2281
--- alıntı ---
bu yazıya aslında teee aceto nun arda yazısından sonra başlamıştım da sildim. içime sinmedi hiç bir türlü.
şimdi bloggerlar,eli kalem tutanlar, arasında yeni bir moda var. arda gitsin, yurt dışında mutlu olsun. bu ülkede çünkü rahat yok parçalıyoruz yıkıyoruz argümanını temel alarak yazıyorlar yazılarını.
haklılar ama bir o kadar da iki yüzlüler. arda nın bu kadar tartışmaya açık hale gelmesinin 2 tane nedeni vardır. iç ve dış nedenler.
dış dünyada arda'ya rahat verilmemesinin nedeni açık ve seçiktir! üzerindeki sarı kırmızı renkler. bu adam ben galatasaraylıyım diye bağırdıkça daha fazla düşmanı oluyor. rahat ettirtmiyorlar.
sürekli üzerine gidip, yok sevgilisi,yok ayakkabısı, yok giydiği şeyler,yok göbeği,yok kime pas atmış atmamış.
içerde ise aceto nun ve diğerlerinin dediği, metin oktay mania ve galatasaray taraftarının 10 verip 1000 istemesidir. ama bu tamamen bir iç mesele olup, her büyük takımda ve onların kaptanlarıyla,bayrak adamlarıyla olan bazı olaylardır.
totti ve roma taraftarı, maldini ve curva sud. bunlar hep göz önünde olan aşk-nefret ilişkisine sahip etkileşimlerdir.
taraftar takımı protesto edebilir( ki bence haksızlardı bu protesto da), bunda hiç kimseyi ayırmama kayıgısı güdülmüştür ve arda'da payını almıştır.
ama gel gelelim ki arda'nın da ufak tefek problemleri yok değildir. misal, arda tam profesyonel bir adam değil. yani demek istiyorum ki hala oyunu aklıyla oynamıyor. reflekslerini ve anlık iç güdülerini kullanıyor.
bu özelliği onu ne kadar değerli kılsa da bir o kadar da verimsiz kılıyor. sinirlerine hakim olamayıp, aynı adama sürekli çalım atmak, obsesyon haline getirmek gibi yetenekli oyuncu zaafiyetlerini barındırıyor.
ikincisi arda fiziksel olarak çok kalın. bu özelliği ona ıtalya liginde avantaj sağlayabilir ama ispanya ve özellikle gitmek istediği "liverpool" un olduğu ingiltere liginde oynamasına izin vermez.
ama arda'da kesinlikle bir tugay edası da yok değil. yani oraya gittikten sonra hayatı ve oyunu algılama biçimlerini geliştirip çok başka bir oyuncu haline de gelebilir.
ama mesele arda'nın gidip gitmemesi değil.arda'nın burdan el birliği ile yollanma çabası/hevesi.
şu adam eğer elinde bir kupa kaldırmadan giderse ben bir galatasaraylı olarak çok üzülürüm.
ve eminim benden başka bir sürü galatasaraylı da üzülür.
en başta arda.
--- alıntı ---
http://sinirhastasi.blogspot.com/...git-burdan-arda.html
bu yazıya aslında teee aceto nun arda yazısından sonra başlamıştım da sildim. içime sinmedi hiç bir türlü.
şimdi bloggerlar,eli kalem tutanlar, arasında yeni bir moda var. arda gitsin, yurt dışında mutlu olsun. bu ülkede çünkü rahat yok parçalıyoruz yıkıyoruz argümanını temel alarak yazıyorlar yazılarını.
haklılar ama bir o kadar da iki yüzlüler. arda nın bu kadar tartışmaya açık hale gelmesinin 2 tane nedeni vardır. iç ve dış nedenler.
dış dünyada arda'ya rahat verilmemesinin nedeni açık ve seçiktir! üzerindeki sarı kırmızı renkler. bu adam ben galatasaraylıyım diye bağırdıkça daha fazla düşmanı oluyor. rahat ettirtmiyorlar.
sürekli üzerine gidip, yok sevgilisi,yok ayakkabısı, yok giydiği şeyler,yok göbeği,yok kime pas atmış atmamış.
içerde ise aceto nun ve diğerlerinin dediği, metin oktay mania ve galatasaray taraftarının 10 verip 1000 istemesidir. ama bu tamamen bir iç mesele olup, her büyük takımda ve onların kaptanlarıyla,bayrak adamlarıyla olan bazı olaylardır.
totti ve roma taraftarı, maldini ve curva sud. bunlar hep göz önünde olan aşk-nefret ilişkisine sahip etkileşimlerdir.
taraftar takımı protesto edebilir( ki bence haksızlardı bu protesto da), bunda hiç kimseyi ayırmama kayıgısı güdülmüştür ve arda'da payını almıştır.
ama gel gelelim ki arda'nın da ufak tefek problemleri yok değildir. misal, arda tam profesyonel bir adam değil. yani demek istiyorum ki hala oyunu aklıyla oynamıyor. reflekslerini ve anlık iç güdülerini kullanıyor.
bu özelliği onu ne kadar değerli kılsa da bir o kadar da verimsiz kılıyor. sinirlerine hakim olamayıp, aynı adama sürekli çalım atmak, obsesyon haline getirmek gibi yetenekli oyuncu zaafiyetlerini barındırıyor.
ikincisi arda fiziksel olarak çok kalın. bu özelliği ona ıtalya liginde avantaj sağlayabilir ama ispanya ve özellikle gitmek istediği "liverpool" un olduğu ingiltere liginde oynamasına izin vermez.
ama arda'da kesinlikle bir tugay edası da yok değil. yani oraya gittikten sonra hayatı ve oyunu algılama biçimlerini geliştirip çok başka bir oyuncu haline de gelebilir.
ama mesele arda'nın gidip gitmemesi değil.arda'nın burdan el birliği ile yollanma çabası/hevesi.
şu adam eğer elinde bir kupa kaldırmadan giderse ben bir galatasaraylı olarak çok üzülürüm.
ve eminim benden başka bir sürü galatasaraylı da üzülür.
en başta arda.
--- alıntı ---
http://sinirhastasi.blogspot.com/...git-burdan-arda.html