10 eylül 2015 türkiye izlanda basketbol maçının son dakikası ile ilgili dünyanın en boş beleş tartışması dönmektedir. o üçlük girmeyip maç uzamasaydı herhangi biryerde bu karar ile ilgili tek kelime dahi konuşulmayacaktı. fırsat bulmuşken konuşalım diyenlerin derdi aslen herşeyin iyi olması olmadığından bu normal tabi ki.
maç uzadı boş boş konuşuluyor, faul yapılsaydı ve sonucunda yenilseydik neden faul yaptın bıraksaydın ya diyecektin, faul yapılıp yine uzasaydı yine niye faul yaptın bıraksaydın ya diyecektin. senin derdin maçın kazanılması değil senin derdin boş konuşmak fırsat bulup eleştiri yapmak kin kusmak. yani sen maçın o an galibiyetimiz ile bitmediği her ihtimalde ataman'ın verdiği kararın tam tersine basketbol uleması gibi en doğru karar muamelesi yapıp boş boş konuşacaktın.
3-4 gün önce ne dediler başlığında fazıl say'ın çok doğru bir konuşmasına denk geldim (bkz:
#1810827). orada yazanlar şehit haberleri üzerine bir konuydu ama içeriğindeki birçok laf türk insanının neredeyse bütün konulardaki genel yaklaşımını çok çok güzel açıklamaktadır.
"mantıksızlık, sürü psikolojisi, sahte milliyetçilik,
ve bunların toplamı; popülizm...
çok ciddi bir iq ve popülizm sorunu var memlekette"
düşük iq, mantıksızlık, sürü psikolojisi
*.
arkadaşım ergin ataman kendine göre uygun kararı verdi şansı yaver gitmedi mucizevi bir üçlük yedi maç uzadı girmeseydi uzamazdı sende konuşmuyor olurdun. sporda şans faktörü vardır olmayacak şeyler düşük ihtimalli şeyler zaman zaman olur ve işin güzel yanlarından biri de budur. bu güzelliği her seferinde çevirip bir tarafınıza sokmaya çalışmanıza gerek yok.