1383
şu saha dışı marka işini biraz fazla büyütüyoruz bence. 60 milyon takipçisinin aklında 37 yaşında ramos'un son vurgunu yaptığı kulüp olarak da kalabilir. ronaldo'nun kaç milyon takipçisi var? gitti al nassr'a çok mu büyük marka oldu? evet belki bir kesim insan özetlerini falan izliyordur. kim al nassr'a saygı duyuyor şu platformda? vay be adamlar ronaldoyu aldı geldi diyen var mı? dönemin en meşhur futbolcularından beckham gitti mls gibi bir lige. los angeles galaxy büyük marka mı oldu? ibrahimovic de gitti los angeles'a ayrıca. o dönem rivaldo nerelere gitti, olympiacos yaptı, özbekistan'a gitti yahu özbekistan. roberto carlos geldi fenerbahçe çok mu büyük marka dünyada? iniesta japonya'ya gitti izlediniz mi hiç?
her şeyden önce saha içinde biter bu iş. eğer ramos'un saha içinde vereceği bize lazım diyorsak tamam gelsin. orada da 1 ya da 2 sene için bu paraları bağlamak mantıklı mı o paranın karşılığını alır mıyız gibi şeyler konuşmak lazım. kim min jae'nin fenerbahçe'ye kattığı marka değeri pepe'nin beşiktaş'a kattığı marka değerinden fazla bence mesela. bu tip transferler başka bu tarz transferlerin önünü açıyor sadece. mata geliyor 35 te 37 de ramos'u getirmek için ikna etmeye çalışıyorsun.
sahanın içinde vereceği katkı varsa gelsin. yoksa instagramdaki 60 milyon takipçisiyle kulübümüze kazandıracağı 2 milyon euro da(öyle bir şey varsa) cebinde kalsın, yapacağı reklam da. ben sahada performans veren futbolcu istiyorum. 10 bin takipçisi olan ozan kabak şampiyonlar ligi performansını istiyorum ben 750 bin takipçili ozan kabak performansını değil. umurumda da değil kalanı.
marka olacaksan 3 sene arka arkaya şampiyonlar liginde gruptan çıkarsın(yeni sistem geliyor gerçi) sana buranın gediklisi bu derler. marka budur böyle olunur. yapı kurmakla, planlamayla olur. psg ve man. city ikisi de devasa finansal güce sahip takımlar. ama planlama ve akıl farkı var ikisi arasında. biri sermaye şımarıklığı yapıyor, messiyi ver herkes bizi konuşsun, ramos getir, neymar'a dök parayı. diğerine ruben dias bu paraları eder mi diyorsun adam sahada gösteriyor eder mi etmez mi sen karar ver diyor. madem instagram üzerinden gidiyoruz instagramda altın varaklı alevli fincanlarda kocişimle kahve keyfi yazan paylaşımlara benziyor yaptığımız. sahte ve gösteriş düşkünlüğü.
transferini saha içi sebeplere dayandırarak isteyen kimseye bir şey demiyorum. haklı olduğunu düşünsem de haksız olduğunu düşünsem de eleştirmiyorum. çünkü bu oyun sahanın içinde oynanıyor.
her şeyden önce saha içinde biter bu iş. eğer ramos'un saha içinde vereceği bize lazım diyorsak tamam gelsin. orada da 1 ya da 2 sene için bu paraları bağlamak mantıklı mı o paranın karşılığını alır mıyız gibi şeyler konuşmak lazım. kim min jae'nin fenerbahçe'ye kattığı marka değeri pepe'nin beşiktaş'a kattığı marka değerinden fazla bence mesela. bu tip transferler başka bu tarz transferlerin önünü açıyor sadece. mata geliyor 35 te 37 de ramos'u getirmek için ikna etmeye çalışıyorsun.
sahanın içinde vereceği katkı varsa gelsin. yoksa instagramdaki 60 milyon takipçisiyle kulübümüze kazandıracağı 2 milyon euro da(öyle bir şey varsa) cebinde kalsın, yapacağı reklam da. ben sahada performans veren futbolcu istiyorum. 10 bin takipçisi olan ozan kabak şampiyonlar ligi performansını istiyorum ben 750 bin takipçili ozan kabak performansını değil. umurumda da değil kalanı.
marka olacaksan 3 sene arka arkaya şampiyonlar liginde gruptan çıkarsın(yeni sistem geliyor gerçi) sana buranın gediklisi bu derler. marka budur böyle olunur. yapı kurmakla, planlamayla olur. psg ve man. city ikisi de devasa finansal güce sahip takımlar. ama planlama ve akıl farkı var ikisi arasında. biri sermaye şımarıklığı yapıyor, messiyi ver herkes bizi konuşsun, ramos getir, neymar'a dök parayı. diğerine ruben dias bu paraları eder mi diyorsun adam sahada gösteriyor eder mi etmez mi sen karar ver diyor. madem instagram üzerinden gidiyoruz instagramda altın varaklı alevli fincanlarda kocişimle kahve keyfi yazan paylaşımlara benziyor yaptığımız. sahte ve gösteriş düşkünlüğü.
transferini saha içi sebeplere dayandırarak isteyen kimseye bir şey demiyorum. haklı olduğunu düşünsem de haksız olduğunu düşünsem de eleştirmiyorum. çünkü bu oyun sahanın içinde oynanıyor.