• 545
    işin içine hormonlar girince nasıl çuvalladığımızın resmidir galatasaray yönetimi.

    baştan söyleyeyim bu yönetim galatasaray'ın üstündeki ölü toprağını atmıştır, heyecan getirmiştir. muhtemelen şimdiki ekonomik hamlelerinin değeri ileride daha da iyi anlaşılacak. bazı arkadaşlar aziz yıldırım yönetimine benzetmişler. ekonomik açıdan başarılı, sportif açıdan başarısız. kabaca baktığımızda doğru gibi gözükebilir ancak hafızamızın zayıflığını da ortaya koyar. kapısında icracılar bekleyen bir kulübün önceliği ekonomi olmalıydı elbet. bunları yaparken hepimizi yerinden hoplatan transferler de yaptılar. hepsi birer başarılı profesyonel olan işadamları işlerindeki başarılarını kulübe de yansıttılar. kendi ifadeleriyle ışık gözükmeyen tünelden çıkarmayı başardılar. kısaca büyük iş yaptılar.

    ama gel gelelim futbolda sıçtığımın hormonları devreye giriyor. profesyonel olamıyorlar zira işleri futbol değil. vizyonunun geniş olduğuna inandığım adnan polat'ın en büyük vizyonsuzluğudur florya'nın yönetilmesi. bir çırpıda aklıma skibbe'nin yardımcılarının gönderilmesi, bülent korkmaz gibi bir efsanenin tek kelimeyle harcanması, kalli'nin istifa süsü verilerek son 6 haftada yollanması, rijkaard gibi bir adamı getirip, rijkaard'ın başarılı olabileceği şartları yaratamaması gibi amatörlükler gelir. galatasaray gibi bir marka, son 6 hafta adnan sezgin'in verdiği taktiklerle şampiyon olmamalıydı.

    geç de olsa şirketlerin birleşmesiyle florya'nın profesyonellerin yöneteceğini söylüyor başkan. kimi düşünüyor o pozisyona bir fikrim yok ama geç de olsa olması gereken buydu. bu uğurda yetkileri kısıtlanıyor diye istifa eden haldun üstünel'in gitmesi bile beni üzmedi. ne sezgin ne üstünel umrumda. işler kötüye gittiğinde b planı taraftarı susturmak için takımın başına bir efsane futbolcuyu getirmek olmayan bir profesyonel gelsin artık.

    son olarak; sokayım hormonlara.
App Store'dan indirin Google Play'den alın