37076
uzun süredir kırgın olduğum değerli hocamız. "değerli hocam" diyorum çünkü insan sevdiğine kırılır. samet olayı da bu kırgınlıklara eklenen bir başka neden oldu. kırgınlığımın nedenlerini özetlemem gerekirse:
1) hocamız, takımımızı çalıştırmadığı sürelerde tribünde bizi asla desteklemedi. hayalet gibi davranıyor eğer takımı çalıştırmıyorsa. metin oktay bunu görse kendisinin bu davranışına çok üzülür ve kırılırdı.
2) selçuk inan, konyaspor'un teknik direktörü olduğunda hocamız onu desteklemek için en ön sıradaydı. fakat okan hocaya sadece telefonla destek oldu.
3) hocamız başarısızlıklarını sürekli başkalarına yüklemeye meyilli. belgeselinde galatasaray'dan ayrılışlarının hiçbirinin kendinden kaynaklanmadığını söylüyor. fakat son ayrılışında takımın durumu ve oyuncu seçimleri onun yönetimindeydi.
4) hocamız, kendisine sunulan fikir ve eleştirilere sert tepkiler veriyor, racon kesiyor. buna karşılık okan hoca gibi nazik ve kibar bir tutum sergilemiyor. terim'in bakış açısına göre, eğer "2+2=5" diyorsa, "4" diyen yanılmıştır.
okan hoca için (|o kan|sız) şeklinde pankart açıldığında dahi eyvallah dedi boynunu büktü. ne takıma bir şey dedi ne bir başkasına. hatta galatasaray'ın sorumlulukları kendisinde değilken dahi tudor'a karşı bir reaksiyon almış, ve galatasaray'ın daha iyi şeylere layık olduğunu söylemişti. bunu başka bir takımın teknik direktörü iken yapıyor. ama terim galatasaray'dan para kazanıyorsa var, yoksa yok.
bu saydıklarım, hocama olan kırgınlığım için yeterli sebepler. yine de onu değerli bulduğumu ve nankörlük yapmadığımı belirtmek istiyorum. türkiye'nin en büyüklerinden biri olmamızda onun payı büyük.
1) hocamız, takımımızı çalıştırmadığı sürelerde tribünde bizi asla desteklemedi. hayalet gibi davranıyor eğer takımı çalıştırmıyorsa. metin oktay bunu görse kendisinin bu davranışına çok üzülür ve kırılırdı.
2) selçuk inan, konyaspor'un teknik direktörü olduğunda hocamız onu desteklemek için en ön sıradaydı. fakat okan hocaya sadece telefonla destek oldu.
3) hocamız başarısızlıklarını sürekli başkalarına yüklemeye meyilli. belgeselinde galatasaray'dan ayrılışlarının hiçbirinin kendinden kaynaklanmadığını söylüyor. fakat son ayrılışında takımın durumu ve oyuncu seçimleri onun yönetimindeydi.
4) hocamız, kendisine sunulan fikir ve eleştirilere sert tepkiler veriyor, racon kesiyor. buna karşılık okan hoca gibi nazik ve kibar bir tutum sergilemiyor. terim'in bakış açısına göre, eğer "2+2=5" diyorsa, "4" diyen yanılmıştır.
okan hoca için (|o kan|sız) şeklinde pankart açıldığında dahi eyvallah dedi boynunu büktü. ne takıma bir şey dedi ne bir başkasına. hatta galatasaray'ın sorumlulukları kendisinde değilken dahi tudor'a karşı bir reaksiyon almış, ve galatasaray'ın daha iyi şeylere layık olduğunu söylemişti. bunu başka bir takımın teknik direktörü iken yapıyor. ama terim galatasaray'dan para kazanıyorsa var, yoksa yok.
bu saydıklarım, hocama olan kırgınlığım için yeterli sebepler. yine de onu değerli bulduğumu ve nankörlük yapmadığımı belirtmek istiyorum. türkiye'nin en büyüklerinden biri olmamızda onun payı büyük.