• 126
    son yazısında yine birileri onu arayıp birşeyler demiş. yahu be adam bir yazında da "telefon çaldı x arıyor" kalıbından çık yahu. son yazısında direk bu kalıbı kullanmamış ama yine birilerinin onu aradığını söylemiş.
    bu konuda ertuğrul özkök bir, fatih altyalı iki.

    - telefon çaldı. arayan başbakandı. *

    gelelim tanıma; galatasaraylılar arasında nadir olarak sevmediğim adamlardan birisidir.

    http://www.haberturk.com/...ekten-sasiran-var-mi
  • 127
    kendisi türkiyenin en iyi gazetecilerinden birisidir ve çok da iyi bir galatasaraylıdır.

    http://www.haberturk.com/...ekten-sasiran-var-mi

    söz konusu yazısını bir kez daha okuyun, ben bir galatasaraylı olarak eleştirecek hiçbir şey bulamadım. yarışın içinde olsak biz de şike yapardık falan demiyor o yazıda. ya okunanı anlamada problem var ya da durup dururken adama bok atmak için nasıl olsa millet tıklayıp okumaz mantığı var.
  • 130
    konuşmasının belirli yerlerinde kendisine hak verdim ama batırdığı noktalarda var. aklımda kalan şekilde:

    - aziz yıldırım'a sınırsız yetki verildi sonucunu görüyoruz diyerek ünal aysal'ı aziz yıldırım'la bir tutarak işe başladı ve tepki çekti.

    - ünal aysal'ı parası için seçtiler dedi ki bunda bence haklı. ünal başkana oy veren 3000 kişinin en az 1000'i parası var mantığıyla yaklaştı ve oy verdi.

    - ama madem para vermeyecek diyerek hayir kozak'ı neden seçmedik diyerek galatarasay'ın kültürünü tamamen unuttuğunu gösterdi. ünal aysal'ın buna verdiği cevap herhalde yılın kapağı bile seçilebilir: bu tek kelimeyle galatasaray'a hakarettir.

    -kendisine soyadı şen olan bir genel kurul üyesi o kadar seviyesizce kürsüden cevap verdi ki altaylı salonu terk etti sinirden, çıkışta adamı dövdüyse sonuna kadar haklıdır. galatasaray genel kurullarında bunca senedir sayın şen gibi böyle seviyesizce konuşan bir adam görmedim..

    edit: uyarısı için neurocoma'ya teşekkür ederim. başkanımızın soyadını doğru yazamayan bir gerizekalıyım...
  • 131
    --- alıntı ---

    yüzlerce sayfa belge, binlerce telefon dinleme kaydı, yüzlerce ifade önemli değil.

    ne kastedildiği belli olmayan bir mektup önemli.

    öylemi?

    futbol federasyonu başkanı mehmet ali aydınlar’ın sözlerinden ben bunu anladım.

    şike soruşturması boyunca net bir tavır koymaktan, “şöyle yaparız, böyle yapılır” demekten özenle sakınan federasyon başkanı aydınlar, galatasaray’da bülent tulun’un adnan polat’a yazdığı mektup ortaya çıkınca hiç tereddüt etmeden, “galatasaray’ın aldığı kupayı geri alırız” deyiverdi.

    doğru düzgün kişiliğiyle tanıdığımız aydınlar’ın bu tavrını bir galatasaraylı olarak anlamakta güçlük çektim doğrusu.

    mutlaka bir “açıklaması” olacaktır.

    oskay'i kim dinleyecek!
    en küçük bir ihbarı bile değerlendiren şike soruşturması savcıları, bence doğru bir hareket tarzı içindeler.

    hiçbir şey “gölgede” bırakılmamalı.

    ancak bir kişi her nedense “dinlenmiyor”.

    o kişinin adı cihan oskay.

    cihan oskay herkesin sustuğu, koktuğu, pustuğu bir dönemde televizyonlara çıkıp çok önemli şeyler anlatmıştı.

    acaba bir savcı da zahmet edip cihan oskay’ı dinler mi?

    --- alıntı ---

    (bkz: habertürk)
  • 132
    bugün ki yazısından

    "...kafamı kurcalayan bir şey var...

    daha doğrusu çokça sorulan bir başka soru var. "herkes disiplin kuruluna tedbirli veya tedbirsiz sevk edilirken emre belözoğlu niye bu işin dışında tutuldu. çektiği mesajlar ortadayken, bu yüzden adliyeye gidip ifade vermişken, neden emre tedbirsiz de olsa disiplin kuruluna sevk edilmedi. emre'yi koruyan güçler mi var?"

    bu sorunun yanıtını ben bilmiyorum.

    ama emre ile futbol federasyonu'nun 2 numaralı isminin geçen hafta bugün beykoz'da buluşup 2 saat konuştukları yolundaki dedikoduyu ben de biliyorum."
  • 136
    hiç bir takımın düşmesinden yana değilim demiştir bu güne kadar yazdığı yazılarda. ama cezası neysede verilsin demiştir.(u: artık nasıl olacak bilemiyorum. yaptıkları suçun cezası bulundukları ligden bir alt lige düşürülmek) bundan çıkacak sonuç şudur; fatih altaylı akşam maa'yı zorda bırakacak soruları illaki soracaktır ama gecenin sonunda herşey maa ve tayfasının* istediği şekilde sonuçlanacak. tarihe notumu düştüm. inşallah bu yazımı yerim.
  • 138
    şike yasası hakkında güzel yazmış, bir şekilde sesimizi duyurmuş.

    --- alıntı ---

    şike yasası diye bilinen 6222 sayılı kanun'da yapılan değişikliklerle ilgili fikrimi biliyorsunuz.
    kırk kere yazdım, kırk kere söyledim.
    hadi üşenmeyeyim, bir daha tekrarlayayım.
    "tck'yı hırsızların istediği yönde, katillerin istediği yönde, dolandırıcıların istediği yönde değiştirmiyorsan, şikeyle ilgili kanunu da kulüplerin ve kulüpler birliği'nin istediği yönde değiştirmeyeceksin kardeşim."
    kulüpler dedi ki: "biz kendimizi tutamayız. şike yaparız. en iyisi siz cezasını düşürün"
    sonrası bilinen rezalet.
    bilinen rezalet ama bir daha üşenmeyeyim, onu da tekrar yazayım.
    kulüpler birliği, gençlik ve spor bakanı suat kılıç'a gitti.
    suat kılıç, "ben bu değişikliği yapamam" dedi.
    kulüpler birliği sonra kime gitti bilmiyorum ama terör konusunda bile uzlaşamayan 4 partinin dördü de uzlaştı, ortaklaşa bu yasayı değiştirdiler.
    değiştirdiler ama bakıyorum yasanın değişmesine el kaldıranlar bile "olmadı bu iş" diyorlar.
    ak parti'den şamil tayyar ve yine aynı partiden bülent arınç, "şık olmadı" görüşünde.
    şamil tayyar avaz avaz bağırıyor, "bu rezalettir" diye.
    ama "bu rezalet" şimdi cumhurbaşkanı'nın önünde.
    cumhurbaşkanı abdullah gül dün bir açıklama yaptı.
    köşk'e gelen yasadan rahatsız olduğunu söyleyen gül, "altı ay önce çıkmış bir yasanın düzgün olması gerekirdi" diyor.
    ben bu açıklamadan da bir şey anlamadım.
    altı ay önceki düzgün değildi demek mi istiyor, yoksa yenisini mi eleştiriyor.
    yemin ederim anlamadım.
    ben bu yazıyı yazarken köşk henüz yasayı onaylamamıştı.
    onaylayacak mı, onaylamayacak mı bilmiyorum.
    ancak onaylarsa gerçekten çok şaşıracağım.
    6 ay önce beğenip onayladığı bir yasayı değiştiren bir yasayı "hangi gerekçeyle" onaylayacak merak ediyorum.

    --- alıntı ---
  • 139
    durmadan ne zaman adam oluruz diye soran galatasaray eski yöneticisi. kendisini en büyük galatasaraylı zanneder, herkese üstten bakar, politik çapsızlıklarını, gereksizliklerini klübe yansıtır. kadının ciğeri patlak resmini manşetten koyar, hiç utanmaz doğru yaptım diye yırtınır.

    yine susmaz, her zaman kendi klübünü ezeli rakibi önünde küçük düşürmeye çalışır. vakti zamanında aziz yıldırımın adamları tarafından dövülmüşlüğü de vardır. kendisi sportif ve politik olarak o kadar vizyon sahibidir ki dün aydın doğana biat ederken şuan majestelerine yaranmak için uçaklarına binmeye, seyahatlar etmeye çalışır.
  • 140
    ya bi git fatih altyalı git yahu. insanda biraz utanma olur. futboldan çakmadığın gün gibi ortadayken hale yok öyleydi yok böyleydi diye kıvırıyorsun. biz hem ezeli rakibimiz fenerbahçe'yi hemde senin gibi yolumuza taş koyanları yendik. bizim asıl rakiplerimiz sizin gibi içten pazarlıklılardır. biz son senelerde sizleri yenemediğimiz için başarısız olduk. yüzümüze gülüp arkamızı kazıyordunuz.

    kaleye şut çekmiyormuşuz falan filan. 7 aralık 2011 galatasaray fenerbahçe maçındaki şutlar sana kapak olsun. amerika'nın lbya'ya attığı tomahawk füzeleri gibi fener kalesine füzeler gönderdik.

    unutma ki galatasaray demek umut demektir, kazanmak demektir. en umutsuz olduğun anda bile içinde kazanma umudu olur. öyle takıma sallamakla olmaz.

    http://www.haberturk.com/...695440-bana-gol-oldu
  • 142
    kendince hakli olan yazardir. sonucta, adam sezon basindan beri galatasarayin oyun yapisindan, gol pozisyonuna girememesinden dolayi vs kazanamayacagimizi düsünmüstür. sonucta adamin kendi fikirlerini kösesinde beyan etmistir. kendisine gelen küfürlü maillere karsi (cünkü maillerde futboldan anlamadigi yaziliymis) adam sergen'i örnek gösteriyor ve eger sirf galatasaray yenilecegeni düsündügü icin futboldan anlamiyorsa o zaman sergende anlamiyor diye yazarak o maillere cevap vermektedir. ayrica yazsinin basligi " bana gol oldu " her halde burdan bi seyler anlarsiniz.
  • 144
    ronaldinho transferine ilişkin söylentiler ile popescu'nun transferini karşılaştırmakla meşgul.

    --- alıntı ---
    belki siz duymamıştınız ama ronaldinho’nun galatasaray’a transferi bir süredir konuşuluyordu.

    ronaldinho’yu galatasaray’a kazandırmak isteyen aracılar, benden bile yardım istediler.

    başkan ünal aysal bu görüşmeleri yaptı ve brezilyalı yıldızın galatasaray’a gelme ihtimali yüzde yüze yaklaştı. fakat başkan, bu transferi fatih terim’e sordu. terim’in yanıtı dün gazetedeydi: “hayır istemiyorum.”

    terim, “takımdaki dengeleri bozar” demiş.

    kulağımla duymadım. öyle diyorlar. bu durum beni uzun yıllar öncesine götürdü.

    faruk süren’in başkanlık dönemine. o günlerde yine böyle bir transfer söz konusuydu.

    faruk süren, çok önemli bir oyuncuyla anlaşmak üzereydi.

    fatih terim’le konuşuyorduk konuyu. terim kızgındı.

    “galatasaray çöplük mü? bu adama ihtiyacımız yok. çok daha önemli yerlere adam almamız lazım. buna verilecek paranın üzerine üç beş kuruş daha koyup doğru düzgün birini alalım. ya da kimseyi almayalım. hiç gerek yok. başkana bunu söyle. belki seni dinler.”

    ben de kalkıp faruk süren’e gittim. esma sultan yalısı’nda bir davette. galiba koç grubu’nun bir davetiydi. “başkan” dedim, “hoca bu adamı istemiyor. ‘lazım değil’ diyor. ‘buna vereceğimiz paranın üzerine biraz daha koyup başkasını alalım. ya da kimseyi almayalım’ diyor”.

    süren o alışık olduğum muzip gülümsemesiyle “boşver” dedi. “adam istemiyor. sen niye para veriyorsun anlamadım” dedim.

    “istemiyorsa oynatmaz. ben alayım. o oynatmasın. kulübede oturtsun. ama bak oturtmayacak. takıma banko koyacak. o adam galatasaray’a çok yararlı olacak. yanılırsam da ilk yanılan olmam. ben alacağım. oynatıp oynatmamak onun işi” dedi ve üç gün sonra o futbolcu galatasaray’a geldi.

    yıllarca banko oynadı. üç lig şampiyonluğunda, bir avrupa şampiyonluğu’nda en büyük pay sahiplerinden biri oldu.

    süren’in bu cümlelerinden ünal aysal’ın alması gereken dersler var.

    alabilirse tabii!
    --- alıntı ---

    edit: popescu olarak düzeltildi.
  • 145
    http://www.htspor.com/...ronaldinho-transferi

    ronaldinho'yu istemeyen kişinin ben aklından şüphe ederim.

    galatasaray bir yandan gençleşirken, bir yandan da tecrübeli bir takım kişileri getirmeli.

    taffarel geldiğinde 20'li yaşlarda değildi, fakat sıradan bir topcu da değildi, ümit davala geçen seneki 21 programında, taffarelin şutlarından bahsetmişti, takımda kimsenin onun gibi şut çekemediğini söylemiş, o tarz şutları taffarel'den bakarak öğrendiklerini söylemşti.

    belki yiğit gökoğlan, belki emre çolak bu oyuncudan öğrenecekleriyle takımımıza olağan üstü güç aktaracağı aşikar değil mi?
App Store'dan indirin Google Play'den alın