resim
Fatih Terim
Görev:Teknik Direktör
Takım:-
Yaş:71
Uyruk:Türkiye
  • 9576
    hayret demiştim. bu kadar hengame içinde ne zaman fatih terim'e sıra gelecek diye, gelmiş çoktan başlamışlar sallamaya.

    öncelikle şunu söyleyelim iq'su normal bir insan seviyesinde olan herkes bilir ki; galatasaray gibi bir kulüpten sırf bir tane sikko stada ismi verilecek diye ayrılmak herhalde dünya üzerinde yapılabilecek en büyük salaklıktır. yani mantıklı düşünün galatasaray'da isteseniz çok rahat heykeliniz dikilir. ama siz gidip başakşehir'de bir stada isminiz verilecek diye galatasaray'ı bırakıyorsunuz.

    hani bu öngörüye inanmak ve cidden savunmak için çok değişik kafalar yaşamak lazım.

    yani fatih terim'i ismi stada verilecek diye sattı gitti demenin de bundan daha fazla mantığı yok.

    öyle senaryolar yazılmış ki hoca milli takıma geçmek için operasyonu mart 2013'de başlatmış, o zamanlar da şampiyonlar ligi'nde schalke'lerle, real madrid'lerle falan oynuyoruz. çeyrek final görüyoruz, takım şampiyonluğa gidiyor ama fatih terim'in tek derdi milli takıma geçmek.

    biraz inandırıcı olsa inanayım diyeceğim de cidden olmuyor be kardeşim. biz de biliyoruz içerden olayların nasıl geliştiğini vs. eski kız arkadaşım galatasaray lisesi mezunuydu camiayı komple tanıyor hepsini dinledim ben de.
  • 9577
    galatasaraylı olmasına rağmen hala camiayı ve liseyi tanımayanların ve neler döndüğünü göremeyenler için buz dağının görünen kısmıdır fatih terim fazlası değil.

    eski galatasaray başkanları ne diyorsa doğruymuş bunu görmüş olduk. adnan polat da faruk süren de ünal aysal da alp yalman da ve daha öncekiler de hep haklı. biz yani zenciler, liseli olmayanlar hep haksızız ve yalan konuşuyoruz. fatih terim hain, satıp gitti, neden?

    çünkü eski galatasaray başkanı öyle diyor. oh yeah baby c'mon. hamdolsun ben tatmin oldum.
  • 9581
    hakkinda yapilan bilgi kirliligine bir son verilmesi gereken eski teknik direktorumuz.

    eski baskanlarimizdan birinin, hakkinda soyledigi "operasyonu esas terim yapti, milli takima gitmek icin galatasaray'i kandirdi" soylemi en basit tabirle basit bir komplo teorisiden ote anlam tasimiyor.

    terim'in gucu sevdigi gercegi kesin. ancak guc icin galatasaray'i satti demek baya bir akil tutulmasi sanki. galatasaray'in basindayken, neredeyse uefayi aldigimiz donemden bile daha fazla gucu eline gecirmisti zaten. para desen, bize bedavaya calisiyordu da haberimiz mi yoktu?

    gucun eline gecmesi sorunsali ilginc bir durum gercekten. tam bu noktada kendime su soruyu sormadan edemiyorum. ulkeyi siyasi gorusumun disinda bir parti yonetiyor diye memleketten hic vazgectigim oldu mu? her seferinde kendime hayir diyorum. insan memleketten nasil vazgecer lan. yasim itibariyle, ulkeyi bu gune kadar sadece bir partinin yonetmedigini de gozlemlemis birisi olarak bundan 12 sene once de bu soruya verdigim cevap ayniydi. ulkeyi benim siyasi gorusumdekiler yonettiginde de isler pek iyi gitmiyordu. ama o zaman da bu memleketten vazgecmedim.

    bu soruyu sorduktan sonra ister istemez akla ikinci bir soru daha geliyor. ulke sporu daha fazla boka batamaz sanirim, suphe yok. peki bu kirli spor duzeninde federasyonlarin basindakileri desteklemiyoruz diye ulkenin milli takimlarinin basarisiz olmasini isteyebilir miyiz?

    ilk soruya evet diyen birinin ikincisine hayir demesi (ya da tam tersi) pek mumkun degil gibi geliyor bana.

    ama genel olarak toplumda gozlemdigim bir gariplik var. memleketten vazgecilir mi abi manyak misin diyen adam gidip milli macta sirf kisilere olan ofkesi yuzunden x ulke milli takimini destekliyebiliyor. bu celiskiyi henuz cozemedim malesef.

    ustelik 60 kusagindan epeyce etkilenmis biri olarak milli maclara ilgi gosteren biri de degilim. darbe cocuklariyiz nihayetinde ama terim'in milli takimla iliskisini degerledirirken bu perspektifi gozunden kaciran birinin, olaya objektif yaklasabilecegini de dusunmuyorum.

    dezenformasyon da tam burada basliyor bana kalirsa. ben terim'in galatasaray'dan istifa ettigini falan hatirlamiyorum. istifa edip gitse suphesiz ki benim de gozumde buyuk bir hain olurdu. benim terim hakkinda hatirladigim en son sey, gayet isinin basinda olduguydu. hoca, sezon oncesini de iyi degerlendirmis, emirates'te falan olumlu sinyaller vermisti. tamam madrid'den 6 falan yedik te gecen sene kim yemedi ki. kaldi ki madrid maci terim'i daha da motive etmis gozukuyordu. zaten 3 gun sonra, ligin 4. haftasinda sampiyonluk turuna cikmis besiktasli cocuklari sahaya dokerek kazandigimiz 3 puan islerin toparlanacagina isaret ediyordu. ama gel gor ki bu galibiyetin uzerinden henuz 24 saat bile gecmeden evine gonderilen bir tebligatla kulupten kovuldu.

    http://youtu.be/GhvGPzhfzOE?t=3m33s

    ben burada, sinsi planlar ureten, kendini kovdurtma pesinde olan bir ruh hali gormuyorum. madrid'den 6 yiyip besiktasa sahsiyet mucadelesi veren takimla, dortmund'dan 4 yiyip amacimiz zaten basaksehir diyebilen yetmezmis gibi gidip onlardan da dort yiyen takim arasindaki farkin adidir terim.

    gel gor ki ulkece komplo teorilerine bayiliyoruz. hala daha bazilari diyecek ki kendini kovdurttu. gizli gizli bizi satmak icin plan yapiyormus. abdullah avci eski baskana gitmis. oteki beriye gelmis. yasananlarin bunlarla ne alakasi var guzel kardesim. isin en zor kismi olan revizyon senelerinde, aysal'in sagladigi muazzam imkanlarla her istedigi yapilan hoca, evinden cok floryada kalarak gecesine gunduzune katmisken, iki sene ust uste sampiyon olup artik gorece daha kolay sampiyonluklarin gelecegi bir donemde niye kendini kovdurtsun yahu.

    evet terim, milli takimi calistirmak istedi veyahut ta gercekten birilerinin zoruyla calistirmak zorunda kaldi, ancak bunu yaparken galatasaraydan ayrilmak gibi bir gayesi falan yoktu.

    terim'in istegi, milli takimla galatasaray'i birlikte calistirmakti. floryada 20 saat gecirmesine de gerek kalmamisti. duzen kurulmustu. istedigini de almisti aslinda. hem de aysal'in rizasi ile. bana kalirsa boyle bir maceraya gerek yoktu. ama terim iste, herseyi kendisi yapmak istedi. biraksan yapar miydi? buyuk ihtimalle yapardi da.

    muhtemelen, yonetim degisikliiginden sonra aysal'la cok uzun seneler calisamayacagini farketmisti ve gecen sene dorduncu yildizi da takip galatasaray kariyerini iyi bir noktada sonlandirmak istiyordu. yakisani da buydu.

    bu noktayi gormek gerek artik. sene sonuna kadar galatasaray'dan ayrilmak gibi bir dusuncesi falan yoktu terim'in. zaten o an icin ayrilmasini gerektirecek bir durum da yoktu. terim'in galatasaray'dan kovulmasinin tek nedeni var. aysal'la arasinda liseli ergenlerin bile yapmayacagi "oraya ben oturucam, hayir orasi benim yerim" kavgasi. malesef galatasaray'in gelecegi sirf bu iki kisi arasindaki gereksiz mahalle kavgasi yuzuden cope atildi. ister inanin, ister inanmayin araya terim ve aysalin esleri bile girdi. koca koca adamlara durun ya ne yapiyorsunuz falan dediler. ama aysal iste, geri adim atan biri olmadigini gorduk. guler misin aglar misin ama inan durum bukadar basit.

    durum basit ama sonuclari bir okadar agir oldu. aysalcilar ve terimciler "durun bu is bukadar basit olamaz, en iyisi mi biz bu olayin altini dolduralim' dediler. iste o noktadan sonra herkes birbirine sallamakta buldu careyi. yaratilan komplo teorileri bitmek bilmedi. dogal olarak terim de aysal da bunlardan nasibini aldi, almaya da devam ediyorlar. ama artik yetmez mi sizce de?

    hep dedik, olan galatasaray'a olacak. madem kolu kirdiniz en azindan yeni sene sonuna kadar icerde tutun istedik. ama ego savasina kurban ettiler guzelim yapiyi. birbirlerine sene sonuna kadar tahammul edebiselerdi, cok buyuk olasilikla gecen sene dorduncu yildizi takmistik. aysal da anlik reflekslerle degil daha rasyonel zeminde hoca planlamasi yapabilecekti. ve yine cok buyuk olasilikla bugun baskanliktan kacip gitmek zorunda kalmayacakti. federasyondu, siyasetti falan sucu baska yerde aramayin artik.

    hersey cok guzel olabilirdi. ama isin icine edildi ne yazikki. gelinen noktada hem aysal'in hem terim'in kabahatli oldugu dustukleri durumdan belli. su yasima geldim ve artik cok eminim ki galatasaray taraftarinin ahini almicaksin. terim milli takimda yerlerde surunurken, aysal da tarihin ilk "kacarak kulubu yarida birakan efsane baskani" olma gibi traji komik bir unvana sahip oldu su yasinda.

    son bir ekleme. eski baskanlarimizdan polat, terim'i hoca olarak getirebilseydi genel kurulda kellesi alinamazdi. sadece 5 ay sonra terim'in aysala evet demesi de polat'i epey kizdirmistir. tipki 2000'de italya'ya giderek suren'in elini zayiflatmasi gibi. bu iki ismin terim'e mesefa koyduklari bir gercek. medyada yuvarlak konussalar da kapali kapilar ardinda terim'e ofkelerini dile getiriyorlar. gerci canaydin haric calistigi baskanlarla arasi hic iyi olmadi terim'in. arasi iyi olan canaydin'la da basarili olamadi. ilginc.

    *
  • 9582
    galatasaray başarılı olmak için kendisine ihanet eden birisine muhtaçsa büyük takım değildir. bundan böyle adının bizimle anılmasını istemediğim teknik adam. ezik miyiz lan biz? kendisini aldatan kızın peşinden senelerce koşan, yolunu gözleyen karaktersiz gibi fatih terim peşinde mi koşacaz? türkiye futbolunu direkte etsin. galatasaray'dan uzak dursun. ben 3 sezon avrupa kupalarına katılamamaya razıyım.

    başarı için galatasaray taraftarı değilim.
    bu camianın ilkeleri ve demirören gibiler karşısında eziklenmemesi için ikinci ligde bile oynamasına eyvallah derim.
    eyvallah galatasaray tarihinin en büyük teknik adamı kendisidir, ancak teknik adamlığından daha büyük bir ihanet etmiştir galatasaray'a.
    galatasaray düşmanlarının bayrak sallayanı demirören "kader ortağım" diyerek açıklamıştı bu ihaneti.
  • 9586
    gerçekten insanların duyduğu nefreti anlayabiliyorum. şikecinin, tüpçünün yanında olması beni de kızdırıyor. ancak lütfen biraz mantıklı davranın. bir insan adına stad yapıldı diye neden terketsin galatasaray'ı. dizi senaryosu gibi eski başkan şunu demiş bunu demiş diye nefret etmeyin. yok rte'ymiş yok akp'ymiş bırakın siyasi görüşünü. yabancı sınırlaması hakkında tek kelime etmemesine kızın tüpçüye tek kelime edememesine.
    bence klupten ünal aysal'ın egosuyla kovuldu. ondan sonrasındaki ifadelerinize katılıyorum ben de kızgınım. ancak terim kalsaydı muhtemelen şuan 4. yıldızla mücadele ediyor olacaktık. 4. yıldız için değil ve önümüzen gelenden 4 yiyerek değil.
    son olarak kendisini sevenlerden nefret etmekten vazgeçin. terim'den nefret edin. terim'i sevenler onu gs için seviyor. ortak nokta bu.
  • 9587
    gerçekten insanların duyduğu nefreti anlayabiliyorum. şikecinin, tüpçünün yanında olması beni de kızdırıyor. ancak lütfen biraz mantıklı davranın. bir insan adına stad yapıldı diye neden terketsin galatasaray'ı. dizi senaryosu gibi eski başkan şunu demiş bunu demiş diye nefret etmeyin. yok rte'ymiş yok akp'ymiş bırakın siyasi görüşünü. yabancı sınırlaması hakkında tek kelime etmemesine kızın tüpçüye tek kelime edememesine.
    bence klupten ünal aysal'ın egosuyla kovuldu. ondan sonrasındaki ifadelerinize katılıyorum ben de kızgınım. ancak terim kalsaydı muhtemelen şuan 4. yıldızla mücadele ediyor olacaktık. 4. yıldız için değil ve önümüzen gelenden 4 yiyerek değil.
    son olarak kendisini sevenlerden nefret etmekten vazgeçin. terim'den nefret edin. terim'i sevenler onu gs için seviyor. ortak nokta bu.
  • 9588
    tarihe not düşülsün diye yazıyorum. dün akşam kendi adı olan statda 'bizim için cimbom'a da koy' ve beş beş tezahüratları olmuştur. içi zerre kadar acıdıysa ben de adam değilim. bir insan dolaylı olarak da rakibi olan takımın stadına adının verilmesini nasıl gülerek karşılar? bu nasıl midesizlik. kimse gelip onun haberi yoktu demesin. çocuğa ad koyulmuyor koca stada koyuluyor.
  • 9589
    kendi adı olan statda, galatasaray'ın 4 yemesi fatih terim'in değil, bizzat bizim rezilliğimizdir.

    sen berbat top oyna, burak yılmaz'a mecbur kal, ondan sonra fatih terim stadında şöyle tezahüratlar yaptılar diye ağla.

    adam olacaksın yeneceksin, madem hocaya mesaj vermek istiyorsun; git başakşehir'e fark at, şov yap. tabi önce ona göre takım kurması lazımdı sevgili efsane başkanımız ünal aysal'ın.

    galatasaray yerine 11 tane kalas koysak sahaya onlar bile daha zor 4 yerdi.

    diğer mevzuya gelirsek de; ahmet çakarvari senaryolarla prim yapmaya çalışanları her zaman her yerde görüşmeye/konuşmaya bekleriz. tıpkı özel mesajla "o eski başkanın ismini ver teyit ettireyim" dediğimde, arkadaşın geri vites yapması gibi.
  • 9595
    12 milyona bruma'yı, 8 milyona amrabat'ı aldırarak kulübe 20 milyon € sokmuş teknik direktör.

    bak daha cris'i, dany'i, yiğit'i, zamanında aldırdığı felipe'yi, sarr'ı, tamas'ı, lukunku'yu, pinto'yu, marcio'yu, petre'yi, bratu'yu, almaguer'i saymadan 20 m € girdi. ha bir de drogba'ya burun kıvıran, sneijder'i 4. seçeneği olarak gören, zamanında popescu'ya dahi şüpheyle yaklaşan bir adamdan bahsediyoruz. sonra ünal aysal kulübü batırdı bla bla bla...

    not: depoya atmışım kalmış. boşa gitmesin hatırlatalım dedim.
  • 9597
    komplo teorisi sevicilerin yine hakkında atıp tuttuğu teknik adam.

    ünal aysal bile çıkıp "teknik yönetimin onayı olmadan hiç bir transfer yapılmamıştır" demesine rağmen yapılan transferlerin fatih terim'in istemediğini söylüyorlar. bruma'ya bile kazık demiş adam. futboldan anladığı bu kadar demek ki. amrabat bile hajrovic, ontivero, telles vb. hepsinden daha fazla gol-asist yapmıştır ayrıca hatırlatayım. sneijder ise bir kumardı. bize gelmeden önce 8 aydır top oynamıyordu. türkiye'ye tatile de gelebilirdi, krasic, diego gibi yatardı. allahtan karakteri düzgün adamın çatır çatır oynuyor. yani laf çakmak için çakmamak lazım. biraz mantıklı argümanlar sunun.
  • 9598
    sneijder 8 aydır oynamadığı, bu yüzden transferinin riskli olduğunu düşündüğü için savunulan teknik direktör. halbuki fatih hoca'nın transfer listesinin 1 numarası olan kaka real madrid formasıyla 4 sene de yalnızca 85 (seksenbeş) maça çıkmış bir oyuncudur, üstelik 2 ağır sakatlık yaşamıştır. tamam sneijder'de inter'le 4 senede 76 maça çıkmıştır ama alınan risk dersen ben de kaka'yı söylerim sana ki şu an ikisinin geldiği noktalara da bakılırsa fatih terim'in sneijder-kaka tercihinde ne kadar çuvalladığı bariz şekilde ortadadır.
  • 9599
    zaman geldi sadece kendime itiraf edebileceğim kadar çok sevdim seni hocam; beynimin içinde bır fısıltı "babandan bile çok sevdiğin tek adam" dedi senin için. bunları hisseden binlerce, on binlerce galatasaraylı'dan biriydim bende.

    hasta olup, aldığım ilaçların etkisiyle erkenden uyuya kaldığım bir gece, saat 12 civarı telefonuma gelen mesaj sesiyle uyandım hocam, üniversitedeyken aynı evi paylaştığım hasta galatasaraylı ev arkadaşımdan geliyordu mesaj. iki kelimelik bir mesaj: "hocayı göndermişler"

    inanamadım, kavrayamadım önce. "ne demek hocayı göndermişler, kim göndermiş, o da gitsin o zaman"... sonra oturdum hocam yatağıma, başucumdaki atkıma baktım, üzerinde sana yapılmış koreografinin resmi vardı. hani kolları dirseklerine kadar sıvalı beyaz gömleğinle, futbolcularına şampiyonlar ligi'ne giden yolu işaret ettiğin koreografinin... solumda asılı duran formalarıma baktım, bir daha hiç bir şey eskisi gibi olmayacaktı, o an fark ettim. çok üzüldüm hocam, uyuyamadım, hastalığın etkisi, ilaçların ağırlığı bile vız geldi. başımı yastığa koyamadım.

    şimdi mi; şimdi o inanamayışlarıma inanamıyorum hocam. meğer biz seni o kadar çok sevmişiz ki, biraz koruma içgüdüsü biraz da görmek istemeyişimizden, yaptığın yanlışları hiç görmemişiz, gördüklerimizi de önemsememişiz. biz senden kupa istemedik hocam, biz senden şampiyonluk istemedik. sen "demek galatasaray'ın 100. yılında teknik direktörlüğünü yapmak bize nasip değilmiş" derken boğazına bir şeyler düğümlenen bizdik. tarihi fark yediğin maçtan sonra stada gelip boğazımızı parçalayana kadar "imaparator fatih terim" diye bağıran da bizdik. kimse senin hakkında tek kötü kelime bile etmemişken "hocayı satanı bizde satarız " diye ortalığı inleten de bizdik.

    ama sen, bildiğimiz sen değilmişsin hocam. birilerinin değil, yalnızca galatasaray'ın adamı olmanı bekleyen bizler senden çok şey istemişiz. sen "galatasaray'lı fatih yuvasına dönmüştür" dediğinde sevinçten gözleri yaşaran bizler, seni gözümüzde çok büyütmüşüz.

    seni sevenleri üzdün hocam, seni sevenlere ihanet ettin...

    ah be hocam...
  • 9600
    artık ne kadar söz varsa düne ait bugün yeni şeyler söylemek lazım demiş mevlana. mesleğine birazcık saygın varsa, türk milli futbol takımını pazartesi günü açıklarken sahada rakip teknik direktöre alakasız şekilde aleni küfür edenleri, volkan demirel'i çağırma. emre b'nin artık milli takım kaptanı olmadığını söyle. bak bu hayatta kazanmaktan daha değerli şeyler var. kararı kendin veremiyorsan bak hayatta 3 milyon avrodan daha değerli şeyler var. belki de yok bu ülkede bunlardan daha değerli şeyler siz haklısınız!
App Store'dan indirin Google Play'den alın