resim
Fatih Terim
Görev:Teknik Direktör
Takım:-
Yaş:71
Uyruk:Türkiye
  • 20351
    bu sözlükte geçen seneden beri fatih hoca'yı sistem ile alakalı en çok eleştirenlerden biri benim. zaten sürekli şunu söylerim. eleştiri olması hem hocayı hem de bizi geliştirir. fakat 16 ağustos 2019 denizlispor galatasaray maçında selçuk'u oynattığı için evlatçılıkla suçlamak çok doğru değil. mantıklı bir eleştiri de değil bana göre. çünkü 2018-2019 sezonunda en az kullandığı oyunculardan biriydi selçuk ve orta sahada en son tercihlerinden biriydi.

    peki o zaman bu sene niye sürekli selçuk'la oynuyor? hoca bu sene, geçiş oyunundan daha çok pas oyununa dönmeyi kafaya takmış. başarılı olur ya da olmaz hocanın isteği ve arzusu bu. garry ve onyekuru tarzı kanat yerine babel tercihi, seri geldikten sonra bile sürekli orta sahaya ayağında top tutabilen pas yapabilen, geriden oyun kurabilen oyuncuların isminin geçmesi, süper kupa karşısında selçuk tercihi ve hazırlık maçlarında donk'u 8 numarada denemesi de bu oyunu ne kadar çok oynamak istediğinin göstergesiydi . aslında bir çapa olmayan ve geriden oyun kuran nzonzi transferini de bu yüzden onayladığını düşünüyorum.

    donk ile pas değil, geçiş oyunu oynarsın ve bu kadro geçiş oyunu oynamaz. http://gss.gs/2733478 burada girdimde donk ile başlamayacağını tahmin ettim ve selçuk'un yetersiz olduğu için jimmy'i orta sahaya kaydırabilir diye düşündüm ama hoca risk almak istemedi. ama bunun sebebi kesinlikle evlatçılık değil, istediği oyunu oynatmak.

    seri'nin oyundan çıkıp, selçuk'un kalması ise kesinlikle çok yanlış bir karardı. kararı hoca mı verdi, yardımcılar mı verdi bilmiyorum ama. çok çok yanlıştı.
  • 20354
    hoca takıma sadece taktik oturtmaya çalışmıyor. aynı zamanda rekabet ortamı yaratıyor, b planı denemeleri yapıyor. yönetime oyuncu seçimleriyle verdiği mesajlar oluyor zaman zaman. mesela seri’yi 8 de oynatıp donk’u veya selçuk’u 6 numarada oynatsa, seri bütün sezon alternatifsiz oynayacağını düşünüp rehavete kapılabilir. çünkü alternatifi yok, 6 numaranın da yok. ayrıca sakatlık olduğunda da önceden denediği oyuncular olmuş olacak. hocanın takım içi rekabet ve adaletli forma dağıtma konularına önem verdiği çok açık. patronun kim olduğunu oyuncularına ligin başında belli ediyor. sonra meyvesini alıyor. istatistiklere bakan herkes bunu anlayacaktır. taktik konusuna gelecek olursak, bu sene artık kendi kadrosunu kurdu diyebiliriz. hep birlikte göreceğiz. umarım kendini ispat etmekten yorulmamıştır.
  • 20355
    asla ama asla belirli bir sisteme bağlı kalmayan hocamız. terim budur arkadaşlar. öyle makine gibi işleyen, herkesin görevini bildiği, kim oynarsa oynasın pozisyonlara ezbere girilen bir takım oluşturmaz terim. yapamaz mı? orasını bilemem. bence yapabilir. ama yapmaz. tarzı bu değil. teri, yetenekli oyuncularla oynamayı sever. çok fazla taktik vermez. çok kritik maçlar haricinde ciddi taktik konuşmalar yapmaz. basit ve anlaşılabilir taktikleri vardır. oyuncularına doğaçlama şansı verir. bu nedenle pek çok yıldız oyuncu sever terim'i. onlara özgürlük tanır. ama özgürlük tanıdığı oyuncuların kapasitesi düşükse takımın ve haliyle oyunun kapasitesi de düşer.

    böyle kabul edeceksek edelim terim'i. başka türlü olmayacak. sahada hep bir kaos olacak. bunu kötü anlamda söylemiyorum. tamamen oyuncunun kalitesine ve o günkü formuna bağlıdır hocanın başarıları. seçtiği yol bu. kötü takımla kötü olur. normaldir. zira oturup günlerce taktik plan çalışmaz. temel istekleri vardır: önde baskı, topa yakın olma, takım halinde hareket. bunun dışında ben hiçbir zaman çalışılmış taktikler görmedim hocadan. 37 yaşındayım ve hiç görmedim. dediğim gibi bazı maçlara özel çalışır. ama yani toplasanız kariyeri boyunca 10 tane değildir.

    hocanın tembelliği filan değil bu. ancak eskiden kendisini ispatlamak için en azından her gün rakipleri izler ve ona göre ufak dokunuşlar yapardı. şimdi yaşının ve kariyerinin getirdiği özgüven ile onu da yapmıyor. bu da bize kimi zaman pahalıya patlıyor.

    kendisinin en büyük problemi ise bitmek bilmeyen inadıdır. bazı şeyleri takar kafaya ve olmasa da, olmayacak olsa da olana kadar yapmaya çalışır. olmadıkça ve olmadığını, olamayacağını gördükçe daha çok hırslanır, daha çok yapar. zaten çoğu zaman ne kaybettiyse bu inat dolayısıyla kaybetmiştir. ama kazandıklarını da bu inadına borçludur. bu yüzden kızarız, söyleniriz, şikayet ederiz. ama terim budur. ben değişmesini beklemiyorum. ama hatalarını gördükçe de söylüyorum. ha bir işe yarıyor mu benim söylemem? elbette hayır. ama en azından içim soğuyor.
  • 20356
    maalesef ki kendisine yapılan eleştiriler haklılık payı barındırıyor.

    2 senedir bir hücum planı olmayan, temposuz, deplasman fobisini aşamamış, ligi mental faktörlerle, bireysel yetenek ve tecrübelerle götüren ama avrupa arenasında çekilebilecek en kolay grupta bile varlık gösteremeyen bir takım var.

    elbette ki aynı süre zarfındaki başarılarının hiçbirini arka plana atmaz bu, veya tek başında bu sorunlarda sorumluluk sahibi değil. futbol da ne olursa olsun bir sonuç oyunu ve 2 senede 2 şampiyonluk kazanan bir hocaya kimse başarısız da diyemez.

    ama global futbolda her şeyden önce müşteri pozisyonunda olan taraftarsa dilek ve eleştiri getirmekte haklıdır.

    fatih terim özellikle de bu sezon birçok ezberini bozuyor. kanatlarda her zaman kullandığı sprinter, atletik tipte oyuncu yerine iki kanatta da teknik kapasitesi yüksek fakat delici özelliği olmayan tipte oyuncu kullanıyor. klasik anlayışı olan, topu rakibe verip ileride çoğalarak, ani pres sonucu kapılan toplarla kaleye gitmek yerine geriden pasla çıkma işini belli ki denemek istiyor.

    tabii bu oyun bu kadroya ne kadar uyuyor bilmiyorum, bir tasarrufu olduğunu da düşünüyorum. ama onu gerçekten çok seven bir galatasaray’lı olarak hatalarını görmezden gelmemesini de diliyorum.

    mesela selçuk inan’a o yönde bir talebi olmasaydı bir kontrat verilmezdi, kendisi ozan kabak gibi bir gence şans vererek onu 1 yılda avrupa’nın üst seviyelerine kadar çıkarmış biri olarak aynı şansı atalay’a da verebilirdi. selçuk ısrarı, seri’yi 6’da kullanma ısrarı vb. birçok ısrarının sebebini ben de anlamış değilim. bu beklerle ne gibi bir oyun kurmayı planlıyor, dağınık savunma yapan ve yavaş hücuma çıkan bu takımda bunu ne kadar değiştirecek bunu da bilmiyorum.

    hep aynı yere bağlıyorum ama hoca yine bir şeyler deniyor, elbette ki deneyecek. sabit fikirlilik, aptallıktır. ama deneme yanılma faslında biraz daha hızlı olmamız gerekirdi tüm sorun bu. 1 ay sonra şampiyonlar ligi maçına çıkacak takımın şu tarih itibariyle az buçuk da olsa ne oynayacağı kestirilmeliydi. bizse hiçbir hazırlık maçında, oynanan iki resmi maçta bir fikir edinme şansına sahip olamadık.

    eminim ki hocayı pek çoğumuz seviyordur, güveniyordur. ama bu değil ki eleştirilemezdir, eleştirinin olmadığı yerde gelişim olmaz. siz hoca olsanız, yarın kaleciyi forvete forveti kaleye koysanız bile sizi alkışlayacak bir kitleniz olsa kendinizi ne kadar geliştirme ihtiyacı duyarsınız ki.

    ben tüm bu eleştirilerime rağmen kendisine de güveniyorum ama dünyasından büyük hayalleri için daha fazlasını yapmasını gerektiği de çok açık. yapacak mıdır, bence evet. bekleyelim görelim derim, insanın yaptıkları yapacaklarının teminatıdır diye de eklerim.
  • 20357
    kaybedilen bir maç sonrası (bkz: 16 ağustos 2019 denizlispor galatasaray maçı) yine taktik bilmemekle suçlanan hocamız.

    hepimiz eleştirelim neden seri çıktı, selçuk neden 90 dakika sahada kaldı diyelim ama şu saçma sapan ithamlarda bulunmaktan vazgeçelim. efendim neymiş taktik bilmiyormuş. suçlamayı yapan arkadaşlara göre guardiola'yı getirip takımın başına koysak takım uçacak, %90 topa sahip olacak, 35 şut çekecek, topu 6 pastan alıp rakip ceza sahasına kadar dikine paslarla götürecek. kusura bakmayın ama sizi hayaller aleminden dünya alemine, güzel rüyalarınızdan da uyanmaya davet ediyorum. ne kadar taktik yaparsan yap, ne söylersen söyle, nasıl bir felsefeyle çıkarsan çık, eğer belhanda 5 metre önüne pas atamaz ve o top döner stoperinin kırmızı kart yemesine sebep olursa yaptığın onca taktik boşa gider. selçuk rakiplerinin arkasına saklansın, yuto hücum ederken koştuğundan daha çok muslera'ya pas atmak için koşsun, diagne şut çekerken yere çöküp rakibin bir şey yapmamasını beklesin, mariano rakip üstüne koşunca casper olup onları içinden geçirsin, belhanda bir sihirbaz edasıyla sürekli topları kaybetsin ama suçlu hoca olsun. çünkü hoca taktik bilmiyor. taktik bilen hoca olsa 70 milyon euroluk kadro değerimle 1 milyar euroluk takımlar gibi oyun oynayacam, sürekli güzel futbol sergileyecem, deplasmanda da her şey benim benim kontrolümde olacak, hiçbir takımın ev sahibi avantajı olmayacak herkesi silindir gibi ezecem. yok yok yok böyle bir olay yok anlayın artık. o eski devirler geçti önce haddimizi bilecez.

    yerli teşvik sistemiyle birlikte artık anadolu takımları kalitesiz yerli futbolculardan kurtuldu. kimse 10 kişi kaleye çekilip gol atmamızı beklemiyor. tek tek bütün futbolcularımızın form tutmasını, yeni katılanlarında takıma adapte olmasını beklemek zorundayız. bu kadro, bu teknik heyet, bu yönetim bence sabrı hak ediyor. eminim sabrın sonu selamet, mayısın sonu bahar olacak.

    ve fatih hocam lütfen iyi niyetiyle seni eleştirenlere kulak ver seni sevenleri üzme.
  • 20358
    hayatta anlayamadığım ve anlayamayacağım davranışlarin başında yanlislarin görülmeyecek ya da görüpte söylenmeyecek kadar kişiye, kuruma, zümreye biat edilmesi geliyor, zannetmiyorum ki gelişimin önünde daha büyük ve tehlikeli bir engel olsun. siyasi partiden tutun, siyasetçilere, spor adamlarina, tarikat liderlerine kadar ülkede bu yaklaşımı bir çok kez görmüyor muyuz? hoca konusunda da bu yaklaşima sahip olanlar var ve ne olursa olsun eleştirilmez düşüncesi ile hareket ediyorlar. "hoca yapiyorsa bildigi vardır" , "hoca zor durumda alıp şampiyon yapti neden elestiriliyor" vs tarzı yaklaşımlar var. hayatında futbolun önemli yer tuttuğu insanlar, taraftarlar sadece şampiyon olmak için mi bu oyunu takip ediyorlar , ne dersiniz? o zaman donduralim bizi, sezon sonu uyandirin ve neticeyi söyleyin yeter. oynanan oyunla uzulup , sevinen ve geleceğe dair umutlanıp, karamsarlaşan bir güruhtan bahsediyoruz; eğer bir futbol takimina gonul verdiyseniz, umut istersiniz (iyi oyun, gelisim adina gösterge ışık vs ); çunku bir sonraki haftaya kadar sizi götürecek en önemli duygu umut ve yansimasi olan heyecandır. şimdi bu manzara ile bakalım: galatasaray'ın son 2 senede oynadığı oyun ardi ardina 3 hafta ayni umut ile sizi bir sonraki haftaya taşıdı mı? yoksa papatya fali misali soru işaretli haftaların sayısı daha mı fazla? ben 2.sinin ağır bastığıni net olarak görüyorum. peki sevgili renkdaş, daha az papatya falı daha fazla umut ile bu şampiyonluk alinamiyor mu? bu beklentinin gerçekleşmesini hocamizdan istemek, bunu dile getirmek anlamsız mi? hoca'yi sevmek ayrı ama onu bu konuda eleştirmek ve değişim beklemek ayri hususlar, bunlari ayırmak lazım. o nedenle hoca'yi sayın sevin , kurda kuşa da yem etmeyin ama onu gerçekten seviyorsanız biatçı bir yaklaşım göstermeyip eleştirin de ayni zamanda; çünkü bunu yaninda bulunan yardımcılari yapsa takim bu halde olmazdı. kendisine yapilacak en büyuk haksızlık da onu eleştirmemek olacaktır. (elestiri derken neyin kastedildiğini, üslub vs. detayina girmiyorum)
  • 20359
    eleştirmek başka birşey, ilk fırsatta algı oluşturmak karşı cephe açmak başka birşey. iki puan kaybı daha olsa istifa tagı bile açar bu taraftar. türkiye nin en şımarık taraftarı kesinlikle bizde. galatasaray'ımız için yeryüzünde daha iyisi yok ve bol bol hata yapma lüksü olan imparatorumuz.

    (bkz: 16 ağustos 2019 denizlispor galatasaray maçı)
  • 20360
    eleştirilmesi doğrudur ve birçok eleştiri de doğru. nitekim galatasaray'ı rakiplerinden ayıran, başarılı olmasını sağlayan şey de herkesin elestirilmesinden ve aksiyon alınmasından dolayıdır.

    hoca canımız ciğerimiz ancak 2 yildir takım gerçekten ne oynadığını bilmiyor. hani takımın bir oyun taktiği olur ama yine aynı kötü futbol ile kaybederiz ona tamam da yok yani ne oynadığımız belli değil.

    hocam gözünü seveyim şu takımı bir avrupa takımı gibi oynat artık. 3-2 yendiğimiz real madrid maçı gibi mancini zamanı 3-1 yendiğimiz kopenhag ve 6-0 bursa maclari gibi. ben artık maç içinde dağılan bir takım , pişmaniye gibi dağılmış orta saha, azıcık bize kapanan takımlara karşı sadece yan pas izlemek istemiyorum ya. süper kupa maçında liverpool ve chelsea nasıl kırıyor baskıyı görünce içim gidiyor. aynı baskıyı biz yesek stoper ler ve kaleci paslasmasi izleriz.
  • 20363
    (bkz: 16 ağustos 2019 denizlispor galatasaray maçı)
    (bkz: fatih terim inadı)
    (bkz: selçuk inan)

    doğrusuna doğru dediğimiz gibi
    başarılı olduğunda övdüğümüz gibi
    bir çok engellemere karşı dik durduğunda yanında olduğumuz gibi yanlışına da yanlış diyeceğiz, inatla israr ettiği yanlışarı da eleştireceğiz.
    eğer fatih terim'i eleştirmek, yanlışına yanlış demek yasaksa bu başlık altına yazmayı moderatorler kapatsın. kimse bir şey yazamasın.
  • 20364
    1. lig takımı akhisar’a ve süper lige yeni çıkmış denizli’ye karşı oynanan futbolu başka bir hoca oynatmış olsaydı şu anda yağlı urgan hazırlanmıştı bile...

    terim, büyük hoca büyük isim efsanemiz eyvallah ama bu takım 2 yıldır top oynamıyor. iç sahada seyirici baskısı ile çoğu maçı alabiliyoruz. deplasman ise tam bir fiyasko. 2 yıldır mazeret üretiyoruz yok o bölge eksik yok forvet yok orta saha eksik fln... bu sene ligin üzerinde bir orta saha forvet ve kanat oyuncularımız var. nzonzi ve falcao da takıma geldiğinde ideal 11 ile oynamaya başladığımızda göreceğiz. fatih hocam, artık mazeretler bitti. biz zaten bu leş ligde şampiyon oluyoruz. biz iyi futbol görmek istiyoruz. başarılarımız iyi futbol ile gelsin istiyoruz. maçtan sonra hakem konuşulmasına gerek kalmasın istiyoruz.

    falcao gelip de ideal 11 oluştuğunda nasıl olur bilemiyorum ama pek ümidim yok. umarım iyi futbol görürüz artık.
  • 20366
    yaşayan efsanemizdir.

    kendisine bir nevi mektuptur bu.

    babamı nasıl eleştirip ters düşüyorsam babam gibi sevdiğim adamı da eleştirir ters düşerim.

    süper ligte öyle yada böyle forma zaten üst sıralara oynuyor ama oynanan futbolda bir sıkıntı var. en son ne zaman ezeee ezeeee vuraaa vuraaa geçtik. hep bir kaos futbolu.

    ben kendisinin ölene kadar arkasındayım, haftalık bakmaktansa totalde başarıya ulaşıyor mu ulaşıyor. başım gözüm üstüne. ama hoca oynana futbolda futbol değil. ligi sürüyorsun ama hayallerimiz var ya hani; işte o yüzden biraz değişim şart.

    evlatcılığından nefret ediyorum. lütfen artık evlat kayırma.
  • 20367
    bizim ülkemizin insanı günlük düşünür, sisteme ve plana bakmaz, anlık tatminden ve gerçekleşmesi mümkün olmayan hayallerin dile getirilerek motive edilmekten hoşlanır.
    gelecek hafta 3 farklı kazanır takım ve bugünkü sorunlar unutulur, yalnız bugünkü sorunlarımız 2 senedir devam eden sorunlar.
    şimdi bunları söyleyince fatih terim cemaati tarafından taşlanırım ama fatih hoca hala sistemli götürmüyor takımı, yine inadı ile yeni kota keşifleri yapmaya çalışıyor ama gerek yok bunlara, elde olanı en iyi şekilde kullansak yeter ama tabii hocanın bir bildiği var...
  • 20368
    pek tabii eleştirilecek teknik direktördür. zaten hep eleştirilmedi mi? hocanın en çok beslendiği , motivasyon ateşini harladığı şeydir bana göre eleştiri.

    geldiğinden beri söylediği bir şey var. taraftarımız bir iki transfer sezonu bize sabretsin. takımı yenilemek ve kafasındaki oyunu oynamak için zamana ihtiyaç duyduğunu hep söyledi. mevcut kadroyla istediği oyunu oynamanın mümkün olmadığının o da farkındaydı. ama bu süre zarfında da 2 şampiyonluk bir tr kupası ve bir süper kupa şampiyonluğu almasını bildi.

    bana göre planlarda sıkıntı oluşturan konuların başında ffp geliyor. takımın gençleşmesi gerekiyor ama tersine yaşlanıyoruz. sebebi de almak istediğimiz genç scout transferlerinin ffpye takılması. satmadan alamıyoruz. bu yüzden mecburen yine günü kurtaracak çözümlere yöneliyor hoca. çünkü maalesef ligde başarı gelmezse maddi açıdan bu kadroyu çevirebilmek ve geleceğe yönelik yatırım yapabilmek çok zor. bu da aklındaki oyundan feragat etmesine yol açabiliyor.

    bir diğer risk ise değişen orta saha yapısıyla planladığı rollerin tam olarak beklenen etkiyi verememesi. seri’yi regista olarak deniyor sürekli ancak bu bence şu anki kadroyla çok zor işleyecek bir plan. çünkü çok statik bir yapımız var. beklerimiz, özellikle mariano maç boyu bindirme yapacak durumda değil. orta alanda sürekli bir defansif boşluk oluyor, defansımız atılan her uzun topta forvetle bire bir kalıyor ya da arkaya adam kaçırıyor. tabi buna ileri çıkan beklerin zamanında dönememesi, çıkan bekin yerine kademeye girecek ön libero eksikliği yol açıyor. (bkz: 16 ağustos 2019 denizlispor galatasaray maçı)’nda marcao’nun gördüğü kartların sebebi bu durumdur. tabii ki oralarda o faulü yapmamasını bilmesi gerek en başta sorumlu kendisi. ancak bu, o noktada topyekün bir defansif eksiklik olduğu gerçeğini değiştirmez.

    inanıyorum ki özellikle iç sahada çok güzel çizilmiş oyunlar oynayacağız bu sene. ama bu oyunlar hocanın ilk planı mı olur o konuda çok emin değilim. benim şahsen değişmesini istediğim ilk şey topu çevirme hızımız. hoca da bence bunu istiyor. yani gelen oyuncu profillerine bakınca bunu görüyoruz. oturması zaman alacak, bazı planlar değişecek belki ama kadro yaşlı olsa da oyuncu kalitesi üst düzey.

    son olarak şunu da eklemek lazım. terim sadece hocalık yapmıyor. yöneticilik adına neredeyse her şeyi yapıyor. kafası sadece taktik tahtasında değil. bir sürü dış etkenle uğraşması gerekiyor. kamuoyuna mesajlar vermesi gerekiyor, medyayı yönetmesi gerekiyor. galatasarayın bugününü düşündüğü kadar yarınını düşünmesi gerekiyor. alt yapıyı düşünmesi gerekiyor, yeni yapılacak tesisleri düşünmesi gerekiyor. floryanın bahçe düzenini, takım otobüsünde çalacak şarkıyı, herşeyi.. tabiki normal bir düzende aslında bunların hiçbirini düşünmemesi gerekiyor ama maalesef düzen normal değil. o da içindeki aşkla elinden geldiğince her şeye omuz veriyor. bir taraftar olarak ben ne kadar düşünüp dertleniyorsam o da en az benim kadar dertleniyor konu galatasaray olunca. en azından bunu bildiğim için sonuna kadar destekliyorum. kazanır kaybeder sorun değil. orada fatih hoca varsa her daim umut ve kazanma hırsı vardır.
  • 20369
    ben iki senedir doğru dürüst galatasaray maçlarını takip etmeyen bir galatasaray taraftariyim. arada takım nasıl oynuyor diye 1 maç izliyorum ve bir şey oynamadığını görünce maçları izlemeyip , skorları takip ediyorum. fatih hoca ile şampiyon olduk mu iki senedir? evet . düzgün top oynadık mi ? hayır. bu takım düzgün bir şekilde atağa çıkıyor yada top rakibe geçince takım halinde topun arkasina geçip defans yapabiliyor mu? oyuncular iki senedir saha parselizasyonunu yapamıyorlar, bu yüzden ne hücumda ne defansta başarılıyız, dağınık futbol oynayıp, biraz top oynayabilen takımlara karşı başarısız oluyoruz. peki bu oyuncu kadrosu saha parselizasyonunu, takım oyununu ogrenemeyecek seviyede mi? çoğu ingiltere, ispanya ligi görmüş adamlar. bunu tabi ki becerebilirler ve geçmişte yapmışlardır. sorun şimdi nerede o zaman? senin elinde yetenekli ayaklar olsun, sen takim oyununu oturtama 2 senedir. biraz takım oyunu oynayabilsek, tsl seviyesinde bir ligde zor mağlubiyet alırız. takimi iki senedir pek gelistiremeyen hocadır.
  • 20371
    ciddi takıntıları olduğunu düşündüğüm canımız ciğerimiz hocamız. eleştirinin olmadığı yerde ilerleme olmaz.

    ilk hazırlık maçından bu yana, seri'yi defansın önünde kullanması, seri'nin doğru düzgün top oynayamaması, hala bu yanlışa devam etmesi bu takıntılarından biri. hocam nolur, bir şey deneme, oyuncuları ait oldukları yerde oynasın. hazırlık maçında donk'u 8 numara oynamıştı, korkarım ki nzonzi de 8 numara oynayabilir.

    tudor'un oynattığı iç saha oyunu, net fatih hoca'nın iç saha oyunundan iyiydi. ikisinin deplasmanlarda ne oynattığını çözebilen göremedim daha. hadi tudor yeni bir takım kurdu, ilk defa yanyana gelen oyuncular ile bir oyunun temelini attı. yahu 1.5 sene oldu bu takım ne oynar, ne yapar, nasıl skor alır, nasıl maç çıkarır kimse bir şey diyemiyor. iç sahada yetenekli oyuncularla, rakibi baskı altına alıp maçları kazanıp, şampiyon oluyoruz. fakat şampiyonlar liginde böyle bir şey olmadığı için komedi gibi bir gruptan eleniyoruz, hem de çoğu maçta gol atamadan.

    benim zaten şampiyonlar ligine ait herhangi bir hedefim yok; bu hedeflerin de olabileceğine inanmıyorum. ama günün sonunda bu kurulan kadronun ligde rahatlıkla şampiyon olması lazım. bu şampiyonluk da bu sefer iyi futbolla olsun, lütfen. kavgai, dövüş, sinir harbi, elektrikli ortam bu sefer istmemiyorum.
  • 20372
    pek tabi eleştirilecek hocamız.
    eleştiriyi hak eden bir oyun oynanmıştır 16 ağustos 2019 denizlispor galatasaray maçında.

    ama arkadaş bazı yazılar görüyorum gözlerim kanıyor. iki yıldır gram top oynamıyor bu kulüp ne demek yahu?
    bak birisi 'ciddi bir motivasyonu olmadan deplasmanlarda kanser eden oyun' şeklinde muazzam özetlemiş. çünkü 'gram top oynamıyor' dediğinde porto maçları, iç dış ibfk, içeride bjk maçları diyerek çürütülebiliyorsun.

    kaldı ki adamın bu kulüp başında ilk sezon başlangıcı değil. 11. sezon başlangıcı. böyle başlıyoruz da hepsine ha, adam bunu görmezden geliyor.

    bir şeyi yorumlarken gerçeklerden koparsanız değinmek istediğiniz nokta ne kadar doğru olursa olsun ciddiye alınmazsınız arkadaşlar.

    fatih terim'in sezon başında fantazi denemeleri olduğunu, terim takımının her zaman geç form tuttuğunu, terim takımlarının """bir sistem üzerine kurulmuş kadro""" değil """oyuncu grubu üzerine kurulmuş sistem""" olduğunu görmezden gelirseniz yapacağınız her eleştiri boştur benim gözümde.

    son dediğim ne demek?
    terim'in kadrosu bir araya gelecek, terim o kadronun özelliklerine göre kafasındaki oyunu modifiye edecek ve 2-3 maçın ardından takım bu oyuna alışacak.
    yani bu ne demek, terim'in başında olduğu takım bir araya geldikten sonra yaptığı ilk 2-3 maçında terim'in sezon içi oyununu yansıtamayabilir. genelde de yansıtmaz zaten.

    ha zaten eleştirenler de bundan rahatsız farkındayım. ben de isterdim galatasaray efsanesinin bir sistem hocası olmasını.
    belli bir oyun şablonunu hemen sahaya yansıtabilmesini.
    ama üzgünüm bunun önündeki en büyük engel sizsiniz. bugün dünyanın en iyi iki sistem hocası pep ve klopp gelsin bu kulübe 10. haftada teneke bağlar göndeririz. neden? 10 haftada sistemi oturtamadı diye.

    bizde neden yıllardır sadece türk td'ler başarılı oluyor? çünkü buradaki futbol ikliminde yalnızca pragmatist adamlar başarılı olabiliyor. çünkü burada günü kurtarmak her şeyin önünde. burada bugün kazanamazsan her şeyin sorgulanır.
    (bkz: abdullah avcı)

    bu adamcağızın taktik teknik bilgisi üst düzey. bildiğim kadarıyla da avrupa futbolunu özellikle ingiltereyi çok yakından takip ediyor. tam bir sistem hocası. hayır, loserlığından bahsetmeyeceğim. ibfk'de geçen yıl başladığı gibi başlayamazsa, ki imkansız, 10. haftada en geç devre arasında kovulacak bjk'den. muhtemelen de yerine sergen gelecek. yeni nesil td'ler arasında okan buruk ile en pragmatist yerli hoca. bir futbol felsefesi var ama sistemini kadroya diretmeyip oyunu kadroya göre oluşturabilen birisi.

    neyse,

    sözün özü arkadaşlar terim bu. terim'i galatasaray efsanesi yapan ise bizim futbol iklimimizin buna ihtiyaç duyması.
    16 ağustos 2019 denizlispor galatasaray maçı benim için hiç sürpriz olmadı. diagne maçın başındaki o pozisyonlardan birisini atsaydı kazanırdık ama oyun olarak en azından marcao atılana kadar tam olarak beklediğim oyun gerçekleşti. neden?
    çünkü terim'i artık biliyorum. böyle başlayacağımız çok açık ve netti. bunu göremeyen sizsiniz sadece.

    hep söylüyorum, 4. hafta hala bu oyun devam etmez. ederse de gelin hep beraber eleştirelim. ki o zaman cidden eleştiriyi hak eder çünkü heralde 99/00 sezonundan* bu yana en iyi kadrosuna sahip olacak. 13/14 kadrosu da çok iyi gözükse de yabancı sınırı nedeniyle bir çok yetersiz yerli vardı kadroda.
  • 20373
    en seveninin bile eleştirilerde bulunduğu hocamız. bunda hiç bir sıkıntı yok. sıkıntı hocayı itibarsızlaştırmak için mantık dışı ve olmayan durumları varmış gibi göstererek konuşmak. yoksa selçuk tercihini ya da seri’yi en azından şimdilik kullanma şeklini eleştirmeyecek bir tane adam yoktur.

    (bkz: 16 ağustos 2019 denizlispor galatasaray maçı)
  • 20374
    (bkz: 16 ağustos 2019 denizlispor galatasaray maçı)
    gayet eleştiriye açık bir taktik ile sahaya çıkmıştır. herkes eleştirebilir, kaldı ki her platformda eleştiriliyor zaten.

    ama sen 100lerce yıldız futbolcu yönetmiş, 10larca kupa kazanmış, dünya üzerinde bu kadar saygı duyulan bir teknik direktöre pirlo’nun hangi ezikliği ile belli olmayan cümlelerini örnek gösterip yılmaz vural muamelesi yapar, taktik bilmiyor vs. dersen en kibar tabir hadsizlik etmiş olursun.
    kimsin mesela sen? bunu derken hayatta ki başarıların neler? kime ne kadar faydan dokunmuş bu hayatta?

    yahu fatih terim’i hiç mi tanımadınız? bu adam her sene sezona bazı denemeler ile girer sezon ortasına doğru doğruyu bulur.
    fatih terim bu takımın başında olduğu ve lig arasına potada girdiği her sezon şampiyonluğun bir numaralı adayıdır. ligin ikinci yarıları şampiyonluk modu açılır namağlup şampiyon olunur.
    sen ne dersen de bu adam bu denemeleri yapacak, bunun karşılığında mağlup da olacaksın. ama er geç doğru yolu bulup seni hedefe ulaştıracak, çünkü onlara kere yaptı bunu.
  • 20375
    hakkında düşündüklerimi yazmak için hazırlık yaptığım, ancak bütün paylaşımları okuduktan sonra buna gerek duymadığım, hakkında söylenecek hemen her şeyin söylenmiş olduğu teknik direktörümüz. yazıya başlamadan önce, kaç maçtır takımın başında olduğu konusunu araştıracaktım, sağ olsun bir arkadaşımız net rakamlar vererek söylemek istediklerimi yazmış. bir arkadaşımız iki senedir doğru dürüst izlemiyorum diyerek açıkça ifade etmiş, ben de belki daha da uzun süredir doğru dürüst izlemiyorum. ben biraz romantik ve eski kafalıyım; galatasaray'ın kötü futbol oynamasını kaldıracak durumda değilim. burada açık kalplilikle bir dileğimi paylaşmak istiyorum; galatasaray, sayın terim'in dışında bir td alternatifini hiç vakit kaybetmeden planlamaya başlamalı. bunu hem sayın terim, hem de takımımız için yapmalı. galatasaray'ın tek alternatifi sayın terim olmamalı. sayın terim, en azından bazı gruplar ve şerefli spor kamuoyumuz tarafından arkasından teneke çalınarak gönderilecek duruma getirilmemeli.
App Store'dan indirin Google Play'den alın