22501
sevgisi, karakteri kısaca özelliklerinin değil (ki haddimize de değil) yaptıkları ve yapamadıklarının masaya yatırılması gerekiyor diye düşünüyorum. artık şu duygu, sevgi, karakter özellikleri vb.ne odaklanmaktan kurtulup, futbol aklına ve gerçeklere yönelmek gerekiyor. avrupa'da neredeyse son 30 maçta sadece 2 galibiyet almış bir takım var ortada. bu gerçeği hoca da görüyordur elbet. son 2 sezonun şampiyonu olan takım demek ki uluslararası düzeyde yeterli değil. ve 2 senedir de deyim yerindeyse yerinde sayıyor. lokal başarılarla sınırlı kalan bir performansımız olduğu çok açık. ve maalesef bu ne"benim hayallerim var" demekle ne de "ben de çok üzülüyorum, uyuyamıyorum" , "makas çok açıldı" demekle düzeliyor.
gerçekçi bir hedef ve buna uygun sistem ortaya konmadığı, gerekli unsurları oluşturulmadığı ve aksiyon alınmadığı her gün biz burada futbol gerçeklerini, sorunlarını tartışmak yerine, fatih terim'i ya da başka isimleri kısaca esas meselenin dışında olanı tartışıyor olacağız.
umarım hoca tez zamanda bize avrupa'da son 30 maçta sadece 2 galibiyet almış takımdan, avrupa'da tekrar seri galibiyetler alan bir takıma nasıl dönüşebileceğimizi ortaya koyan bir futbol aklını ve gerekçelerini izah eder ve aksiyona geçer de biz de tekrar futbolun içindeki takımın teknik patronu ve sorumlusu fatih terim'i ve futbolun gerçeklerini tartışmaya başlarız.
gerçekçi bir hedef ve buna uygun sistem ortaya konmadığı, gerekli unsurları oluşturulmadığı ve aksiyon alınmadığı her gün biz burada futbol gerçeklerini, sorunlarını tartışmak yerine, fatih terim'i ya da başka isimleri kısaca esas meselenin dışında olanı tartışıyor olacağız.
umarım hoca tez zamanda bize avrupa'da son 30 maçta sadece 2 galibiyet almış takımdan, avrupa'da tekrar seri galibiyetler alan bir takıma nasıl dönüşebileceğimizi ortaya koyan bir futbol aklını ve gerekçelerini izah eder ve aksiyona geçer de biz de tekrar futbolun içindeki takımın teknik patronu ve sorumlusu fatih terim'i ve futbolun gerçeklerini tartışmaya başlarız.
