluluğumuz mu var ki bizim? neden yönetimin haklı yanını söylemek fatih terim düşmanlığı oluyor. birinin yalnızca kötü yahut iyi tarafını görmek ne kazandırır ki? erdemli olanı iyiye iyi kötüye kötü demektir. söz konusu galatasaray menfaatiyse -ki şahsım adına kişilerden çok galatasaray menfaatini düşünürüm her zaman- galatasaray'a hizmet etmekle yükümlü yönetim ve teknik ekibi iyisiyle övmek, kötüsüyle yermek en mantıklısıdır.
  • 225
    evet 19/20 itibarı ile oynat(tamadığı)tığı oyun yetersiz, evet suçu kendinde aramıyor, evet yardımcılarını doğru seçmiyor, evet tarihimizin bir numarası.

    eleştirene düşmanlık yapıyor demek, hocaya yalakalık yaparken, ona en büyük kötülüğü yapmaktır.

    başkası gelse, daha iyiye gider miyiz, muhtemelen evet, daha iyi de oynayabiliriz ama işte bu ama çok büyük bir ama.

    devletin kucağına düşmüş yönetimle, karşımızdaki kutsal ittifakla baş edebilecek bir figür göremiyorum camianın içinde.

    hoca artık mesaj vermekle, takıntılarıyla uğraşmaktan vazgeçip, en pragmatik oyunu bulup, yine camiayı inandırıp, kenetlemeli.

    şampiyon yapamadı diye kellesini istemeyiz, tepkimiz puan durumuna da değil, isyanımız sahada ne yaptığını bilmeyen takıma. savunma yok, hücum yok, kontra yok, olgun atak yok. sen bize sahada ufak bir kırıntı göster, taraftar yenildiğinde de nasıl yanında görürsün.
App Store'dan indirin Google Play'den alın