462
zor kararların arefesindedir.
öncelikle, transfer olayını yine eline yüzüne bulaştırmış durumdalar. yine diyorum çünkü, bu takım 2000'den sonra, haldun üstünel'in kişisel katkıları hariç, her zaman sorunlu bir transfer dönemi geçirdi. ben hiç hatırlamıyorum, lig bittikten sonra ihtiyacımız olan yerlere transferlerin beklemeden pat pat açıklandığını. hep bir doğum sancısı, hep bir bekleyiş. transfer sezonunun sonlanmasına bir kaç gün kalmışken, yapacakları transferler umarım emzik tadında olmaz.
kapılarında bekleyen ikinci büyük sorun, elimizdeki arda turan sorunsalı. büyük yetenek ama, psikolojik açıdan kaptanlık yükünü kaldıramadı. ne yazık ki, taraftarlarla karşı karşıya kalması an meselesi. geçen sene kendisine bir uyarı yapıldı taraftar tarafından, sorumluluklarının bilincine varacağına taraftarına küstü. şimdi yönetimin önünde iki yol var; ya kaptanlık pazubandı kendisinden alınacak, başka bir futbolcuya verilecek ya da bu şekilde devam edip taraftarla karşı karşıya bırakılacak. gerçi arda'nın duygusal zaafiyetini görüp bildiğimiz için, bu saatten sonra kaptanlığın alınması da yıkımla sonuçlanabilir ama bu karar kendisi için uzun vadede daha iyi olacaktır gibime geliyor.
bir başka büyük problem de; taraftarın birine fatura kesmek istemesi -ki haksız sayılmazlar da-. şu anda en büyük tepkiyi adnan sezgin görüyor. yapılan-yapılmayan-yapılamayan transferlerden ötürü. kriz yönetimi kısa sürede doğru bir şekilde yapılmazsa, 22 ağustos 2010 galatasaray bursaspor maçı'nda ''adnan sezgin istifa'' diye bağıran taraftarlar, ufak bir rötuş yaparak ''adnan polat istifa''ya çevirir olayı, benden söylemesi.
öncelikle, transfer olayını yine eline yüzüne bulaştırmış durumdalar. yine diyorum çünkü, bu takım 2000'den sonra, haldun üstünel'in kişisel katkıları hariç, her zaman sorunlu bir transfer dönemi geçirdi. ben hiç hatırlamıyorum, lig bittikten sonra ihtiyacımız olan yerlere transferlerin beklemeden pat pat açıklandığını. hep bir doğum sancısı, hep bir bekleyiş. transfer sezonunun sonlanmasına bir kaç gün kalmışken, yapacakları transferler umarım emzik tadında olmaz.
kapılarında bekleyen ikinci büyük sorun, elimizdeki arda turan sorunsalı. büyük yetenek ama, psikolojik açıdan kaptanlık yükünü kaldıramadı. ne yazık ki, taraftarlarla karşı karşıya kalması an meselesi. geçen sene kendisine bir uyarı yapıldı taraftar tarafından, sorumluluklarının bilincine varacağına taraftarına küstü. şimdi yönetimin önünde iki yol var; ya kaptanlık pazubandı kendisinden alınacak, başka bir futbolcuya verilecek ya da bu şekilde devam edip taraftarla karşı karşıya bırakılacak. gerçi arda'nın duygusal zaafiyetini görüp bildiğimiz için, bu saatten sonra kaptanlığın alınması da yıkımla sonuçlanabilir ama bu karar kendisi için uzun vadede daha iyi olacaktır gibime geliyor.
bir başka büyük problem de; taraftarın birine fatura kesmek istemesi -ki haksız sayılmazlar da-. şu anda en büyük tepkiyi adnan sezgin görüyor. yapılan-yapılmayan-yapılamayan transferlerden ötürü. kriz yönetimi kısa sürede doğru bir şekilde yapılmazsa, 22 ağustos 2010 galatasaray bursaspor maçı'nda ''adnan sezgin istifa'' diye bağıran taraftarlar, ufak bir rötuş yaparak ''adnan polat istifa''ya çevirir olayı, benden söylemesi.