• 3316
    93'den beri zaman galatasaray'a büyük hizmetleri dokunmuş olan eski başkan adnan polat'a bir taraftar olarak hakkımı helal etmiyorum. futbol takımının başarısızlığı umrumda değil bunları yazarken. tamamen stat konusuyla alakalı içimdeki kin nefret. seyrantepe projesinin tamamını herkes biliyor. orası spor kompleksi olarak projelendirildi. ilk hali hatırladığım kadarıyla yazayım;

    - bir adet 52000 kişilik, üstü açılır kapanır modern bir stadyum.
    - bir adet kapalı spor salonu.
    - stadyumun ve salonun haricinde bölgede galatasaray'ın antrenman sahası olarak kullanması amacıyla büyük bir arazi.
    - bölgeye her türlü ulaşımın tamamlanması, yolların bağlanması ve metronun işlevsel hale getirilmesi.

    önce spor salonu çıktı projeden. o alan galatasaray sk'ya ekstra olarak bırakılacak ve kulüp kendi imkanlarıyla oraya kapalı spor salonu yapacaktı. sonra araziler çıktı projeden. proje tek stadyum olarak kaldı. dönemin yönetimi buna da eyvallah dedi, yeter ki artık stadyum bitsin ve taşınalım mantığıyla. ardından mevcut stadyum projesinde kesintiler başladı. rahmetli özhan canaydın'ın özel olarak almanya'da beğendiği koltuklar iptal edilip, yerine yeni ihale açılarak yerli bir plastik üreticisi firmaya verildi koltuklar. bakın ben yıllardır plastikçiyim, bu tip stadyum koltukları ve plastik masa sandalye üreticisi firmaların kullandıkları hammaddeleri yakınen tanırım. bunlar mühendislik plastikleri olmadığı gibi, bütün piyasadan toparlanmış ve ortak dönüştürülmüş bizim ppc olarak tabir ettiğimiz, polyproplene copolymers'dir. fenerbahçe maçına geldiğimde biraz dikkatli inceleme fırsatım oldu, bizim stadyumumuzdaki koltukların hammaddelerinde ilave olarak talk vardır. talk; hammaddenin içersinde biraz daha sert ve mukavemetli olmasını sağlayan pudra takviyesidir.

    daha sonra benim projede en beğendiğim şey olan şeffaf çatı iptal edildi ve yerine etermit görünümlü plakalar konuldu. buna izin veren yönetici derhal uzaklaştırılsın yönetimden. o şeffaf çatı, hem stadyumun hemde çevrede bir bölüm alanın ki buna yakına yapılması planlanan hastane de dahil, elektrik ihtiyacını karşılayacaktı. o çatı sistemi komple güneş ışığını elektrik enerjisine çevirebilmekteydi. protokolde olmasına rağmen toki bunu da yapmadı. yönetimimiz eyvallah dedi.

    stad çileli bir bekleyişten sonra tamamlandı. açılışta yaşananları geçiyorum, tam 40000 taraftar ile açıldı. nedeni basitti, stadyuma 52000 kişi gelirse tahliyesi o dönemin şartlarında mümkün değildi. şu dönemin şartlarında da mümkün değil zira devletimiz ne metroyu işlevsel bir hale getirebildi, ne de bağlantı yollarını yaptı. bu stad şehir merkezindan uzak bir yerde. uzaktan kastım 2 saatlik yol değil belki ancak yürüyerek ulaşılabilecek bir yer de değil. stadyumların önemi her daim yaşaması ve taraftarın oraya maç günü yayan da gelebilmesidir. 52000 kişiyi toplu taşıma ile stadyuma taşıyamazsınız. taşısanız da dönüşte 52000 kişi metroya geldiğinde tahliye edemezsiniz. fenerbahçe maçında 25 yaşında adam olan ben bile bunaldım eziliyordum.

    stadyumu tam anlamıyla bitirip kulübe devredecek olan toki, locaları bizim yapmamızı istedi. nedeni basitti, localardan kulüp yüklü miktarda gelir elde edecek. locaları biz yaptık, yolları da yapmıyorlar. şimdi diyorlar ki anlaşma var stadyuma tabela asıcaz bu stad bizim. sevgili bakanlarım, başbakanım; ben de bir galatasaray taraftarı olarak diyorum ki, mecidiyeköy'e sami yen'i yıktığınız haliyle geri yapın, biz oraya taşınmaya razıyız.
App Store'dan indirin Google Play'den alın