283
https://gss.gs/3696772
batuhan konusunda antep-galatasaray maçından sonra yazacaktım aslında ama fırsat olmadı. bir şehri, bir şehrin takımını, sadece o takımın galatasaray ile oynadığı maçı izleyerek bazı konular özelinde itham etmek doğru bir davranış değil.
ben mümkün olduğunca süper ligdeki bütün maçları seyretmeye gayret ediyorum, galatasaray'ın kiralık gönderdiği futbolcular olmasından dolayı da antep futbol kulübünü, samsunspor'u ve ankaragücü'nü özellikle takip ediyorum. antep'in 20 ağustos tarihinde oynadığı sivasspor maçını seyrettim, maçtaki performansıyla ilgili de batuhan'ı eleştirdiğim entry mevcut. antep taraftarı batuhan'ı özellikle takımlarının yediği ikinci golden sonra yoğun olarak ıslıkladılar. ıslık ilk yarı bitmeden başladı ve uzun bir süre devam etti. anlayacağınız antep taraftarı batuhan'ı ilk kez galatasaray maçında ıslıklamadı; o maç özelinde batuhan'ı galatasaray'a maç satmakla suçladıkları için de ıslıklamadılar. batuhan'ın transfer sürecinden itibaren bazı tavırlarını beğenmedikleri için ve ayrıca iyi bir kaleci olarak görmedikleri için kendisini bir süredir ıslıklıyorlar ve takımlarında istemiyorlar. konunun galatasaray'a maçı vermekle veya galatasaray düşmanlığıyla hiçbir ilgisi yok.
peki neden batuhan'ın antep şehriyle yıldızı barışmadı? bunun birkaç sebebi var. antep'ten transfer ettiğimiz günay güvenç antep futbol kulübünün takım kaptanıydı ve şehirle futbolcu arasında özel bir bağ vardı. günay'ın veda mesajında da, antep futbol kulübünün günay'a yönelik yayınladığı ayrılık videosunda da bu çok net anlaşılıyor. günay'ın ayrılmasından ötürü mutlu değiller öncelikle ki bu gayet doğal bir durum. ikinci ve daha önemlisi antepliler batuhan'ın istemeyerek, gönülsüz olarak takımlarına transfer olduğunu biliyorlar. bursa, eskişehir, trabzon, antep vb. şehirlerde yerel medya en az ulusal medya kadar güçlüdür ve şehrin gazetecileri günay'ın galatasaray'a imzasının gecikmesinin tek sebebinin batuhan'ın antep'e gelmek istememesi olduğunu defalarca gerek yerel gazetelerinde gerek twitter hesaplarında yazdılar. bunu kibar bir dille erden timur da söylemişti zaten. batuhan daha şehre adımını atmadan anteplilerin gözünde fazlasıyla antipatik ve burnu havada bir genç kimliğini edinmişti. bir de üstüne galatasaray maçından önceki süreçteki kötü performansı eklenince, şehrin hedef tahtası haline geldi. tekrar söylemekte fayda var; konunun galatasaray'la, galatasaray düşmanlığıyla en ufak bir ilgisi yok. konu tamamen batuhan'ın transfer sürecindeki isteksiz tavrı ve transferi sonrası kötü performansı ile ilgili.
"çok sevdikleri günay'larını verelim, takımda istemedikleri batuhan'ımızı geri versinler" diyenler olacaktır belki ama bu işler maalesef bu kadar kolay değil. birincisi günay batuhan'dan çok daha formda ve çok daha iyi bir kaleci şu anda. ayrıca okan hocanın transferini mutlaka talep ettiği bir isimdi günay güvenç. batuhan şen'in ise galatasaray'da yedek kaleci olabilmesi için bile mucizevi bir gelişim yaşaması gerekiyor, şu an hakikaten vasatın dahi çok altında bir kaleci konumunda. ayrıca bir gerçek var ki batuhan'ın antep'e transfer sürecindeki tavırlarını ben de yanlış buluyorum ve empati yaptığımda anteplilerin tepkili olmalarına hak veriyorum. batuhan antep'e bir ay boyunca "hayır" dedi, bunun tek sebebi de konfor alanı olan istanbul'dan ayrılmamaktı. daha önce antalyaspor'a da "hayır" demişti kendisi. sürecin sonunda yıllık ücretini galatasaray'ın ödemesi şartıyla antep şehrine gitmeyi zoraki olarak kabul etti. isteksiz, gönülsüz gitti; bunu bütün şehir biliyor. bu şekilde şehre gelen bir genci alıp bağırlarına basacak halleri yok. batuhan'ın kötü bir imajla gittiği bir yerde çok çalışması ve performansıyla kendisini kabul ettirmesi gerekirdi. o ise tam tersine sezona isteksiz, formsuz ve kötü başladı. o zaman kimse kusura bakmasın, tepki alırsın. "galatasarayımızın futbolcusu" diye koruma altına almak lüzumsuz batuhan'ı. konu bambaşka ve bizimle bir ilgisi yok, bizim korumamız gereken biri de yok ortada. antep'in sadece galatasaray maçını izleyip, konunun önünü arkasını bilmeden bir şehre hakaretler yağdırmak da bize yakışmıyor. bunu bir herkese hatırlatmak isterim.
batuhan konusunda antep-galatasaray maçından sonra yazacaktım aslında ama fırsat olmadı. bir şehri, bir şehrin takımını, sadece o takımın galatasaray ile oynadığı maçı izleyerek bazı konular özelinde itham etmek doğru bir davranış değil.
ben mümkün olduğunca süper ligdeki bütün maçları seyretmeye gayret ediyorum, galatasaray'ın kiralık gönderdiği futbolcular olmasından dolayı da antep futbol kulübünü, samsunspor'u ve ankaragücü'nü özellikle takip ediyorum. antep'in 20 ağustos tarihinde oynadığı sivasspor maçını seyrettim, maçtaki performansıyla ilgili de batuhan'ı eleştirdiğim entry mevcut. antep taraftarı batuhan'ı özellikle takımlarının yediği ikinci golden sonra yoğun olarak ıslıkladılar. ıslık ilk yarı bitmeden başladı ve uzun bir süre devam etti. anlayacağınız antep taraftarı batuhan'ı ilk kez galatasaray maçında ıslıklamadı; o maç özelinde batuhan'ı galatasaray'a maç satmakla suçladıkları için de ıslıklamadılar. batuhan'ın transfer sürecinden itibaren bazı tavırlarını beğenmedikleri için ve ayrıca iyi bir kaleci olarak görmedikleri için kendisini bir süredir ıslıklıyorlar ve takımlarında istemiyorlar. konunun galatasaray'a maçı vermekle veya galatasaray düşmanlığıyla hiçbir ilgisi yok.
peki neden batuhan'ın antep şehriyle yıldızı barışmadı? bunun birkaç sebebi var. antep'ten transfer ettiğimiz günay güvenç antep futbol kulübünün takım kaptanıydı ve şehirle futbolcu arasında özel bir bağ vardı. günay'ın veda mesajında da, antep futbol kulübünün günay'a yönelik yayınladığı ayrılık videosunda da bu çok net anlaşılıyor. günay'ın ayrılmasından ötürü mutlu değiller öncelikle ki bu gayet doğal bir durum. ikinci ve daha önemlisi antepliler batuhan'ın istemeyerek, gönülsüz olarak takımlarına transfer olduğunu biliyorlar. bursa, eskişehir, trabzon, antep vb. şehirlerde yerel medya en az ulusal medya kadar güçlüdür ve şehrin gazetecileri günay'ın galatasaray'a imzasının gecikmesinin tek sebebinin batuhan'ın antep'e gelmek istememesi olduğunu defalarca gerek yerel gazetelerinde gerek twitter hesaplarında yazdılar. bunu kibar bir dille erden timur da söylemişti zaten. batuhan daha şehre adımını atmadan anteplilerin gözünde fazlasıyla antipatik ve burnu havada bir genç kimliğini edinmişti. bir de üstüne galatasaray maçından önceki süreçteki kötü performansı eklenince, şehrin hedef tahtası haline geldi. tekrar söylemekte fayda var; konunun galatasaray'la, galatasaray düşmanlığıyla en ufak bir ilgisi yok. konu tamamen batuhan'ın transfer sürecindeki isteksiz tavrı ve transferi sonrası kötü performansı ile ilgili.
"çok sevdikleri günay'larını verelim, takımda istemedikleri batuhan'ımızı geri versinler" diyenler olacaktır belki ama bu işler maalesef bu kadar kolay değil. birincisi günay batuhan'dan çok daha formda ve çok daha iyi bir kaleci şu anda. ayrıca okan hocanın transferini mutlaka talep ettiği bir isimdi günay güvenç. batuhan şen'in ise galatasaray'da yedek kaleci olabilmesi için bile mucizevi bir gelişim yaşaması gerekiyor, şu an hakikaten vasatın dahi çok altında bir kaleci konumunda. ayrıca bir gerçek var ki batuhan'ın antep'e transfer sürecindeki tavırlarını ben de yanlış buluyorum ve empati yaptığımda anteplilerin tepkili olmalarına hak veriyorum. batuhan antep'e bir ay boyunca "hayır" dedi, bunun tek sebebi de konfor alanı olan istanbul'dan ayrılmamaktı. daha önce antalyaspor'a da "hayır" demişti kendisi. sürecin sonunda yıllık ücretini galatasaray'ın ödemesi şartıyla antep şehrine gitmeyi zoraki olarak kabul etti. isteksiz, gönülsüz gitti; bunu bütün şehir biliyor. bu şekilde şehre gelen bir genci alıp bağırlarına basacak halleri yok. batuhan'ın kötü bir imajla gittiği bir yerde çok çalışması ve performansıyla kendisini kabul ettirmesi gerekirdi. o ise tam tersine sezona isteksiz, formsuz ve kötü başladı. o zaman kimse kusura bakmasın, tepki alırsın. "galatasarayımızın futbolcusu" diye koruma altına almak lüzumsuz batuhan'ı. konu bambaşka ve bizimle bir ilgisi yok, bizim korumamız gereken biri de yok ortada. antep'in sadece galatasaray maçını izleyip, konunun önünü arkasını bilmeden bir şehre hakaretler yağdırmak da bize yakışmıyor. bunu bir herkese hatırlatmak isterim.