732
son zamanlarda herkesin bilip bilmeden salladığı kulübümüzün başkanı. yeni nesil ( uefa kupasını alırken ortaokul çağında olan genç arkadaşlarımız ) bunların başında geliyor. bir zamanlar bir tezahürat vardı ali sami yen'de yapılan,
adnan polat adnan polat
bulunmaz eşin
galatasaray tribünü senin eserin.
belki bunun böyle bağırmalarının sebebi zamanında bedavadan dağıtılan biletler olabilir. ama şöyle bir gerçek var, galatasaray yöneticileriyle olan ikili görüşmelerim sayesinde vardığım bir sonuç aslında bu, adnan polat taraftara en yakın kişilerden biri diyebilirim. şu anda başkanlığında vermiş olduğu kastırıcı sebeplerden ötürü doğru bir şekilde ifade etmiyor olabilir, ya da bir çoğumuzun hoşuna gitmeyen transfer ve yönetim politikaları olabilir, şunu unutmamak lazım verilen her demeci, yapılan her hareketi sevmediğimiz basın organları kadar bizlerde eleştirdiğimiz ve eleştirmeyi geçtim "ti" ye aldığımız için,aslında biz zarar vermiş oluyoruz. eleştirmeyelim demiyorum, eleştireceksin ama yapıcı olmak lazım yıkıcı değil. olaylar şu an ki haliyle devam ederse ileride, galatasaray kulübüne hiç yakışmayan yerlere varacak. söylemekten utanıyorum ama "diğerlerinden" bir farkımız kalmamış olacak. geçen sene başkanına defol git diyen, transfer yapınca "yeter başkan" diye yalakalananları görüyoruz her yerde.
uzun lafın kısası, çevre zoruyla başkan yapılan biri elinden geldiğince galatasaray menfaatleri doğrultusunda çalışıyor. bu kadar yıkıcı olmaya ve diğerlerinin maskarası etmeye gerek yok. bu yazının bitimiyle yazılanları okur gibi oluyorum " zaten onlar şu anda maskara etti bizi". onlar maskara ettiyse sen sahip çık takımına. giden futbolcuya gereksiz yere tezahürat etmemin hiç bir manası yok,tam tersine sahada bir şeyler yapmayı çalışanları yücelt. bundan 3 hafta sonra 4 tane galibiyet alınınca üst üste yine bağrımıza basacak olan bizleriz onları.
nerden girdim, nereye çıktım.yazıyı yazarken çok telefon geldi arada. dağıldıysa kusura bakmayın.
adnan polat adnan polat
bulunmaz eşin
galatasaray tribünü senin eserin.
belki bunun böyle bağırmalarının sebebi zamanında bedavadan dağıtılan biletler olabilir. ama şöyle bir gerçek var, galatasaray yöneticileriyle olan ikili görüşmelerim sayesinde vardığım bir sonuç aslında bu, adnan polat taraftara en yakın kişilerden biri diyebilirim. şu anda başkanlığında vermiş olduğu kastırıcı sebeplerden ötürü doğru bir şekilde ifade etmiyor olabilir, ya da bir çoğumuzun hoşuna gitmeyen transfer ve yönetim politikaları olabilir, şunu unutmamak lazım verilen her demeci, yapılan her hareketi sevmediğimiz basın organları kadar bizlerde eleştirdiğimiz ve eleştirmeyi geçtim "ti" ye aldığımız için,aslında biz zarar vermiş oluyoruz. eleştirmeyelim demiyorum, eleştireceksin ama yapıcı olmak lazım yıkıcı değil. olaylar şu an ki haliyle devam ederse ileride, galatasaray kulübüne hiç yakışmayan yerlere varacak. söylemekten utanıyorum ama "diğerlerinden" bir farkımız kalmamış olacak. geçen sene başkanına defol git diyen, transfer yapınca "yeter başkan" diye yalakalananları görüyoruz her yerde.
uzun lafın kısası, çevre zoruyla başkan yapılan biri elinden geldiğince galatasaray menfaatleri doğrultusunda çalışıyor. bu kadar yıkıcı olmaya ve diğerlerinin maskarası etmeye gerek yok. bu yazının bitimiyle yazılanları okur gibi oluyorum " zaten onlar şu anda maskara etti bizi". onlar maskara ettiyse sen sahip çık takımına. giden futbolcuya gereksiz yere tezahürat etmemin hiç bir manası yok,tam tersine sahada bir şeyler yapmayı çalışanları yücelt. bundan 3 hafta sonra 4 tane galibiyet alınınca üst üste yine bağrımıza basacak olan bizleriz onları.
nerden girdim, nereye çıktım.yazıyı yazarken çok telefon geldi arada. dağıldıysa kusura bakmayın.