6196
arkadaşlar ben de sizin gibi, galatasaray'ın başına gelen olaylar yüzünden sinir küpüne döndüm. gol atıyoruz, saymıyorlar. penaltılarımızı vermiyorlar. bu yetmiyormuş gibi haksız kırmızı kartlar, dışarıdan dönen toplar, sakatlanmaya çalışılan oyuncularımız... bu durumu galatasaray’ın başına getiren federasyon, hakemler ve paranın ipini elinde tutan şikeciler ise hiçbir şey olmamış gibi yoluna devam ediyor. buna rağmen, yine de çıkıp kazanıyoruz.
ama bu da yetmiyor. bu kez medya, tv kanalları, yayıncı kuruluş her yerden bu saydıklarımı sanki galatasaray planlamış gibi yalanlarla algı yaratıyorlar.
ama anlamamız gereken şey şu: bu işlerin buraya gelmesinde en büyük sorumluluk, karşı koymayan, koyamayan galatasaray yönetimindedir. karşıdakiler kötü, kötülük yapıyorlar, çorapları başımıza örüyorlar.
peki ya galatasaray’ı yönetenler? galatasaray camiası? neyi bekliyorsunuz, anlamıyorum. bu yönetimden şöyle bir açıklama gelse, şaşırmam artık sezon sonu:
"başımıza neler geldi, gördünüz. hemen istifa edin kardeşim. ayağınızı artık denk alın. taraftarlarımız üzülmesin, şampiyonluğumuzu çaldılar ama gelecek sezon biz şampiyon olup gerçek 5. yıldızı takacağız ve yeni tesislerimizle yolumuza devam edeceğiz."
anlayacağınız, eğer böyle devam ederse, bir yerde galatasaray takımı takılacak ve şampiyonluk gittiğinde değil, şimdi bir şeyler yapılmalı. eğer bazı isimler engelliyorsa, örneğin siyasetçiler, o zaman adam gibi söylesinler. yok öyle yağma. normalde, sivas maçı sonrası galatasaray başkanının açıklamalarından sonra o hakem ve federasyon başkanının görevlerine devam etmesi, trabzon maçında aynı şekilde hakemlerin görev yapması, galatasaray yönetiminin çaresizlikten pes ettiğinin bir göstergesidir. ellerinden bir şey gelmiyor. boşuna bekliyoruz.
savaşan okan hocamız ve futbolcularımızı takdir ediyorum. tepki veren, maça giden, kendini hırpalayan ve her ortamda olan biteni anlatmaya çalışan galatasaray taraftarına da allah'tan sabırlar diliyorum. geçen sezon yaşananlardan sonra bu sezon süper lig'i izlememeye karar almıştım ama galatasaray’dan uzak kalmak dünyanın en kötü hissi. izlememek, bakmamak demekle olmuyor, ne yazık ki.
her şeye rağmen şampiyon olabiliriz, ancak bu, şu andan daha fazla savaşarak ve yönetimin takımın arkasında daha güçlü bir şekilde durmasıyla mümkündür. buda sadece konuşmakla olmaz yönetim!
ama bu da yetmiyor. bu kez medya, tv kanalları, yayıncı kuruluş her yerden bu saydıklarımı sanki galatasaray planlamış gibi yalanlarla algı yaratıyorlar.
ama anlamamız gereken şey şu: bu işlerin buraya gelmesinde en büyük sorumluluk, karşı koymayan, koyamayan galatasaray yönetimindedir. karşıdakiler kötü, kötülük yapıyorlar, çorapları başımıza örüyorlar.
peki ya galatasaray’ı yönetenler? galatasaray camiası? neyi bekliyorsunuz, anlamıyorum. bu yönetimden şöyle bir açıklama gelse, şaşırmam artık sezon sonu:
"başımıza neler geldi, gördünüz. hemen istifa edin kardeşim. ayağınızı artık denk alın. taraftarlarımız üzülmesin, şampiyonluğumuzu çaldılar ama gelecek sezon biz şampiyon olup gerçek 5. yıldızı takacağız ve yeni tesislerimizle yolumuza devam edeceğiz."
anlayacağınız, eğer böyle devam ederse, bir yerde galatasaray takımı takılacak ve şampiyonluk gittiğinde değil, şimdi bir şeyler yapılmalı. eğer bazı isimler engelliyorsa, örneğin siyasetçiler, o zaman adam gibi söylesinler. yok öyle yağma. normalde, sivas maçı sonrası galatasaray başkanının açıklamalarından sonra o hakem ve federasyon başkanının görevlerine devam etmesi, trabzon maçında aynı şekilde hakemlerin görev yapması, galatasaray yönetiminin çaresizlikten pes ettiğinin bir göstergesidir. ellerinden bir şey gelmiyor. boşuna bekliyoruz.
savaşan okan hocamız ve futbolcularımızı takdir ediyorum. tepki veren, maça giden, kendini hırpalayan ve her ortamda olan biteni anlatmaya çalışan galatasaray taraftarına da allah'tan sabırlar diliyorum. geçen sezon yaşananlardan sonra bu sezon süper lig'i izlememeye karar almıştım ama galatasaray’dan uzak kalmak dünyanın en kötü hissi. izlememek, bakmamak demekle olmuyor, ne yazık ki.
her şeye rağmen şampiyon olabiliriz, ancak bu, şu andan daha fazla savaşarak ve yönetimin takımın arkasında daha güçlü bir şekilde durmasıyla mümkündür. buda sadece konuşmakla olmaz yönetim!
