37305
yine başladık.
havada uçuyor dybala, rasford falan.
şimdi dybala'ya, rasford'a ağız mı büküyorsun diyenler olabilir. rasford iyi bir kanat forvet. katkısını verir, okan buruk dokunur uçar kaçar. dybala acayip teknik. katkısını verir herhalde.
ama kadronun eksiği olan futbolcu mu? bu isimlerden gerçekten istediğimizi alabilir miyiz? bana sorarsanız bu iki isim özelinde zaha-ziyech reenkarnasyonu yaşıyor gibiyim. zaha ile rasford'u, ziyech ile dybala'yı eş değerledim.
kaç mil eur sıkacağız daha?
ziyech'e sıktık. zaha'ya sıktık. icardi, osimhen var. elimizde kullandığımız bir osimhen kaldı. icardi sakat olmasaydı ondan da alıyorduk. ona laf yok. ama durum bu. kaç mil eur sıktığımız futbolculardan sadece 1 tanesinden yararlanabiliyoruz.
meşhur filmden afili tespit: "o paraya öküz alırız."
bu söz size havadan civadan gelebilir. oysa bu söz, gülosuna kavuşmak için başlık parası vermek yerine, tarlada saban çekecek öküz almayı feveran eder. sonunda feyzo'nun sabana vurulur.
soru şu: gerçekten bu kadronun ihtiyacı olan futbolcu rasford mu? evet, bir kanat oyuncusuna ihtiyacımız var. ama o bir kanat forvet mi, yoksa kanat bek veya orta sahalaşan bir kanat mı? ya da bu kadronun ihtiyacı dybala mı?
bu takım leblebi gibi pozisyon veriyor. leblebi gibi pozisyon buluyor. ama piyasaya çıkan isimler eski model premium... skriniar hariç...
yahu şu takıma bek alın. şu takıma stoper alın. şu takıma bir dinamik bir hücumcu alın bir tane daha. sallai, yunus, barış, mertens. sürekli oynayacak diye bir şey yok. şu takıma orta saha alın. tor-sara hep oynayacak diye bir şey yok.
bu takımın ihtiyaçları belli.
kara sevdaya düşüp hülya ile sırtımıza saban vurmayalım.
öküzümüz olsun ki tarlamızı sürelim. sonra sevdalar kavuşmaya dairdir zaten.
gerisi kendiliğinden gelir.
havada uçuyor dybala, rasford falan.
şimdi dybala'ya, rasford'a ağız mı büküyorsun diyenler olabilir. rasford iyi bir kanat forvet. katkısını verir, okan buruk dokunur uçar kaçar. dybala acayip teknik. katkısını verir herhalde.
ama kadronun eksiği olan futbolcu mu? bu isimlerden gerçekten istediğimizi alabilir miyiz? bana sorarsanız bu iki isim özelinde zaha-ziyech reenkarnasyonu yaşıyor gibiyim. zaha ile rasford'u, ziyech ile dybala'yı eş değerledim.
kaç mil eur sıkacağız daha?
ziyech'e sıktık. zaha'ya sıktık. icardi, osimhen var. elimizde kullandığımız bir osimhen kaldı. icardi sakat olmasaydı ondan da alıyorduk. ona laf yok. ama durum bu. kaç mil eur sıktığımız futbolculardan sadece 1 tanesinden yararlanabiliyoruz.
meşhur filmden afili tespit: "o paraya öküz alırız."
bu söz size havadan civadan gelebilir. oysa bu söz, gülosuna kavuşmak için başlık parası vermek yerine, tarlada saban çekecek öküz almayı feveran eder. sonunda feyzo'nun sabana vurulur.
soru şu: gerçekten bu kadronun ihtiyacı olan futbolcu rasford mu? evet, bir kanat oyuncusuna ihtiyacımız var. ama o bir kanat forvet mi, yoksa kanat bek veya orta sahalaşan bir kanat mı? ya da bu kadronun ihtiyacı dybala mı?
bu takım leblebi gibi pozisyon veriyor. leblebi gibi pozisyon buluyor. ama piyasaya çıkan isimler eski model premium... skriniar hariç...
yahu şu takıma bek alın. şu takıma stoper alın. şu takıma bir dinamik bir hücumcu alın bir tane daha. sallai, yunus, barış, mertens. sürekli oynayacak diye bir şey yok. şu takıma orta saha alın. tor-sara hep oynayacak diye bir şey yok.
bu takımın ihtiyaçları belli.
kara sevdaya düşüp hülya ile sırtımıza saban vurmayalım.
öküzümüz olsun ki tarlamızı sürelim. sonra sevdalar kavuşmaya dairdir zaten.
gerisi kendiliğinden gelir.
