158
galatasaray için bitirilmesi gereken borç.
borcu veren 3-4 tane bankadan oluşan konsorsiyumdu. bizimki başlangıçta ilk haliyle ziraat, aktif, denizbank idi diye yazıyor. sonra bütün kulüpler için(fenerde bu noktada katıldı) değişken faizle 2+7 yıla çıktığında konsorsiyuma halkbank ve yapı kredi eklenmiş.
biz ödedikten sonra, diğerlerinin ki silinir diye bir durum yok çünkü:
1-) bütün kulüpler düşünüldüğünde özellikle özel bankalar için ciddi meblağlar.
bir kalemde silinebilecek gibi değil.
2-) memlekette döviz açığı ve ihtiyacı var. devlet hem dışarıya ödenecek bonservis ve transferi azaltmak (dışarıya döviz kaçışı demek), hem de dışarıya oyuncu satışı ile memlekete döviz girmesini sağlamak ve bunu daha kaynağında merkez bankasına çekmek istiyor. mesela bu anlaşma olmasa biz de boey'i belki de satmazdık.
3-)bankalar konsorsiyumu direk kulüp hesaplarına çöküp kontrol ediyor. gelenin yarısını borca sayıyor. dolayısıyla endirek olarak devlet kulüpleri kontrol ediyor. zarar edip silip bu kontrolü hem mali, hem de siyasi olarak kaybetmek istemez.
4-)bankalar, kapital daralmasından ötürü yeterli kredi veremiyor. bu bütün ekonomiyi etkiliyor. o borcun geri alınıp sektörlere ve bireylere kredi olarak tekrar yönlendirilmesi gerek.
şu olabilir:
konsorsiyum, beşiktaş ve fb'nin borcunun tamamını direkt sadece yapı krediye kitleyebilir. muhtemelen gerçekte de ağırlıkla bu iki kulübün borcu yapı kredidedir.
bizimkininde ağırlıkla denizbank ve ziraat bankasında olabileceğini tahmin ediyorum eğer kulübe göre değişik bankalara dağıtmak metodu varsa.
daha matrağı, önümüzdeki 5-6 yıl, koç holding verdiği sponsorlukların ve mali desteklerin parasının fazlasını değişken ve yükselen faizle fb ve bjk'den geri alacak veya silecek(zor o, koçlar bunu yapmaz) veya bu iki kulüp biriken borç karşılığı komple , koç holdingin kucağına oturacak.
bu yüzden koçların şu anda verdiği sponsor ve mali destek bir nevi bjk ve fbyi yüzdürüp borç geri ödeme akışını garantiye almak için.
bu yüzden mali ve idari bağımsızlık için bu borçtan çıkmak galatasaray için bir mecburiyet.
borcu veren 3-4 tane bankadan oluşan konsorsiyumdu. bizimki başlangıçta ilk haliyle ziraat, aktif, denizbank idi diye yazıyor. sonra bütün kulüpler için(fenerde bu noktada katıldı) değişken faizle 2+7 yıla çıktığında konsorsiyuma halkbank ve yapı kredi eklenmiş.
biz ödedikten sonra, diğerlerinin ki silinir diye bir durum yok çünkü:
1-) bütün kulüpler düşünüldüğünde özellikle özel bankalar için ciddi meblağlar.
bir kalemde silinebilecek gibi değil.
2-) memlekette döviz açığı ve ihtiyacı var. devlet hem dışarıya ödenecek bonservis ve transferi azaltmak (dışarıya döviz kaçışı demek), hem de dışarıya oyuncu satışı ile memlekete döviz girmesini sağlamak ve bunu daha kaynağında merkez bankasına çekmek istiyor. mesela bu anlaşma olmasa biz de boey'i belki de satmazdık.
3-)bankalar konsorsiyumu direk kulüp hesaplarına çöküp kontrol ediyor. gelenin yarısını borca sayıyor. dolayısıyla endirek olarak devlet kulüpleri kontrol ediyor. zarar edip silip bu kontrolü hem mali, hem de siyasi olarak kaybetmek istemez.
4-)bankalar, kapital daralmasından ötürü yeterli kredi veremiyor. bu bütün ekonomiyi etkiliyor. o borcun geri alınıp sektörlere ve bireylere kredi olarak tekrar yönlendirilmesi gerek.
şu olabilir:
konsorsiyum, beşiktaş ve fb'nin borcunun tamamını direkt sadece yapı krediye kitleyebilir. muhtemelen gerçekte de ağırlıkla bu iki kulübün borcu yapı kredidedir.
bizimkininde ağırlıkla denizbank ve ziraat bankasında olabileceğini tahmin ediyorum eğer kulübe göre değişik bankalara dağıtmak metodu varsa.
daha matrağı, önümüzdeki 5-6 yıl, koç holding verdiği sponsorlukların ve mali desteklerin parasının fazlasını değişken ve yükselen faizle fb ve bjk'den geri alacak veya silecek(zor o, koçlar bunu yapmaz) veya bu iki kulüp biriken borç karşılığı komple , koç holdingin kucağına oturacak.
bu yüzden koçların şu anda verdiği sponsor ve mali destek bir nevi bjk ve fbyi yüzdürüp borç geri ödeme akışını garantiye almak için.
bu yüzden mali ve idari bağımsızlık için bu borçtan çıkmak galatasaray için bir mecburiyet.