• 10219
    ne istediğini bilmeyen taraftar. her sezon kendine bir isim seçip onun başını yeme çalışmaları yapıp başarısız olacağını anlayınca sinip köşesine çekilir ama sonra yine en ufak fırsatta ortaya çıkar. geçtiğimiz sezonlarda bu isim muslera, keremdi şimdi yanlarına okan hocayı eklemişler. takım üzerinde hükmünün sürdüğünü, haklı çıktığını, haklı çıkmak için her yolu mübah görmeyi adet edinmişlerdir.
    21/22 sezonu avrupada işler gayet güzel yolunda giderken kıçı kırık süper lig şampiyonluğu için efsanesini sabah akşam yermiş ve yönetimin eline koz vermiştir. sonra yaşananları zaten biliyoruz. son üç sezonumuza bakıyorum yine sezon başı okan hocadan olmayacak falan derken yanıldılar, istedikleri olmadı. sonraki sezon başı yine benzer eleştiriler kasım ayını göremezler vs gırla havada uçuşuyordu sezon sonu yine malum gelen şampiyonluk. yeni sezon başındayız yine aynı şeyler. sabretmeyi asla bilmeyen bi topluluk ile karşı karşıyayız. lige iyi oynamasak da 2de 2 ile başladık, avrupa işini sıkıntıya soktuk ama hala şansımız var. ısrarla bu hocanın başını yeme çabasına anlam veremiyorum. avrupa takımlarına imreniyorsunuz ama onlar kadar ne hocanıza ne oyuncularınıza sabır gösteriyorsunuz. eleştiri adı altında saçma sapan söylemler, hakaretler. iki yıldır şampiyon yapmış hocaya tahammülümüz yok, her maça panik çıkıyor adam, kafası karışık ne dediğini bilmez duruma geldi. sürekli fatih terim ile kıyaslayıp oralardan vurmak. yıllarını galatasaraya vermiş ve bulunduğu noktaya, elde ettiği güvene, güce bir yılda değil yıllar içinde sahip olmuş efsane ile henüz üçüncü yılını bizimle geçiren hocamızdan fatih terim gibi davranmasını bekliyoruz. oyuncularıyla iletişim sıkıntısı yaşandığı iddia ediliyor ama bi bakıyorsun attığı her gol sonrası hocasına koşan bir barış alper, allah kalbine göre veriyor hocam diyen günay, eski çalıştırdığı takımdaki oyuncularının röportajlarını dinlemiştim tek kötü bir şey söyleyen yok.
    işin daha komiğini söyleyeyim hocanın iletişim sıkıntısı çektiği söylenen yerde kendisi ile kıyaslanıp övülen isim ana dilini bile düzgün konuşamayan ismail kartal. yani bu taraftara ne diyebilirsin ki. sizlere üçten fazla dil bilen hoca fazla lüks geldi. layığınız oyuncuları ile tercüman aracılığı ile iletişim kurabilen hocalar.

    çok uzatmışım taraftar konusunda aşırı doldum çünkü. ne olsun istiyorlar, her sezon başı sıkıntılı başlayıp mutlu sona ulaşmayı çok kez tecrübe etmesine rağmen nasıl keskin şekilde yargıya varabiliyorlar anlam veremiyorum. işin garibi bu kitleye karşı ne hocanı ne oyuncunu bile savunmana fırsat verilmiyor, anında aşağılanıyorsun. her şeyin en doğrusunu onlar biliyor çünkü.
    ben taraftar kitlesi olarak ikiye bölündüğümüz, herkesin sürekli kendini haklı gördüğü dahası haklı çıktım diyebilmek için inat edip uğraştığı sezonlarda mutlu sona ulaştığımızı hatırlamıyorum. üç sezon üst üste -yönetim tarafının da çok sıkıntılı olduğu bir dönemde geçerken üstelik- aynı başarıyı sürdürebilmek yeterince zor bir iş ve biz bunu başarmaya çalışanların yolunu daha da zorlaştırıyoruz.

    tanım: yönetim, hoca, oyuncular nasıl toparlanıp kendine çeki düzen vermesi gerekiyorsa taraftarın da bi kendine gelmesi lazım. başkalarını eleştirdikleri her konuda iki kat rezil davranışlar sergileyen ve sayıları oldukça da fazla olan grup.
App Store'dan indirin Google Play'den alın