2554
sevgili hocam. şuanda 8 ocak 2012 espanyol barcelona maçı*nı izliyorum. xavi'nin emre çolak'tan 1cm uzun olan boyunu ve iniestanın oyununu gördükçe aklıma bizim takım ve defansın ilerisinde şöyle bir diziliş geliyor.
-------------------------melo-----------------------
------------selçuk------------------emre----------
transfer----------------------------------transfer
-----------------------transfer---------------------
emre oyun zekası, tekniği, allah korusun sakatlık yaşamazsa sezon sonunda yapacağı kamp ve seneye oynayacağı büyük maçlarla kazanacağı tecrübeyle iniesta'nın barcelona'da yaptıklarını bizim için yapabilir. ancak muslera, ujfalusi, eboue üçlüsü düşünüldüğünde, ujfalusi'nin yerine yerli stoper(serdar aziz/taşçı) gelmediği sürece transfer yazdığım yerlerden en az birisinin türk oyuncuyla dolması lazım. hani dedin ya hocam "benim hayallerim dünyadan büyük". o hayallerin içerisinde 2-3, en fazla 5 sene içerisinde şuanda imrenerek izlediğimiz barcelona'yı içeride dışarıda mourinho'nun kontra inter'i gibi geriye yaslanarak değil çatır çatır oynayarak yenebilecek bir takım kurmak da var, adım gibi eminim. melo-selçuk-emre'yi busquets-xavi-iniesta üçlüsü gibi bir makinaya dönüştür hocam, bütün mesele o üçlüde.
not: bu entry melo'nun bonservisinin alınacağı, kazım'ın galatasaray ilk 11'inin oyunucusu olmadığı ve elmander'in geçecek süre zarfında fiziki açıdan düşüşe geçeceği düşünceleri çerçevesinde yazılmıştır.
-------------------------melo-----------------------
------------selçuk------------------emre----------
transfer----------------------------------transfer
-----------------------transfer---------------------
emre oyun zekası, tekniği, allah korusun sakatlık yaşamazsa sezon sonunda yapacağı kamp ve seneye oynayacağı büyük maçlarla kazanacağı tecrübeyle iniesta'nın barcelona'da yaptıklarını bizim için yapabilir. ancak muslera, ujfalusi, eboue üçlüsü düşünüldüğünde, ujfalusi'nin yerine yerli stoper(serdar aziz/taşçı) gelmediği sürece transfer yazdığım yerlerden en az birisinin türk oyuncuyla dolması lazım. hani dedin ya hocam "benim hayallerim dünyadan büyük". o hayallerin içerisinde 2-3, en fazla 5 sene içerisinde şuanda imrenerek izlediğimiz barcelona'yı içeride dışarıda mourinho'nun kontra inter'i gibi geriye yaslanarak değil çatır çatır oynayarak yenebilecek bir takım kurmak da var, adım gibi eminim. melo-selçuk-emre'yi busquets-xavi-iniesta üçlüsü gibi bir makinaya dönüştür hocam, bütün mesele o üçlüde.
not: bu entry melo'nun bonservisinin alınacağı, kazım'ın galatasaray ilk 11'inin oyunucusu olmadığı ve elmander'in geçecek süre zarfında fiziki açıdan düşüşe geçeceği düşünceleri çerçevesinde yazılmıştır.
