• 169
    iç sahada rakibini teslim alamama hastalığının devam ettiğini, hatta rakibin istediği gibi oyunu açmasına da bayıltmasına da razı gelen bir anlayışa doğru devrim yapıldığını göstermiş maçtır.

    maçın ilk kısımlarında doğal olarak takımımız istekli ve baskılı göründü. bugün burnley deplasmanına gitseniz de benzer bir baskıyı yersiniz. bursaspor da elbette böyle bir baskıyı bekliyordu ve afallamadı. nasılsa herhangi bir sisteme dayanan bir baskı değil, iç saha ve seyirci kaynaklı; klasik ve gaza dayalı bir baskı. işleri rast gitti, o baskıyı atlattılar ve sonrasında istedikleri gibi maçı götürdüler.

    hiç şaşırtmayan bir şekilde, 60-70. dakikalar civarı takımın yürüyecek hali kalmadı. ve yine şaşırtmayan bir şekilde, rijkaard kenardaki gençlerden birisi hakkında , "enerjik ve istekli haliyle ateşleme yaratır mı?" şeklinde bir merak duymadı, bitse de gitsek havasında maçını tamamladı.

    kullandığımız korner sayısını en son 14 olarak görmüştüm sonrasında hiç dikkat edesim gelmedi. cemiyet için 14 korner atmak başarı sayılıp yapay devrim listesine eklenecek elbette, 3 entry sonrasını görmek zor değil de; 14 civarı korner kullanıp da golü bırak, "lannn !" dedirtecek kaleciyi sarsacak bir vuruş üretememek konusunu işaret edelim biz. kahvehanede işkembelerimizi içerken farkettik bunu. olsa olsa yönetimin hatası tabi duran top yerleşimini yapmamak.

    ayrıca galatasaray ne oynadı, nasıl oynadı ben çözemedim. her gün fotomaç takip ediyorum yine de çözemedim. biri anlatsa da "heee" desek, farkına varsak. şu gelmekte, oturmakta olan sistemi diyorum. sevabına biri izah etsin.
App Store'dan indirin Google Play'den alın