208
12 mart ve 28 şubat'ı da sayarsak 100 yıllık türkiye tarihindeki 7. darbe girişimi. buna ek olarak diğer 6 darbe girişiminden farklı olarak ordunun sivillere müdahalesinden ziyade, devletin hemen her noktasında kümelenmiş iki gruptan birinin diğerine müdahale etmeye çalıştığı bir girişim olmuştur.
bu yönüyle aslında en tehlikeli, ama yine aynı yönüyle bir o kadar da başarıya ulaşması zor olanıydı. zaten o eski halinden eser kalmayan ordu içerisinde dahi bir emir komuta zinciri kurulamaması ve kurulan zincirin kurumlar arasında da bağlantılara sahip olması sebebiyle "açık verilmesi" ihtimali diğer darbelerle kıyaslanmayacak kadar yüksekti.
kaldı ki günün sonunda bu girişime kimi çevrelerce kontrollü darbe denmesinin altında bu sebep yatmaktadır. en ufak bir kuvvette bile her iki "taraf"tan birilerinin olması sebebiyle kolayca deşifre edilmiştir. deşifre edilmesine rağmen harekete geçilmiş, hatta darbecilerden bir grup inat edip kendi paylarına düşen(!) kısmı uygulamaya koyulmuştur. darbenin hedefinde olan tarafın da bu gerçeği birkaç saat kadar gizli tuttuğunun anlaşılması bu "tezi" güçlendirmiştir.
ek olarak günümüzün haberleşme olanakları ortadayken yaz ortası cuma akşam 8-9 gibi en evcimen olanın bile sıcaktan evinin önünde oturduğu yani dışarıda olduğu bir saatte harekete geçerek bir baskın yapılabileceğini düşünmek, devlet televizyonuna baskın verip zorla bildiri okutarak yönetimi gerçekten ele alabileceğini düşünmek falan çok komik fikirlerdi. bu da bu girişime kimi çevrelerce tiyatro yaftası vurulmasına sebep olmuştur.
allah'tan ki bu iş; tam hakim olamadığı harp okulu'ndaki bir grup öğrenci, iki tank ve bir radyo bildirisiyle koca ismet paşa'yı devirebileceğini zanneden talat aydemir kafasındaki bir grup hayalpereste(!) kalmış da bu kadarıyla kurtulunmuş...
umarım üzerinden geçen 7 yıl sonunda nihayet tamamen deşifre edilir, yargılaması tamamlanır ve propaganda yayınları haricinde de sıradan çinko karbon vatandaşın erişebileceği şekilde tüm gerçekleriyle anlatılır.
anlatılır ki milletimiz bu olaydan gerekli dersleri çıkarır.
bu girişimde hayatını kaybedenlere rahmet diliyorum. ne kadar mevcut iktidara olan tepki ve yılgınlık hissiyattan öte algılamayı da değiştirmiş olsa da türkiye cumhuriyeti büyük bir badireyi, potansiyel zararlarına kıyasla ucuz atlatmıştır o gün...
bir de armasında maydanoz sapı olan bir kulübümüzün kimi militanlarının yedikleri şike bokunu bu tarihle bir tutması var ki, ya ben lan neyse bişey demiyorum...
bu yönüyle aslında en tehlikeli, ama yine aynı yönüyle bir o kadar da başarıya ulaşması zor olanıydı. zaten o eski halinden eser kalmayan ordu içerisinde dahi bir emir komuta zinciri kurulamaması ve kurulan zincirin kurumlar arasında da bağlantılara sahip olması sebebiyle "açık verilmesi" ihtimali diğer darbelerle kıyaslanmayacak kadar yüksekti.
kaldı ki günün sonunda bu girişime kimi çevrelerce kontrollü darbe denmesinin altında bu sebep yatmaktadır. en ufak bir kuvvette bile her iki "taraf"tan birilerinin olması sebebiyle kolayca deşifre edilmiştir. deşifre edilmesine rağmen harekete geçilmiş, hatta darbecilerden bir grup inat edip kendi paylarına düşen(!) kısmı uygulamaya koyulmuştur. darbenin hedefinde olan tarafın da bu gerçeği birkaç saat kadar gizli tuttuğunun anlaşılması bu "tezi" güçlendirmiştir.
ek olarak günümüzün haberleşme olanakları ortadayken yaz ortası cuma akşam 8-9 gibi en evcimen olanın bile sıcaktan evinin önünde oturduğu yani dışarıda olduğu bir saatte harekete geçerek bir baskın yapılabileceğini düşünmek, devlet televizyonuna baskın verip zorla bildiri okutarak yönetimi gerçekten ele alabileceğini düşünmek falan çok komik fikirlerdi. bu da bu girişime kimi çevrelerce tiyatro yaftası vurulmasına sebep olmuştur.
allah'tan ki bu iş; tam hakim olamadığı harp okulu'ndaki bir grup öğrenci, iki tank ve bir radyo bildirisiyle koca ismet paşa'yı devirebileceğini zanneden talat aydemir kafasındaki bir grup hayalpereste(!) kalmış da bu kadarıyla kurtulunmuş...
umarım üzerinden geçen 7 yıl sonunda nihayet tamamen deşifre edilir, yargılaması tamamlanır ve propaganda yayınları haricinde de sıradan çinko karbon vatandaşın erişebileceği şekilde tüm gerçekleriyle anlatılır.
anlatılır ki milletimiz bu olaydan gerekli dersleri çıkarır.
bu girişimde hayatını kaybedenlere rahmet diliyorum. ne kadar mevcut iktidara olan tepki ve yılgınlık hissiyattan öte algılamayı da değiştirmiş olsa da türkiye cumhuriyeti büyük bir badireyi, potansiyel zararlarına kıyasla ucuz atlatmıştır o gün...
bir de armasında maydanoz sapı olan bir kulübümüzün kimi militanlarının yedikleri şike bokunu bu tarihle bir tutması var ki, ya ben lan neyse bişey demiyorum...