41
ülkemizde zor olan.
ülkemizde çok ama çok zor olan. şöyle ki;
biz millet olarak pek çok güzel özellikleri olan bir ırkız. yalnız iki şey tarihimiz boyunca asla değişmedi.
birincisi, asla ve asla empati kuramıyoruz. bu muhtemelen zamanında hep baskın olmanın hep gıpta ile bakılmanın verdiği genetik bir iz. asırlarca çok avantajı da oldu , çok dezavantajı da oldu bu mirasın ama savaş çağlarının son bulmasından beri yarardan çok zarar oldu bizim bu hep "almighty" olan bakış açımız.
ikincisi de, asla bir konuda fikir üretme şansımız var ise bu fırsatı kaçırmıyoruz. asla bilmiyorum , emin değilim ya da bunu benden iyi bilen vardır demiyoruz. yahu en basitinden biri adres sorduğunda bile bilmiyorum diyemiyoruz biz. ya da atıyorum biri araç altında kalmış, bir anda herkes doktor oluyor adamı oradan çıkarmak için. bu da kötü niyetli bir şey değil ama çoğu zaman zarar işte arkadaş. neyse futbola dönecek olursak;
ortada bir kulüp var. milyonlarca taraftarı olan, 85 milyonluk bir ülkenin (85 + holosko ve bir miktar mülteci tabi.) en büyük sivil toplum kuruluşu olan bir kulüp. ve bu kulübün bir futbol aklı var. bu akıl sayesinde 2 sene önce 13. sırada bitirdiğin ligi, özellikle ilk 10 hafta boyunca hakemler tarafından sayısız müdahale yapılmış olmasına rağmen 8 puan fark ile şampiyon olacak hale getirmiş bu akıl. bu sadece erden timur ya da sadece okan buruk ile alakalı değil. bu bir takım çalışması ve baştan aşağı ortak akıl ile hareket edilmiş bir senaryo. he, şampiyon olmuş bu akıl. orada bitirmiş mi, hayır. belki de türkiye süper lig tarihinde hiç yapılmayan bir şey yapıp, şampiyon kadroyu tamamıyla korumuş (raşiti de aldığımız varsayıyorum.) . o da yetmemiş, şampiyon olduğu sezon takımda görülen üç eksik olduğu çıkarımını yapmış. bunlar sırasıyla;
sol bek
oyunun sıkışma anlarında adam eksilten kanat
merkezde tempolu orta saha
bu sorunlardan sol beki ve adam eksilten kanatı avrupanın sayılı isimlerinden ikisiyle doldurmuşlar daha temmuz ortası gelmeden. ve ilk günden beri orta saha için en iyisini beklediklerini belirtmişler. bunun da sebebi şu arkadaşlar. galatasaray şu an bile istediği orta sahayı alır ama burada amaç sayı olarak doldurmak değil. amaç takımın tavanını yükseltmek.bugün 8 numara eksiği yüzünden bu takım 7/10 diyelim. bugün alacağın orta saha ile atıyorum 8/10 luk bir takım olabilirsin. ama avrupada kupa hedefini ilk defa bu kadar ciddiye alan bir akıl var yıllar sonra. ve bu adamların amacı bu takımı bir üst seviye bir 8 numara ile 9/10 yapabilmek. bunun için bütün bu uğraş. yoksa orta sahaya çekersin bir onana, çekersin bi ndiaye tarzı adam olur biter. sizce zahayı , icardiyi , zanioloyu falan alan adamlar bu seviye bir orta saha alamaz mı gerçekten? transfer dönemi devam ediyor, bir anda ortalık yangın yeri, neymiş fenere çalım atacağız diye saçma sapan transferler yapıyormuşuz. yahu sence bu kalibrede bir oluşumu yöneten adamlar sırf fenere çalım atacağım diye böyle bir şey yapabilir mi? bir de tete özelinde hukuk alanında sorun yaşayacağımıza dair bir durum var. yahu arkadaşlar bu futbol aklının başındaki isim marmara hukuk mezunu. sence sen, ben bu adamdan iyi biliyor olabilir miyiz..
bu planlamaya güvenin arkadaşlar. evet, belki de bütün bu planlama başarısız olacak, bütün her şey dağılacak. e olabilir. eğer planlama ile her şey çözülüyor olsaydı bayern münih her sene şampiyonlar ligi şampiyonu olurdu. ama şu an takımımızda güzel şeyler oluyor. arkanıza yaslanın ve tadını çıkarın.
ülkemizde çok ama çok zor olan. şöyle ki;
biz millet olarak pek çok güzel özellikleri olan bir ırkız. yalnız iki şey tarihimiz boyunca asla değişmedi.
birincisi, asla ve asla empati kuramıyoruz. bu muhtemelen zamanında hep baskın olmanın hep gıpta ile bakılmanın verdiği genetik bir iz. asırlarca çok avantajı da oldu , çok dezavantajı da oldu bu mirasın ama savaş çağlarının son bulmasından beri yarardan çok zarar oldu bizim bu hep "almighty" olan bakış açımız.
ikincisi de, asla bir konuda fikir üretme şansımız var ise bu fırsatı kaçırmıyoruz. asla bilmiyorum , emin değilim ya da bunu benden iyi bilen vardır demiyoruz. yahu en basitinden biri adres sorduğunda bile bilmiyorum diyemiyoruz biz. ya da atıyorum biri araç altında kalmış, bir anda herkes doktor oluyor adamı oradan çıkarmak için. bu da kötü niyetli bir şey değil ama çoğu zaman zarar işte arkadaş. neyse futbola dönecek olursak;
ortada bir kulüp var. milyonlarca taraftarı olan, 85 milyonluk bir ülkenin (85 + holosko ve bir miktar mülteci tabi.) en büyük sivil toplum kuruluşu olan bir kulüp. ve bu kulübün bir futbol aklı var. bu akıl sayesinde 2 sene önce 13. sırada bitirdiğin ligi, özellikle ilk 10 hafta boyunca hakemler tarafından sayısız müdahale yapılmış olmasına rağmen 8 puan fark ile şampiyon olacak hale getirmiş bu akıl. bu sadece erden timur ya da sadece okan buruk ile alakalı değil. bu bir takım çalışması ve baştan aşağı ortak akıl ile hareket edilmiş bir senaryo. he, şampiyon olmuş bu akıl. orada bitirmiş mi, hayır. belki de türkiye süper lig tarihinde hiç yapılmayan bir şey yapıp, şampiyon kadroyu tamamıyla korumuş (raşiti de aldığımız varsayıyorum.) . o da yetmemiş, şampiyon olduğu sezon takımda görülen üç eksik olduğu çıkarımını yapmış. bunlar sırasıyla;
sol bek
oyunun sıkışma anlarında adam eksilten kanat
merkezde tempolu orta saha
bu sorunlardan sol beki ve adam eksilten kanatı avrupanın sayılı isimlerinden ikisiyle doldurmuşlar daha temmuz ortası gelmeden. ve ilk günden beri orta saha için en iyisini beklediklerini belirtmişler. bunun da sebebi şu arkadaşlar. galatasaray şu an bile istediği orta sahayı alır ama burada amaç sayı olarak doldurmak değil. amaç takımın tavanını yükseltmek.bugün 8 numara eksiği yüzünden bu takım 7/10 diyelim. bugün alacağın orta saha ile atıyorum 8/10 luk bir takım olabilirsin. ama avrupada kupa hedefini ilk defa bu kadar ciddiye alan bir akıl var yıllar sonra. ve bu adamların amacı bu takımı bir üst seviye bir 8 numara ile 9/10 yapabilmek. bunun için bütün bu uğraş. yoksa orta sahaya çekersin bir onana, çekersin bi ndiaye tarzı adam olur biter. sizce zahayı , icardiyi , zanioloyu falan alan adamlar bu seviye bir orta saha alamaz mı gerçekten? transfer dönemi devam ediyor, bir anda ortalık yangın yeri, neymiş fenere çalım atacağız diye saçma sapan transferler yapıyormuşuz. yahu sence bu kalibrede bir oluşumu yöneten adamlar sırf fenere çalım atacağım diye böyle bir şey yapabilir mi? bir de tete özelinde hukuk alanında sorun yaşayacağımıza dair bir durum var. yahu arkadaşlar bu futbol aklının başındaki isim marmara hukuk mezunu. sence sen, ben bu adamdan iyi biliyor olabilir miyiz..
bu planlamaya güvenin arkadaşlar. evet, belki de bütün bu planlama başarısız olacak, bütün her şey dağılacak. e olabilir. eğer planlama ile her şey çözülüyor olsaydı bayern münih her sene şampiyonlar ligi şampiyonu olurdu. ama şu an takımımızda güzel şeyler oluyor. arkanıza yaslanın ve tadını çıkarın.