1362
--- alıntı ---
son dönemdeki gelişmeleri müteakiben türk futbolunun içine girdiği kaos ortamı tüm kamuoyunca malumdur.
futbolu temizleme adına yapılan bu operasyonları başlatan büyük türk yargısı'nın kararlılığı, olayların üzerine gidişi, ulu önder mustafa kemal atatürk' ün " ben sporcunun zeki, çevik ve aynı zamanda ahlaklısını severim." deyişiyle son derece örtüşmektedir.
hakedenlerin hakettikleri cezaları çekmeleri anlamında türk adaleti'ne olan inancımız tamdır ve bu sürecin turk futbolunun temizlenmesi adına büyük bir fırsat ve milat olduğunu düşünmekteyiz.
ancak, olayların başladığı gün " ivedi karar vereceğiz, yargıyı beklemeyeceğiz " diyen türkiye futbol federasyonu'nun, 6 gün sonra karar değiştirip "acele karar vermeyeceğiz" demesi de son derece manidardır.
türkiye futbol federasyonu'nun elinde kanıt olmadan harekete geçememesi ne kadar normalse, basına sızan belgeleri önemsememesi, böyle kritik bir ortamda ligin sağlıklı ve hakedenlerle başlatılması adına harekete geçmemesi ve geciken adaletle daha alt sıradaki takımların hakkının yenecek olması gerçeğiyle belgelerin bir an evvel temin edilebilmesi için uğraşı içinde olmamak ve bekleyeceğiz demekte bir o kadar anormaldir.
türk futbolunda eşi ve benzeri görülmemiş böyle özel bir durum oluşmuşken sadece gerekenlere cezaları vermek ve adaleti hemen sağlamak adına kamuya yansımış yani gizliliği kalmamış delilleri talep edip, bir an önce gereğini yapma kararını veremezken, galatasaray spor kulübü başkanının açıklamasına yakışmıyor diye karar verebilmek ne kadar doğrudur.
ayrıca unutulmamalıdır ki, 1481'den beri kültürün simgesi, 1905'ten beri sporun beşiği olmuş anlı, şanlı galatasaray spor kulübü'nün başkanına neyin yakışıp neyin yakışmadığını karar verecek tek merci sadece ve sadece yine galatasaraylıların ta kendisidir.
türkiye futbol federasyonu'nun, sadece gecikmeyen adalet isteyen sayın başkanımız ünal aysal'ı disiplin kurallarını uygularım diye tehdit etmekte gösterdiği aceleciliği adaletin yerini bulması için göstereceğine inanmak ve türk futbolunun üstündeki bu kara bulutların bir an önce kaldırıldığını görmek istiyoruz.
ultraslan olarak, kulübümüzün, başkanımızın ve bugüne kadar sarı kırmızıyı temsil etmiş herkesin yanında olduğumuz gibi, bundan sonra da olmaya devam edeceğiz.
saygılarımızla
ultraslan
--- alıntı ---
son dönemdeki gelişmeleri müteakiben türk futbolunun içine girdiği kaos ortamı tüm kamuoyunca malumdur.
futbolu temizleme adına yapılan bu operasyonları başlatan büyük türk yargısı'nın kararlılığı, olayların üzerine gidişi, ulu önder mustafa kemal atatürk' ün " ben sporcunun zeki, çevik ve aynı zamanda ahlaklısını severim." deyişiyle son derece örtüşmektedir.
hakedenlerin hakettikleri cezaları çekmeleri anlamında türk adaleti'ne olan inancımız tamdır ve bu sürecin turk futbolunun temizlenmesi adına büyük bir fırsat ve milat olduğunu düşünmekteyiz.
ancak, olayların başladığı gün " ivedi karar vereceğiz, yargıyı beklemeyeceğiz " diyen türkiye futbol federasyonu'nun, 6 gün sonra karar değiştirip "acele karar vermeyeceğiz" demesi de son derece manidardır.
türkiye futbol federasyonu'nun elinde kanıt olmadan harekete geçememesi ne kadar normalse, basına sızan belgeleri önemsememesi, böyle kritik bir ortamda ligin sağlıklı ve hakedenlerle başlatılması adına harekete geçmemesi ve geciken adaletle daha alt sıradaki takımların hakkının yenecek olması gerçeğiyle belgelerin bir an evvel temin edilebilmesi için uğraşı içinde olmamak ve bekleyeceğiz demekte bir o kadar anormaldir.
türk futbolunda eşi ve benzeri görülmemiş böyle özel bir durum oluşmuşken sadece gerekenlere cezaları vermek ve adaleti hemen sağlamak adına kamuya yansımış yani gizliliği kalmamış delilleri talep edip, bir an önce gereğini yapma kararını veremezken, galatasaray spor kulübü başkanının açıklamasına yakışmıyor diye karar verebilmek ne kadar doğrudur.
ayrıca unutulmamalıdır ki, 1481'den beri kültürün simgesi, 1905'ten beri sporun beşiği olmuş anlı, şanlı galatasaray spor kulübü'nün başkanına neyin yakışıp neyin yakışmadığını karar verecek tek merci sadece ve sadece yine galatasaraylıların ta kendisidir.
türkiye futbol federasyonu'nun, sadece gecikmeyen adalet isteyen sayın başkanımız ünal aysal'ı disiplin kurallarını uygularım diye tehdit etmekte gösterdiği aceleciliği adaletin yerini bulması için göstereceğine inanmak ve türk futbolunun üstündeki bu kara bulutların bir an önce kaldırıldığını görmek istiyoruz.
ultraslan olarak, kulübümüzün, başkanımızın ve bugüne kadar sarı kırmızıyı temsil etmiş herkesin yanında olduğumuz gibi, bundan sonra da olmaya devam edeceğiz.
saygılarımızla
ultraslan
--- alıntı ---