3994
hakkında yazılan olumlu/olumsuz tüm eleştirileri okuyorum, takip ediyorum, ben de birkaç şey karalamak istiyorum.
arda turan, a takıma çıktıktan kısa bir süre sonra kendisini gösterdi ve yeteneğini kanıtladı. artık o sıradan bir takım oyuncusu değil takımın herşeyi olma yolunda ilerliyordu. nasıl ki alex=fenerbahçe ise selçuk inan'sız trabzonspor orta sahada bocalıyor ise, messi'siz barcelona tat vermiyor ise, arda turan da bu takımın lideri oldu.
lider oyuncular sürekli iyi performans göstermek zorunda.''taraftar benim arkamda durmadı, beni en çok bu yaraladı'' tarzı söylemler etmeye hakkının olduğunu düşünmüyorum. zira o galatasaray takımının futbolcusu ve kaptanı. yani bu takıma katkı vermek zorunda, önplanda olan oyuncular sürekli iyi olmak zorunda. kötü olduğunda da en kısa sürede toparlanıp eski performansına dönmek zorunda.
benim arda'ya en çok kızdığım nokta ise sakatlık döneminde arka planda kalması, kendisini takımdan, camiadan soyutlaması oldu. sakatlık her futbolcunun başına gelebileceği talihsiz bir olay. biz de galatasaray olarak çok çektik sakatlıklardan. hayatında mr'a girmemiş linderoth sakatlandı, 2.5 sezon boyunca oynayamadı. geçtiğimiz sezonu baros sakat geçirdi. önemli oyuncularımızdan yararlanamadık çoğu maçımızda. arda turan da sakatlandı fakat kendisinden beklentim takımla birlikte olup bu zor dönemde ön planda olması idi. fakat bunu yapmadı!!!
uzun lafın kısası, bir futbolcu oynadığı takımın herşeyi ise, kendisine iyi bakmalı, profesyonel olmalı, sürekli iyi olmalı. bu da futbolun acımasız yönü diyelim.
eğer bu oyuncu kaptan ise sakatlandığında takımının ve arkadaşlarının yanında olmalı. ben arda'dan bunu beklerdim.
arda turan, a takıma çıktıktan kısa bir süre sonra kendisini gösterdi ve yeteneğini kanıtladı. artık o sıradan bir takım oyuncusu değil takımın herşeyi olma yolunda ilerliyordu. nasıl ki alex=fenerbahçe ise selçuk inan'sız trabzonspor orta sahada bocalıyor ise, messi'siz barcelona tat vermiyor ise, arda turan da bu takımın lideri oldu.
lider oyuncular sürekli iyi performans göstermek zorunda.''taraftar benim arkamda durmadı, beni en çok bu yaraladı'' tarzı söylemler etmeye hakkının olduğunu düşünmüyorum. zira o galatasaray takımının futbolcusu ve kaptanı. yani bu takıma katkı vermek zorunda, önplanda olan oyuncular sürekli iyi olmak zorunda. kötü olduğunda da en kısa sürede toparlanıp eski performansına dönmek zorunda.
benim arda'ya en çok kızdığım nokta ise sakatlık döneminde arka planda kalması, kendisini takımdan, camiadan soyutlaması oldu. sakatlık her futbolcunun başına gelebileceği talihsiz bir olay. biz de galatasaray olarak çok çektik sakatlıklardan. hayatında mr'a girmemiş linderoth sakatlandı, 2.5 sezon boyunca oynayamadı. geçtiğimiz sezonu baros sakat geçirdi. önemli oyuncularımızdan yararlanamadık çoğu maçımızda. arda turan da sakatlandı fakat kendisinden beklentim takımla birlikte olup bu zor dönemde ön planda olması idi. fakat bunu yapmadı!!!
uzun lafın kısası, bir futbolcu oynadığı takımın herşeyi ise, kendisine iyi bakmalı, profesyonel olmalı, sürekli iyi olmalı. bu da futbolun acımasız yönü diyelim.
eğer bu oyuncu kaptan ise sakatlandığında takımının ve arkadaşlarının yanında olmalı. ben arda'dan bunu beklerdim.