4
galatasaray'ın unutulmaz futbolcusu.
ama sadece benim için. evim sarıyer, lisem kadıköy'deydi, hâliyle okula geç kaldığım günler, zamanında gittiğim günlerle yarışır idi. geç gelenler de okul kapısının önünde bir süre bekletilir, sonrasında her şeyden habersiz genç bir hoca gelir, hepimizin adını numarasını alır ve bizi içeri alırdı. yarım gün yok yazılırdık.
işte genç ilker bu noktada devreye girerdi. 2003 senesinde kendisi henüz bir şöhret sahibi değildi, hayatının renksizliği yüzünden okunan genç öğretmen nereden bilecekti ilker'i? buna karşın ben kendisinden ümitliydim, hazırlık maçlarındaki performansı ile beklenti içinde olduğum, sempati duyduğum bir futbolcuydu o.
ikinci geç kalışımdı henüz okula, ama okulun da başıydı, anlamıştım ki böyle giderse sınıfta kalacağım. hoca adımı sorduğumda, bir anda onun adı çıktı ağzımdan. "ilker erbay 5905 hocam" dedim. yazdı, gittim. sonraki günlerde bir daha yazdı, bir daha gittim. üst üste geç kaldığım birkaç gün, "ulan çakacak herif numarayı" diye sedat debreli'nin adını yazdırdığım da oldu, 5905 numaralı bir başka öğrenci olduğunu öğrenip 4905'e geçiş yaptığım da. hatta 5905 numaralı o öğrenci hakkında birkaç ay önce bloğunda başbakana hakaret etmekten dava açıldığını gazetelerde okudum.
bunlar böyle gereksiz anılarım. ama allah aşkına ne yazılır başka ilker erbay hakkında; galatasaray'ın türk futboluna kazandırdığı vasat futbolculardan biri işte. ikinci üçüncü ligler hep futbolcularımızla dolu, bunları çıkarmanın da ülke futboluna katkısı az değil elbette. böyle başladığım bir entry'i böyle bitirdiğim için de kendimle ne kadar gurur duysam az.
ama sadece benim için. evim sarıyer, lisem kadıköy'deydi, hâliyle okula geç kaldığım günler, zamanında gittiğim günlerle yarışır idi. geç gelenler de okul kapısının önünde bir süre bekletilir, sonrasında her şeyden habersiz genç bir hoca gelir, hepimizin adını numarasını alır ve bizi içeri alırdı. yarım gün yok yazılırdık.
işte genç ilker bu noktada devreye girerdi. 2003 senesinde kendisi henüz bir şöhret sahibi değildi, hayatının renksizliği yüzünden okunan genç öğretmen nereden bilecekti ilker'i? buna karşın ben kendisinden ümitliydim, hazırlık maçlarındaki performansı ile beklenti içinde olduğum, sempati duyduğum bir futbolcuydu o.
ikinci geç kalışımdı henüz okula, ama okulun da başıydı, anlamıştım ki böyle giderse sınıfta kalacağım. hoca adımı sorduğumda, bir anda onun adı çıktı ağzımdan. "ilker erbay 5905 hocam" dedim. yazdı, gittim. sonraki günlerde bir daha yazdı, bir daha gittim. üst üste geç kaldığım birkaç gün, "ulan çakacak herif numarayı" diye sedat debreli'nin adını yazdırdığım da oldu, 5905 numaralı bir başka öğrenci olduğunu öğrenip 4905'e geçiş yaptığım da. hatta 5905 numaralı o öğrenci hakkında birkaç ay önce bloğunda başbakana hakaret etmekten dava açıldığını gazetelerde okudum.
bunlar böyle gereksiz anılarım. ama allah aşkına ne yazılır başka ilker erbay hakkında; galatasaray'ın türk futboluna kazandırdığı vasat futbolculardan biri işte. ikinci üçüncü ligler hep futbolcularımızla dolu, bunları çıkarmanın da ülke futboluna katkısı az değil elbette. böyle başladığım bir entry'i böyle bitirdiğim için de kendimle ne kadar gurur duysam az.