resim
Fatih Terim
Görev:Teknik Direktör
Takım:Panathinaikos
Yaş:70
Uyruk:Türkiye
  • 7851
    galatasaray'ın gerçek efsanesidir. imparatordur. bu gerçek asla ve asla değişmeyecektir. ünal başkanla 2 senedir problem yaşayıp çok kritik bir dönemde takımdan ayrılsa da, şikecilerin dostunu bizlere tercih etse de onun bu takımın en büyük efsanesi olduğu gerçeği hiçbir şekilde değişmez. muhtemelen bir daha galatasaray'ın başına geçmeyecek. eğer arabistan gibi fantezi dünyasına adım atmazsa uzun bir süre milli takımı çalıştırıp sonra kendisini emekli edecek. milli takımı çalıştırdığı süre boyunca ülkeye 1990'lardaki gibi bir altın jenerasyon kazandırmak için uğraşacak. ne kadar başarılı olur bilemem. milli takımı bırakınca belki spor yorumculuğu yapacak çünkü teknik adamlık yaşı da bir şekilde geçecek. çok değil 20-25 sene sonra kendisini sonsuzluğa uğurlarken aslında hiçbir galatasaraylının bir küskünlüğü, dargınlığı olmayacak. 30 küsür milyon taraftar hep beraber aynı olay için gözyaşı dökeceğiz. işte o zaman 2000'de fiorentina'ya gidişinin, 2013'te takımı plansız bir yapılanma içinde bırakışının hiçbir anlamı kalmayacak. bütün bunları unutacağız ve o da çok büyük bir ihtimalle gelmiş geçmiş en büyük efsanemiz olarak aramızdan ayrılacak.

    kendisine kızabilirim, neden biz değil de şikeciler diye defalarca sorabilirim ama kendisini hiçbir şekilde silemem. çok ciddi bir aile kavgası yaşayıp da birbirine küsen ailelerdeki babamız olabilir en kötü ihtimalle. zaten ondan önce de bizim gerçek babamızdan farkı yoktu, sadece aramızda o istenmeyen kavga oldu. aile hala ailedir. fatih terim hala babadır, hala imparatordur. belki bir gün geri de dönmeyecektir ama her zaman kalbimizin en derinlerinde bir yeri olacaktır.
  • 7852
    http://gss.gs/1343864
    http://gss.gs/1341866
    kendisine kadro kurma konusunda genele bakıldığında haksız olarak yüklenildiğini düşünüyorum.

    kendisinin 2.5 senede yaptıkları mucizevi şeylerdir. daha önce görevde kaldığı 5 senenin 4'ünde yaptığı şeyler mucizevi şeylerdir. o zamanlar kurduğu kadrolar da efsanedir. kendisi başımızda olsa ligdeki puan farkının 9'dan az olacağını ve kopenhag maçında kesinlikle yenilmeyeceğimizi düşünüyorum.
  • 7854
    galatasaray'ın belini büken, onu şikeciler için satandır. yıldırım demirören gibilerine "aslolan" dediğini feda edendir. galatasaray hiç bir zaman ahlaksızları ve ahlaksızlıklara destek olanları içerisinde barındırmadı allah'a şükür.

    yok efendim terim olsaymış da bilmem ne. hadi şikecilerle olan rezil iletişimini geçtim, yahu yabancı sınırı için ufak bir önlem bile almayan, almadığı gibi transferin son günü elindeki en değerli yerli oyuncuları kapı dışarı eden birinden kurtarıcı olmasını mı bekliyordunuz? peh!

    edit: sildiğiniz bu mesajımı aynen bir daha yolluyorum, buyrun yine silin. bu entryi "niteliksiz" diye çöpe atamazsınız. olmayan niteliği şikecilerle işbirliği yapanlarda arayın, ona tepki gösterenlerde değil.
  • 7855
    galatasaray furbol takimini sezona hazirlarken yaptigi transferleri kendi oyun sistemine gore duzenlemistir. tepkileri anlamiyorum. takimi mancini'ye gore mi ayarlayacakti ne yapacakti?

    mesela hakan balta sakatlandiginda" sol bek yok bu nasil kadro muhendisligi!1!" diye feryad etmek anlamsiz. belki adam chedjo'uyu oynatmayip yerine gokhan zan'i oynatacak acilan yabanci kontenjanindan da sol bekte de riera'yi oynatacakti. yani belki hocanin b plani vardi. ya da ne bileyim alt yapidan birini oynatirim diye guveniyordu belki kendine.

    sezon basladiktan sonra hoca degistirmek bunlara mal oluyor.
  • 7856
    galatasaray'a 2 senede 5 kupa kazandırmış teknik adam.

    transferleri yanlıştı deniyor. melo için yönetimle kavga eden kimdi pardon? 3 senedir sol bek istiyordu adam, almayan kimdi?

    bugün jose mourinho bile transferde %100 başarı sağlayamaz ve sağlamayacak da kariyeri bitene kadar. yok öyle bir dünya. başarıları ortadayken 'ama yanlış transferler yaptı :(' şeklinde eleştirmek sadece kişinin kendisini komik duruma düşürmesine yol açar kusura bakmasın kimse.
  • 7857
    tamam farzedelim ki çok kötü bir teknik direktör ve çok da kötü -egolu(), kompleksli, sevimsiz, maganda v.s.- bir insan. onu eleştirenlerin mükemmel insanlar olduklarını varsayarak hepsinin eleştirilerinde haklı olduğunu kabul edelim. galatasaray futbol takımının bugün aldığı, hatta bu sezon sonuna kadar alacağı bütün kötü neticelerin hepsini onun eseri sayalım. hatta takımın bence bu gidişle tamamen dibe vuracağı önümüzdeki iki seneyi de terim'in hanesine eksi olarak yazalım. yani bu sene yaşadığımız ve bundan sonraki iki üç yıl yaşayacağımız bütün başarısızlıkları terime yükleyelim. eyvallah... peki sonra? sonra ne olacak? neyi çözmüş olacaksınız ve bu nereye kadar, ne zamana kadar devam edecek?

    şimdi güzel kardeşim bu mevzuya defalarca değinilmiş ama faydası olur ümidiyle bir de ben tekrar edeyim, bir de bu pencereden bakmayı dene. bu kadro; bugün artık beğenmediğin, burun kıvırdığın bu takım geçtiğimiz iki seneyi şampiyon tamamladı, yetmedi bir de cl'de çeyrek final oynadı ve ne yazık ki başında da bütün nefretini kustuğun kötü insan ve kötü teknik traktör terim vardı. senin terim'e veya takıma sürekli sövmen bu gerçeği değiştirmeyecek. ne şimdi ne de önümüzdeki senelerde.

    daha önce de söyledim bu kafa galatasaray'ı uçuruma götürür. zaten tam gaz götürüyor maşallah.

    sen kendini sorgulayamadın kardeşim, galatasaraylılığını sorgulayamadın. sabretmedin, beğenmedin, geldiğin yeri unuttun, üstüne titremen gereken şeylerin kadrini kıymetini bilmedin.

    sen başarıyı hazmedemedin; şimdi ağzından, burnundan, paçalarından döküyorsun. yazık.
  • 7861
    hoca 2011-12 sezonunda takımın başına geçtiğinde, başarılı olmaktan başka bir şansı yoktu. garantici olmak zorundaydı ve öyle de oldu. takım o sezon ligi domine etti. o sezon gelen şampiyonluk sonrası, hoca yine eski haline geri dönüş yaptı. taraftar, kadıköy'de kaldırılan kupa sonrası -haklı olarak- daha yüksek sesle imparator demeye başladı. bu da hocaya ekstra bir kredi sağladı. bu kez hocanın elinde çok güçlü bir koz vardı. devr aldığı takım, ligi 8. bitirmiş kötü bir takımdı. takımı oralardan alıp, -büyük kadro değişikliği ile birlikte- kadıköy'de şampiyonluğu kazanan bir takım haline getirmişti. üstelik, bir kaç haftalık bocalamanın ardından takım ritmini bulmuş, lig bitene kadar da harika futbol oynamıştı. her şey buraya kadar güzeldi. takımımızın bugünkü durumunun temelleri işte o ''rüya'' sezondan sonra atıldı. herkes böylesine bir sezon geçiren galatasaray'ın daha güçlenerek yeni sezona girmesini beklerken, tam aksi oldu. takım iskeletini, tam olarak sağlam bir hale getirmek için harika bir yaz transfer dönemi bizi bekliyordu. ancak saçma sapan transfer hamleleri ile birlikte, galatasaray güçlenmedi. ilk sezonunda, ''melo, ujfa, muslera, eboue'' gibi önemli isimleri kadrosuna katan fatih hoca, şampiyon takımına bu sefer galatasaray'da oynaması mümkün olmayan amrabat, dany gibi yabancı oyunculara dönsün. vizyon olarak gelinen bu nokta inanılır gibi değil. güçlenmemiz gereken sezonda yaptığımız transferlerden sadece umut ve burak'tan verim alındı. yani en kritik transfer sezonu çöpe gitti. devre arasına kadar bocalayan takım, drogba ve sneijder'in getirdiği sinerji ile ite-kaka şampiyonluğu tekrar kazandı. 2011-12 sezonunu bize yaşatan bir takımın, 12-13 sezonundaki şampiyonluğu maalesef ki evet ite-kaka gelmişti. kolay kazanılmadı. oysa ki, akıllı yapılacak hamleler ile o sezon da 11-12 sezonunun devamı niteliğinde olabilirdi. maalesef olmadı ve bizler bugün bu durumun sancıları yaşıyoruz, yaşamaya da devam edeceğiz.

    tüm bu yaşanan sıkıntılara rağmen, gelen şampiyonluk bize bir şans daha vermişti aslına bakarsak. ders alınması gerekiyordu. 12-13 sezonu adeta bizim için bir uyarıydı. ama yine (!) bir şey değişmemişti. üstelik bu sefer, karşımızda saçma sapan bir yabancı kuralı vardı. 1 sene öncesinden belli olan bu kuralı, ''aman yahu, burası türkiye bir şekilde halledilir' diye geçiştiren yönetiminden, hocasına kadar herkes, karşılarında tescilli şikeci oldukları halde hiç bir yaptırıma uğramamış bir takım olduğunu bilmiyordu. kimdi bu takım? tabii ki fenerbahçe. tüm camia, yerli transfere odaklanırız bu sene sonra da mis gibi topumuzu oynarız derken transfer dönemi bittiğinde elimizde sadece bruma, chedjou ve alınıp hemen gönderdiğimiz erman kılıç vardı. sezon bittiğinde kadroya baktığımızda; yedek kalecimiz, sol bekimiz, selçuk ve melo yokluğunda orta sahada onların yerini alabilecek adam eksikliğimiz vardı. kısacası, ilk 11'in arkası sağlam değildi. yıllardır hiç bir şey vermeyen, takım bulamayıp geri dönen aydın'ın sözleşmesi uzatılıyordu. bunlar ortayken, çok net bir şey ortaya çıkıyordu : ''galatasaray güçlenmiyordu.'' ilk 11'den bir oyuncu sakatlandığında, cezalı durumda olduğunda yerine anadolu takımlarında bile zar zor oynayacak kalitede adamlar giriyordu. etkileri sıfırdı. her şeye rağmen, sezona başladık. verim beklediğin yerli futbolculardan semih ve selçuk'un inanılmaz formsuzluğu, hamit'in sakatlanması, hakan balta'nın yetersizliği kabak gibi ortaya çıkınca, yabancı kuralı da tüm bunlara eklenince kaçınılmaz son gelmişti. galatasaray'ın zorluklarla kazandığı 12-13 sezonu şampiyonluğunun yarattığı toz pembe bulutu, galatasaray'ın kadro mühendisliği yanlışını görmemizi engellemişti. tüm bunların yanında, ünal aysal - fatih terim ekseninde yaşananlar ve 13-14 sezonuna kötü başlangıç, arkasından gelen 6-1'lik real mağlubiyeti artık bizlere gerçeği acı bir şekilde gösteriyordu. bugün mancini'ye ya da ünal aysal'a sallamaktansa, bir efsaneyi eleştirdiğinizi unutmadan belli bir düzey içerisinde tek eleştirilecek isim fatih terimdir. birileri çıkar, hocanın istediği isimler alınmadı falan diyecektir ya da iyi çalışma ortamı yaratılmadı diyecektir. onlara; hocanın ilk sezonunda istediği melo'yu, muslera'yı, ujfa'yı, eboue'yi, ikinci sezonunda amrabat'ı, dany'i, umut bulut'u, burak yılmaz'ı, hamit altıntop'u, -başkanın istememesine rağmen- melo'yu tekrar kimim bu takıma aldığını hatırlatmak isterim. tabii arada, sercan'ı, yiğit gökoğlanı, furkan özçal'ı falan da unutmayalım. çalışma ortamı konusuna da gelirsek; fatih terim'in çalışma alanı neresidir? florya. ee hani fatih hoca florya'nın sahibiydi? istediği gibi her şeyi yapabiliyordu? böyle bir insanın, çalışma ortamının iyi olmadığını söylemek ne kadar doğru? yoksa, fatih terim çalışma ortamının ya da sınırlarının diyelim dışına mı çıkmaya çalışıyordu? ondan dolayı mıydı bu rahatsızlık söylemleri? evet, tam da bu noktaydı bu sorunun kaynağı da. hoca sadece florya'da kalmak istemiyordu. kulübün her şeyi ile ilgili olmak, söz sahibi olmak istiyordu. ama onun görevi sadece futbol takımını idare etmek, yönetmekti. geçenlerde bir alıntı yapmış, bunu da sözlükte paylaşmıştım. şuydu; ''hoca kendisine ait bir galatasaray fikrini, galatasaray'ın kendisinden daha çok seviyor.'' olayın özeti de buydu aslında.

    bugün galatasaray'ı çiftliği haline getirmekle suçlanan oyuncular mı yoksa, florya'ya soktuğu muhabirlerinden tut da, vedat inceefesi'nden, müfit erkasap'ına kadar galatasaray'ı kendi adamlarıyla dolduran fatih terim mi galatasaray'ı kendi çiftliğine çevirdi? düşünün ki, o kişilerden birisi hoca gönderildi diye galatasaray kulübü başkanına hakaretler edebiliyor. varın siz düşünün durumun vahametini. bugün yine o florya'ya soktuğu muhabirlerin, gerek mancini'ye gerek ünal aysal'a nasıl giydirdiğini de hepiniz görüyorsunuzdur. şaşırmamak lazım bunlara. tüm bu kişiler galatasaray'ın mı yoksa, fatih hoca'nın mı geleceğini, iyiliğini düşünüyorlar? bu kişiler, galatasaray'ı mı yoksa kendi yaratıp, yönettikleri galatasaray'ı mı seviyorlar? sonuç belli ya, neyse. yine bu kişilere ve taraftarlar arasında olan terimsporlulara göre galatasaray'ı sadece fatih terim çalıştırabilir. başkası olmaz. florya'yı adam edemez! romantizmle, hikayelerle, taraftarı kalbinden vuracak sözlerle gerçeklerin üzerini örtmek zor olmasa gerek, böyle bir topluluk için özellikle de. hoca kalsa da şu andan farklı bir durumda olmayacaktık, ama tüm terimsporlulara ve o kendi adamlarına da gün doğdu. ''terim gitti, ondan böyle oldu.'' diye dolanıyorlar ortalıklarda, kendilerini ve fatih hoca'yı aklamaya, korumaya çalışıyorlar. ama bilmiyorlar ki komik oluyorlar. türk futboluna ihanet edenlerle birlikte, ''türk futbolunu yeniden inşa etme'' projesine falan da hiç girmiyorum. üstelik galatasaray'ı böyle bir dönemde bırakıp giderek bunu yapmasına hiç ama hiç girmiyorum. yeterince konuşuldu. hoca bunlarla çalışmaz, bakın görün sözleşme imzalamaz, bizleri hayal kırıklığına uğratmaz diyen romantiklerin de 7 yıllık sözleşme sonrası ne hallere düştüklerinden de hiç bahsetmiyorum. ''kader birliği'' yaptığı, her ne yaşarsa yaşasın galatasaray başkanına laf sokulurken tüp kafa ile kameralara gülümsemesinden, ''bakın gerçek imza'' diye resmen hepimizle alay eder gibi olan tavrından da bahsetmiyorum. aslında bunlar, kadro yapılanmasından da, takımın durumundan da daha önemli konu başlıkları ama derinlemesine girmek istemiyorum. çünkü, her ne kadar kızsam da, söylensem de fatih terim'in o kişilerle yan yana olması, ''kader birliği'' yapmasını falan bir çok galatasaraylı'yı olduğu gibi beni de derinden yaralıyor. yazdıkça bu konuyu ya da düşündükçe kötü oluyorum. kafamdaki fatih terim imajı bozulmasın, hocayı ömrüm boyu bu olayla hatırlamayayım diye ne yazmak ne de konuşmak istiyorum bu konuyu. ama işte lanet olsun ki, bu gerçeği değiştirmiyor. neyse;

    tarih; elde ettiğin başarılar, kupalar kadar elbet bunları da yazar hocam. unutma bunu. saygılar.
  • 7862
    evet şuanda başarısız gibi görünen bir çok oyuncuyu kendisi takıma aldırtmıştır, lakin bu oyuncuların hepsinden katkı almayı da bilmiştir. fatih hoca bu işi çok iyi biliyordu elindeki bütün oyunculardan yararlanıp eninde sonunda takımı başarıya ulaştırıyordu ama o gittikten sonra haliyle başka hocanın bu oyunculardan aynı verimi alması büyük beklenti olur, her hocanın kendi oyun sistemi vardır ve bu sisteme göre oyuncu transfer eder, bencede sıkıntı buradan doğmaktadır, bazı transferleri artık beğenmeyenler sebebini burada aramalıdırlar, gidenin arkasından atıp tutmak işte bu kadar kolay olabilir ama ya yaşattığı başarılar onlar ne olacak, onlar unutulabilir mi.
  • 7863
    takımın başında bulunduğu zaman rakip kim olursa olsun galatasaray futbol takımını rakibinin üzerine süren ve sürekli gol aratan teknik direktördür. elinizi vicdanınıza koyun ve düşünün dün akşam takımın başında fatih terim olsa idi 10 kişi kalmış bu takımın üzerine ne kadar giderdik? evet birçok yanlışı var kabul ediyorum ama takımın başında o varken takım hiçbir zaman ruhsuz olmamıştır. kabul edin bu gerçeği artık. türk futbolcusu taktikle maktikle değil bildiğin gazlama ile oynuyor. bunun nedeni de çok basit. yurtdışında adamlar daha 5-6 yaşında bebe iken başlıyorlar taktik öğrenmeye, pozisyon bilgisi öğrenmeye. senin topçun bunu öğrendiğinde 30 küsürlü yaşlarda oluyor. e taktik bilgisi olmayan adamın yapacağı tek şey ciğerleri patlayana kadar pres yapmak savaşmak. onun dışında bu ülke topçularının başarılı olma şansı yok.
  • 7866
    galatasaray tarihinin en büyük, en başarılı yerli hocası. 27 kasım 2013 real madrid galatasaray maçı'nda takımın başında olsaydı kazanabilir miydik bilmiyorum ama kesinlikle daha coşkulu oynardık. lakin kendisi türkiye futbolunun baş düşmanı yıldırım demirören'le anlaştığından beri kendisini sevenleri üzmüştür. bu yüzden birçok taraftarımız gibi ben de karışık duygular içerisindeyim.
  • 7867
    en büyük hatası kadro planlamadıdır. 2 yıldır takım sol bek diye bağırıyor, oraya bir oyuncu dahi transfer etmemiştir. selçuk ve melo'dan başka ortasaha oyuncumuz yok. alper potuk konusunda ısrarcı olsa ünal aysal 1 milyon euro daha fazla verip alper'i getirirdi. chedjou ve amrabat konusunda gereksiz bir şekilde ısrarcı davranmıştır. ömer toprak ve gökhan töre alınabilirdi o paralara.

    daha sayayım mı? resmen yedek kalecimiz yok, diyelim ki geçen sene şampiyonlar liginde final oynasaydık ve muslera maçtan önce sakatlansaydı kimi koyacaktı kaleye. sene başında tolga alınabilirdi.

    geçen sezon çoğu maçta kötü oynadık kabul edelim, ligde şansımız vardı zira rakipler çok kötüydü. şampiyonlar liginde kura şansımız vardı. nankörlük değil bu yaptığım gerçekler. bugün şampiyonlar liginde oynayan nir çok takımın drogba ve sneijder gibi kaliteli oyuncusu yok. ama biz daha sneijder'i tam anlamıyla kullanamadık.

    kısacası bu dönem bu kadro yapısıyla başarılı olma şansımız yoktu. umarım mancini devre arasında gerekli önlemleri alır.

    ha bu arada cris faciası var kı saymıyorum onu. cris ney la.
  • 7869
    galatasaray efsanesi, türkiye'nin en başarılı teknik adamlarından biri hatta birincisi.

    kendisinin bu sezon gönderilmesi ile ilgili, gönderildiği takımın en ufak başarısında, başarısızlığında da adının anılmasıyla ilgili ya da hiç bitmeyen yeni teknik heyetle kıyaslanması ile ilgili doğrudur, yalnıştır, haklıdır, haksızdır, iyidir, kötüdür tartışmasına girmeyeceğim.

    her iki görüşteki taraftarımızın haklı, haksız olduğu noktalar var, lakin kendisine tiye alan, küçük düşüren, alaycı tavırlar takınan taraftar kesimimizin (taraftar kısmı tartışılır) ki bunu başkan ve yeni teknik heyet için yapanlar da var, hiç bir haklı yanı yoktur ve de galatasaray kültüründe böyle bir şey asla yoktur.

    kendilerinden ricam, bir kez olsun galatasaray kültürüne yakışır davranıyor muyum diye sorgulamalarıdır.

    edit:imla.
  • 7871
    fenerbahçe'nin şikeyle uğraştığı beşiktaş'ın parasızlıktan aç kaldığı 2 sezonda rakipsiz olmasına rağmen göt zoruyla son haftada kazanılmış iki şampiyonluk. bunun yanında istediği her futbolcu da alındı. bütün kadro a'dan z'ye değişti. ilk yılında 11 kişinin 10'u gitti. üstüne burak, drogba, umut, şınayder gibi de adamlar geldi.

    acaba merak ediyorum biz fenerin yerinde olsak onlar kadar dirayetli olabilir miydik? ortada bir bok yokken kendi kendimize sorun yaratıp dağılıp çözülmeyi başarıyoruz adamlar iki yıldır bin bir türlü belaya rağmen şampiyonluğu son ana kadar kovalıyor artı uefa'da yarı final yapıyorlar.

    fatih terim 2 yılda bu kadroyu istediği gib yaptı. amrabat, danny, chejdou, sercan, yiğit, ceyhun, bruma vs.. gibi bir sürü garabet transferi o yaptı. bu sezon yaz boyu hiç bir hazırlık yapılmadı. kadrodaki eksiklikler 5 yaşındaki çocuk tarafından bilinmesine rağmen ve yabancı kuralı ortadayken; hiçbir çalışma yapılmadan sezona başlandı.

    bunlar yetmezmiş gibi takım sezona başlamışken ve şampiyonlar ligi öncesi tutup milli takım işini ortaya attı. galatasaray'ı karıştıran itlere, çakallara meze etti bizi. sebebi her ne olursa olsun delikanlı gibi davranmadı; eğer mutsuzsaydı sezon sonu niye bırakmadı? takımı böyle piç gibi içine etti gitti.

    sonra da efsane bilmem ne. bırakın allahaşkına. adam kariyeri boyunca galatasaray'ı basamak olarak kullandı. başı sıkıştığında işsiz kaldığında hep galatasaray imdadına yetişti ama işle sıkışınca zora gelemeyip bir şekilde olay yaratıp çekip gitti.

    faruk süren haksız, cechi gori manyak, galiani vefasız, ünal aysal haksız; ama hep yüce fatih hocamız haklı. en büyük delikanlı o. hep ona haksızlık yapılıyor. hep hakkı yeniyor onun.

    artık bu hamasete karnımız tok. o it suratlının yaptığı tüm hakaret ve şebeklikleri tebessüm ederek hiç sıkılmadan izlediği ve imzayı attığı an benim için bitmiştir fatih terim. maalesef galatasaray'a en büyük zararı yine bir galatasaray'ın evladı verdi. hani aslolan galatasaray'dı. hadi ordan be!!!

    bu palavraları yemeyin; bunlar hamasettir.
  • 7872
    mancini takıma savunma yapmayı öğretiyor heyoo diye kendisini yerden yere vuranlar şimdide günah keçisi ilan etmeye çalışıyor, komik bile değil şuraya yazılanlar. ''gaz futbolu'' ile 11 kişilik ronaldolu madridden 6 yemişiz, ''modern sistem futbolu'' ile ronaldosuz 10 kişilik madridden 4 yemişiz, hala sözlükte eleştirileri kendisi alıyor.
  • 7873
    zamanında hesap vermeli dedim diye ofsayt manyağı olmuştum...
    hatta gündüz kılıç-izzettin doğan arasında geçen konuşmadan bahsetmiştim...
    bugünün en büyük sorumlularından birisidir...sac ayaklarındandır...bütün yanlış transferleri yönetime iyileri fatih terime yazarsak olmaz...
    galatasarayın maddi gücünü herkesten iyi düşünüyormuş...galatasarayın sokağa atacak parası yokmuş...
    peki sözleşme uzattığımız gereksiz yere alınan yüksek bedelli oyuncuların parası sokağa atılmadı mı?
    2 sezonda 5 kupa kazandırmış olabilir...emeğine saygım sonsuz kendisine minnettarım...
    6+0+4 kuralının geleceğini bile bile hareket etmeyen sadece yönetim midir?
    ünal aysal o kadar kötü birisi midir ki giden arabanın motorunu söküp faytona binmeyi düşünecektir...
    almadığımız futbolcuların bugün hangi takımlara ne katkı verdiği ortadadır...
    yönetimle beraber olduğumuz şekle soktular bizi...
    şimdi 7 senelik milli takım serüveni başlıyor...
    dilerim ki katıldığımız her turnuvadan eleniriz...
    galatasaray başkanlığı bana göre başbakanlıktan cumhurbaşkanlığından abd başkanlığından daha önemli bir makandır...
    o makamda kim oturursa otursun hakaret edilirken aşağılanırken gülmek bir galatasaraylının haddine değildir...*
    o imzanın ıslaklığı kurumadan içimdeki fatih terim eskide kaldı...
    yeni hayatında umarım ki galatasaraydan milli takıma futbolcu çağırmaz...o formaya bu federasyon varken hizmet etmelerini engeller...
    bari bunu yap a milli takımlar sorumlusu fatih terim...
  • 7874
    3 senedir doğru düzgün bir kadro kuramayacak kadar kötü, kurduğu boktan kadroyla başarılı olacak kadar da iyi bir teknik direktördür.

    bugün gelinen noktada en büyük suç kesinlikle kendisinindir.

    2-3 ay önce gözümde galatasaray'ın ete kemiğe bürünmüş haliydi, şimdi yıldırım demirören kadar değeri yok.

    not: yıldırım demirören düşmanlık, fatih terim ihanet etmiştir.
App Store'dan indirin Google Play'den alın