6891
galatasaray’ın mevcutta aktif bilinen tek taraftar grubu. bu anlamda bir tekeli temsil etmektedir.
passolig geldiğinden beri tribünler iğdiş edilmiş, tribünlerin kamuoyu yaratma gücü elinden alınmıştır. ülkedeki her gelir getiren oluşum gibi ultraslanın da ranta kurban gitmesi normaldir. ultraslanın yıllar içinde kendisine tamamen tabii olmayan grupları zorla içine katıp sonra da işlevsiz hale getirdiğini çoğu kişi bilir. ancak bütün bu mevzular türkiye’de artık ehemmiyetsiz hale gelmiştir.
bugün türkiye’de tribünlerin yapabildiği en ‘protest’ eylem milli bayramlarda ‘ülke kurucusunun’ adını dillendirebilmek. öyle komik bir hal aldı bu işler. galatasaray’ın haklarını korumaya gelince de yapılan en büyük eylem ‘aklınızdan çıkarmayın türkiye’dir galatasaray’ diye her maç yaklaşık 30 saniye bağırmak. sabır tesbihi gibi her maç çekiyor bunu da taraftar. hiç bir etkisi olduğunu görmedim.
ultraslan deplasmanına gider, biletini bulur bu mevzular zaten yıllardır bilinen şeyler. ama bu mevzunun passolig’de koptuğunu bilmemiz gerek. sarı öküz o gün verildi. bugün türkiye’de etkili adamları muktedir yerde bulunan fenerbahçe’nin tribünleri ana bacı 90 dakika küfür ederken komik cezalar alırken, ufacık bir küfürde blok cezası alıyor yıllardır galatasaray. şu adaletsizliği bile kamuoyuna taşıyamamış bir oluşumdan beklentiler artık yersiz. bu mesele tabandan tavana bir kokuşmuşluğun sonucudur. ultraslan yönetimi de devire ayak uydurmuş yoluna bakmıştır. tribüne siyaset girmiyor diye sevinenlerin anlaması gereken şey, tribüne siyaset girmediği değil giremediğidir. sistemin maşalığını yapan ultraslan buna engel oluyor zira. çatlak sesler anında bastırılıyor. bu anlamda ua yalnız değil. diğer takımların tribünleri de üç aşağı beş yukarı aynı. kimisi davalar yedi, kimisi paravan satılmış tribün grupları üzerinden pasifize edildi. yani tribün mevzusu türkiye'de bitti.
ultraslan'ın da bu saatten sonra yapabileceği en iyi şey atkısını satıp, kabul ettiği tribün çobanlığına devam etmesidir.
passolig geldiğinden beri tribünler iğdiş edilmiş, tribünlerin kamuoyu yaratma gücü elinden alınmıştır. ülkedeki her gelir getiren oluşum gibi ultraslanın da ranta kurban gitmesi normaldir. ultraslanın yıllar içinde kendisine tamamen tabii olmayan grupları zorla içine katıp sonra da işlevsiz hale getirdiğini çoğu kişi bilir. ancak bütün bu mevzular türkiye’de artık ehemmiyetsiz hale gelmiştir.
bugün türkiye’de tribünlerin yapabildiği en ‘protest’ eylem milli bayramlarda ‘ülke kurucusunun’ adını dillendirebilmek. öyle komik bir hal aldı bu işler. galatasaray’ın haklarını korumaya gelince de yapılan en büyük eylem ‘aklınızdan çıkarmayın türkiye’dir galatasaray’ diye her maç yaklaşık 30 saniye bağırmak. sabır tesbihi gibi her maç çekiyor bunu da taraftar. hiç bir etkisi olduğunu görmedim.
ultraslan deplasmanına gider, biletini bulur bu mevzular zaten yıllardır bilinen şeyler. ama bu mevzunun passolig’de koptuğunu bilmemiz gerek. sarı öküz o gün verildi. bugün türkiye’de etkili adamları muktedir yerde bulunan fenerbahçe’nin tribünleri ana bacı 90 dakika küfür ederken komik cezalar alırken, ufacık bir küfürde blok cezası alıyor yıllardır galatasaray. şu adaletsizliği bile kamuoyuna taşıyamamış bir oluşumdan beklentiler artık yersiz. bu mesele tabandan tavana bir kokuşmuşluğun sonucudur. ultraslan yönetimi de devire ayak uydurmuş yoluna bakmıştır. tribüne siyaset girmiyor diye sevinenlerin anlaması gereken şey, tribüne siyaset girmediği değil giremediğidir. sistemin maşalığını yapan ultraslan buna engel oluyor zira. çatlak sesler anında bastırılıyor. bu anlamda ua yalnız değil. diğer takımların tribünleri de üç aşağı beş yukarı aynı. kimisi davalar yedi, kimisi paravan satılmış tribün grupları üzerinden pasifize edildi. yani tribün mevzusu türkiye'de bitti.
ultraslan'ın da bu saatten sonra yapabileceği en iyi şey atkısını satıp, kabul ettiği tribün çobanlığına devam etmesidir.